En’âm Suresi - 77. ayet



Abdullah Parlıyan Meali
Bir de ayın parlak bir şekilde, doğmakta olduğunu görünce: “Peki söyleyin, bu mu benim Rabbim” diye haykırdı. Ama ay da batınca “Gerçekten eğer Rabbim beni doğruya iletmese, ben kesinlikle sapıklığa düşmüş kimselerden olurum” dedi.

Ahmet Varol Meali
Ayı doğar halde görünce: "Benim Rabbim işte bu" dedi. O da batınca: "Eğer Rabbim beni doğru yola eriştirmeseydi şüphesiz sapıklar topluluğundan olacaktım" dedi.

Ali Bulaç Meali
Ardından ay'ı, (etrafa aydınlık saçarak) doğar görünce: 'Bu benim rabbim' demiş, fakat o da kayboluverince: 'Andolsun' demişti, 'Eğer Rabbim beni doğru yola erdirmezse gerçekten sapmışlar topluluğundan olurum.'

Diyanet İşleri Meali (Eski)
Ayı doğarken görünce, "işte bu benim Rabbim!" dedi, batınca, "Rabbim beni doğruya eriştirmeseydi and olsun ki sapıklardan olurdum" dedi.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Ay’ı doğarken görünce de, “İşte Rabbim!” dedi. Ay da batınca, “Andolsun ki, Rabbim bana doğru yolu göstermezse, mutlaka ben de sapıklardan olurum” dedi.

Diyanet Vakfı Meali
Ay'ı doğarken görünce, Rabbim budur, dedi. O da batınca, Rabbim bana doğru yolu göstermezse elbette yoldan sapan topluluklardan olurum, dedi.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Ay'ı doğarken gördü: "Rabb'im budur" dedi. O da batınca: "Yemin ederim ki, Rabbim bana doğru yolu göstermeseydi, elbette sapıklığa düşen topluluktan olurdum" dedi.

Elmalılı Meali (Orjinal)
vaktâki ay doğmak üzere iken gördü «bu imiş rabbım» dedi, derken batınca «kasem ederim ki, dedi, rabbım beni hidayetine mazhar etmese idi muhakkak şu şaşkın kavmden olacakmışım»

Hasan Basri Çantay Meali
Sonra ayı doğar halde görünce de: «Bu mu benim Rabbim?!» demiş, fakat o da batıb gidince: «Andolsun, demişdi, eğer Rabbim bana hidâyet etmemiş olsaymış muhakkak sapanlar güruhundan olacakmışım».

Hayrat Neşriyat Meali
Daha sonra (gecenin bir vaktinde,) doğmakta olan ay'ı görünce: “Bu rabbimdir(öyle mi?)” dedi. Sonra (o da) batınca: “Yemîn olsun ki, eğer Rabbim beni hidâyete erdirmezse, mutlaka dalâlete düşen kimseler topluluğundan olurum!” dedi.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Vaktâ ki, ay'ı doğar bir halde gördü. «Rabbim budur,» dedi. Sonra ay batınca da «Andolsun ki, eğer bana Rabbim hidâyet etmemiş olsaydı, elbette ben dalâlete düşenler gürûhundan olacaktım» dedi.

Suat Yıldırım Meali
Sonra ayı, dolunay halinde doğmuş vaziyette görünce “(İddianıza göre) Rabbim budur! ” dedi. Sonra o da batınca: “Rabbim bana doğru yolu göstermeseydi, mutlaka sapmışlardan olurdum! ” dedi.

Şaban Piriş Meali
Ay'ı doğarken görünce: -Bu, Rabbim, demişti. Fakat, o da batınca: -Rabbim beni doğru yola iletmezse, muhakkak sapıklığa düşmüş kimselerden olacağım, demişti.

İbni Kesir
Sonra ayı doğarken görünce: Bu mu benim Rabbım? demiş. O da batınca: Eğer Rabbım beni hidayete erdirmeseydi; muhakkak sapanlar güruhundan olurdum, demişti.

Seyyid Kutub
Arkasından ayı doğarken görünce «Rabbim budur» dedi. Fakat o da batınca «Eğer Rabbim beni doğru yola iletmeseydi, kuşkusuz sapıklardan biri olurdum» dedi.

Tefhim-ul Kuran
Ardından ay'ı, (etrafa aydınlık saçarak) doğar görünce: «Bu benim rabbim» demiş, fakat o da kayboluverince: «Andolsun» demişti. «Eğer Rabbim beni doğru yola eriştirmezse gerçekten sapmışlar topluluğundan olurum»

Yusuf Ali (English)
When he saw the moon rising in splendour, he said: "This is my Lord." But when the moon set, He said: "unless my Lord guide me, I shall surely be among those who go astray."(899)*

M. Pickthall (English)
And when he saw the moon uprising, he exclaimed: This my Lord. But when it set, he said: Unless my Lord guide me, I surely shall become one of the folk who are astray.

SURELER 1 - Fâtiha Suresi 2 - Bakara Suresi 3 - Âl-i İmrân Suresi 4 - Nisâ Suresi 5 - Mâide Suresi 6 - En’âm Suresi 7 - A’râf Suresi 8 - Enfâl Suresi 9 - Tevbe Suresi 10 - Yûnus Suresi 11 - Hûd Suresi 12 - Yûsuf Suresi 13 - Ra’d Suresi 14 - İbrahim Suresi 15 - Hicr Suresi 16 - Nahl Suresi 17 - İsrâ Suresi 18 - Kehf Suresi 19 - Meryem Suresi 20 - Tâ-Hâ Suresi 21 - Enbiyâ Suresi 22 - Hac Suresi 23 - Mü’minûn Suresi 24 - Nûr Suresi 25 - Furkân Suresi 26 - Şu’arâ Suresi 27 - Neml Suresi 28 - Kasas Suresi 29 - Ankebût Suresi 30 - Rûm Suresi 31 - Lokman Suresi 32 - Secde Suresi 33 - Ahzâb Suresi 34 - Sebe’ Suresi 35 - Fâtır Suresi 36 - Yâsîn Suresi 37 - Sâffât Suresi 38 - Sâd Suresi 39 - Zümer Suresi 40 - Mü’min Suresi 41 - Fussilet Suresi 42 - Şûrâ Suresi 43 - Zuhruf Suresi 44 - Duhân Suresi 45 - Câsiye Suresi 46 - Ahkâf Suresi 47 - Muhammed Suresi 48 - Fetih Suresi 49 - Hucurât Suresi 50 - Kâf Suresi 51 - Zâriyât Suresi 52 - Tûr Suresi 53 - Necm Suresi 54 - Kamer Suresi 55 - Rahmân Suresi 56 - Vâkı’a Suresi 57 - Hadîd Suresi 58 - Mücâdele Suresi 59 - Haşr Suresi 60 - Mümtehine Suresi 61 - Saff Suresi 62 - Cum’a Suresi 63 - Münâfikûn Suresi 64 - Teğâbun Suresi 65 - Talâk Suresi 66 - Tahrîm Suresi 67 - Mülk Suresi 68 - Kalem Suresi 69 - Hâkka Suresi 70 - Me’âric Suresi 71 - Nûh Suresi 72 - Cin Suresi 73 - Müzzemmil Suresi 74 - Müddessir Suresi 75 - Kıyâme Suresi 76 - İnsan Suresi 77 - Mürselât Suresi 78 - Nebe’ Suresi 79 - Nâzi’ât Suresi 80 - Abese Suresi 81 - Tekvîr Suresi 82 - İnfitâr Suresi 83 - Mutaffifîn Suresi 84 - İnşikâk Suresi 85 - Bürûc Suresi 86 - Târık Suresi 87 - A’lâ Suresi 88 - Gâşiye Suresi 89 - Fecr Suresi 90 - Beled Suresi 91 - Şems Suresi 92 - Leyl Suresi 93 - Duhâ Suresi 94 - İnşirâh Suresi 95 - Tîn Suresi 96 - Alak Suresi 97 - Kadr Suresi 98 - Beyyine Suresi 99 - Zilzâl Suresi 100 - Âdiyât Suresi 101 - Kâri’a Suresi 102 - Tekâsür Suresi 103 - Asr Suresi 104 - Hümeze Suresi 105 - Fil Suresi 106 - Kureyş Suresi 107 - Mâ’ûn Suresi 108 - Kevser Suresi 109 - Kâfirûn Suresi 110 - Nasr Suresi 111 - Tebbet Suresi 112 - İhlâs Suresi 113 - Felâk Suresi 114 - Nâs Suresi