Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı ile İlgili Hadisler
1-)
Bir kimseye on sopadan fazla vurulamaz... Hadd için vurulursa o başka! İmâm Ahmed'le İshâk'ın kavilleri budur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
2-)
Hadis-i şerîf ta'zirde on kırbaçtan yukarı geçilmemesine de bundan başkasına da ihtimâllidir. Bu kavil İmâm Leys'den rivâyet olunmuştur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
3-)
Ta'zîrde dayak sayısı yirmi kırbacı geçmemelidir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
4-)
Ta'zîrde otuz kırbacı geçmemelidir. Bu iki kavil Hazret-i Ömer'den rivâyet olunmuşlardır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
5-)
Dayak sayısı yirmiyi bulmamalıdır. İmâm Şafiî 'nin son kavli budur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
6-)
Dayak sayısı kırka varmamak, ondan bir noksan olmakdır. A'zam'la İmâm Muhammed'in kavilleri bu olduğu gibi İmâm Şafiî'nin bir kavli de budur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
7-)
İbn Ebî Leylâ ile İmâm Ebû Yûsuf'a göre ta'zîrde en yüksek dayak haddi yetmiş beş kırbaçtır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
8-)
İmâm Mâlik: «Hâkimin içtihadına göre bazan ta'zîr, şer'î hadden daha fazla olabilir.» demiştir, ki bu kavil İmâm Ebû Yûsuf'la Ebû Sevr'den de rivâyet olunmuştur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
9-)
İmâm Leys: «Ta'zîrde hâkim dokuz sopa veya daha azından öteye geçemez.» demiştir. Zahiriler'in mezhebi de budur.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
10-)
Tahâvî: «Ta'zîri hudûde kıyas etmek caiz değildir. Çünkü ulemâ ta'zîrin hâkimin içtihadına bırakıldığında ihtilâf etmemişlerdir; binâenaleyh bazan hafiften alır; bazan şiddet gösterir.» demiştir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı
4557-)
Bize Ahmed b. Îsâ rivâyet etti. ki): Bize İbn Vehb rivâyet etti. ki): Bana Amr, Bükeyr b. El-Eşecc'den naklen haber verdi. ki): Bir defa biz Süleyman b. Yesâr'ın yanında otururken aniden Abdurrahmân b. Câbir gelerek onunla konuştu. Derken Süleyman bize dönerek şunları söyledi: Bana Abdurrahmân b. Câbir, babasından, o da Ebî Bürdete'l-Ensârî'den naklen rivâyet etti ki Ebû Bürde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı: bir kimseye on kamçıdan fazla vurulmaz. Meğer ki Allah'ın haddlerinden bir hadd hakkında ola!» buyururken işitmiş. hadîsi Buhârî, Ebû Dâvûd, Tirmizî, Nesâî ve İbn Mâce «Hudûd» bahsinde muhtelif râvilerden tahrîc etmişlerdir. Kabahat işleyen bir kimseyi —bir daha yapmaması için— yerine göre sözle veya fi'len te'dîp ve terbiye etmektir. mânâsı hususunda ulemâ ihtilâf etmişlerdir. Zahir mânâya göre burada zikri geçen hadden murâd: Şeriatın tâyîn ettiği dayak veya cezadır. Bazıları: «Hadden murâd: Allah'ın hakkıdır.» demiş; bir takımları burada ondan Allah'ın emir ve' nehîlerinden müteşekkil haklar kas-dedildiğini söylemişlerdir. Hadîsin mânâsı: Evlâd terbiyesi gibi günah olmayan te'dîplerde on sopadan fazla vurulmayacağını beyândır. Bazılarına göre bu hadîs suçların dereceleri arasında'fark gözetmeye ihtimâllidir. Meselâ: Haklarında şer'an dayak sayısı belli olan suçlarda, muayyen dayaktan fazla vurulamaz; fakat muayyen cezası olmayanlarda eğer suç büyükse ser'î sayıdan fazla vurulabilir. İmâm Mâlik cezanın suça göre verilmesini, bu hususta takdirin hâkimin içtihadına bırakılmasını tensip edermiş. Fakat Dâvûdî: «Bu Bâbın hadîsi Mâlik'e ulaşmamıştır.» diyor. Kassâr da şunları söylemiştir: «Ta'zîrin ne suretle yapılacağı hâkimin içtihadına bırakılıp zannı galibine göre hüküm vermesi tenşîb, edilmiştir. İnsanlar arasında bir sözle suçundan vaz geçenler olduğu gibi, yüz kamçı yese yine vaz geçmeyenleri de bulunduğuna göre bu hususta tahdidin bir'mânâsı kalmamış; ta'zîr hâkimin içtihadına bırakılmıştır, içtihadı o şahsın ne ile suçtan vazgeçeceğini kestirirse onunla terbiye eder.» ta'zîrin kaç sopa veya kırbaca kadar vurulabileceği hususunda da ihtilâf etmişlerdir. Aynî bu bâbta on kavil saymıştır ki, şunlardır:
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Hudûd
Konu: Tazir Kırbaçlarının Mikdarı Bâbı