Şarab İçip De Tevbe Etmeyen Kimsenin Âhirette Ondan Men Edilmek Suretiyle Cezalandırılması Bâbı ile İlgili Hadisler
5340-)
Bize Yahya b. Yahya rivâyet etti. ki): Mâlik'e, Nâfi’den dinlediğim, onun da İbn-i Ömer'den rivâyet ettiği şu hadîsi okudum. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): kim şarabı dünyada içerse, âhirette ondan mahrum bırakılır.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, İçkiler
Konu: Şarab İçip De Tevbe Etmeyen Kimsenin Âhirette Ondan Men Edilmek Suretiyle Cezalandırılması Bâbı
5341-)
Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb rivâyet etti. ki): Bize Mâlik, Nâfi'den, o da İbn-i Ömer'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): kim şarabı dünyada içer de ondan tevbe etmezse, âhirette ondan mahrum bırakılır. Ve kendisine sunulmaz.» Bunu ref etti mi? diye sordular. Evet! cevâbını verdiler.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, İçkiler
Konu: Şarab İçip De Tevbe Etmeyen Kimsenin Âhirette Ondan Men Edilmek Suretiyle Cezalandırılması Bâbı
5342-)
Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe de rivâyet etti. ki): Bize Abdullah b. Nümeyr rivâyet etti. H. İbn-i NÜmeyr de rivâyet etti. ki): Bize babam rivâyet etti. ki): Bize Ubeydullah, Nâfi'den, o da İbn-i Ömer'den naklen rivâyet etti ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); kim şarabı dünyada içerse, âhireile onu içmez. Meğer ki, tevbe ede!» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, İçkiler
Konu: Şarab İçip De Tevbe Etmeyen Kimsenin Âhirette Ondan Men Edilmek Suretiyle Cezalandırılması Bâbı
5343-)
Bize İbn-i Ebî Ömer dahi rivâyet etti. ki): Bize Hişâm İbn-i Süleyman El-Mahzumî) İbn-i Cüveyc'den rivâyet etti. (Demiş ki): Bana Mûsa b. Ukbe, Nâfi'den, o da İbn-i Ömer'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den Ubeydullah hadîsi gibi rivâyette bulunmuştur. hadîsi Buhârî «Kitâbu'l-Esribe»'de; Nesâî «Eşribe» ve «Velîme» bahislerinde tahrîc etmişlerdir. Hadîs-i şerif şarab içip de tevbe etmeden ölenin cennet şarabından içemiyeceğine delildir. Burada şöyle bir sual hatıra gelebilir: Günah işlemek cennete girememeyi icâb etmez. Bu sualin cevabı şudur: Evet icab etmez fakat, cennete girer de onun şarabından içemeyebilir. Çünkü cennet şarabı, cennetin en kıymetli ikram vâsıtalarından biridir. Gerçi cennette nefslerin arzu edeceği her şey mevcut ise de. az evvel beyân ettiğimiz gibi, âsiye bunu istemek unutturulacak yahut unutmasa bile arzu etmeyecektir. Bu da dünyada içki içenlerle içmeyenler bir olmadığını göstermek için onun hakkında bir eksiklik olacaktır. diyor ki: Hadîsin zahiri bu şarabın onun hakkında ebe-diyyen haram olmasını göstermektedir. Cennete girerse onun bütün meşrubatından içecek yalnız şarabından mahrum kalacak, bununla beraber bir üzüntü duymayacak, içenlere hased etmeyecektir. Bunun hâli alçaklık ve yükseklik hususunda derece sahiplerinin hâli gibi olacaktır. Bir derecede bulunan bir kimse ondan daha yükseğinde bulunmayı arzu etmeyecekse o da cennet şarabını arzu etmeyecektir. Bu onun için bir ceza değildir...» şerîf tevbenin büyük günahları örttüğüne de delildir. Bu hususta bütün ulema müttefiktir. Yalnız ehl-i sünnetten kelâm uleması bunun kat'î mi, zanni mi olduğunda ihtilâf etmişlerdir. göre zannidir. Hanefîler'e göre ise Allahü teâla Hazretlerinin va'di muktezası tevbenin günahları mahvetmesi kafidir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, İçkiler
Konu: Şarab İçip De Tevbe Etmeyen Kimsenin Âhirette Ondan Men Edilmek Suretiyle Cezalandırılması Bâbı