Tevbe Suresi - 97. ayet
arabic
Abdullah Parlıyan Meali
Bedevîler, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas etme ve iki yüzlülük bakımından, diğerlerinden daha beter ve Allah'ın Rasûlüne indirdiği şeylerin sınırlarını tanımamaya daha yatkındırlar. Allah böyle diyorsa, bu böyledir; çünkü Allah, herşeyi bilen ve her yaptığını yerli yerince yapandır.
Ahmet Varol Meali
Bedeviler küfürde ve nifakta daha katıdırlar ve Allah'ın Peygamberine indirdiğini bilmemeye daha yatkındırlar. Allah bilendir, hakimdir.
Ali Bulaç Meali
Bedeviler inkâr ve nifak bakımından daha şiddetlidir. Allah'ın elçisine indirdiği sınırları bilmemeye de onlar daha 'yatkın ve elverişlidir.' Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Bedevilerin küfür ve nifakları her yönden, daha ileridir. Allah'ın, Peygamberine indirdiğinin sınırlarını bilmemek, onlara daha layıktır. Allah bilendir, hakimdir.
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Bedevîler inkâr ve nifak bakımından daha ileri ve Allah’ın peygamberine indirdiği hükümlerin sınırlarını tanımamaya daha yatkındırlar. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Diyanet Vakfı Meali
Bedevîler, kâfirlik ve münafıklık bakımından hem daha beter, hem de Allah'ın Resûlüne indirdiği kanunları tanımamaya daha yatkındır. Allah çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Bedeviler inkâr ve münafıklık bakımından daha beterdirler. Bununla beraber Allah'ın, Resulüne indirdiği (hükümlerin) sınırlarını bilmemeye daha yatkındırlar. Allah alîmdir, hakîmdir,
Elmalılı Meali (Orjinal)
Ârâbîler küfürce ve nifakça daha şiddetlidirler, bununla beraber Allahın Resulüne indirdiği ahkâmın hududunu bilmemiye daha lâyıktırlar, Allah alîmdir, hakîmdir
Hasan Basri Çantay Meali
Bedeviler küfür ve nifak bakımından (şehirlilerden) daha beterdir. Allahın, Resulü üzerine indirdiği (hükümler) in sınırlarını bilmemeleri de daha çok onlara lâyıkdır. Allah kemâliyle bilendir, tam bir hüküm ve hikmet saahibidir.
Hayrat Neşriyat Meali
(Arabların göçebe kısmı olan) bedevîler, küfür ve nifak cihetiyle (şehirdekilerden)daha şiddetli ve Allah'ın, Resûlüne indirdiği şeylerin (o hükümlerin) hudûdunu bilmemeye daha lâyıktırlar. Allah ise, Alîm (hakkıyla bilen)dir, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır.
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Bedeviler, küfürce ve nifakça daha galizdirler. Ve Allah Teâlâ'nın Resûlüne indirmiş olduğu şeyin hududunu bilmemeğe daha layıktırlar. Allah Teâlâ ise alîmdir, hakîmdir.
Suat Yıldırım Meali
Bedevîler inkâr ve münafıklıkta şehirlilerden daha şiddetli;Allah'ın, Resulüne indirdiği hükümleri tanımamaya daha yatkındırlar. Allah her şeyi bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir. [12, 109]*
Şaban Piriş Meali
Bedevilerin küfür ve nifakları daha ileridir. Allah'ın Resulüne indirdiğinin sınırlarını bilmemek onlara daha uygundur. Allah alimdir, hakimdir.
İbni Kesir
Bedeviler; küfür ve nifak bakımından daha yaman ve Allah'ın peygamberine indirdiğinin hududunu bilmemeye daha müsaittirler. Ve Allah; Alim'dir, Hakim'dir.
Seyyid Kutub
Bedevi Araplar kâfirlikte ve münafıklıkta daha aşırı; Allah'ın peygamberine indirdiği hükümlerin sınırlarını bilmemeye daha yatkın kimselerdir. Allah her şeyi bilir ve her yaptığı yerindedir.
Tefhim-ul Kuran
Bedeviler, küfür ve nifak bakımından daha şiddetlidir. Allah'ın Resulüne indirdiği sınırları bilmemeye de onlar daha 'yatkın ve elverişlidir.' Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır.
Yusuf Ali (English)
The Arabs of the desert are the worst in Unbelief and hypocrisy, and most fitted to be in ignorance of the command which Allah hath sent down to His Messenger. But Allah is All-knowing, All-Wise.
M. Pickthall (English)
The wandering Arabs are more hard in disbelief and hypocrisy, and more likely to be ignorant of the limits which Allah hath revealed unto His messenger. And Allah is knower, Wise.
SURELER
1 - Fâtiha Suresi
2 - Bakara Suresi
3 - Âl-i İmrân Suresi
4 - Nisâ Suresi
5 - Mâide Suresi
6 - En’âm Suresi
7 - A’râf Suresi
8 - Enfâl Suresi
9 - Tevbe Suresi
10 - Yûnus Suresi
11 - Hûd Suresi
12 - Yûsuf Suresi
13 - Ra’d Suresi
14 - İbrahim Suresi
15 - Hicr Suresi
16 - Nahl Suresi
17 - İsrâ Suresi
18 - Kehf Suresi
19 - Meryem Suresi
20 - Tâ-Hâ Suresi
21 - Enbiyâ Suresi
22 - Hac Suresi
23 - Mü’minûn Suresi
24 - Nûr Suresi
25 - Furkân Suresi
26 - Şu’arâ Suresi
27 - Neml Suresi
28 - Kasas Suresi
29 - Ankebût Suresi
30 - Rûm Suresi
31 - Lokman Suresi
32 - Secde Suresi
33 - Ahzâb Suresi
34 - Sebe’ Suresi
35 - Fâtır Suresi
36 - Yâsîn Suresi
37 - Sâffât Suresi
38 - Sâd Suresi
39 - Zümer Suresi
40 - Mü’min Suresi
41 - Fussilet Suresi
42 - Şûrâ Suresi
43 - Zuhruf Suresi
44 - Duhân Suresi
45 - Câsiye Suresi
46 - Ahkâf Suresi
47 - Muhammed Suresi
48 - Fetih Suresi
49 - Hucurât Suresi
50 - Kâf Suresi
51 - Zâriyât Suresi
52 - Tûr Suresi
53 - Necm Suresi
54 - Kamer Suresi
55 - Rahmân Suresi
56 - Vâkı’a Suresi
57 - Hadîd Suresi
58 - Mücâdele Suresi
59 - Haşr Suresi
60 - Mümtehine Suresi
61 - Saff Suresi
62 - Cum’a Suresi
63 - Münâfikûn Suresi
64 - Teğâbun Suresi
65 - Talâk Suresi
66 - Tahrîm Suresi
67 - Mülk Suresi
68 - Kalem Suresi
69 - Hâkka Suresi
70 - Me’âric Suresi
71 - Nûh Suresi
72 - Cin Suresi
73 - Müzzemmil Suresi
74 - Müddessir Suresi
75 - Kıyâme Suresi
76 - İnsan Suresi
77 - Mürselât Suresi
78 - Nebe’ Suresi
79 - Nâzi’ât Suresi
80 - Abese Suresi
81 - Tekvîr Suresi
82 - İnfitâr Suresi
83 - Mutaffifîn Suresi
84 - İnşikâk Suresi
85 - Bürûc Suresi
86 - Târık Suresi
87 - A’lâ Suresi
88 - Gâşiye Suresi
89 - Fecr Suresi
90 - Beled Suresi
91 - Şems Suresi
92 - Leyl Suresi
93 - Duhâ Suresi
94 - İnşirâh Suresi
95 - Tîn Suresi
96 - Alak Suresi
97 - Kadr Suresi
98 - Beyyine Suresi
99 - Zilzâl Suresi
100 - Âdiyât Suresi
101 - Kâri’a Suresi
102 - Tekâsür Suresi
103 - Asr Suresi
104 - Hümeze Suresi
105 - Fil Suresi
106 - Kureyş Suresi
107 - Mâ’ûn Suresi
108 - Kevser Suresi
109 - Kâfirûn Suresi
110 - Nasr Suresi
111 - Tebbet Suresi
112 - İhlâs Suresi
113 - Felâk Suresi
114 - Nâs Suresi