Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı ile İlgili Hadisler
7519-)
Bana Mâlik, Ebu'z-Zinâd’dan; o da el-A'rec’den; o da Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den şöyle tahdîs etti: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: " (Her gün) birtakım melekler geceleyin, diğer birtakım melekler de gündüzleyin birbirlerini müteâkib size gelirler. Bunlar sabah ile ikindi namazlarında buluştuktan sonra, içinizde kalmış olanlar semâya yükselirler. Rabb'leri (namaz kılmış kullarının) hâllerini en iyi bilir iken, yine o meleklere: Kullarımı ne hâlde bıraktınız? diye sorur. Onlar da: Onları namaz kılarlarken bıraktık, nitekim namaz kılarlarken bulmuştuk, cevâbını verirler”.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbut-tevhîd
Konu: Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı
7520-)
Ve Hâlid ibnu Mahled şöyle dedi: Bize Süleyman tahdîs etti. Bana Abdullah ibnu Dînâr, Ebû Salih'ten tahdîs etti ki, Ebû Hureyre şöyle demiştir: Rasûlüllah(sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Her kim halal kazancından bir tek hurma değerinde birşey sadaka verirse -ki Allahu Taâlâ'ya halâl olandan başkası yükselmez- şübhesiz Allah onu sağ eliyle kabul eder. Sonra o tek hurma kadar sadakayı, dağ gibi oluncaya kadar, sizin birinizin beygir yavrusunu dikkatle büyüttüğü gibi, sadaka sahibi için büyütür". hadîsi Verkaa da Abdullah ibn Dinar'dan; o da Saîd ibn Yesâr'dan; o da Ebû Hureyre'den; o da Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem)'den:"Allah'a ancak halâl olan yükselir" lafzıyle rivayet etmiştir.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbut-tevhîd
Konu: Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı
7521-)
Bize Saîd ibn Arûbe, Katâde'den; o da Ebû'l-ÂIiye'den; İbn Abbâs radıyallahü anhüma'tan şöyle tahdîs etti: Allah'ın Peygamberi (sallallahü aleyhi ve sellem) keder sırasında şu kelimelerle duâ ederdi: ilâhe illellâhu el-Azîmu'l-Halîm, ilahe ille'llâhu Rabbu'l-Arşı'l-Azîm, ilahe ille'llâhu Rabbu's-semâvâti, Rabbu’l-Arşı’l-Kerîm!.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbut-tevhîd
Konu: Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı
7522-)
Bize Kabîsa tahcüs etti. Bize Sufyân es-Sevrî, babası Saîd ibn Mesrûk'tan; o da Ebû Nuaym'dan yahut Ebû Nu'm'dan -râvî Kabîsa şekk etmiştir- tahdîs etti. Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallahü anh):Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem)’e bir parça altın gönderildi de, kendisi bu altını dört kimse arasında taksîm etti, demiştir. Saîd el-Hudrî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Alî ibn Ebî Tâlib (radıyallahü anh) Yemen'de bulunduğu sırada Peygamber(sallallahü aleyhi ve sellem)'e toprağı içinde altın ma'deni göndermişti. Peygamber bu altını el-Akra’ ibnu Habis el-Hanzalî, sonra Mucâşi' oğullarından biri ve Uyeyne ibn Bedr el-Fezârî ile Alkame ibnu Ulâse el-Âmirî arasında, sonra Kilâb oğulları'ndan biri ile Zeyd el-Hayl et-Tâî arasında, sonra Nebhân oğulları'ndan biri arasında taksîm etti. Bu taksîm sebebiyle Kureyş ile Ensâr öfkelendiler ve: Rasûlüllah bizleri terkediyor da Nech ahâlîsinin seyyidlerine veriyor! dediler. Rasûlüllah: "Ben ancak (İslâm'da sebat etmeleri için) onları alıştırıyorum!" buyurdu. sırada iki gözü çökük, alnı yüksek, sakalının kılları bol, elmacık kemikleri çıkık, başı tıraşlı bir kişi geldi de: Yâ Muhammed, Allah'tan kork! dedi. Bunun üzerine Peygamber: "Ben Allah'a âsî olduğum takdirde, O'na kim itaat eder? O beni Yer halkı üzerine emîn kılıyor, sizler beni emîn saymıyor musunuz?" buyurdu. topluluktan bir adam Peygamber’e i'tirâz edeni öldürmek istedi. Zannederim ki, o öldürmek isteyen kişi Hâlid ibnu'l-Velîd idi. Peygamber onu bundan men' etti. Sonra o Peygamber'e i'tirâz eden adam arkasına dönüp gittiği zaman, Peygamber şöyle buyurdu: "Şunun soyundan öyle bir kavim türeyecektir ki, onlar Kur'ân okuyacaklar, fakat Kur'ân onların boğazlarından öteye geçmiyecek. Onlar -ok avı delip çıktığı gibi- islâm'dan çıkacaklar; onlar İslâm ahâlîyi öldürecekler de putlar ehlini bırakacaklardır. Eğer ben onların zamanına erişmiş olsaydım, muhakkak onları Âd kavminin öldürülüşü gibi öldürürdüm!".
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbut-tevhîd
Konu: Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı
7523-)
Ebû Zerr (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben Peygamber'e "Güneş de kendi karargâhında cereyan etmektedir..." (Yâsîn: 37) âyetini sordum. aleyhi ve sellem): "Onun mustakarrı Arş'ın altındadır" buyurdu.
Kaynak: Sahîh-i Buhârî, Kitâbut-tevhîd
Konu: Yüce Allahın: O, Derecelerin Sahibi Allahtandır, Melekler De, Rûh Da Oraya Mesafesi Ellibin Yıl Olan Bir Günde Yükselip Çıkar El-meâric: 3-kavli Bâbı