Zekatı Vermeyenin Ağır Cezaya Çarptırılacağı Bâbı ile İlgili Hadisler
2347-)
Bize Ebû Bekir b. Ebi Şeybe rivâyet etti. ki): Bize A'meş, Mârûr b. Süveyd'den, o da Ebû Zerr'den naklen rivâyet etti. Ebû Zerr Şöyle dedi: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in. yanına vardım, Kabe'nin gölgesinde oturuyordu. Beni görünce: «Kabe'nin Rabbine yemin ederim ki, zarar edenler kendileridir.» buyurdular. gelip oturdum. Amma yerimde karar kılamayıp, hemen kalktım ve: «Ya Resûlallah! Annem babam sana feda olsun... Bunlar kimlerdir?» dedim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)-- Malları çok olanlardır, —önüne, arkasına, sağına ve soluna işaretle— ancak şöyle şöyle ve şöyle yapanlar müstesnadır... Ama onlar da azdır. Zekâtını vermeyen hiç bir deve, sığır ve koyun sahibi yoktur ki, kıyâmet gününde bu hayvanlar olduklarından daha İri ve daha semiz gelerek onu boynuzları ile süsmesin, tırnakları İle ezmesinler. Mezkûr hayvanların sonu (geçip) bittikçe Öndekileri tekrar iade edilecek (bu hâl) taa İnsanlar arasında hüküm bitinceye kadar devam edecektir.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: Zekatı Vermeyenin Ağır Cezaya Çarptırılacağı Bâbı
2348-)
Bize, bu hadisi Ebû Küreyb Muhammed b. Alâ'da rivâyet etti. ki): Bize Ebû Muâviye, A'meş'den, o da Ma'rûr'dan, o da Ebû Zerr'den naklen rivâyet etti. Ebû Zerr Şöyle dedi: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına vardım, Kabe'nin gölgesinde oturuyordu...» müteakiben Vekî'in hadîsi gibi rivâyette bulunmuş ancak o şunu da söylemiş: «Nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki. yeryüzünde hiç bir kimse yoktur ki, ölürken zekâtını vermediği deve, sığır veya koyun bıraksın da... buyurdular.» hadîsi Buhari «Kitâbu'z-Zekât» ile «Kitâbu'l-Eymân ve'n-nüzûr» da; Tirmizî ile İbn Mâce «Kitâbu'z-Zekât»'da muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir. «Annem babam sana feda olsun.» demektir. kelimesinin «fa»'sı esâs nüshalarda «Fedâke» şeklinde zaptolunmuştur. Bu kelime duâ mânâsında kullanılan mazi bir fiildir. Yalnız çok kullanıldığından kelime «f⻑nın esresi ile kasredilerek «fidâke» diye okunmuştur. Hazret-i Ebû Zerr'in bu sözden muradı: «Bence en kıymetli varlığım sayılan annemle babamı senin yolunda feda ederim.» demektir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)' şöyle ve şöyle ve şöyle yapanlar müstesna.» buyurarak mu-bârek eliyle etrafına işarette bulunması o taraflardan birinden gelecek olan fakire ve şâir hayır yollarına malın sarfedilmesini beyân içindir. Cümlede «kavil» kelimesi fiilden mecazdır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: Zekatı Vermeyenin Ağır Cezaya Çarptırılacağı Bâbı
2349-)
Bize Abâurrahmân b. Sellâm El-Cumahi rivâyet etti. ki): Bize Rabî' yani İbn Müslim, Muhammed b. Ziyâd'dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Uhud dağı kadar altın'ım olsa üçüncü gece gelirken yanımda ondan bir dînâr kalmasını arzu etmem! Ancak borcum için hazırladığım dînâr müstesna.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: Zekatı Vermeyenin Ağır Cezaya Çarptırılacağı Bâbı
2350-)
Bize Muhammed b. Beşşâr rivâyet etti. ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti. ki) -. Bize Şu'be, Muhammed b. Ziyâd'dan naklen rivâyet etti. Muhammed: «Ben, Ebû Hüreyre'den dinledim; o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den naklen rivâyet etti.» diyerek yukarki hadîsin mislini rivâyet etmiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: Zekatı Vermeyenin Ağır Cezaya Çarptırılacağı Bâbı