Namaz Kılanın Sütreye Yakın Durması Bâbı ile İlgili Hadisler
1162-)
Bana Yâkûb b. İbrahim Ed-Devrakî rivâyet etti. ki): Bize İbn Ebî Hâzim rivâyet etti. ki): Bana babam, Sehl b. Sa'd Es-Sâidi'den rivâyet etti. ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in namaz kıldığı yerle duvar arasında bir koyun geçecek kadar yer vardı.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Namaz
Konu: Namaz Kılanın Sütreye Yakın Durması Bâbı
1163-)
Bize İshâk b. İbrahim ile Muhammed b. El-Mûsennâ rivâyet ettiler. Lâfız İbn'l-Müsennâ'nındır. İshak (Bize haber verdi) tâbîrini kullandı. İbn'l-Müsennâ: Bize Hammâd b. Mes'ade, Yezid'den (yani İbn Ebî Ubeyd'den) o da Seleme'den —ki Ibnü’l-Ekvâ' dır.— naklen rivâyet etti: Seleme mushafm konduğu yeri araştırır; orada nafile namaz kılarmış. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in de bu yeri araştırdığını söylemiş. Mezkûr yer minberle kıble arasında koyun geçecek kadar bir yermiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Namaz
Konu: Namaz Kılanın Sütreye Yakın Durması Bâbı
1164-)
Bize bu hadisi Muhammed b. El-Müsennâ rivâyet etti. ki): Bize Mekkî rivâyet etti. ki: Bize Yezîd haber verdi. ki: Seleme mushafın bulunduğu yerdeki direğin yanında namaz kılmağa çalışırdı. Ben kendisine: Yâ Ebâ Müslim! görüyorum ki; hep bu direğin yanında namaz kılmağa çalışıyorsun; dedim. Seleme: «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bu direğin yanında namaz kılmayı ihtiyar ettiğini gördüm (de onun için böyle yapıyorum) cevâbını verdi. rivâyetleri Buhârî «Kitâbu's-Salât»'da biri birine yakın yerlerde tahrîc ettiği gibi birinci rivâyeti Ebû Dâvûd dahi «Kitâbu's-Salât»'da, ikinci rivâyeti İbn Mâce yine «Kitâbu's-Salât»'da tahrîc etmişlerdir. ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimiz minberin yanı basına durarak cemaata İmâm oluyormuş. Çünkü Mescid-i Nebevî'de mihrâb yoktu. Minberle kıble duvarının arasında da koyun geçecek kadar bir aralık vardı. Bunun sebebi ilk saffda olanların birbirlerini görebilmeleridir. rivâyette de işaret edildiği vecihle: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in mescidinde mushafm konulmasına mahsus bir yer vardı. Bu yer Hazret-i Osman zamanından beri malum idi. Hadîsin bir rivâyetinde Sandığın arkasında namaz kılardı.» denilmesine bakılırsa mushafın bir sandık içine yerleştirildiği ve bir direğin yanına konulduğu anlaşılıyor. Yanına mushaf sandığı yerleştirilen direk «muhacirler direği» nâmı ile mârufdur. Çünkü muhacirler bu direğin yanında toplanırlarmış. Ebû Müslim Hazret-i Selemetü'bnü Ekva'ın künyesidir. Hadîsden anlaşılıyor ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) vaktiyle o direğin yanında namaz kılarmış, bilâhara Hazret-i Seleme dahi te-berrüken onun kıldığı yerde namaz kılmak için orasının boş olmasını kol-larnuş. Âişe'nin: «İnsanlar bu direği bilseler onun yanına durmak için birbirlerine ok atarlardı!» dediği ve onu gizlice İbn Zübeyr'e söylediği rivâyet olunur. Onun için İbn Zübeyr (radıyallahü anh) bu direğin yanında çok namaz kılarmış. Battal: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sahrada değnekten sütre yaptığına göre mescidin direğini kendisine sütre yapması evleviyette kalır. Çünkü sütre yapmak için direk değnekden daha muhkemdir» diyor. Bundan da anlaşılıyor ki Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimiz direği sütre olarak kullanırmış.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Namaz
Konu: Namaz Kılanın Sütreye Yakın Durması Bâbı