Riyâzu's Sâlihîn Hadis Kitabı
1352-)
Enes radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Müşriklere karşı mallarınızla, canlarınızla ve dillerinizle cihad ediniz."
Kaynak: Ebû Dâvûd, Cihâd 18. Ayrıca Bk. Nesâî, Cihâd 2, 48
Konu: Genel
1353-)
Ebû Hakîm de denilen Ebû Amr Nu'mân İbni Mukarrin radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile bir arada bulundum. Gündüzün evvelinde harbe başlamadığı zaman, savaşı güneşin öğleden sonra batı tarafa yöneldiği, rüzgârların esip ilâhî yardımın ineceği vakte kadar ertelerdi.
Kaynak: Ebû Dâvûd, Cihâd 111; Tirmizî, Siyer 46. Ayrıca Bk. Buhârî, Cizye 1
Konu: Genel
1354-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh' den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyiniz. Karşılaştığınız zaman da sabır ve sebat gösteriniz."
Kaynak: Buhârî, Cihâd 112; Müslim, Cihâd 20. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Cihâd 89
Konu: Genel
1355-)
Ebû Hureyre ve Câbir radıyallahu anhümâ' dan rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Harp hileden ibarettir."
Kaynak: Buhârî, Cihâd 157, Menâkıb 25, İstitâbe 6; Müslim, Cihâd 17, 18. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Cihâd 92, Sünnet 28; Tirmizî, Cihâd 5; İbni Mâce, Cihâd 28
Konu: Genel
1356-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Şehitler beş kısımdır: Bulaşıcı hastalığa yakalanan, ishale tutulan, suda boğulan, göçük altında kalan ve Allah yolunda savaşırken şehit olanlar."
Kaynak: Buhârî, Cihâd 30; Müslim, İmâre 164. Ayrıca Bk. Buhârî, Ezân 32; Tirmizî, Cenâiz 65
Konu: Genel
1357-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
– "Siz kimleri şehit sayıyorsunuz?" diye sordu. Sahâbîler:
– Yâ Resûlallah! Kim Allah yolunda öldürülürse o şehittir, dediler. Peygamber Efendimiz:
– "Öyleyse ümmetimin şehitleri oldukça azdır" buyurdu. Ashâb:
– O halde kimler şehittir, yâ Resûlallah! dediler. Resûl-i Ekrem:
– "Allah yolunda öldürülen şehittir; Allah yolunda ölen şehittir; bulaşıcı hastalıktan ölen şehittir; ishalden ölen şehittir; boğularak ölen şehittir" buyurdu.
Kaynak: Müslim, İmâre 165.
Konu: Genel
1358-)
Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Malı uğrunda öldürülen kimse şehittir."
Kaynak: Buhârî, Mezâlim 33; Müslim, Îmân 226. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 29; Tirmizî, Diyât 21; Nesâî, Tahrîm 22, 23, 24; İbni Mâce, Hudûd 21
Konu: Genel
1359-)
Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri olan Ebü'l-A‘ver Saîd İbni Zeyd İbni Amr İbni Nüfeyl radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Malı uğrunda öldürülen şehittir; kanı uğrunda öldürülen şehittir; dini uğrunda öldürülen şehittir; ailesi uğrunda öldürülen şehittir."
Kaynak: Ebû Dâvûd, Sünnet 29; Tirmizî, Diyât 21
Konu: Genel
1360-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e bir adam geldi ve:
–Yâ Resûlallah! Bir kişi gelip malımı almak isterse ne yapayım? dedi. Resûl-i Ekrem:
– "Ona malını verme" buyurdu.
– Benimle savaşmaya kalkarsa ne dersin? diye sordu;
– "Sen de onunla savaş" cevabını verdi.
– Adam beni öldürürse? dedi; Peygamberimiz:
– "Sen şehit olursun" buyurdu.
– Peki ben adamı öldürürsem? deyince, Efendimiz:
– "O cehennemdedir" buyurdu.
Kaynak: Müslim, Îmân 225
Konu: Genel
1361-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kim müslüman bir köleyi âzat ederse, Allah Teâlâ onun her uzvuna karşılık âzat edenin bir uzvunu cehennem ateşinden kurtarır. Hatta üreme uzvuna karşılık üreme uzvunu da ateşten âzat eder."
Kaynak: Buhârî, Keffârât 6; Müslim, Itk 22-23.
Konu: Genel
1362-)
Ebû Zer radıyallahu anh şöyle dedi:
– Yâ Resûlallah! Yapılan işlerin hangisi daha faziletlidir? diye sordum,
– "Allah'a iman ve Allah yolunda cihad etmek" buyurdu.
– Hangi köleyi âzat etmek daha faziletlidir? dedim,
– "Sahibi yanında en kıymetli ve fiatı en yüksek olanı" buyurdular.
Kaynak: Buhârî, Itk 2, Keffârât 6; Müslim, Îmân 136.
Konu: Genel
1363-)
Ma'rûr İbni Süveyd şöyle dedi:
Ben, Ebû Zer radıyallahu anh'ı üzerinde değerli bir elbise ile gördüm. Aynı elbiseden kölesinin üzerinde de vardı. Kendisine bunun sebebini sordum; Ebû Zer, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem zamanında bir adama sövdüğünü ve onu annesinden dolayı ayıpladığı-nı anlattı. Bunun üzerine Nebî sallallahu aleyhi ve sellem ona şöyle dedi:
"Sen, kendisinde Câhiliye huyu bulunan bir kimsesin. Onlar sizin hizmetçileriniz ve aynı zamanda kardeşlerinizdir. Allah onları sizin himayenize vermiştir. Kimin himayesinde bir kardeşi varsa, kendi yediğinden ona yedirsin, giydiğinden de giydirsin. Onlara üstesinden gelemeyecekleri şeyleri yüklemeyiniz. Şayet yükleyecek olursanız kendilerine yardım ediniz."
Kaynak: Buhârî, Îmân 22, Itk 15; Müslim, Eymân 40.
Konu: Genel
1364-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Sizden birinize hizmetçisi yemeğini getirdiğinde, şayet onu yanına oturtmazsa, kendisine bir iki lokma (veya bir iki çiğnem) versin. Çünkü yemeği o yapmıştır."
Kaynak: Buhârî, Itk 18, Et'ıme 55.
Konu: Genel
1365-)
İbni Ömer radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallalahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir köle efendisine hizmetinde samimi davranır ve Allah'a güzelce ibadet ederse onun için iki kat ecir vardır."
Kaynak: Buhârî, Itk 17; Müslim, Eymân 43. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Edeb 125
Konu: Genel
1366-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Efendisine hizmette samîmî olan bir köle için iki kat ecir vardır."
Ebû Hureyre'nin canını kudretiyle elinde tutan Allah'a yemin ederim ki, Allah yolunda cihad, hac ve anneme iyilik emri olmasaydı, köle olarak ölmek isterdim.
Kaynak: Buhârî, Itk 16; Müslim, Eymân 44
Konu: Genel
1367-)
Ebû Mûsâ el-Eş'arî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Rabbine güzelce ibadet eden, efendisine karşı vazifelerini hakkıyla ve samimiyetle yerine getiren, ona itaat eden köle için iki ecir vardır."
Kaynak: Buhârî, Itk 17
Konu: Genel
1368-)
Ebû Mûsâ el-Eş'arî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Üç sınıf insan vardır ki, onların sevapları iki kattır: Kitap ehlinden olup da hem kendi peygamberine hem de Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'e iman eden kimse; hem Allah'ın hakkını hem de efendisinin hakkını yerine getiren köle; câriyesi bulunan ve bu câriyeyi güzelce terbiye eden, iyice eğitip öğreten, sonra da onu âzat edip kendisiyle evlenen kimse. İşte bunların iki kat ecri vardır."
Kaynak: Buhârî, İlim 31, Itk 16, Nikâh 12; Müslim, Îmân 241.
Konu: Genel
1369-)
Ma'kil İbni Yesâr radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Ortalık kargaşa içindeyken ibadet etmek, bana hicret etmek gibidir."
Kaynak: Müslim, Fiten 130. Ayrıca Bk. Tirmizî, Fiten 31; İbni Mâce, Fiten 14
Konu: Genel
1370-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh şöyle dedi:
Bir adam alacağını istemek üzere Nebî sallallahu aleyhi ve sellem'e geldi ve Peygamberimiz'e karşı ağır bir ifade kullandı. Bunun üzerine ashâb ona haddini bildirmek istediler. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
– "Onu bırakınız. Çünkü alacaklı olanın söz söylemeye hakkı vardır" buyurdu. Sonra da:
– "Onun devesiyle aynı yaşta olan bir deve veriniz" diye emretti. Sahâbîler:
– Yâ Resûlallah! Ancak onun devesinden daha iyi olan yaşlısını bulabiliyoruz, dediler. Peygamber Efendimiz:
– "O halde onu veriniz; şüphesiz ki sizin hayırlınız borcunu en güzel şekilde ödeyendir" buyurdu.
Kaynak: Buhârî, İstikrâz 4, Vekâlet 6, Hibe 23; Müslim, Müsâkât 120. Ayrıca Bk. Tirmizî, Büyû‘ 75; Nesâî, Büyû‘ 64
Konu: Genel
1371-)
Câbir radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Satışta, alışta ve borcunu istemekte kolaylık gösteren kimseye Allah rahmet etsin."
Kaynak: Buhârî, Büyû‘ 16. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Ticârât 28
Konu: Genel
1372-)
Ebû Katâde radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kıyamet gününün sıkıntılarından Allah'ın kendisini kurtarmasından hoşlanan kimse, borcunu ödeyemeyene mühlet tanısın veya ondan bir bölümünü indirsin."
Kaynak: Müslim, Müsâkât 32.
Konu: Genel
1373-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"İnsanlara borç para veren bir adam vardı. O hizmetçisine şöyle derdi:
– Darda kalmış bir fakire vardığında onu affediver; umulur ki Allah da bizim günahlarımızı affeder.
Nihayet o kişi Allah'a kavuştu ve Allah onu affetti."
Kaynak: Buhârî, Enbiyâ 54; Müslim, Müsâkât 31.
Konu: Genel
1374-)
Ebû Mes'ûd el-Bedrî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Sizden önceki ümmetlerden bir adam hesaba çekildi; hayır namına hiçbir şeyi bulunamadı. Fakat bu adam insanlarla düşer kalkardı ve zengin bir kimse idi. Hizmetçisine, darda kalan fakirlerin borcunu affetmesini emrederdi. Azîz ve Celîl olan Allah:
"Biz affetmeye ondan daha lâyıkız; onu affediniz" buyurdu."
Kaynak: Müslim, Müsâkât 30.
Konu: Genel
1375-)
Huzeyfe radıyallahu anh şöyle dedi:
Allah'ın kendisine mal ihsân ettiği kullarından biri Cenâb-ı Hakk'ın huzuruna getirildi. Allah Teâlâ ona:
– Dünyada ne yaptın? diye sordu. Hadisin râvisi Huzeyfe, kullar Allah'tan hiçbir sözü gizleyemezler, demiştir. Bu adam da:
– Ey Rabbim! Bana malını verdin; ben de insanlarla alış veriş yapardım. Alış verişte kolaylık göstermek benim huyumdu. Zengine kolaylık gösterir, fakire mühlet verirdim, dedi. Bunun üzerine Allah Teâlâ:
– "Ben buna senden daha lâyıkım" dedi. (Meleklere de) "Kulumu affediniz" buyurdu.
Ukbe İbni Âmir ve Ebû Mes'ûd el-Ensârî radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
– Biz bunu Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in ağzından böylece işittik.
Kaynak: Müslim, Müsâkât 29
Konu: Genel
1376-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir kimse darda bulunan borçluya mühlet verir veya borcunun bir kısmını ya da tamamını bağışlarsa, Cenâb-ı Hak o kişiyi Allah'ın gölgesinden başka gölge bulunmayan kıyamet gününde arşının altında gölgelendirir."
Kaynak: Tirmizî, Büyû‘ 67. Ayrıca Bk. Müslim, Zühd 74; İbni Mâce, Sadakât 14
Konu: Genel
1377-)
Câbir radıyallahu anh' den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem ondan bir deve satın almıştı. Devenin parasının tartılmasını ve üzerine bir miktar ilâve edilmesini emretti.
Kaynak: Buhârî, Büyû‘ 34, Hibe 23; Müslim, Müsâkât 109-115
Konu: Genel
1378-)
Ebû Safvân Süveyd İbni Kays radıyallahu anh şöyle dedi:
Ben ve Mahreme el-Abdî, satmak üzere Hecer kasabasından bezden yapılmış elbise getirttik. Nebî sallallahu aleyhi ve sellem yanımıza geldi ve bizden iç çamaşırı almak istedi. Yanımda paraları tahsil eden bir muhasebecim vardı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ona:
"Alacağın ücreti tart; bir miktar da ilâve et" buyurdu.
Kaynak: Ebû Dâvûd, Büyû‘ 7; Tirmizî, Büyû‘ 66.
Konu: Genel
1379-)
Muâviye radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Allah, hakkında hayır dilediği kimseye din hususunda büyük bir anlayış verir."
Kaynak: Buhârî, İlim 10, Humus 7, İ'tisâm 10; Müslim, İmâre 175, Zekât 98, 100. Ayrıca Bk. Tirmizî, İlim 4; İbni Mâce, Mukaddime 17
Konu: Genel
1380-)
Abdullah İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Yalnız şu iki kimseye gıbta edilir:
Allah'ın kendisine ihsân ettiği malı hak yolunda harcayıp tüketen kimse;
Allah'ın kendisine verdiği ilimle yerli yerince hükmeden ve onu başkalarına da öğreten kimse."
Kaynak: Buhârî, İlim 15, Zekât 5, Ahkâm 3, İ'tisâm 13, Tevhîd 45; Müslim, Müsâfirîn 268. Ayrıca Bk. Tirmizî, Birr 24; İbni Mâce, Zühd 2
Konu: Genel
1381-)
Ebû Mûsâ el-Eş’arî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allah’ın benimle göndermiş olduğu hidâyet ve ilim, yeryüzüne yağan bol yağmura benzer. Yağmurun yağdığı yerin bir bölümü verimli bir topraktır: Yağmur suyunu emer, bol çayır ve ot bitirir. Bir kısmı da suyu emmeyip üstünde tutan çorak bir yerdir. Allah burada biriken sudan insanları faydalandırır. Hem kendileri içer, hem de hayvanlarını sular ve ziraatlarını o su sayesinde yaparlar. Yağmurun yağdığı bir yer daha vardır ki, düz ve hiçbir bitki bitmeyen kaypak ve kaygan arazidir. Ne su tutar, ne de ot bitirir. İşte bu, Allah’ın dininde anlayışlı olan ve Allah’ın benimle gönderdiği hidâyet ve ilim kendisine fayda veren, onu hem öğrenen hem öğreten kimse ile, buna başını kaldırıp kulak vermeyen, Allah’ın benimle gönderdiği hidâyeti kabul etmeyen kimsenin benzeridir."
Kaynak: buhârî, İlim 20; Müslim, Fezâil 15
Konu: Genel
1382-)
Sehl İbni Sa'd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem Ali radıyallahu anh'a şöyle dedi:
"Allah'a yemin ederim ki, Cenâb-ı Hakk'ın senin aracılığınla bir tek kişiyi hidayete kavuşturması, senin, en kıymetli dünya nimeti olan kırmızı develere sahip olmandan daha hayırlıdır."
Kaynak: Buhârî, Fezâilü'l-ashâb 9, Meğâzî 38; Müslim, Fezâilü's-sahâbe 34
Konu: Genel
1383-)
Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Benim tarafımdan (tebliğ edilen Kur'an'dan) bir âyet bile olsa insanlara ulaştırınız. İsrailoğulları(nın ibretli kıssaları)ndan da haber verebilirsiniz. Bunda bir sakınca yoktur. Kim bile bile bana yalan isnad ederse, cehennemdeki yerine hazırlansın."
Kaynak: Buhârî, Enbiyâ 50. Ayrıca Bk. Tirmizî, İlm 13
Konu: Genel
1384-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kim ilim tahsil etmek için bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır."
Kaynak: Müslim, Zikr 39. Ayrıca Bk. Buhârî, İlim 10; Ebû Dâvûd, İlim 1; Tirmizî, Kur'ân 10, İlim 19; İbni Mâce, Mukaddime 17
Konu: Genel
1385-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Hidâyete davet eden kimseye, kendisine uyanların sevabı kadar sevap verilir. Bu onların sevaplarından da hiçbir şey azaltmaz."
Kaynak: Müslim, İlim 16. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 6; Tirmizî, İlim 15; İbni Mâce, Mukaddime 14
Konu: Genel
1386-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"İnsanoğlu öldüğü zaman bütün amellerinin sevabı da sona erer. Şu üç şey bundan müstesnadır: Sadaka-i câriye, istifade edilen ilim, kendisine dua eden hayırlı evlat."
Kaynak: Müslim, Vasiyyet 14. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Vasâya 14; Tirmizî, Ahkâm 36; Nesâî, Vasâyâ 8
Konu: Genel
1387-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allah'ı zikretmek ve O'na yaklaştıran şeylerle, ilim öğreten âlim ve öğrenmek isteyen öğrenci bundan müstesnadır."
Kaynak: Tirmizî, Zühd 14. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Zühd 3
Konu: Genel
1388-)
Enes radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"İlim tahsil etmek için yolculuğa çıkan kimse, evine dönünceye kadar Allah yolundadır."
Kaynak: Tirmizî, İlim 2
Konu: Genel
1389-)
Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Mü'min, cennete girinceye kadar hiçbir hayıra doymaz."
Kaynak: Tirmizî, İlim 19
Konu: Genel
1390-)
Ebû Ümâme radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Âlimin âbide üstünlüğü, benim sizin en aşağı derecede olanınıza üstünlüğüm gibidir." Sonra Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Şüphesiz ki Allah, melekleri, gök ve yer ehli, hatta yuvasındaki karınca ve balıklar bile insanlara hayrı öğretenlere dua ederler."
Kaynak: Tirmizî, İlim 19
Konu: Genel
1391-)
Ebü'd-Derdâ radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'i şöyle buyururken işittim:
"Bir kimse, ilim elde etmek arzusuyla bir yola girerse, Allah o kişiye cennetin yolunu kolaylaştırır. Muhakkak melekler yaptığından hoşnut oldukları için ilim öğrenmek isteyen kimsenin üzerine kanatlarını gererler. Göklerde ve yerde bulunanlar, hatta suyun içindeki balıklar bile âlim kişiye Allah'tan mağfiret dilerler. Âlimin âbide karşı üstünlüğü, ayın diğer yıldızlara olan üstünlüğü gibidir. Şüphesiz ki âlimler, peygamberlerin vârisleridir. Peygamberler altın ve gümüşü miras bırakmazlar; sadece ilmi miras bırakırlar. O mirası alan kimse, bol nasip ve kısmet almış olur."
Kaynak: Ebû Dâvûd, İlim 1; Tirmizî, İlim 19. Ayrıca Bk. Buhârî, İlim 10; İbni Mâce, Mukaddime 17
Konu: Genel
1392-)
İbni Mes'ûd radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bizden bir şey işitip, onu aynen işittiği gibi başkalarına ulaştıran kimsenin Allah yüzünü ağartsın. Kendisine bilgi ulaştırılan nice insan vardır ki, o bilgiyi, bizzat işiten kimseden daha iyi anlar ve korur."
Kaynak: Tirmizî, İlim 7. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, İlim 10; İbni Mâce, Mukaddime 18; Menâsik 76
Konu: Genel
1393-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Bir kimseye bildiği bir konu sorulduğunda cevap vermezse, kıyamet gününde ağzına ateşten bir gem vurulur."
Kaynak: Tirmizî, İlim 3. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, İlim 9; İbni Mâce, Mukaddime 24
Konu: Genel
1394-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
"Kim kendisinde Allah'ın rızası aranan bir ilmi sadece dünyalığa sahip olmak için öğrenirse, o kimse kıyamet gününde cennetin kokusunu bile duyamaz."
Kaynak: Ebû Dâvûd, İlim 12. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Mukaddime 23
Konu: Genel
1395-)
Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ şöyle dedi:
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellemi şöyle buyururken işittim:
"Allah Teâlâ ilmi insanların hafızalarından silip unutturmak suretiyle değil, fakat âlimleri öldürüp ortadan kaldırmak suretiyle alır. Neticede ortada hiçbir âlim bırakmaz. İnsanlar bir kısım cahilleri kendilerine lider edinirler. Onlara birtakım meseleler sorulur; onlar da bilmedikleri halde fetva verirler. Neticede hem kendileri sapıklığa düşer, hem de insanları saptırırlar."
Kaynak: Buhârî, İlim 34; Müslim, İlim 13. Ayrıca Bk. Buhârî, İ'tisâm 7; Tirmizî, İlim 5; İbni Mâce, Mukaddime 8
Konu: Genel
1396-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem’e İsrâ gecesinde, birinde şarap, diğerinde süt bulunan iki bardak getirildi. Bardaklara şöyle bir baktıktan sonra süt bardağını aldı.
Bunun üzerine Cebrâil:
“Seni, insanın yaratılış gayesine uygun olana yönlendiren Allah’a hamdolsun. Şayet içki dolu bardağı alsaydın, ümmetin sapıklığa düşerdi” dedi.
Kaynak: Müslim, Îmân 272 , Eşribe 92. Ayrıca Bk. Buhârî, Tefsîru Sûre (17), 3, Eşribe 1, 12; Nesâî, Eşribe 41
Konu: Genel
1397-)
Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allah’a hamdederek başlanmayan her önemli iş bereketsiz olur.”
Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 18. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Nikâh 19
Konu: Genel
1398-)
Ebû Mûsâ el-Eş‘arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Bir kulun çocuğu vefat ettiği zaman Allah Teâlâ meleklerine:
- “Kulumun çocuğunu elinden aldınız öyle mi?” diye sorar. Onlar da:
- Evet, diye cevap verirler. Allah Teâlâ:
- “Kulumun gönül meyvesini mi kopardınız?” diye sorar. Melekler:
- Evet, diye cevap verirler. Allah Teâlâ tekrar:
- “O zaman kulum ne dedi?” diye sorar. Melekler:
- Sana hamdetti ve “innâ lillâh ve innâ ileyhi râciûn: Biz Allah’tan geldik, Allah’a döneceğiz” dedi, diye cevap verirler.
O zaman Allah Teâlâ şöyle buyurur:
- “Kulum için cennette bir köşk yapın ve ona hamd köşkü adını verin.”
Kaynak: Tirmizî, Cenâiz 36
Konu: Genel
1399-)
Enes İbni Mâlik radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allah Teâlâ, kulunun bir şey yedikten sonra hamdetmesinden, bir şey içtikten sonra hamdetmesinden hoşnut olur.”
Kaynak: Müslim, Zikir 89. Ayrıca Bk. Tirmizî, Et’ime 18
Konu: Genel
1400-)
Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallahu anhümâ Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinlediğini söylemiştir:
“Kim bana bir defa salâtü selâm getirirse, bu sebeple Allah Teâlâ da ona on misli merhamet eder.”
Kaynak: müslim, Salât 70. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Vitir 26; Tirmizî, Vitir 21; Nesâî, Ezân 37, Sehv, 55
Konu: Genel
1401-)
İbni Mes’ûd radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Kıyâmet gününde insanların bana en yakın olanları, bana en çok salât ü selâm getirenleridir.”
Kaynak: Tirmizî, Vitir 21
Konu: Genel