Hûd Suresi - 118. ayet



Abdullah Parlıyan Meali
Hem Rabbin dileseydi, bütün insanlığı Allah'a inanan tek bir ümmet yapardı. Fakat O, doğru yolu göstererek insanları seçecekleri yollarda özgür bıraktı. Ve böylece insanlar farklı görüşlerin peşinde koşmaya devam edecekler.

Ahmet Varol Meali
Rabbin dileseydi insanları bir tek ümmet yapardı. Ama onlar ihtilaf edip durmaktadırlar.

Ali Bulaç Meali
Eğer Rabbin dileseydi, insanları elbette tek bir ümmet kılardı. Oysa, onlar, anlaşmazlığı sürdürmektedirler:

Diyanet İşleri Meali (Eski)
118,119. Eğer Rabbin dileseydi insanları tek bir ümmet kılardı. Fakat, Rabbinin merhamet ettikleri bir yana, hala ayrılıktadırlar, esasen onları bunun için yaratmıştır. Rabbinin "And olsun ki cehennemi hep insan ve cin ile dolduracağım" sözü yerine gelmiştir.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)
118,119. Rabbin dileseydi, insanları (aynı inanca bağlı) tek bir ümmet yapardı. Fakat Rabbinin merhamet ettikleri müstesna, onlar ihtilafa devam edeceklerdir. Zaten onları bunun için yarattı. Rabbinin, “Andolsun ki cehennemi hem cinlerden, hem insanlardan (suçlularla) dolduracağım” sözü kesinleşti.[280]*

Diyanet Vakfı Meali
Rabbin dileseydi bütün insanları bir tek millet yapardı. (Fakat) onlar ihtilafa düşmeye devam edecekler.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Eğer Rabbin dileseydi elbette bütün insanları tek bir ümmet yapardı. Halbuki yine de ihtilaf edip duracaklardı.

Elmalılı Meali (Orjinal)
Hem rabbın dileseydi elbet bütün o nası bir tek ümmet yapardı, halbuki ıhtilâf edip duracaklardır

Hasan Basri Çantay Meali
Eğer Rabbin dileseydi bütün insanları muhakkak ki bir tek ümmet yapardı. Onlar ihtilâf edici bir halde (işte böylece) devam edib gideceklerdir.

Hayrat Neşriyat Meali
Eğer Rabbin dileseydi, insanları elbette (İslâm üzere) bir tek ümmet yapardı; fakat (onlar) ihtilâf eden kimseler olarak, (böyle) devâm edip duracaklardır.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ve eğer Rabbin dilese idi, elbette bütün nâsı bir tek ümmet kılardı. Fakat onlar ihtilâf eder kimseler olmaktan geri durmayacaklardır.

Suat Yıldırım Meali
118, 119. Eğer Rabbin dileseydi bütün insanları hakta ittifak eden bir tek ümmet yapardı. Fakat O bunu irade etmediğinden ittifak etmemişlerdir ve işte böylece ihtilaf eder vaziyette devam edeceklerdir. Ancak Rabbinin lütfederek hakta birleşmeyi nasib ettiği kimseler bunun dışındadır. Esasen O, insanları bunun için yaratmıştır. Böylece, Rabbinin “Ben cehennemi, bütün cin ve insanlardan müstehak olanlarla dolduracağım. ” sözü gerçekleşecektir. [11, 99; 32, 13; 51, 56]*

Şaban Piriş Meali
Eğer Rabbin dileseydi, insanları tek bir toplum kılardı. Fakat onlar bir türlü ihtilaftan kurtulamazlar.

İbni Kesir
Rabbın dileseydi; bütün insanları tek bir ümmet yapardı. Onlar ise hala ayrılıktadırlar.

Seyyid Kutub
Eğer Rabbin dileseydi, tüm insanları tek bir ümmet yapardı. Oysa insanlar sürekli görüş ve inanç ayrılığı içindedirler.

Tefhim-ul Kuran
Eğer Rabbin dileseydi, insanları elbette tek bir ümmet kılardı. Oysa, onlar, anlaşmazlığı sürdürmektedirler:

Yusuf Ali (English)
If thy Lord had so willed, He could have made mankind(1622) one people: but they will not cease to dispute.*

M. Pickthall (English)
And if thy Lord had willed, He verily would have made mankind one nation, yet they cease not differing,

SURELER 1 - Fâtiha Suresi 2 - Bakara Suresi 3 - Âl-i İmrân Suresi 4 - Nisâ Suresi 5 - Mâide Suresi 6 - En’âm Suresi 7 - A’râf Suresi 8 - Enfâl Suresi 9 - Tevbe Suresi 10 - Yûnus Suresi 11 - Hûd Suresi 12 - Yûsuf Suresi 13 - Ra’d Suresi 14 - İbrahim Suresi 15 - Hicr Suresi 16 - Nahl Suresi 17 - İsrâ Suresi 18 - Kehf Suresi 19 - Meryem Suresi 20 - Tâ-Hâ Suresi 21 - Enbiyâ Suresi 22 - Hac Suresi 23 - Mü’minûn Suresi 24 - Nûr Suresi 25 - Furkân Suresi 26 - Şu’arâ Suresi 27 - Neml Suresi 28 - Kasas Suresi 29 - Ankebût Suresi 30 - Rûm Suresi 31 - Lokman Suresi 32 - Secde Suresi 33 - Ahzâb Suresi 34 - Sebe’ Suresi 35 - Fâtır Suresi 36 - Yâsîn Suresi 37 - Sâffât Suresi 38 - Sâd Suresi 39 - Zümer Suresi 40 - Mü’min Suresi 41 - Fussilet Suresi 42 - Şûrâ Suresi 43 - Zuhruf Suresi 44 - Duhân Suresi 45 - Câsiye Suresi 46 - Ahkâf Suresi 47 - Muhammed Suresi 48 - Fetih Suresi 49 - Hucurât Suresi 50 - Kâf Suresi 51 - Zâriyât Suresi 52 - Tûr Suresi 53 - Necm Suresi 54 - Kamer Suresi 55 - Rahmân Suresi 56 - Vâkı’a Suresi 57 - Hadîd Suresi 58 - Mücâdele Suresi 59 - Haşr Suresi 60 - Mümtehine Suresi 61 - Saff Suresi 62 - Cum’a Suresi 63 - Münâfikûn Suresi 64 - Teğâbun Suresi 65 - Talâk Suresi 66 - Tahrîm Suresi 67 - Mülk Suresi 68 - Kalem Suresi 69 - Hâkka Suresi 70 - Me’âric Suresi 71 - Nûh Suresi 72 - Cin Suresi 73 - Müzzemmil Suresi 74 - Müddessir Suresi 75 - Kıyâme Suresi 76 - İnsan Suresi 77 - Mürselât Suresi 78 - Nebe’ Suresi 79 - Nâzi’ât Suresi 80 - Abese Suresi 81 - Tekvîr Suresi 82 - İnfitâr Suresi 83 - Mutaffifîn Suresi 84 - İnşikâk Suresi 85 - Bürûc Suresi 86 - Târık Suresi 87 - A’lâ Suresi 88 - Gâşiye Suresi 89 - Fecr Suresi 90 - Beled Suresi 91 - Şems Suresi 92 - Leyl Suresi 93 - Duhâ Suresi 94 - İnşirâh Suresi 95 - Tîn Suresi 96 - Alak Suresi 97 - Kadr Suresi 98 - Beyyine Suresi 99 - Zilzâl Suresi 100 - Âdiyât Suresi 101 - Kâri’a Suresi 102 - Tekâsür Suresi 103 - Asr Suresi 104 - Hümeze Suresi 105 - Fil Suresi 106 - Kureyş Suresi 107 - Mâ’ûn Suresi 108 - Kevser Suresi 109 - Kâfirûn Suresi 110 - Nasr Suresi 111 - Tebbet Suresi 112 - İhlâs Suresi 113 - Felâk Suresi 114 - Nâs Suresi