Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir ile İlgili Hadisler
2369-)
Râfi' ibnu Hadîc (radıyallahü anh) şöyle dedi: Biz Medîne ahâlîsinin ekin ekme yeri(yani tarla) yönünden en çoğu idik. Biz arazîden bir kısmı mal sahibine âiddir diye isimlendirilmiş olarak diğer tarafını kiraya verir idik. Râfi' dedi ki: Bazen bu kısım musîbete uğrar(helak olur), kiraya verilen arazî selâmete çıkar; bâzı defa da aksine, kiraya verilen asıl arazî musîbete uğrar da, mal sahibine ayrılan kısım âfetten selâmete çıkardı. İşte bunun için bu şekilde kiraya vermekten nehyolunduk. Altın ve gümüşe gelince, o zamanda(bunlarla kira âdeti) yoktu.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbu'l-muzâra'a
Konu: Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir
2372-)
Amr ibn Dînâr dedi ki: BenTâvûs'a: Keski muhâbara akdini terketsen! Çünkü bâzı sahabeler, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) muhâbara yoluyla zirâatten nehyetti diyorlar, dedim. Tâvûs: Ey Amr, ben onlara veriyorum ve onları zengin kılıyorum (yâhûd onlara yardım ediyorum). Ve bana Peygamber bundan nehyetti diyenlerden daha bilgili olan kimse, yani İbn Abbâs haber verdi ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bundan (yani arazîyi ücret mukaabili kiraya vermekten) nehyetmemiştir; fakat: "Sizden birinizin tarlasını zirâat için din kardeşine (meccânen) vermesi, kendisi için o arazî mukabilinde belli bir ücret almasından daha hayırlıdır" buyurmuştur, dedi.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbu'l-muzâra'a
Konu: Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir
2378-)
Mûsâ ibn Ukbe, Salim ibn Abdillah'tan; o da Bâbası Abdullah ibn Omer'den (şöyle demiştir):Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Veda Haccı'nda Akîk vâdîsinin ortasındaki Zu’l-Huleyfe'de gecelemek üzere konakladığı yerde iken (rüyâsında) kendisine "Şübhesiz sen mübarek bir vâdîde bulunuyorsun" denilmiştir. üçüncü râvî Mûsâ ibn Ukbe şöyle dedi: Hacc seferinde Salim ibn Abdillah, Bâbası Abdullah ibn Omer'in vaktiyle Zu'l-Huleyfe'de bineğinden inip, gecelemek üzere devesini çöktürdüğü yere bizi indirdi. Abdullah ibn Omer'in: Rasûlüllah Veda Haccı'na giderken bu vâdîde devesinden inip gecelediği yerdir, diye arayarak buraya gelip indiğini Salim görmüştü. Burası vâdînin içindeki mescidin alt tarafında, vâdî ile yol arasında tam ortalama bir mevki' idi.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbu'l-muzâra'a
Konu: Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir
2379-)
İbnu Abbâs, Omer ibnu'l-Hattâb(radıyallahü anh)'dan: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Vâdî'l-Akîk'te iken şöyle buyurmuştur: "Bu gece bana Rabb'im tarafından bir elçi geldi: Bu mübarek vâdîde namaz kıl ve bu umre hacc içindedir de, dedi"
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbu'l-muzâra'a
Konu: Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir
2389-)
Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den (şöyle demiştir):Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bir gün yanında çöl ahâlîsinden bir adam bulunduğu hâlde şunu anlatıyordu: ehlinden bir kimse (cennette) zirâat etmek hususunda Rabb'inden izin istedi de Allah ona: (Ey kulum!) Sen, arzu ettiğin hâlde değil misin? Diye sordu. O kimse: Evet, lâkin ben zirâat yapmayı arzu ediyorum, dedi."Peygamber devamla dedi ki: "Akabinde bu kimse tohum attı, tohumu hemen çabucak çıkmaya, büyümeye ve biçilmek devrine erişmeye başladı. Taneler yığını dağlar misâli oldu. Bunun üzerine Yüce Allah: Ey Âdemoğlu, al işte! Şu muhakkak ki, seni hiçbir şey doyurmaz, buyurur!" üzerine çöl arabı: Vallahi bu zirâatçiyi ancak ya Kureyşli yahut Ensârî bir kimse bulursun. Çünkü Kureyş ile Ensâr zirâat sahibleridirler. Biz bedevîlere gelince, bizler zirâat sâhibleri değiliz, dedi. Bedevinin bu sözü üzerine Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem) gülümsedi.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbu'l-muzâra'a
Konu: Bu, Geçen Bâbın Bir Faslı Gibidir