Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı ile İlgili Hadisler

85-) Bize Hasen el- Hulvânî rivâyet etti. ki: Şebâbe'yi dinledim. Şunları söyledi: bize hadîs rivâyet eder ve (râvînin ismini) Süveyd b. Akale diye telâffuz eylerdi. Şebâbe: Ben de Abdülkuddûs'ü: (sallallahü aleyhi ve sellem) rüzgârın mal edinilmesini yasak etti; derken işittim.» dedi. Kendisine: «Bu nasıl şey?» dediler. rüzgâr girsin diye duvarda bir delik açılır... dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
86-) Müslim der ki: «Ben de Ubeydullah b. Ömer el-Kavârirî'yi Şöyle derken işittim: Hammâd b. Zeyd'den dinledim. Mehdî b. Hilâl ders okutmağa oturduktan bir kaç gün sonra Hammâd bir adama: «Sizin taraftan kaynayan bu tuzlu kaynak nedir?» diyordu. O zât: yâ Ebâ İsmâîl» diye cevap verdi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
87-) Bize el-Hasen el-Hulvânî de rivâyet etti, ki: Ben Affândan dinledim dedi ki. Ben Ebû Avâne'nin şunu söylediğini işittim: Bana Hasan'dan hiç bir hadîs ulaşmamıştır ki, onu Ebân b. Ebî Ayyâş'a arzetmiş olmayayım. Ebân hemen o hadîsi bana okuyuverirdi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
88-) Bize Süveyd b. Saîd rivâyet etti. ki): Bize Alî b. Müshir rivâyet etti. ki: Ben ve Hamzetü-z-Zeyyât, Ebân b. Ebî Ayyaş'dan bin kadar hadîs dinledik: ki: sonra Hamza'ya rastladım. Bana rü'yasında Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i gördüğünü ve Ebân'dan işittiklerini kendisine arzettiğini fakat bunlardan ancak pek azını, beş veya altı hadîsi tanıdığını haber verdi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
89-) Bize Abdullah b. Abdirrahman ed-Dârimî rivâyet etti: ki): — Bize Zekeriyyâ b. Adiy haber verdi. Şöyle dedi: Bana Ebû İshâk El-Fezârî: «Bakiyye'nin ma'ruf zevattan rivâyet ettiği hadîslerini yaz; ma'ruf olmayanlardan rivâyet ettiklerini yazma'. İsmail b. Ayyâş'ın ise ma'ruflardan olsun olmasın hiç bir rivâyetini yazma!» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
90-) Bize İshak b. İbrahim el. Hanzalî dahi rivâyet etti. ki: Abdullah (İbn'l-Mubârek)’in bir arkadaşından işitim. Şunları söyledi: «Bakıyye, ne iyi adamdır, ama isimleri künye, künyeleri de isim yerine kullanması olmasa! Bir zamanlar bize Ebû Saîd el-Vuhâzî'den hadîs rivâyet ediyordu. (Bu zatın sika olduğunu) tahkik ettik. Bir de baktık ki Abdülkuddûs imiş.» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
91-) Bana Ahmed b. Yusuf el-Ezdi de. rivâyet etti. ki: Abdürrazzak'i şunları söylerken işittim: İbnü'l-Mubârek'in Abdülkuddûs'den başkası için açıktan açığa yalancıdır dediğini görmedim. Ama onun için «yalancıdır.» derken işittim.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
92-) Bana Abdullah b. Abdirrahman ed- Dârimî dahi rivâyet etti. ki: Ebû Nuaym'ı dinledim. el-Muallâ b. Urfan'i da anarak şunları söyledi: el-Muallâ dedi ki: Bize Ebû Vâil rivâyet etti ve: Sıffîn'de iken yanımıza İbn Mes'ud çıkageldi; dedi. Bunun Üzerine Ebû Nuaym: Mes'ud Öldükten sonra dirildi mi dersin? şeklinde mukabelede bulundu.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
93-) Bana Amr b. Alî ile Hasen el-Hulvâni, ikisi birden Affân b. Müslim'den rivâyet ettiler: Affân Şöyle dedi: b. Uleyye'nin yanında idik. Derken bir zât birinden hadîs rivâyet etti. Ben hemen: adam mevsuk değildir.» dedim. O zât: «Adamı gıybet ettin.» dedi. İsmail: onu gıybet etmedi, ancak mevsuk olmadığına hüküm verdi» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
94-) Bize Ebû Ca'fer ed-Dârimî de rivâyet etti. ki): Bize Bişr b. Ömer rivâyet etti. ki: b. Enes'e Saîd b. el-Müseyyeb’den hadîs rivâyet eden Muhammed b. Abdirramân'ı sordum. değildir.» dedi. Ona Tev'eme'nin azadlısı Salih'i sordum: değildir.» dedi. Ebû’l-Huveyris'i sordum: değildir.» dedi. İbn Ebî Zi'b'in rivâyette bulunduğu Şu'be'yi sordum: değildir...» cevabını verdi. Haram b. Osman'ı sordum, Yine «Sika değildir» cevabını verdi. Hasılı, bu beş kişiyi Mâlik'e hep sordum o da: hadîslerinde sika değildirler» diye cevap verdi. Ona ismini unuttuğum diğer bir zâtı da sordum: benim kitaplarımda gördün mü?» dedi. dedim. olmuş olsa onu mutlaka benim kitaplarımda görürdün.» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
95-) Bana el-Fadl b. Sehl'de rivâyet etti. ki: Bana Yahya b. Maîn rivâyet etti. ki): Bize Haccâc rivâyet etti. ki): İbn Ebî Zi'b, Şurahbîl b. Sa'd'dan rivâyet etti; ama şurahbîl müttehem (bir râvî) idi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
96-) Bana Muhammed b. Abdillâh b. Kuhzâz da rivâyet etti. ki: Ebû İshâk et-Tâlekaanî'yi şöyle derken işittim: dinledim. Şunları söylüyordu: Cennete girmekle Abdullah b. Muharrerle görüşmek arasında muhayyer bırakılsam, mutlaka onunla görüşüp sonra Cennete girmeyi ihtîyar ederdim. Fakat kendisini gördüğümde bir tezek benim için ondan daha makbul oldu.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
97-) Bana el-Fadl b. Sehl dahi rivâyet etti. ki); Bize Velîd b. Sâlih rivâyet etti. ki: Ubeydullah b. Amr şunları söyledi: yani İbn Ebî Üneyse: hadîs almayın!» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
98-) Bana Ahraed b. İbrahim ed-Devraki rivâyet etti. ki: Bana Abdüsselâm el-Vâbisi rivâyet etti. ki: Bana Abdullah b. Ca'fer er-Rakkî, Ubeydullah b. Amr'dan naklen rivâyet eyledi: Ubeydullah: «Yahya b. Ebî Üneyse yalancı idi» demiş.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
99-) Bana Ahmed b. İbrahim rivâyet etti. ki: Bana Süleyman b. Harb, Hammâd b. Zeyd'den naklen rivâyet etti. Hammâd Şöyle dedi: «Eyyûb'un yanında Ferkad' ın zikri geçti de Eyyûb: — Gerçekten Ferkad hadîs âlimi değildir, dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
100-) Bana Abdurrahman b. Bişr el-Abdî de rivâyet etti. ki: b. Saîd el-Kattân'ı dinledim. Yanında Muhammed b. Abdillâh b. Umeyr el-Leysî'nin lâfı oldu da onu son derece zayıf buldu. Bunun üzerine Yahya'ya: Ya'kub b. Atâ'dan da mı zayıf? dediler. dedi. Sonra: hiç bir kimsenin Muhammed b. Abdillâh b. Ubeyd b. Umeyr'den hadîs rivâyet edeceğini zannetmezdim.» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı
101-) Bana Bişrü'bnü'l-Hakem rivâyet etti. ki: b. el-Kattân'ı dinledim. Hakim b. Cübeyr ile Abdül'A'lâ'yı zaif buldu. Yahya, Mûsa b. Dinar'ı da zayıf buldu: hadîsi havadır.» dedi. Mûsa b. Dihkan île Îsâ b. Ebî Îsâ el-Medenîyi dahi zayıf çıkardı. ki: Hasen b. İsa'yı şöyle derken işittim: bana: Ceririn yanına geldiğim zaman onun bütün ilmini yaz; yalnız üç kişinin hadîsi müstesna! Ubeydetü'bnü Muattib, Seriy b. İsmâîl ve Muhammed b. Sâlim'in hadîslerini yazma! Dedi.» der ki: ilmin, müttehem hadîs râvîleri ile onların nakiselerine dair, bize benzer sözleri pek çoktur. Bunları bire varıncaya kadar kitabı uzatır. Muhaddislerin bu bâbta söyleyip îzâh ettikleri ve arayıp dinleyenler için bu kadarı kâfidir. Onların hadîs râvîleri nâkillerinin kusurlarını keşfetmeyi kendilerine vazife ve sorulduğu zaman buna fetva vereneleri, bu işin ehemmiyeti büyük olduğu içindir. Çünkü dîn batındaki haberler ancak bir şeyi helâl veya haram kılmak yahud emir veya nehiy, terhîb için gelirler. Eğer onları rivâyet eden râvî doğruluk mahal olmaz da sonra onu tanıyan biri ondan rivâyete kalkışır onu tanımayanlara beyan etmezse, bu yaptığından dolayı günahkar ve Müslümanların halk tabakasını aldatmış olur. Zira bu haberler bazı kimselerin onlarla yahud onların bir kısmıyla amel etmeye endîşe olunur. İhtimâl mezkûr haberlerin cümlesi veya ekserisi, aslı faslı olmayan bir takım yalanlardır. ve kanâatbahş râvîlerden gelen sahih haberler, kanaatbahş olmayan râvîlerin rivâyetlerine ihtiyaç bırakmayacak derecede çoktur. ki, tehlikesini belittiğimiz bu zayıf hadîslerle, meçhul isnadlara ve bu tür rivâyetlere ehemmiyet verilsin ve buna devam edilsin. Ancak bu zayıf hadîs rivâyetine devam etmek: "çok hadîs biliyormuş, çok hadîs toplamış ve çok te'lîfatı varmış" demesi içindir. Genelde her kim bu yolla ilme gider ve buna tevessül ederse, o kimsenin ilimden nasîbi yoktur. Böyle kimseye câhil demek, ona ilmi nisbet etmekten daha hayırlıdır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Hadis Ravilerinin Ve Nakledilen Haberlerin Kusurlarının Keşfi Ve Bu Hususta İmâmların Görüşleri Bâbı