Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı ile İlgili Hadisler

4787-) Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb rîvayet eti. ki): Bize Süleyman (yani İbrıi Bilâl) Ca'fer b. Muhammed'den, o da babasından, o da Yezîd b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti ki, Necdet, İbn Abbâs'a mektup yazarak ona beş şey sormuş, İbn Abbâs: Bir ilmi gizlemiş olmasam buna (cevap) yazmazdım! Demiş. Necdet ona şöyle yazmış: «Bundan sonra: Bana haber ver: 1) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kadınlarla kirlikte gaza eder mi idi? 2) Onlara hisse ayırır mı idi? 3) Çocukları öldürür mü idi? 4) Yetimin yetimlik müddeti ne zaman sona erer? 5) Beşte bir kimin hakkıdır?» İbn Abbâs ona şu cevabı yazmış: mektup yazarak: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kadınlarla birlikte gaza eder mi idi? diye sordun. (Evet) onlarla birlikte gaza ediyordu. Onlar da yaralıları tedâvî ediyor; kendilerine ganimetten bir şeyler veriliyordu. Hisseye gelince: Onlara hisse ayırmamışlar. Şüphesiz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) çocukları da öldürmezdi. O halde sen de çocukları öldürme! yazarak: Yetimin yetimlik müddeti ne zaman sona erer? diye sordun. Ömrüme yemîn ederim ki, adam vardır, sakalı biter de hâlâ kendi hakkını almaktan zayıf, kendi nâmına vermekten zayıftır. İşte kendisi için başkalarının aldığının elverişlisinden almağa başladı mı artık ondan yetimlik gitti demektir. yazarak: Beşte tirin kime verileceğini sordun. Biz: Bu bizim hakkımızdır derdik, fakat kavmimiz bunu bize kabul etmedi.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4788-) Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile İshâk b. İbrahim ikisi birden Hatim b. İsmail'den, o da Ca'fer b. Muhammed'den, o da babasından, o da Yezîd b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti ki, Necdet, İbn Abbâs'a mektup yazarak ona bir takım meseleler sormuş... Râvi, Süleyman b. Bilâl hadîsi gibi rivâyet etmiştir. Yalnız Hâtim'in hadîsinde şu ifâde vardır: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) çocukları öldürmezdi. Sen de çocukları Öldürme! Meğer ki, Hadir'ın öldürdüğü çocuktan İrildiğini bilmiş olasın!» Hâtim'den rivâyet ettiği hadîsinde ; «Mü'minİ avırt edersin. Ve kâfiri öldürür: Mü'nini bırakırsın!» ifadesini ziyâde etmiştir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4789-) Bize İbn Ebî Ömer de rivâyet etti. ki): Bize Süfyân. İsmail b. Ümeyye'den, o da Saîd El-Makburî'den. o da Yezid b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti. Şöyle dedi: b. Âmir El-Harûri, İbn Abbâs'a mektup yazarak ona ganime malının başında bulunan köle ile kadına taksim yapılıp yapılmayacağını, çocukların öldürülmesini, yetimden yetimlik hükmünün ne zaman kesileceğini yakın akrabanın kimler olduğunu sordu. O da Yezîd'e şuaları söyledi: ona! Şayet bir ahmaklığa düşmeyecek olsa ona yazmazdım. Yaz! bana mektup yazarak ganimet malının başında bulunun ksuînrn köleye bir şey taksim edilir mi? diye sordun. Onlara bir şey yoktur: Meğer ki kendilerine bir parça hediyye verile! yazarak çocukların öldürülmesi meselesini sordun! Şüphesiz ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onları öldürmemiştir. Sen dahi onları öldürme! Meğer ki Mûsa'nın arkadaşının öldürdüğü çocuktan bildiğini sen de onlardan bilesin! yazarak yetimi, ondan yetimlik isminin ne zaman kesileceğini sordun. Muhakkak ki, bâlig oluncaya ve kendisinden erginlik sezilinceye kadar ondan yetimlik ismi kesilmez. yazarak yakın akrabanın kimler olduğunu sordun. Biz. bunların kendimiz olduğunu söyledik. Ama kavmimiz bunu kabul etmedi.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4790-) Bize bu hadîsi Abdurrahmân b. Bişr El-Abdî de rivâyet etti. ki): Bize Sülyân rivâyet etti. ki): Bize İsmail b. Ümeyye, Saîd b. Ebî Saîd'den, o da Yezîd b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti. Şöyle dedi: İbn Abbâs'a yazdı... Ve râvi bu hadisi yukarki hadîs gibi rivâyet etmiştir. Ebû İshâk dedi ki: Bana Abdurrahmân b. Bişr rivâyet etti. ki): Bize Süfyân bu hadîsi bütün uzunluğu ile rivâyet etti.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4791-) Bize İshâk b. İbrahim rivâyet etti. ki): Bize Vehb b. Cerîr b. Hâzim haber verdi. ki): Bana babam rivâyet etti. ki): Ben Kays'ı, Yezîd b. Hürmüz'den rivâyet ederken dinledim. H. Muhammed b. Hatim dahi rivâyet etti. Lâfız onundur. ki): Bize Behz rivâyet etti. ki): Bize Cerîr b. Hâzim rivâyet etti. ki): Bana Kays b. Sa'd, Yezîd b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti. Şöyle dedi: b. Âmir, İbn ALbâs'a mektup yazdı, İbn Abbâs onun mektubunu okurken ve cevâtını yazarken ben yanında idim. İbn Abbâs: bu adamı içine düşeceği bir pislikten nnen'etmiş olmasam ona cevap yazmaz; memnun etmek istemezdim!» Dedi. Ve kendisine, şöyle yazdı: «Sen Allah'ın zikrettiği yakın akrabanın sehınini, tunların kimler olduğunu sordun. Gerçekten biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in akrabası kendimiz olduğumuza kaildik. Ama bunu kavmimiz kabul etmedi. yetimin yetimliğinin ne zaman geçeceğini de sordun. Yetini nikâh çağına erişir de kendisinden erginlik sezilir ve malı kendisine verilirse onun yetimliği geçmiş demektir. (sallallahü aleyhi ve sellem) müşriklerin çocuklarından kimseyi öldürür mü idi? diye sordun. Şüphemiz ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onlardan hiç bir kimseyi öldürmezdi. Sen dahi, onlardan kimseyi Öldürme! Meğer ki Hadır'in öldürdüğü vakit, o çocuk hakkında biildiği şeyi sen de onlardan bilir olasın! köle harbe iştirak ederlerse her birine ma'lûm bir hisse var mı, ganimetlerinden kendilerine bir şeyler verü.e!» mıdır? Diye sordun. Onlar için ma'lûm bir hisse yoktur. Meğer ki, cenıaa-

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4792-) Bana Ebû Küreyb de rivâyet etti. ki): Bize Ebû Üsâme rivâyet etti. ki): Bize Zaide rivâyet etti. ki): Bize Süleyman El-A'meş, Muhtar b. Sayfî'den, o da Yezîd b. Hürmüz'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): İbn Abbâs'a yazdı... Verâvi hadîsin bir kısmını zikretmiş; fakat kıssayı, hadîslerini sıraladığımız râviler gibi tamamlamamıştır. Abbâs (radıyallahü anh)'nn Necdet'e mektup yazmak istememesi bid'atçılardan olduğu içindir. Necdet, Haricîler'in Harûrî kabilesindendi. Fakat bir ilmi gizleyen kimseye verilecek cezayı hak etmiş olmamak için cevap vermeye kendini mecbur saymıştır. sorduğu yetimliğin ne zaman biteceği suâlinde amaksad: Yetimliğin hükmüdür; yoksa yetimlik bulûğa ermekle biter. Fakat hükmü hâlâ bakidir. O ancak rüşdünü isbat ettikten sonra nihayete erer. beşte birinden murâd da: Beşte birinin beşte biridir. Bu miktarı Cenâb-ı Hak, Peygamberinin yakın akrabasına tahsis buyurmuştur. Bunların kimler olduğu ulemâ arasında ihtilaflıdır. Ekseri ulemâya göre Benî Haşim ile Ben î’l-Muttali b'dirler. İbn Abbâs'm: «Ama tunu kavmimiz kabul etmedi.» sözü: «Benî Ümeyye'den gelen hükümdarlar bizi hak sahibi tanımadı; onlara, göre ganimetin bu miktarını bizlere vermek muayyen bir hak değildir; başka yerlere de verilebilir» mânâsına gelir. Ebû Dâvûd'un «Sünen»'inde açıklandığına göre Necdet'in bu suâlleri İbn Zübeyr fitnesi zamanına rastlamıştır. İbn Zübeyr fitnesi hicretten altmış küsur sene sonra, olmuştur. İmâm Şafiî (rahimehüllah): «Caiz ki İbn Abbâs (bunu kavmimiz bize kabul etmedi) sözü ile sahabeden sonrakileri kasdetmiş ola! Bunlar da Yezîd b. Muâviye'dir.» demiştir. de çocukları Öldürme! Meğer ki . Hadır'ın öldürdüğü vakit o Çocuk hakkında bildiği şeyi sen de onlardan bilir olasın!»- ifâdesinin mânâsı şudur: öldürmek helâl değildir. Senin de Hızır (aleyhisselâm)’in bir çocuğu Öldürmesi ile istidlal ederek onları öldürmen helâl olamaz. Çünkü Hızır (aleyhisselâm) o çocuğa alettâyîn Allah'ın emri ile öldürmüştür. Nitekim kıssanın sonunda: ben kendi filerimle yapmadım!) diyerek bu ciheti beyân etmiştir. Şu halde bir çocuk hakkında Allah'ın böyle bir emri olduğunu biliyorsan onu öldür. Ama böyle bir emir olduğunu bilmediğine göre çocuğu öldürmek de sana haramdır!» rivâyetindeki: «Mü'mini ayırt edersin! Ve kâfiri öldürür; mü'mini bırakırsın!» ifadesi dahi aynı şekilde te'vîl olunur. Yani: «Hangi çocuk bulûğ çağma kadar yaşarsa mü'min, hangisi kâfir olacağını bilip ayırmalısın! Ve kâfir olarak bulûğa erecek olanı öldürürsün! Nitekim Hazret-i Hızır böyle yapmıştir. Lâkin senin bunu bilmediğin ma'lûmdur. O halde hiç bir çocuğu öldürme!» demektir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4793-) Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe rivâyet etti. ki): Bize Abdürrahîm b. Süleyman, Hişâm'dan, o da Hafsa binti Sîrîn'den, o da Ensardan Ümmü Atıyye'den naklen rivâyet etti. Ümmü Atıyye şöyle demi;: (sallallahü aleyhi ve sellem)'le birlikte yedi gazada bulundum. Menzillerinde onların arkalarında bulunur; kendilerine yemek yapar; yaralıları tedâvî eder; hastalara bakardım.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı
4794-) Bize Amru'n-Nâkıd dahi rivâyet etti. ki): Bize Yezîd b. Hârûn rivâyet etti. ki): Bize Hişâm b. Hassan bu isnâdla bu hadîsin benzerini rivâyet etti. rivâyet de kadınların harplere iştirak edebileceğine delâlet etmektedir. Bu babdaki sözümüzü bir daha tekrarlayalım! Evet, islâmî şartlara tamamı ile uyulduğu takdirde bu caizdir. Fakat zamanımızda maalesef caizdir fetvasını vermeye imkân yoktur. Müslüman kadınları bugünün şartları muvacehesinde erkeklerle birlikte harbe iştirak edemezler. hiç bir vakit unutmamalar ki, bugün İslâm âleminin kördüven gibi arkasından koşarak taklîd ettiği batıda da arada sırada kadınlar askere alınmağa başlanmıştır. Meselâ Amerikalılar'in askere moral (!) vermek için Kore'ye sahne kadınları ve dansözler gönderdiklerini gazetelerde okuduk! Hiller harbinde Ruslar'in Bulgaristan'a getirdikleri ordusunda birçok kadınlar vardı. Bunlann erkeklerle bir arada yattıklarını; hamamlarda beraberce yıkandıklannı... gözümüzle gördük. Çünkü o zaman henüz hicret etmemiştik. Hicret, bu fecî manzaralar gözle görüldükten sonra başlamıştır. askere alınan veya sadece harbe iştirak eden müslüman kadını da bu akıbete uğrayacaksa bu meseleye kıyâmete kadar: «Hayır! Caiz değildir!» fetvası verilir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cihâd Ve Siyer
Konu: Gazi Kadınlara Bahşiş Verilip Hisse Verilmemesi Ve Düşman Çocuklarını Öldürmenin Yasak Edilmesi Bâbı