Tâ-Hâ Suresi - 88. ayet



Abdullah Parlıyan Meali
Derken Sâmirî onlara böğüren bir buzağı heykeli yapıp çıkardı. Samiri ve arkadaşları: “İşte sizin ilahınız da, Musa'nın ilahı da budur, ne var ki Musa geçmişteki bu gerçeği unuttu!” dediler.

Ahmet Varol Meali
Sonra onlara böğüren buzağı heykeli çıkardı. Dediler ki: "Sizin ilâhınız da Musa'nın ilâhı da işte budur. Fakat o unuttu."

Ali Bulaç Meali
Böylece onlara böğüren bir buzağı heykeli döküp çıkardı, 'İşte bu sizin ilahınız, Musa'nın ilahı da budur; fakat (Musa) unuttu' dediler.

Diyanet İşleri Meali (Eski)
Bunun üzerine Samiri onlara böğüren bir buzağı heykeli ortaya koydu. O ve adamları: "Bu sizin de Musa'nın da tanrısıdır, ama o unuttu" dediler.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Böylece (Sâmirî) onlar için böğürmesi olan bir buzağı heykeli ortaya çıkardı. (Sâmirî ve adamları) “Bu sizin de ilâhınızdır, Mûsâ’nın da ilâhıdır. Öyle iken Mûsâ, (ilâhını burada) unuttu (da onu Tûr’da aramaya gitti)” dediler.[359]*

Diyanet Vakfı Meali
Bu adam, onlar için, böğürebilen bir buzağı heykeli icat etti. Bunun üzerine: İşte, dediler, bu, sizin de, Musa'nın da tanrısıdır. Fakat onu unuttu.  *

Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Nihayet Sâmirî onlara böğüren bir buzağı heykeli ortaya çıkardı. Bunun üzerine Sâmirî ve adamları: "İşte sizin de, Musa'nın da ilâhı budur, ama o unuttu" dediler.

Elmalılı Meali (Orjinal)
87,88. Biz dediler, senin va'dine kendiliğimizden hulfetmedik ve lâkin o kavmin ziynetinden bir takım ağırlıklar yüklenmiş idik, onları ateşe attık, kezalik sâmirî de bıraktı derken onlara bir dana, böğürmesi var bir cesed çıkardı, bunun üzerine dediler ki işte bu sizin ilâhınız ve Musânın ilâhı fakat unuttu

Hasan Basri Çantay Meali
Hulâsa: «O, kendilerine böğüren bir buzağı heykeli (döküb) çıkarmışdı. (Gerek o, gerek avenesi): «İşte sizin de, Musânın da Tanrısı budur! Fakat (Musa) unutdu» demişlerdi.

Hayrat Neşriyat Meali
Derken (Sâmirî) onlara, böğürmesi olan bir buzağı heykeli (ortaya) çıkardı; Bunun üzerine (Sâmirî ve adamları): “İşte sizin de ilâhınız, Mûsânın da ilâhı budur; fakat (o bunu) unuttu” dediler.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Derken onlara bir buzağı böğürmesi olan bir ceset çıkardı. Dediler ki: «Bu sizin ilâhınızdır ve Mûsa'nın ilâhıdır, fakat unutmuş.»

Suat Yıldırım Meali
Derken o, ahali için böğürme marifeti olan bir buzağı heykeli döküp çıkardı. Samirî ve arkadaşları: “İşte bu, sizin de, Mûsâ'nın da tanrısıdır, ama Mûsâ bunu unuttu! ” dediler. *

Şaban Piriş Meali
Böylece o, kendilerine böğüren bir buzağı heykeli çıkardı ve:-Bu, sizin ilahınızdır, Musa'nın da ilahıdır. Fakat o unuttu, dediler.

İbni Kesir
Derken o, kendilerine böğüren bir buzağı heykeli çıkarmıştı. Dediler ki: İşte bu, sizin de, Musa'nın da tanrısıdır. Fakat o, unuttu.

Seyyid Kutub
Samiri, o erimiş altınlardan böğüren bir buzağı heykelini yontarak İsrailoğullarının önlerine dikti. Onlar da birbirlerine «İşte sizin ve Musa'nın ilahı budur, fakat Musa onu unuttu» dediler.

Tefhim-ul Kuran
Böylece onlara böğürmesi olan bir buzağı heykeli döküp çıkardı, «İşte, sizin de ilahınız, Musa'nın da ilahı budur; fakat (Musa) unuttu» dediler.

Yusuf Ali (English)
"Then he brought out (of the fire) before the (people) the image of a calf:(2609) It seemed to low:(2610) so they said: This is your god, and the god of Moses, but (Moses) has forgotten!"(2611)*

M. Pickthall (English)
Then he produced for them a calf, of saffron hue, which gave forth a lowing sound. And they cried: This is your God and the God of Moses, but he hath forgotten.

SURELER 1 - Fâtiha Suresi 2 - Bakara Suresi 3 - Âl-i İmrân Suresi 4 - Nisâ Suresi 5 - Mâide Suresi 6 - En’âm Suresi 7 - A’râf Suresi 8 - Enfâl Suresi 9 - Tevbe Suresi 10 - Yûnus Suresi 11 - Hûd Suresi 12 - Yûsuf Suresi 13 - Ra’d Suresi 14 - İbrahim Suresi 15 - Hicr Suresi 16 - Nahl Suresi 17 - İsrâ Suresi 18 - Kehf Suresi 19 - Meryem Suresi 20 - Tâ-Hâ Suresi 21 - Enbiyâ Suresi 22 - Hac Suresi 23 - Mü’minûn Suresi 24 - Nûr Suresi 25 - Furkân Suresi 26 - Şu’arâ Suresi 27 - Neml Suresi 28 - Kasas Suresi 29 - Ankebût Suresi 30 - Rûm Suresi 31 - Lokman Suresi 32 - Secde Suresi 33 - Ahzâb Suresi 34 - Sebe’ Suresi 35 - Fâtır Suresi 36 - Yâsîn Suresi 37 - Sâffât Suresi 38 - Sâd Suresi 39 - Zümer Suresi 40 - Mü’min Suresi 41 - Fussilet Suresi 42 - Şûrâ Suresi 43 - Zuhruf Suresi 44 - Duhân Suresi 45 - Câsiye Suresi 46 - Ahkâf Suresi 47 - Muhammed Suresi 48 - Fetih Suresi 49 - Hucurât Suresi 50 - Kâf Suresi 51 - Zâriyât Suresi 52 - Tûr Suresi 53 - Necm Suresi 54 - Kamer Suresi 55 - Rahmân Suresi 56 - Vâkı’a Suresi 57 - Hadîd Suresi 58 - Mücâdele Suresi 59 - Haşr Suresi 60 - Mümtehine Suresi 61 - Saff Suresi 62 - Cum’a Suresi 63 - Münâfikûn Suresi 64 - Teğâbun Suresi 65 - Talâk Suresi 66 - Tahrîm Suresi 67 - Mülk Suresi 68 - Kalem Suresi 69 - Hâkka Suresi 70 - Me’âric Suresi 71 - Nûh Suresi 72 - Cin Suresi 73 - Müzzemmil Suresi 74 - Müddessir Suresi 75 - Kıyâme Suresi 76 - İnsan Suresi 77 - Mürselât Suresi 78 - Nebe’ Suresi 79 - Nâzi’ât Suresi 80 - Abese Suresi 81 - Tekvîr Suresi 82 - İnfitâr Suresi 83 - Mutaffifîn Suresi 84 - İnşikâk Suresi 85 - Bürûc Suresi 86 - Târık Suresi 87 - A’lâ Suresi 88 - Gâşiye Suresi 89 - Fecr Suresi 90 - Beled Suresi 91 - Şems Suresi 92 - Leyl Suresi 93 - Duhâ Suresi 94 - İnşirâh Suresi 95 - Tîn Suresi 96 - Alak Suresi 97 - Kadr Suresi 98 - Beyyine Suresi 99 - Zilzâl Suresi 100 - Âdiyât Suresi 101 - Kâri’a Suresi 102 - Tekâsür Suresi 103 - Asr Suresi 104 - Hümeze Suresi 105 - Fil Suresi 106 - Kureyş Suresi 107 - Mâ’ûn Suresi 108 - Kevser Suresi 109 - Kâfirûn Suresi 110 - Nasr Suresi 111 - Tebbet Suresi 112 - İhlâs Suresi 113 - Felâk Suresi 114 - Nâs Suresi