Nisâ Suresi - 122. ayet
arabic
Abdullah Parlıyan Meali
Ama iman edip doğru ve yararlı işler yapanları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız, onlar orada sürekli ve temelli kalacaklar. Bu Allah'ın dosdoğru bir söz vermesidir. Kimin sözü, Allah'ın sözünden daha doğru olabilir?
Ahmet Varol Meali
İman edip salih ameller işleyenleri ise içerisinde sonsuza kadar kalacakları altından ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Allah'ın vaadi gerçektir. Allah'tan daha doğru sözlü kim olabilir!
Ali Bulaç Meali
İman edip salih amellerde bulunanlar, biz onları altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Bu, Allah'ın gerçek olan va'didir. Allah'tan daha doğru sözlü kim vardır?
Diyanet İşleri Meali (Eski)
İnanıp yararlı işler yapanları, Allah'ın gerçek bir sözü olarak, içinde temelli ve ebedi kalacakları, içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Allah'tan daha doğru sözlü kim vardır?
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
İman edip salih ameller işleyenleri de ebedî olarak kalacakları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Allah, gerçek bir vaadde bulunmuştur. Kimdir sözü Allah’ınkinden daha doğru olan?
Diyanet Vakfı Meali
İman eden ve iyi işler yapanları, içinde ebedî kalmak üzere, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Allah, (bu söylenenleri) hak bir söz olarak vâdetti. Söz verme ve onu tutma bakımından kim Allah'tan daha doğru olabilir?
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
İman edip iyi işler yapanları da altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağız, orada ebedî olarak kalacaklardır. Bu, Allah'ın gerçek vaadidir. Allah'dan daha doğru sözlü kim olabilir?
Elmalılı Meali (Orjinal)
İyman edib de iyi iyi işler yapan kimselere gelince yarın onları altından irmaklar akar Cennetlere koyacağız, ebediyyen onlar da kalacaklar. Hakka Allah va'di, Allahdan daha doğru sözlü kim olabilir?
Hasan Basri Çantay Meali
Îman edib de iyi iyi işler yapanlar (a gelince:) Biz onları altlarından ırmaklar akan cennetlere — içlerinde temelli temelli kalıcı oldukları halde — sokacağız, İşte Allahın dosdoğru bir va'di! Allahdan daha doğru sözlü kim olabilir?
Hayrat Neşriyat Meali
Îmân edip sâlih ameller işleyenlere gelince, onları altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacağız; orada ebedî olarak devamlı kalıcıdırlar. (Bu,) Allah'ın hak bir va'didir. Allah'dan daha doğru sözlü kim olabilir?(1)*
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve o kimseler ki imân ettiler, ve iyi işler yaptılar. Onları altlarından ırmaklar akan cennetlere orada ebedî olarak kalıp durmak üzere elbette girdireceğiz. Hakkâ ki Allah Teâlâ'nın vaadi. Allah Teâlâ'dan daha gerçek sözlü kim vardır?
Suat Yıldırım Meali
İman edip makbul ve güzel işler yapanları, ebedî kalmak üzere içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Bu, Allah'ın gerçek vâdidir. Allah'tan daha doğru sözlü kim olabilir?
Şaban Piriş Meali
İman edip doğru hareket edenlere gelince onları altından ırmaklar akan ve içinde ebedi kalacakları cennetlere girdireceğiz. Bu, gerçekten Allah'ın vaadidir. Allah'tan daha doğru sözlü kim vardır?
İbni Kesir
İman edip salih ameller işleyenlere gelince; Biz, onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. İşte Allah'ın gerçek vaadi. Allah'dan daha doğru sözlü kim olabilir?
Seyyid Kutub
İman edip iyi ameller işleyenleri ise altından ırmaklar akan, içinde ebedi olarak kalacakları cennetlere yerleştireceğiz. Bu Allah'ın vaadidir. Kim Allah'tan daha doğru sözlü olabilir.
Tefhim-ul Kuran
İman edip de salih amellerde bulunanlar, biz onları altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Bu, Allah'ın gerçek olan va'didir. Allah'tan daha doğru sözlü kim vardır?
Yusuf Ali (English)
But those who believe and do deeds of righteousness,- we shall soon admit them to gardens, with rivers flowing beneath,-to dwell therein for ever. Allah.s promise is the truth, and whose word can be truer than Allah.s?
M. Pickthall (English)
But as for those who believe and do good works We shall bring them into gardens underneath which rivers flow, wherein they will abide for ever. It is a promise from Allah in truth ; and who can be more truthful than Allah in utterance?
SURELER
1 - Fâtiha Suresi
2 - Bakara Suresi
3 - Âl-i İmrân Suresi
4 - Nisâ Suresi
5 - Mâide Suresi
6 - En’âm Suresi
7 - A’râf Suresi
8 - Enfâl Suresi
9 - Tevbe Suresi
10 - Yûnus Suresi
11 - Hûd Suresi
12 - Yûsuf Suresi
13 - Ra’d Suresi
14 - İbrahim Suresi
15 - Hicr Suresi
16 - Nahl Suresi
17 - İsrâ Suresi
18 - Kehf Suresi
19 - Meryem Suresi
20 - Tâ-Hâ Suresi
21 - Enbiyâ Suresi
22 - Hac Suresi
23 - Mü’minûn Suresi
24 - Nûr Suresi
25 - Furkân Suresi
26 - Şu’arâ Suresi
27 - Neml Suresi
28 - Kasas Suresi
29 - Ankebût Suresi
30 - Rûm Suresi
31 - Lokman Suresi
32 - Secde Suresi
33 - Ahzâb Suresi
34 - Sebe’ Suresi
35 - Fâtır Suresi
36 - Yâsîn Suresi
37 - Sâffât Suresi
38 - Sâd Suresi
39 - Zümer Suresi
40 - Mü’min Suresi
41 - Fussilet Suresi
42 - Şûrâ Suresi
43 - Zuhruf Suresi
44 - Duhân Suresi
45 - Câsiye Suresi
46 - Ahkâf Suresi
47 - Muhammed Suresi
48 - Fetih Suresi
49 - Hucurât Suresi
50 - Kâf Suresi
51 - Zâriyât Suresi
52 - Tûr Suresi
53 - Necm Suresi
54 - Kamer Suresi
55 - Rahmân Suresi
56 - Vâkı’a Suresi
57 - Hadîd Suresi
58 - Mücâdele Suresi
59 - Haşr Suresi
60 - Mümtehine Suresi
61 - Saff Suresi
62 - Cum’a Suresi
63 - Münâfikûn Suresi
64 - Teğâbun Suresi
65 - Talâk Suresi
66 - Tahrîm Suresi
67 - Mülk Suresi
68 - Kalem Suresi
69 - Hâkka Suresi
70 - Me’âric Suresi
71 - Nûh Suresi
72 - Cin Suresi
73 - Müzzemmil Suresi
74 - Müddessir Suresi
75 - Kıyâme Suresi
76 - İnsan Suresi
77 - Mürselât Suresi
78 - Nebe’ Suresi
79 - Nâzi’ât Suresi
80 - Abese Suresi
81 - Tekvîr Suresi
82 - İnfitâr Suresi
83 - Mutaffifîn Suresi
84 - İnşikâk Suresi
85 - Bürûc Suresi
86 - Târık Suresi
87 - A’lâ Suresi
88 - Gâşiye Suresi
89 - Fecr Suresi
90 - Beled Suresi
91 - Şems Suresi
92 - Leyl Suresi
93 - Duhâ Suresi
94 - İnşirâh Suresi
95 - Tîn Suresi
96 - Alak Suresi
97 - Kadr Suresi
98 - Beyyine Suresi
99 - Zilzâl Suresi
100 - Âdiyât Suresi
101 - Kâri’a Suresi
102 - Tekâsür Suresi
103 - Asr Suresi
104 - Hümeze Suresi
105 - Fil Suresi
106 - Kureyş Suresi
107 - Mâ’ûn Suresi
108 - Kevser Suresi
109 - Kâfirûn Suresi
110 - Nasr Suresi
111 - Tebbet Suresi
112 - İhlâs Suresi
113 - Felâk Suresi
114 - Nâs Suresi