Genel ile İlgili Hadisler

861-) Ebû Hureyre  radıyallahu anh, namazını, namazın gerektirdiği edeplere riâyet etmeyerek kılan kimse hakkındaki hadisinde belirttiğine göre, o kişi mescide gelip namaz kıldı, sonra Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına geldi ve ona selâm verdi; Resûl-i Ekrem onun selâmına mukâbelede bulundu ve: “Dön ve namaz kıl, çünkü sen namaz kılmadın” buyurdu. Adam dönüp yeniden namaz kıldı, sonra Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in huzuruna gelip tekrar selâm verdi. Neticede bu durum üç defa tekrarlandı.

Kaynak: Buhârî, Ezân 95, 122; Eymân 15; İsti’zân 18; Müslim, Salât 45. Ayrıca Bk. Tirmizî, Salât 110;  İsti’zân 4; Nesâî, İstiftâh 7; Tatbîk 15; Sehv 67; İbni Mâce, İkâmet 72 
Konu: Genel
862-) Ebû Hureyre  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Sizden biriniz din kardeşine rastladığında ona selâm versin. Eğer ikisinin arasına ağaç, duvar ve taş girer de tekrar karşılaşırlarsa, tekrar selâm versin.”

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 135 
Konu: Genel
863-) Enes  radıyallahu anh şöyle demiştir: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bana: “Yavrucuğum! Kendi ailenin yanına girdiğinde onlara selâm ver ki, sana ve ev halkına bereket olsun” buyurdu.

Kaynak: Tirmizî, İsti’zân 10
Konu: Genel
863-) Ebû Saîd (r.a.) rivayet ediyor: Bir grup insan bir topluluğa uğradığında birisi oturanlara selâm verip, oturanlardan da bir kişi selâmını alırsa bu her iki taraf için de yeterlidir.

Kaynak: Ebu  Nuaym’ın  Hiye’sinden.
Konu: Genel
864-) Enes  radıyallahu anh, çocuklara rastladığı zaman onlara selâm verir ve: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem böyle yapardı, derdi.

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 15; Müslim, Selâm 15. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Edeb 136; tirmizî, İsti’zân 8; İbni Mâce, Edeb 14                                                                                                 
Konu: Genel
864-) Ebû Mûsâ (r.a.) rivayet ediyor: Kul hastalandığında veya yolculuğa çıktığında, sağlamken veya yolculuğa çıkmadığında yaptığı salih amelin mükâfatının aynısını, Allah ona yazar.

Kaynak: Buhari, Cihad: 134; Müsned, 4:410,418.
Konu: Genel
865-) Enes'den (r.a.) rivayetle: Kul üç gün hastalandığında annesinden doğduğu gün gibi günahlarından sıyrılır.

Kaynak: Taberani’nin evsaf’ından.
Konu: Genel
865-) Sehl İbni Sa’d  radıyallahu anh şöyle demiştir: Aramızda bir kadın –bir başka rivayette yaşlı bir kadın– vardı. Pazı köklerini alır, onları güvecin içine koyup pişirir, biraz da arpa öğütürdü. Biz cuma namazını kılıp döndüğümüz zaman ona selâm verirdik. O da hazırladığı yemeği bize ikram ederdi.

Kaynak:  buhârî, İsti’zân 16, Cum’a 40; Hars 21; Et’ime 17 
Konu: Genel
866-) Kul hastalandığında sol tarafındaki günahları yazan meleğe 'Yazma'' denilir. Sevapları yazan sağdaki meleğe de, "Önceden yapmakta olduğu amellerine yazdığından daha güzel sevap yaz. Çünkü ben onu sizden daha iyi tanırım. Ve onu amel işlemekten alıkoyan da Benim" denilir.

Kaynak: İbni asakir’den.
Konu: Genel
866-) Ümmü Hânî Fâhite Binti Ebû Tâlib  radıyallahu anhâ şöyle dedi: Mekke’nin fethi günü Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e gelmiştim. Resûl-i Ekrem yıkanıyor, Fâtıma da elinde bir örtüyle ona perde tutuyordu. Ben selâmımı  verdim.

Kaynak: Müslim, Hayz 70-71, Salâtü’l-müsâfirîn 81-82. Ayrıca Bk. Buhârî, Gusül 21; Salât 4; Tirmizî, İsti’zân 34 
Konu: Genel
867-) İbni Ömer (r.a.) rivayet ediyor: Ümmetim kibirlenerek çalımlı yürüdüğünde, îran ve Rum hüküm-[arlarmm çocukları onlara hizmet ettiğinde kötüleri iyilerinin başı-ıa musallat edilir.

Kaynak: Tirmizi, fiten:74.
Konu: Genel
867-) Esmâ Binti Yezîd  radıyallahu anhâ şöyle dedi: Kadınlarla birlikte otururken, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem yanımıza uğradı ve bize selâm verdi. Ebû Dâvûd, Edeb 137; Tirmizî, İst’zân 9. Ayrıca bk. İbni Mâce, Edeb 14.

Kaynak: Yukarıdaki Metin Ebû Dâvûd’a Aittir; Tirmizî’nin Metni İse Şöyledir: resûlullah sallallahu Aleyhi Ve Sellem bir Gün Mescide Uğradı. Kadınlardan Oluşan Bir Cemaat Mescidde Oturmaktaydı. Hz. Peygamber Onlara Eliyle İşaret Ederek Selâm Verdi.
Konu: Genel
868-) Ebû Hureyre  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Yahudi ve hıristiyanlara öncelikle siz selâm vermeyin. Yolda onlardan biriyle karşılaştığınız zaman, eziyet etmemek şartıyla, onları yolun kenarından yürümeye zorlayınız.”

Kaynak: Müslim, Selâm 13. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Edeb 138; Tirmizî, İsti‘zân 12; İbni Mâce, Edeb 13 
Konu: Genel
868-) Ebû Ümâme (r.a.) rivayet ediyor: Ezan okunduğunda gök kapıları açılır ve dualara cevap verilir.

Kaynak: Ebu ya’la’nın  Müsnedinden;hakim’in  Müstedrek’inden 
Konu: Genel
869-) Enes  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Kitap ehli olanlar size selâm verdiklerinde, onlara: Ve aleyküm, deyiniz.”

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 22, Mürteddîn 4; Müslim, Selâm 6-9 
Konu: Genel
870-) Üsâme  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem, müslümanlar, müşrikler –puta tapanlar- ve yahudilerden oluşan bir topluluğa rastladı ve onlara selâm verdi.

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 20; Müslim, Cihâd 116 
Konu: Genel
871-) Ebû Hureyre  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Sizden biriniz bir meclise vardığında selâm versin. Oturduğu meclisten kalkmak istediği zaman da selâm versin. Önce verdiği selâm, sonraki selâmından daha üstün değildir.”

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 139; Tirmizî, İsti’zân 15 
Konu: Genel
871-) tbni Abbas'tan (r.a.) rivayetle: Birinizin başına bir sıkıntı, bir güçlük veya bir belâ gelirse şöyle desin: "Allah, Allah Rabbimizdir, Onun hiçbir ortağı yoktur."

Kaynak: Beyhaki’nin şi’bü’l-iman’ından
Konu: Genel
872-) Ebû Mûsa el-Eş’arî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “İzin istemek üç defadır. İzin verilirse girersin, verilmezse geri dönersin.”

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 13; Müslim, Edeb 33-37. Ayrıca Bk. Ebû Dâvud, Edeb 127, 130; Tirmizî, İsti’zân 3; İbni Mâce, Edeb 17;                                                                                                        
Konu: Genel
872-) Havle bint-i Hakîm rivayet ediyor: Biriniz bir yerde konakladığında, "Yarattığı şeylerin şerrinden Allah'ın eksiksiz sıfatlarına sığınırım" diye duâ ederse, oradan ayrılıncaya kadar hiçbir şey ona zarar vermez.

Kaynak: Müslim, Daavat:54,55.
Konu: Genel
873-) Sehl İbni Sa’d  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “İzin istemek göz(ün evin ayıplarını görmemesi) için şart kılınmıştır.”

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 11; Müslim, Edeb 41. Ayrıca Bk. Tirmizî, İsti’zân 17 
Konu: Genel
874-) Rib’î İbni Hirâş  şöyle dedi: Benî Âmir’den bir adamın bize haber verdiğine göre, bu zât, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem evde iken, “İçeri gireyim mi?” diye izin istemişti. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem hizmetçisine: “Çık, bu adama izin istemeyi öğret. Önce es-Selâmü aleyküm desin, sonra gireyim mi diye sorsun?”, buyurdu.  Adam Peygamberimizin söylediklerini duyarak: es-Selâmü aleyküm, girebilir miyim? dedi. Bunun üzerine Nebî sallallahu aleyhi ve sellem ona izin verdi o da içeri girdi.

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 127. Ayrıca Bk. Ahmed İbni Hanbel, müsned, V, 369
Konu: Genel
875-) Ebû Hüreyre'den (r.a.) rivayetle:  baksın. ve yaratılış bakımından kendisinden daha üstün kılın-ı gördüğünde, hemen kendisinden daha aşağı da olanla-

Kaynak: Timizi Kıyame; 58; (bnimâce, Zühd: 9; Müsned,2:254,482.
Konu: Genel
875-) Kilde İbni Hanbel  radıyallahu anh şöyle dedi: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına gittim ve selâm vermeden huzuruna girdim. Bunun üzerine Nebî sallallahu aleyhi ve sellem: “Geri dön ve es-selâmü aleyküm, gireyim mi de” buyurdu.

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 127; Tirmizî, İsti’zân 18 
Konu: Genel
876-) Enes radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, meşhur mi’rac hadisinde, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Sonra Cibrîl beni en yakın semâya çıkardı ve kapının açılmasını istedi.” – Kim o denilince: – Ben Cibrîl’im, dedi. – Yanındaki kim denildi. – Muhammed, dedi. Sonra ikinci kat semâya çıkardı ve kapının açılmasını istedi. – Kim o denildi. – Ben Cibrîl’im, diye karşılık verdi. – Yanındaki kim denildi. – Muhammed, dedi. Üçüncü, dördüncü ve diğer semâlara yükseldikçe, her birinin kapısında: – Kim o deniliyordu. O da: – Ben Cibrîl’im cevabını veriyordu.

Kaynak:  buhârî, Bed’ü’l-halk 6; Enbiyâ 43; Menâkıbü’l-ensâr 42; Müslim, Îmân 259-264. Ayrıca Bk. Nesâî, Salât 1
Konu: Genel
876-) îbni Abbas (r.a.) rivayet ediyor: Taberani’nin  Kebir’inden Baba çocuğuna kendisinden razı olduğunu gösteren bir bakışla baktığında, evlat bir köleyi hürriyetin© kavuşturmuş gibi sevap kazanır.

Kaynak: Taberani’nin kebir’inden.
Konu: Genel
877-) Ebû Zer  radıyallahu anh şöyle dedi: Bir gece dışarı çıkmıştım. Bir de ne göreyim, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem tek başına yürüyor. Ben de ay ışığında yürümeye başladım. Resûlullah başını çevirdi ve beni gördü: – “Kim o?” diye seslendi. Ben: – Ebû Zer, dedim.

Kaynak: Buhârî, Rikak 13; Müslim, Zekât 33
Konu: Genel
878-) Ümmü Hânî (Fâhite Binti Ebû Tâlib)  radıyallahu anhâ şöyle dedi: (Mekke’nin fethi günü) Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e gelmiştim. Resûl-i Ekrem yıkanıyor, Fâtıma da onu insanların gözünden perdeliyordu. (Ben selâmımı  verdim.) Peygamberimiz: – “Kim o?” dedi. Ben: – Ümmü Hânî’yim, diye cevap verdim.

Kaynak: Müslim, Hayz 70-71; Müsâfirîn 81-82. Ayrıca Bk. Buhârî, Gusül 21; Salât 4; Tirmizî, İsti’zân 34 
Konu: Genel
879-) Câbir  radıyallahu anh şöyle dedi: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e geldim ve kapısını çaldım. Resûl-i Ekrem: – “Kim o?” dedi. – Benim, diye cevap verdim. Hz. Peygamber: – “Benim benim!” diye tekrar etti. Galiba bu cevaptan hoşlanmamıştı.

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 17; Müslim, Âdâb 38-39. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Edeb 128
Konu: Genel
880-) Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Şüphesiz Allah aksıranı sever, fakat esneyeni sevmez. Sizden biriniz aksırır ve Allah Teâlâ’ya hamdederse, onun hamdini işiten her müslümanın yerhamükellah demesi üzerine bir vecîbedir. Esnemeye gelince, o şeytandandır. Sizden birinizin esnemesi geldiği zaman, onu gücü yettiği kadar engellemeye çalışsın. Çünkü sizden biriniz esnediği zaman şeytan ona güler.”

Kaynak:  buhârî, Edeb 125, 128; Bed’ü’l-halk 11. Ayrıca Bk. Tirmizî, Edeb 7
Konu: Genel
881-) Enes'den (r.a.) rivayetle: Namaz için ezan okunduğunda gök kapıları açılır ve dualar kabul edilir.

Kaynak: Ebu ya’la’nın  Müsned’inden.
Konu: Genel
881-) Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Sizden biriniz aksırdığı zaman: Elhamdülillah desin. Kardeşi veya arkadaşı da ona: Yerhamükellah desin. Aksıran da: Yehdîkümullahu ve yuslihu bâleküm = Allah sizi hidayette kılsın ve kalbinizi ıslah etsin, desin.”

Kaynak: Buhârî, Edeb 126. Ayrıca Bk. Tirmizî, Edeb 3; İbni Mâce, Edeb 20 
Konu: Genel
882-) Ebû Mûsa radıyallahu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i: “Sizden biriniz aksırdığı zaman elhamdülillah derse, ona yerhamükellah deyiniz. Şayet Allah’a hamdetmezse siz de yerhamükellah demeyiniz” buyururken işittim. 

Kaynak: Müslim, Zühd 54 
Konu: Genel
882-) Enes (r.a.) Peygamber Efendimizin (a.s.m.) şöyle buyurduğunu rivayet ediyor: Bit iş yapmayı düşündüğünde yedi defa istihare yaparak Rabbin-deiihayırlısmı dile. Sonra kalbine ilk doğan şeye bak, îlâhî tercih ondadır.

Kaynak: Deylemi’nin müsnedü’l-firdevs’i  Nden.
Konu: Genel
883-) Enes  radıyallahu anh şöyle demiştir: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in yanında iki kişi aksırdı. Efendimiz onlardan birine yerhamükellah dedi, diğerine ise söylemedi. Kendisine yerhamükellah demediği kişi: – Filân kişi aksırdı, ona yerhamükellah dedin; ben aksırdım, bana ise demedin, deyince  Peygamberimiz: – “O kişi elhamdülillah dedi, sen ise demedin” buyurdular.

Kaynak: Buhârî, Edeb 127; Müslim, Zühd 53. Ayrıca Bk. Ebû Dâvûd, Edeb 94; Tirmizî, Edeb 4
Konu: Genel
884-) Ebû Hureyre  radıyallahu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem aksırdıkları zaman elini veya mendilini ağzına tutar, böylelikle sesini azaltmaya –veya ağzını yummaya- çalışırdı.

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 90; Tirmizî, Edeb 6  
Konu: Genel
884-) Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor: Birinizin gönlünde Müslüman kardeşine faydalı bir nasihat geçiyorsa, onu söylesin..

Kaynak: İbni adiyy’in  El-kamil’i  Nden.
Konu: Genel
885-) Ebû Mûsâ  radıyallahu anh şöyle dedi: Yahudiler, kendilerine yerhamükümullah diyeceğini ümit ederek, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yanında yapmacıktan aksırırlardı. Peygamber Efendimiz de onlara: “Yehdîkümüllah ve yüslıhu bâleküm = Allah size hidayet versin ve hâlinizi ıslah etsin” buyururdu.

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 93; Tirmizî, Edeb 3
Konu: Genel
886-) Ebû Saîd el-Hudrî  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Sizden biriniz esnediği zaman eliyle ağzını tutsun. Çünkü şeytan onun ağzına girer.”

Kaynak: Müslim, Zühd 57-58. Ayrıca Bk. Ebû Dâvud, Edeb 89 
Konu: Genel
887-) Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor: İş ehil olmayana verildiğinde Kıyameti bekle.

Kaynak: Buharî, Kim: 2.
Konu: Genel
887-) Ebü’l-Hattâb Katâde  şöyle dedi: Ben Enes’e: – Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in ashâbı arasında el sıkışma âdeti var mıydı diye sordum. O da: – Evet, diye cevap verdi.

Kaynak: Buhârî, İsti’zân 27 
Konu: Genel
888-) Enes  radıyallahu anh şöyle dedi: Yemen halkı gelince, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Size Yemen halkı geldi, el sıkışma âdetini ilk başlatan onlardır.”

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 143
Konu: Genel
888-) Sevban'dan (r.a.) rivayetle: Ümmetimin arasına kılıç girerse, Kıyamete kadar aralarından kalkmaz.

Kaynak: Müsned 5:278,284.
Konu: Genel
889-) Berâ  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “İki müslüman karşılaştıklarında el sıkışırlarsa, birbirlerinden ayrılmadan önce günahları bağışlanır.”

Kaynak: Ebû Dâvûd, Edeb 143. Ayrıca Bk. Tirmizî, İsti’zân 31; İbni Mâce, Edeb 15  
Konu: Genel
890-) rivayet ediyor: Sofra kurulduğunda önce idareci, sonra sofranın sahibi, sonra topluluğun en hayırlı bilineni otursun.

Kaynak: İbni  Asakir’den.
Konu: Genel
890-) Enes  radıyallahu anh şöyle dedi: – Bir adam: – Yâ Resûlallah! Bizden bir kişi kardeşi veya arkadaşıyla karşılaştığında onun için eğilebilir mi, diye sordu. Peygamberimiz: – “Hayır eğilemez” buyurdu. Adam: – Ona sarılıp öpebilir mi, diye sordu. Efendimiz: – “Hayır” buyurdular. Bu defa adam: – Elini tutup musâfaha edebilir mi, dedi. Peygamberimiz: – “Evet” buyurdu.

Kaynak: Tirmizî, İsti’zân 31. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Edeb 15; Ahmed İbni Hanbel, müsned, Iıı, 198 
Konu: Genel
891-) Safvân İbni Assâl  radıyallahu anh şöyle dedi: Bir yahudi kendisi gibi yahudi olan arkadaşına: – Gel şu peygambere gidelim, dedi. İkisi birlikte Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e geldiler ve müslümanlarla yahudiler arasında ortak olan dokuz kesin âyeti sordular. Peygamberimiz cevapladıktan sonra onun elini ve ayağını öperek: – Şehâdet ederiz ki, sen gerçekten bir peygambersin, dediler.

Kaynak: Tirmizî, İsti’zân 33. Ayrıca Bk. İbni Mâce, Edeb 16; Ahmed İbni Hanbel, müsned, Iv, 240 
Konu: Genel
891-) îbni Abbas (r.a.) rivayet ediyor: Yemek kabı ortaya konulduğunda, etrafından yeyin, ortasını bırakın. Çünkü bereket ortasına iner.

Kaynak: Tirmizl Et'ıme: 12; Ebû Davud, Etime: 17; Ibni Mâce,etime: 12; Dârimî, Etime: 16, Müsned 1570.
Konu: Genel
892-) Enes'den (r.a.) rivayetle: Yatağa uzandığında Fâtiha'yı ve îhlâs Sûresini okursan ölüm hâriç, her tehlikeden emin olursun.

Kaynak: Bezzazdan.
Konu: Genel
892-) İbni Ömer radıyallahu anhümâ, başından geçen bir olayı anlatırken şöyle dedi: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e yaklaştık ve elini öptük.

Kaynak: Ebû Dâvûd, Cihâd 96; Edeb 148. Ayrıca Bk. Tirmizî, Cihâd 36; İbni Mâce, Edeb 16 
Konu: Genel