Mümtehine Suresi - 13. ayet
arabic
Abdullah Parlıyan Meali
Ey inananlar! Allah'ın gazap ettiği kimseler olan Yahudilerle dostluk etmeyin. Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, mezarlıktakilerin geri dönmelerinden nasıl ümitlerini kesmişlerse, o Yahudiler de ahiret ve sevabından ve nimetlerinden, öylece ümit kesmiş kimselerdir.
Ahmet Varol Meali
Ey iman edenler! Allah'ın kendilerine kızdığı bir topluluğu dost edinmeyin. İnkâr edenler kabirlerde bulunanlardan ümit kestikleri gibi onlar da ahiretten ümit kesmişlerdir.*
Ali Bulaç Meali
Ey iman edenler, Allah'ın kendilerine karşı gazablandığı bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinmeyin; ki onlar, kafirlerin mezar halkından umut kesmeleri gibi ahiretten umut kesmişlerdir.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Ey inananlar! Allah'ın gazabına uğramış milleti dost edinmeyin; inkarcıların kabirde bulunan kimselerden umutlarını kestikleri gibi, onlar da, ahiretten umutlarını kesmişlerdir.*
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Ey iman edenler! Kendilerine Allah’ın gazap ettiği, kabirlerdeki kâfirlerin ümit kestikleri gibi tamamen ahiretten ümitlerini kesmiş[542] bir toplumu dost edinmeyin.*
Diyanet Vakfı Meali
Ey iman edenler! Kendilerine Allah'ın gazap ettiği bir kavmi dost edinmeyin. Zira onlar, kâfirlerin kabirlerdekilerden(onların dirilmesinden) ümit kestikleri gibi ahiretten ümit kesmişlerdir.*
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Ey inananlar, Allah'ın gazab ettiği kimselerle dostluk etmeyin. Kâfirler, mezarlık halkından nasıl ümidi kesmişse, onlar da ahiretten öyle ümidi kesmişlerdi.
Elmalılı Meali (Orjinal)
Ey o bütün iyman edenler! Öyle bir kavmı dost tanımayın ki Allah kendilerine gazabetmiş, Âhıretten ümidi kesmişler, eshabı kuburdan olan kâfirlerin me'yusiyyetleri gibi ye'se düşmüşlerdir.
Hasan Basri Çantay Meali
Ey îman edenler, üzerlerine Allahın gazab etdiği o kavm ile dost olmayın ki mezarların yaranından olan kâfirler nasıl ümidlerini kesdilerse onlar da öylece âhiretden ümidlerini kesmişlerdir.
Hayrat Neşriyat Meali
Ey îmân edenler! Allah'ın kendilerine gazab ettiği bir kavmi (yahudileri) dost edinmeyin; gerçekten (onlar,) kâfirlerin kabir ehlinden (ölülerin dirilmesinden) ümidlerini kestiği gibi, âhiretten ümidlerini kesmişlerdir.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Ey imân etmiş olanlar! Bir kavim ile dostlukta bulunmayın ki, Allah onların üzerine gazap etmiştir. Muhakkak ki ahiretten ye'se düşmüşlerdir. Nasıl ki kâfirler, kabirlerde bulunanlardan ümitlerini kesmişlerdir.
Suat Yıldırım Meali
Ey iman edenler! Allah'ın kendilerine gazab ettiği bir güruhu dost edinmeyin. Onlar ki ölüp kabre giren bir kâfir nasıl âhiret mutluluğundan ümidini kesmişse, kendileri de âhiretten öyle ümitlerini kesmişlerdir. *
Şaban Piriş Meali
-Ey iman edenler, Allah'ın kendilerine gazap ettiği bir toplumu dost edinmeyin. Onlar, kabirdeki kafirlerden ümitlerini kestikleri gibi, ahiretten ümitlerini kesmişlerdir.
İbni Kesir
Ey iman edenler; Allah'ın kendilerine gazab ettiği bir kavim ile dost olmayın. Kafirlerin kabirdekilerden ümidlerini kestikleri gibi, onlar da ahiretten ümidlerini kesmişlerdir.
Seyyid Kutub
Ey iman edenler, Allah'ın gazabına uğrayan bir topluluğu dost edinmeyin. Çünkü bunlar kafirlerin mezardakilerden ümitlerini kestikleri gibi ahiretten ümitlerini kesmişlerdir.
Tefhim-ul Kuran
Ey iman edenler, Allah'ın kendilerine karşı gazablandığı bir kavmi veli (dost ve müttefik) edinmeyin; ki onlar, kâfir olanların mezar halkından umut kesmeleri gibi ahiretten umut kesmişlerdir.
Yusuf Ali (English)
O ye who believe! Turn not (for friendship) to people on whom is the Wrath of Allah,(5429) of the Hereafter they are already in despair, just as the Unbelievers are in despair about those (buried) in graves.(5430)*
M. Pickthall (English)
O ye who believe! Be not friendly with a folk with whom Allah is wroth, (a folk) who have despaired of the Hereafter as the disbelievers despair of those who are in the graves.
SURELER
1 - Fâtiha Suresi
2 - Bakara Suresi
3 - Âl-i İmrân Suresi
4 - Nisâ Suresi
5 - Mâide Suresi
6 - En’âm Suresi
7 - A’râf Suresi
8 - Enfâl Suresi
9 - Tevbe Suresi
10 - Yûnus Suresi
11 - Hûd Suresi
12 - Yûsuf Suresi
13 - Ra’d Suresi
14 - İbrahim Suresi
15 - Hicr Suresi
16 - Nahl Suresi
17 - İsrâ Suresi
18 - Kehf Suresi
19 - Meryem Suresi
20 - Tâ-Hâ Suresi
21 - Enbiyâ Suresi
22 - Hac Suresi
23 - Mü’minûn Suresi
24 - Nûr Suresi
25 - Furkân Suresi
26 - Şu’arâ Suresi
27 - Neml Suresi
28 - Kasas Suresi
29 - Ankebût Suresi
30 - Rûm Suresi
31 - Lokman Suresi
32 - Secde Suresi
33 - Ahzâb Suresi
34 - Sebe’ Suresi
35 - Fâtır Suresi
36 - Yâsîn Suresi
37 - Sâffât Suresi
38 - Sâd Suresi
39 - Zümer Suresi
40 - Mü’min Suresi
41 - Fussilet Suresi
42 - Şûrâ Suresi
43 - Zuhruf Suresi
44 - Duhân Suresi
45 - Câsiye Suresi
46 - Ahkâf Suresi
47 - Muhammed Suresi
48 - Fetih Suresi
49 - Hucurât Suresi
50 - Kâf Suresi
51 - Zâriyât Suresi
52 - Tûr Suresi
53 - Necm Suresi
54 - Kamer Suresi
55 - Rahmân Suresi
56 - Vâkı’a Suresi
57 - Hadîd Suresi
58 - Mücâdele Suresi
59 - Haşr Suresi
60 - Mümtehine Suresi
61 - Saff Suresi
62 - Cum’a Suresi
63 - Münâfikûn Suresi
64 - Teğâbun Suresi
65 - Talâk Suresi
66 - Tahrîm Suresi
67 - Mülk Suresi
68 - Kalem Suresi
69 - Hâkka Suresi
70 - Me’âric Suresi
71 - Nûh Suresi
72 - Cin Suresi
73 - Müzzemmil Suresi
74 - Müddessir Suresi
75 - Kıyâme Suresi
76 - İnsan Suresi
77 - Mürselât Suresi
78 - Nebe’ Suresi
79 - Nâzi’ât Suresi
80 - Abese Suresi
81 - Tekvîr Suresi
82 - İnfitâr Suresi
83 - Mutaffifîn Suresi
84 - İnşikâk Suresi
85 - Bürûc Suresi
86 - Târık Suresi
87 - A’lâ Suresi
88 - Gâşiye Suresi
89 - Fecr Suresi
90 - Beled Suresi
91 - Şems Suresi
92 - Leyl Suresi
93 - Duhâ Suresi
94 - İnşirâh Suresi
95 - Tîn Suresi
96 - Alak Suresi
97 - Kadr Suresi
98 - Beyyine Suresi
99 - Zilzâl Suresi
100 - Âdiyât Suresi
101 - Kâri’a Suresi
102 - Tekâsür Suresi
103 - Asr Suresi
104 - Hümeze Suresi
105 - Fil Suresi
106 - Kureyş Suresi
107 - Mâ’ûn Suresi
108 - Kevser Suresi
109 - Kâfirûn Suresi
110 - Nasr Suresi
111 - Tebbet Suresi
112 - İhlâs Suresi
113 - Felâk Suresi
114 - Nâs Suresi