Ariyetin Tazmini ile İlgili Hadisler

3563-) Semüre (radıyallahü anh), Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: El, aldığı malı ödeyinceye kadar ondan sorumludur." El'den maksat, müsteîrin elidir. Yani kişi ariyet olarak aldığı malı sahibine verinceye kadar onu iade İle mükelleftir. Hadisi Semüre'den nakleden ravi Hasen; onun " O eminindir, kendisine sorumluluk yoktur" dediğini rivâyet etmiştir. Hadisi Hasen'den nakleden Katâde ise; Hasen'in bu sözü unutarak yanlışlıkla söylediğine dikkat çekmekte ve aslında ınüsteîrin sorumlu olduğunu söylemektedir. Ancak, Katâde'nin söylediği bir zandır, delil olamaz. Hasen unuttu ve: O eminindir, kendisine sorumluluk yoktur." dedi. büyü 39; İbn Mâce, sadakat 5; Ahmed b. Hanbel, III, 348, V, 8, 12, 13.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini
3564-) Ümeyye b. Safvân b. Ümeyye'nin, babasından (Safvân) rivâyet ettiğine göre; (sallallahü aleyhi ve sellem), Huneyn gününde ondan (Safvân'dan) ariyet olarak zırhlar aldı. Safvân: gasb mı Ya Muhammed?! dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Hayır, aksine telef olduğu takdirde de bedeli ödenmek üzere alınan bir ariyettir" dedi. Dâvûd dedi ki: Bu rivâyet; Yezid'in Bağdat'taki rivâyetidir. Vâsıt'daki rivâyetinde ise bundan ayrı bazı değişiklikler yardır." b. Hanbel, III, 401, VI, 465.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini
3565-) Abdullah b. Safvân'ın, ailesinden (bazı) kişilerin rivâyet ettiğine göre; (sallallahü aleyhi ve sellem): Ya Safvân! Sende silah var mı?" dedi. Safvân: olarak mı, gasb olarak mı (istiyorsun)? dedi. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Hayır (gasb olarak değil), ariyet olarak." dedi. Bunun üzerine Safvân, otuzla kırk arası silahı ariyet olarak verdi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Huneyn savaşını yaptı. Müşrikler hezimete uğrayınca, Safvân'ın zırhları toplandı, ama onlardan bazıları kayboldu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Safvân'a: Biz senin zırhlarından bazılarını kaybettik. Sana bedellerini ödeyelim mi?" dedi. Safvân: Ya Resûlallah, çünkü bugün kalbimde o gün olmayan şeyler var, dedi. Dâvûd: Safvân, zırhları müslüman olmadan önce ariyet olarak vermişti, sonra müslüman oldu" dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini
3566-) Bize Müsedded haber verdi, bize Ebû'l-Ahvâs haber verdi, bize Abdü’l-Aziz b. Râfi' Atâ'dan naklen haber verdi, Atâ da Safvân ailesinden olan kişilerden şöyle rivâyet etti: (sallallahü aleyhi ve sellem), ariyet olarak aldı- Râvi önceki hadisin manasını nakletti.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini
3567-) Ebû Ümâme (radıyallahü anh), Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı şöyle buyuyurken işittiğini rivâyet etmiştir: Şüphesiz Allah (celle celâluhu) her hak sahibine hakkını vermiştir. Vârise vasiyyet yoktur. Kadın, kocasının izni olmadan evinden hiçbir şey sarf edemez." Resûlallah, yemek de veremez mi? denildi. O bizim en değerli malımızdır (veremez)" buyurdu. Sonra da: Ariyet ödenir, minha (gelirini alıp iade etmek üzere alınan tarla, hayvan ve ağaç) geri verilir, borç ödenir, kefil borçludur." dedi. vesâyâ 5; İbn Mâce, sadakat 5.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini
3568-) Safvân b. Ya'lâ, babası (Ya'lâ)'nın şöyle dediğini rivâyet etti: (sallallahü aleyhi ve sellem) (bana): Sana elçilerim geldiği zaman kendilerine otuz zırh ve otuz deve ver" dedi. olursa kıymeti ödenmek üzere ariyet olarak mı, yoksa telef olan ödenmeden elde kalanı geri verilmek üzere ariyet olarak mı? dedim. Telef olanı ödenmeden elde kalanı geri verilmek üzere" buyurdu. Dâvûd: Habbân, Hilâl er-Re'yî'nin dayısıdır" dedi. b. Hanbel, VI, 465.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, İcare Bölümü
Konu: Ariyetin Tazmini