Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İsimleri Hakkında Bir Bab ile İlgili Hadisler

6251-) Bana Züheyr b. Harb ile İshâk b. İbrahim ve İbn Ebî Ömer rivâyet ettiler. Lâfız Züheyr'indir. İshâk: Ahberana; Ötekiler: Had-desenâ tâbirlerini kullandılar. (Dediler ki): Bize Süfyân b. Uyeyne Zührî'den rivâyet etti. O da Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im'i babasından naklen rivâyet ederken dinlemiş ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Muhammed'im. Ben Ahmed'im. Ben O Mâhiyim ki, küfür benile mahvedilir. Ben o Haşirim ki, insanlar benim arkamda toplanır. Ben Âkıb'im. Âkıb kendisinden sonra Peygamber bulunmayandır.» buyurmuşlar.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Faziletler
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İsimleri Hakkında Bir Bab
6252-) Bana Harmele b. Yahya rivâyet etti. ki): Bize İbn Vehb haber verdi. ki): Bana Yûnus, İbn Şihâb'dan, o da Muhammed b. Cübeyr b. Mut'un'den, o da babasından naklen haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuşlar: bir takım isimlerim vardır. Ben Muhammed'im. Ben Ahmed'im. Ben o Mâhiyim ki, Allah benimle küfrü mahveder. Ben o Haşirim ki, Allah insanları benim ayaklarıma toplar. Ve ben o Âkıbını ki, ondan sonra hiç bir Peygamber yoktur.» Filhakika Allah da ona Rauf ve Rahîm adını vermiştir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Faziletler
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İsimleri Hakkında Bir Bab
6253-) Bana Abdül-Melik b. Şuayb b. İLeys de rivâyet etti. ki): Bana babam, dedemden rivâyet etti. ki): Bana Ukayl rivâyet etti, H. Abd b. Humeyd dahi rivâyet etti. ki): Bize Abdürezzâk haber verdi. ki): Bize Ma'mer haber verdi. H. Abdullah b. Abdirrahman Ed-Dârimî de rivâyet etti. ki): Bize Ebû'l-Yeman haber verdi. ki): Bize Şuayb haber verdi. Bunların hepsi Zührî'den bu isnadla rivâyette bulunmuşlardır. Şuayb ile Ma’mer'in hadîsinde ; «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i dinledim.»; hadîsinde: «Dedi ki Zührî'ye bu Âkıb nedir dedim. Kendisinden sonra Peygamber olmayan demektir, cevabını verdi.» Ma'mer ile Ukayl’ın hadîsinde: «Kefereyi»; Şuayb’ın hadîsinde ise: «Küfrü» ifâdeleri vardır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Faziletler
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İsimleri Hakkında Bir Bab
6254-) Bize İshâk b. ibrahim El-Hanzalî rivâyet etti. ki): Bize Cerir, A'meş'den, o da Amr b. Mürra'dan, o da Ebû Ubeyde’den, o da Ebû Mûsa'l-Eş'arî'den naklen haber verdi. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize kendisinin isimlerini söyler de: Muhammed'im, Ahmed'im, Mukarfî'yim, Hâşir'im; tevbenin Peygamberiyim ve rahmetin Peygamberiyim.» buyururdu. hadîsin Cübeyr b. Mut'ım rivâyetini Buhârî «Kitâbu'l-Menâkıb» ile «Kitâbu't-Tefsude; Tirmizî «Isti'zan» ve «Şemail» bahislerinde; Nesâî de «Kitâbu't-Tefsir»'de muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir. ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kendisinin birçok isimleri olduğunu söylemiş, fakat bunlardan yalnız birkaç tanesini saymıştır. Bunun sebebi saydığı isimlerin geçen ümmetlerin kitaplarında mevcut olması ve o ümmetlerin bunları bilmesidir. Bir de mefhûmu âdede itibar yoktur. Binâenaleyh bir şeyde adet göstermek, bu adetten ziyadesi yoktur manâsına gelmez. Mâlikîler'den Ebû Bekr İbnül-Arabî 'nin beyânına göre Allahü teâlâ'nın, bin ismi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in de bin ismi vardır. İbn Fâris ve başkaları Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e Muhammed, Âhmed ve Mahmûd isimlerini koymayı Allahü teâlâ’nın onun ailesine ilham ettiğini söylemişlerdir. Çünkü bu isimler kendisinde Övülecek sıfatlar çok olan kimseye verilir. Mahveden, demektir. Ulemâ bunun Mekke ile Medîne'de ve diğer Arab ve gayri Arab beldelerinde küfrü mahveden manâsına geldiğini söylemişlerdir. Maamafih bundan hüccet ve galebenin zuhuru manâsına gelen umumî mahv de kastedilmiş olabilir. Sahîh bir ha-dîsde: kendinden Önce geçen kötülüklerin hükmünü yıkar.» buyurulmuştur. Toplayan demektir. «Allah insanları benim ayaklarıma toplar» cümlesinden murad: Bana tâbi olurlar, benim izimden gelirler, benim Peygamberliğimin zamanında toplanırlar, benden sonra Peygamber yoktur, demektir. Hadîste tefsir edildiği vecihle kendisinden sonra Peygamber gelmeyen manasınadır. Fakat bu kelimenin lügat manâsı arkasından gelen demektir. Burada Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e isim olduğuna göre sair Peygamberlerden sonra gelen demek olur. İbn’l Arâbî'ye göre Âkıb hayır hususunda kendinden öncekinin yerine gelen manasınadır, Mukaffî ile Âkıb aynı manâya gelirler Peygamberi ve Rahmetin Peygamberi» te, bleri manâ itibariyle birbirine yakındırlar. Bunlardan murad Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in tevbeyi ve insanların birbirine acımalarını getirdiğini anlatmaktır. Iyâz «Eş-Şifa» namındaki eserinde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in birçok isimlerini saymıştır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Faziletler
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin İsimleri Hakkında Bir Bab