Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı ile İlgili Hadisler

7037-) Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti. ki): Bize Muhammed b. Fudayl ile Ebû Muâviye, Âsım'dan, o da Ebû Osman'dan, o da Ebû Mûsa'dan naklen rivâyet ettiler. (Şöyle dedi): Bir seferde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraberdik. Cemaat aşikar tekbir almaya başladılar. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): insanlar! Kendinize acıyın; siz ne sağıra dua ediyorsunuz; ne de bir gaibe! Muhakkak siz işiten yakın bir zâta dua ediyorsunuz ki, o sizinle beraberdir.» buyurdu. Ebû Mûsa ki): Ben onun arkasnıdaydim ve güç kuvvet ancak Allah'a mahsustur, diyordum. Bunun üzerine de: Abdullah b. Kays! Sana cennet definelerinden bir define göstereyim mi?» dedi. Ben: Hay hay ya Resûlallah! dedim. ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur, de!» buyurdular.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7038-) Bize Ibnû Nümeyr ile İshak b. İbrahim ve Ebû Said El-Eşecc toptan Hafs b. Gıyâs'dan, o da Âsım'dan naklen bu isnadla bu hadîsin benzerini rivâyet ettiler.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7039-) Bize Ebû Kâmil Fudayl b. Huseyn rivâyet etti. ki): Bize Yezid (yani; İbn Zürey') rivâyet etti. ki): Bize Teymi', Ebû Osman'dan, o da Ebû Mûsa'dan naklen rivâyet etti ki: Ebû Mûsa ve arkadaşları Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'le birlikte imişler. Bir dağ yoluna çıkıyorlarmış. Ebû Mûsa ki): Bir adam bir tepeye çıktıkça: Allah'dan başka ilâh yoktur. Allah en büyüktür, diye nida etmeye başladı. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): sağır veya gaibe seslenmiyorsunuz.» buyurdu. Ve ilâve etti: Ebâ Mûsa! Yahut yâ Abdellah b. Kays! Sana cennet definelerinden bir kelime göstereyim mi?» Ben: Nedir o ya Resûlallah! dedim. ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur.» buyurdu.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7040-) Bize bu hadîsi Muhammed b. Abdi’l-A'lâ da rivâyet etti. ki): Bize Mu'temir babasından rivâyet etti. ki): Bize Ebû Osman, Ebû Mûsa'dan naklen rivâyet etti. ki): Bir defa Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) râvî yukarki hadîs gibi rivâyette bulunmuştur.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7041-) Bize Halef b. Hişâm ile Ebû'r-Rabî rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Hammad b. Zeyd Eyyûb'dan, o da Ebû Osman'dan, o da Ebû Mûsa'dan naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Bir gazada Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'le beraberdik... ve râvi hadîsi nakletmiştir. Bu hadîste o şunu da söylemiştir: dua ettiğiniz zat, birinize devesinin boynundan daha yakındır.» hadîsinde: ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur.» cümlesi zikredilnıemiştir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7042-) Bize İshak b. İbrahim rivâyet etti. ki): Sakafî haber verdi. (Dediler ki): Bize Hâlid El-Huzâ Osman'ın babasından, o da Mûsa'nın babasından şöyle rivâyet etti. (Şöyle dedi): Biz bir gazada Ile-sûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraberdik, diyerek haber verdiği hadîsi zikretmiştir. Burada: duâ etmekte olduğunuz (Allah), sizin her birinize binek devesinin boynundan daha yakındır.» demiştir. Bu râvınin hadîsinde: havle ve lâ kuvvete illâ billâh...» cümlesinin zikri de yoktur.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7043-) Bize İshâk b. İbrahim rivâyet etti. ki): Bize Nadr b. Şümeyl haber verdi. ki): Bize Osman (bu zat İbn Gıyas'dır) rivâyet etti. ki): Bize Ebû Osman, Ebû Mûsa'l-Eş'arî'den rivâyet etti. (Şöyle dedi): Bana Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): cennet definelerinden bir kelime göstereyim mi? Yahut cennet definelerinden bir define göstereyim mi?» dedi. Ben: Hay hay! cevâbını verdim. ve kuvvet ancak Allah'a mahsustur.» buyurdular.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7044-) Bize Kuteybe b. Saîd rivâyet etti. ki): Bize Leys rivâyet etti. H. Muhammed b. Rumh da rivâyet etti. ki): Bize Leys Yezid b. Ebî Habîb'den, o da Ebû'l-Hayr'dan, o da Abdullah b. Amr'dan, o da Ebû Bekr'den naklen haber verdi. Ki: Ebû Bekir Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: Bana bir dua öğret ki, onunla namazımda dua edeyim! demiş. Ben nefsime büyük zulmettim — Kuteybe çok zulüm demiş—, günahları ise ancak sen affedersin, imdi bana tarafından mağfiret buyur ve bana acı! Çünkü hakkıyle affeden, acıyan ancak sensin de» buyurmuşlar.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı
7045-) Bana bu hadîsi Ebû't-Tâhir de rivâyet etti. ki): Bize Abdullah b. Vehb haber verdi. ki): Bana bir zat —ismini söylemiştir— ile Amr b. Haris, Yezid b. Ebî Habib'den, o da Ebû'l-Hayr'dan naklen haber verdiler ki: Ebû’l-Hayr, Abdullah b. Amr b. Âs'ı şunu söylerken işitmiş: Ebû Bekri's-Sıddîk, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: Ya Resûlallah! Bana bir duâ öğret ki, onunla namazımda ve evimde duâ edeyim! dedi. Bundan sonra râvi Leys'in hadîsi gibi anlatmıştır. Yalnız o: «çok zulüm...» demiştir. hadîslerden Ebû Mûsa rivâyetini Buhârî «Kitâbu'l-Megâzi»'de ile «Kitabu't-Tevhid»'de Ebû Bekr rivâyetini «Kitâ-bu’l-Ezan» ile «Kitabu'd-Deavât»'da; Tirmizî ile İbn Mâce «Kitâbu'd-Deavât»'da; Nesâî «Kitabu's-Salât» ile «Kitâbu'l-Kunut»'-da; Abdullah b. Amr rivâyetini Buhârî «Kitâbu't-Tev-hid»'de muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir. (sallallahü aleyhi ve sellem)’in: acıyın.» buyurmasından murâd bağırmayın, seslerinizi kı-sm, demektir. Çünkü yüksek sesle bağırmak, muhatab uzaklarda olduğuna göredir. Halbuki siz Allah'a dua ediyorsunuz. O haşa sağır yahut uzaklarda değil, bilâkis size son derece yakın ve beraberinizde olup, her hâlinizi en ihatalı şekilde işitir ve bilir demek istemiştir. Hadîs-i şerîf lüzum hissedilmedikçe alçak sesle duâ etmenin mendûp olduğuna delildir. Çünkü bu şekilde duâ tazim ve tevkire daha münasibdir. havle vela kuvvete illâ billalı...» cümlesinin cennet definelerinden biri olmasının sebebi, Allah'a teslimiyet ve ondan başka yaratan olmadığını bilerek umuru ona tefviz ifâde ettiği içindir. Defineden murad cennette birikmiş sevablardır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zikir, Dua, Tevbe...
Konu: Zikrederken Sesi Kısmanın Müstehab Oluşu Bâbı