Sünen-i İbn Mâce Hadis Kitabı

1912-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : varlıklı kişi için ne de kuvvetli ve sağlam kişi için sadaka helâl değildir.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Yeterince Varlıklı İken Halktan Mal İsteyenin Kötü Durumunun Beyânı Bâbı
1913-) - “... Abdullah bin Mes'ud (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (Gına verip geçindirecek malı varken halktan isteyen kimsenin dilencilikle aldığı şey kıyamet günü onun yüzünde yara, bere olarak gelir.) Ashâb-ı Kiram tarafından: Yâ Resûlallah! (Halktan istemeye mâni) ne kadar mal insana gına verir? diye soruldu. Resül-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Elli dirhem gümüş veya- bunun değerinde altın. ) diye cevâp buyurdu.

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Yeterince Varlıklı İken Halktan Mal İsteyenin Kötü Durumunun Beyânı Bâbı
1914-) - “... Ebû Saîd-i Hudri (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : beş kişi müstesna, zekât almak hiç bir zengine helâl değildir: Zekât âmili ( memuru), Allah yolundaki mücâhid, zekât malını kendi malı ile satın alan zengin, fakirin, kendisine verilmiş olan sadakayı hediye ettiği zengin ve (Müslümanların arasını bulmak yolunda) borçlanan (zengin). )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Zengin Olduğu Halde Zekât Alması Helal Olanların Beyânı Bâbı
1915-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: hangi bir kimsenin bir hurma değerinde bile olsa helâl kazancından verdiği sadakayı — ki Allah helâl maldan verilen sadakadan başka hiç bir sadakayı kabul etmez— Rahman (olan Allah) behemahal sağ eliyle alır. Sonra o sadaka dağdan daha büyük oluncaya kadar Rahmanın avucunda artar ve sizin biriniz erkek küheylan tayını veya devesinin yavrusunu titizlikle büyüttüğü gibi. Rahman o sadakayı sahibi için önemle büyütür. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Sadaka Fazileti
1916-) - “... Adiyy bin Hatim (-i Tâî) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : günü Rabbi kendisi ile konuşmıyacak (sorguya çekilmiyecek) hiç biriniz yoktur. Rabbi ile kulu arasında hiç bir tercüman olmaksızın (Allah kulu ile konuşacaktır. ) Bu durumda kul Önüne bakar. Karşısında Cehennem ateşi bulunur. Sağına bakar, önünden gönderdiği (ameli) nden başka bir şey göremez. Soluna bakar, gönderdiği (ameli)nden başka bir şey görmez. (Ashâbım!) Artık tek bir hurmanın yarısı ile olsun ateşten korumaya gücü yeteniniz (bunu) yapsın. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Sadaka Fazileti
1917-) - “... Selmân bin Âmr ed-Dabbî (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : verilen sadaka bir sadakadır. Akrabalığı olan (muhtaç) a verilen sadaka iki (hayır)dır. Sadaka ve sıla(-ı rahim)dir. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Zekat Kitabı
Konu: Sadaka Fazileti
1918-) - “... Alkama bin Kays (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir: Ben, Minâ'da Abdullah bin Mes'ud (radıyallahü anh)’ın beraberinde idim. Osman (bin Affân) (radıyallahü anh) (bir ara) onunla özel görüştü. Ben de Abdullah'ın yakınında oturdum. Osman, Ona: Senin (gençlik döneminde) geçen (neşe ve kuvvetin)in bâzısını sana hatırlatacak genç bir kızla seni evlendirmeme arzun var mı? dedi. Abdullah, Osman'ın bu (soru) dan başka bir işi olmadığını görünce, (yanlarına varmam için) bana eliyle işaret etti. Ben de vardım. (O sıra) Abdullah (O'na) şöyle diyordu: sen (evlenmeyi teşvik edici) bunu söyler isen şüphesiz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: gençler topluluğu, sizlerden kimin evlenme külfetine gücü yeterse evlensin! Çünkü evlenme, gözü (haramdan) son derece men edicidir. İffeti de o oranda koruyucudur. (Evlenme masrafına) gücü yetmeyen kimsede (nafile) oruç tutsun. Çünkü şüphesiz oruç, şehvet için kuvvetli bir kırıcıdır.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâhın Fazileti Hakkında Gelen Hadîsler Bâbı
1919-) - “... Âîşe (radıyallahü anha)'dan rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : benim sünnetim (girdiğim yolum) dur. Kim benim bu yolum ile amel etmez (bundan yüz çevirir) ise, benden değildir. Ve evleniniz. Çünkü ben (kıyamet günü diğer) ümmetlere karşı çokluğunuzla iftihar ediciyim. Kimin evlenme harçlığı var ise evlensin. Kim (bu masrafı) bulamazsa (nafile) oruç tutmalıdır. Çünkü şüphesiz oruç, sahibi için şehvet kırıcıdır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâhın Fazileti Hakkında Gelen Hadîsler Bâbı
1920-) ... (Abdullah) bin Abbâs (radıyallahü anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu. demiştir : için nikâh kadar sevgiyi artırıcı hiç bir şey görmedik veya görülmedi.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâhın Fazileti Hakkında Gelen Hadîsler Bâbı
1921-) - “... Sa'd (bin Ebi Vakkas) (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir : olsun ki) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Osman bin Maz'ûn (radıyallahü anh)'in tebettül (= evlenmekten imtina etmesi )ni menetti. Eğer ona izin verseydi (biz daha ileri giderek) hadımlaşırdık. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Tebettül = Kadınlardan Uzak Durup Evlenmeyi Terketmekden Nehiy Bâbı
1922-) - “... Semûre (bin Cündüb) (radıyallahü anh)’dan: Şöyle demiştir : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) tebettül (evlenmemek)den nehiy buyurdu. Zeyd bin Ahzam şunu da ilâve etti: Ve râvi Katâde: “ celili okudu.”

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Tebettül = Kadınlardan Uzak Durup Evlenmeyi Terketmekden Nehiy Bâbı
1923-) - “... Hâkimin babası Muâviye (bin Hayde) (radıyallahü anh)'dan; Şöyle demiştir: adam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: Kadının, kocası üzerindeki hakkı nedir? diye sordu. Efendimiz : yemek yediği zaman ona (da) yedirmesi ve elbise edindiği zaman onu (da) giydirmesidir. Sakın (karısının) yüzünü dövmesin, (onu) takbih etmesin ve ev içi (= ayni yatakta yatmak) müstesna (onu) terketmesin. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadının, Kocası Üzerindeki Hakkı Nın Beyânı Bâbı
1924-) ... Süleyman bin Amr bin el-Ahvas (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir : Amr bana anlattığına göre kendisi Veda haccında Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber bulunmuş ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (meşhur Veda hutbesinde) Allah'a hamd ve sena ettikten sonra vaaz ve nasihat ederek (ez cümle) şöyle buyurmuştur: Ashâbım!) Kadınlarınıza karşı iyi olmanızı tavsiye ederim. (Bu tavsiyeme riâyet ediniz). Çünkü onlar sizin yanınızda (sizlere bağlılık bakımından) esirler (gibi)dir. Şu (malum cinsel ilişkilerden başka onların hiç bir şeyine mâlik değilsiniz. Ancak apaçık çirkin ve haddi aşan hatâları olduğu zaman (onlar hakkında şu şeylere sahipsiniz:) Eğer (böyle çirkin ve haddi aşan hareketler) işlerler ise onların yataklarını terkediniz ve eziyet verici olmayan şekilde onları dövünüz. Eğer bundan sonra size itâat ederlerse onları takbih ve eziyet verme yoluna tevessül etmeyiniz. (Geçmiş kusurları bağışlayın) Şüphesiz karılarınızdan (istediğiniz birtakım) hakkınız vardır. Karılarınız için de üzerinizde (birtakım) hak (lar) vardır. Karılarınız üzerindeki hakkınıza gelince, karılarınız sizin hoşlanmadığınız hiç bir kimseyi evlerinize alıp onlarla konuşmasınlar ve hoşlanmadığınız hiç bir kimsenin evlerinize girmesine izin vermesinler. Bilmiş olunuz ki: Karılarınızın üzerindeki hakkı ise onları giydirmek ve yedirmek hususunda onlara İyi davranmanızdır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadının, Kocası Üzerindeki Hakkı Nın Beyânı Bâbı
1927-) - “... Ümmü Seleme (radıyallahü anhâ)’dan; Şöyle demiştir: Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i şöyle buyururken işittim: kendisinden râzi olduğu halde hangi (mü'mine) kadın ölürse Cennet'e girer. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Erkeğin Karısı Üzerindeki Hakkı Nın Beyânı Bâbı
1928-) - “... Abdullah bin Amr (bin el-Âs) (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: dünya, ancak geçici bir yararlanma (yeri)dır. Saliha kadından daha faziletli (üstün) hiç bir dünya metai (= yararlı şey) yoktur.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların En Faziletlisi Nîn Beyânı Bâbı
1929-) - “... (Peygamber'in Mevlâsı) Sevbân (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: ve altın (biriktirme) hakkında inen (Çetin tehdite ait ilâhî emir Tevbe sûresinin 34 ve 39. Ayetleri.) inince, sahâbiler (radıyallahü anhüm), (bir yolculuk esnasında kendi aralarında konuşup) : halde biz malın hangi çeşidini edinebiliriz? dediler. Ömer (radıyallahü anh) : Bunu ben (sorup) size haber veririm, dedi ve binek devesini hemen koşturdu. Ben de onu takip ettiğim halde (ilerde giden) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e yetişti ve: Resûlallah! Malın hangisini edinebiliriz? diye sordu. Bunun üzerine Efendimiz: edinmek isteyen her hangi) biriniz, şükür edici bir kalb, zikir edici bir dil ve âhiretle ilgili işte ona yardım eden imanlı bir karı edinsin) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların En Faziletlisi Nîn Beyânı Bâbı
1930-) - “... Ebû Üsâme (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre kendisi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyuruyordu, demiştir : Allah'tan korkmak (meziyetin) dan sonra sâliha bir karıdan daha hayırlı hiç bir yararlı şey elde etmiş olamaz. (Çünkü) kendisi, ona (neyi) emrederse, emrine itâat eder. Ona bakarsa, o kendisini ferahlandırır. Karısı (nın bir şey yapması veya yapmaması) üzerine yemin ederse, karısı (ona uymakla) kendisinin yeminini yerine getirir. Karısının yanında olmazsa, karısı kendi namusu ve onun malı (nı korumak) hususunda dürüst ve samimî davranır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların En Faziletlisi Nîn Beyânı Bâbı
1931-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (ile şu) dört (hasletleri) için evlenilir: Malı için, soyu için, güzelliği için ve dindarlığı için. (Ey Mü'min sen bunlardan) dindar olanı ele geçirmeye bak. (Eğer dediğim gibi yapmazsan) fakirliğe düşersin,) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Dindar Kadınla Evlenmenin Fazileti Bâbı
1932-) - “... Abdullah bin Amr (bin el-As) (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : (sırf) güzellikleri için nikahlamayınız. Çünkü onların güzelliğinin (böbürlenmek ve kibirlenmek yüzünden) onları tehlikeye atmaları umulur. (Sırf) malları için de onları nikahlamayınız. Çünkü malların onları azdırması (ve günahlar ile şerlere sokması) umulur. Lâkin dindarlıkları için onları nikahlayınız. Şüphesiz, burnunun bir kısmı kesik, kulağı delik ve teni siyah dindar bir câriye (dindar olmayan hür kadından nikahlamak bakımından) efdaldır.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Dindar Kadınla Evlenmenin Fazileti Bâbı
1933-) - “... Câbir bin Abdillah (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) hayatta iken bir kadınla evlendim. Sonra Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e rastladım. Buyurdular ki: (Evlendin mi Yâ Câbir?) Ben: (Evlendim) diye cevap verdim. Buyurdu ki: —(Bakire (kız) mı, yoksa dul mu? (aldın. ) Ben: Dul (aldım), diye cevap verdim. Buyurdu ki: (Niçin birbirinizle oynaşacağınız bir kızla evlenmedin?) Ben : (Bakımları bana ait olan) kız kardeşlerim vardı. Benimle kız kardeşlerim arasına, (bir genç) kızın girmesinden korktum, dedim. Buyurdu ki: (Gayen bu olunca, dul alman daha iyidir. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Bakire Kızlarla Evlenme Nin Fazileti Bâbı
1934-) - “... Abdurrahman bin Salim bin Ukbe bin Üveym bin Sâide el-Ensârî, babasından, O da dedesi (Üveym bin Sâide) (radıyallahü anhüm)’den rivâyet ettiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (Bakire (kız)larla evlenmeye bakınız. Çünkü (dul kadınlara nazaran) onların ağızları daha tatlı, rahimleri daha çok çocuk atıcı ve kendileri aza daha razıdırlar. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Bakire Kızlarla Evlenme Nin Fazileti Bâbı
1935-) - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den işittim, buyurdu ki : ve temizletilmiş olarak Allah'a kavuşmak isteyen kimse, hür kadınlarla evlensin. ) '..... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : çocuk doğurucu kadınla) evleniniz. Çünkü ben (kıyamet günü) sîzin çokluğunuzla iftihar ediciyim. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Hür Kadınlarla Ve Velûd Çok Çocuk Doğurucu Kadınlarla Evlenme Nin Fazileti Bâbı
1937-) - “... Muhammed bin Mesleme (bin Seleme) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre kendisi : bir kadınla evlenmek istedim. Artık ona gizlice bakmak için çalışmaya başladım. Nihayet kendisine âit bir hurma ağaçları içinde ona baktım, demiş, sonra kendisine: Sen, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in sahâbîsi olduğun halde bunu yapar mısın, denilmiş. Kendisi de: Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şöyle buyururken işittim, diye cevap vermiştir: teâlâ bir kadınla evlenme isteğini bir adamın kalbine attığı zaman, artık adamın o kadına bakmasında hiç bir beis yoktur. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Bir Kadınla Evlenmek İsteyince Ona Bakması Nın Meşruluğu Bâbı
1938-) - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; el-Muğîre bin Şu'be (radıyallahü anh) bir kadınla evlenmek istedi. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ona : o kadına bak. Çünkü, bakman (evlendiğinizde) aranızda ülfet ve sevginin devam etmesi için daha uygundur. ) buyurdu. El-Muğîre de (buyurulanı) yaptıktan sonra o kadınla evlendi. Bilâhere, el-Muğîre eşi ile kendisi arasındaki ittifak ve anlaşmadan (tarifi güç memnuniyetini) anlattı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Bir Kadınla Evlenmek İsteyince Ona Bakması Nın Meşruluğu Bâbı
1939-) - “... El-Muğîre bin Şu'be (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına vararak, nikahlamak istediğim bir kadını O'na anlattım. Buyurdu ki: o kadına bak. Çünkü bakman, (evlendiğinizde) aranızda ülfet ve sevginin devam etmesi için daha uygundur. ) Bunun üzerine ben Ensâr (radıyallahü anhumâ)'dan olan bir kadına gidip onu babası ile anasından istedim. Ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in (kızı görmekliğimle ilgili) buyruğunu onlara haber verdim. Bana öyle geliyor ki kızın babası ve anası kızı görmek teklifinden hoşlanmadılar. El-Muğîre (radıyallahü anh) demiştir ki: Kız örtüsü içinde olduğu halde (yapılan) konuşmayı işitti ve bana hitaben: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) senin (bana) bakmanı emir etmiş ise, (bana) bak. Aksi takdirde, Allah'a yemin ederek senin bana bakmamanı isterim, dedi. Bana öyle geliyor ki kız benim ona bakmamı izam etti. El-Muğîre (radıyallahü anh) : Sonra ben ona baktım ve onunla evlendim, demiştir. Râvi demiş ki: (El-Muğîre bu kızla evlendikten) sonra aralarındaki ittifak ve anlaşmadan (tarifi güç memnuniyetini) anlattı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Bir Kadınla Evlenmek İsteyince Ona Bakması Nın Meşruluğu Bâbı
1940-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (din) kardeşinin bir kadına (evlenmek için) istekli çıkması üzerine (o kadına) talip olmasın. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Dîn Kardeşinin Bir Kadına Evlenmek İçin İstekli Çıkması Üzerine O Kadına Talip Olmasın Bâbı
1941-) - “... Abdullah bin Ömer (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: din kardeşinin bir kadına (evlenmek için) istekli çıkması üzerine (o kadına) tâlip olmasın. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Dîn Kardeşinin Bir Kadına Evlenmek İçin İstekli Çıkması Üzerine O Kadına Talip Olmasın Bâbı
1942-) - “... Fâtima bint-i Kays (el-Kureşiyye) (radıyallahü anha)’dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) bana : (Senin (boşanmadan dolayı devam eden) iddetinden çıktığın zaman (iddetihin bittiğini) bana haber ver. ) buyurdu. (îddeti bittikten) sonra Fâtıma O'na haber verdi. Sonra Muâviye (bin Ebi Sufyân), Ebü’l-Cehm bin Suhayr ve Üsâme bin Zeyd (radıyallahü anhüm) Fâtıma'yı nikahlamak için istekli çıktılar. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), (anılan istekliler hakkında Fâtıma'ya) : gelince (o), hiç malı olmayan fakir bir adamdır. Ebü'l-Cehme gelince (O, ) da kadınları çok dövücü bir adamdır. Ve lakin Üsâme (ile evlenmen iyidir) buyurdu. Bunun üzerine Fâtıma: beğenmediğini belirtmek üzere) eliyle şöyle işaret ederek : Üsâme, Üsâme' dedi. (Fâtıma'nın Üsâme ile evlenmeye taraftar olmaması üzerine) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Fâtıma'ya: itâat ve Resulüne itâat senin için hayırdır. ) buyurdu. Fâtıma, demiştir ki : Bunun üzerine ben Üsâme ile evlendim de onunla mutlu oldum. (Veya durumuma kadınlarca gıbta edildi. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam Dîn Kardeşinin Bir Kadına Evlenmek İçin İstekli Çıkması Üzerine O Kadına Talip Olmasın Bâbı
1944-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : kadın, kendisinin açık emri alınmadıkça nikâh olunmaz. Bakire de izni alınmadıkça nikâh olunmaz ve onun izni, susmasıdır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Bakire Ve Dul Kadından Nikâh İçin Emir İstemek Bâbı
1945-) - “... Adiy (bin Amîre) el-Kindî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: kadın, nefsinin arzusunu açıkça söyler. Bakire de rızâsı onun susmasıdır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Bakire Ve Dul Kadından Nikâh İçin Emir İstemek Bâbı
1947-) - “... İbn-i Büreyde (Abdullah)ın babası Büreyde (bin el-Husayb) (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir: bir kız Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına gelerek: hakirliğini benimle giderip yükselmek için beni erkek kardeşinin oğlu ile evlendirdi, diye şikâyette bulundu. (Büreyde) demiştir ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (yapılan nikâhın kabul veya redd) işini kıza verdi. Bunun üzerine kız: babamın yaptığı işi kabul ettim. Velâkin babaların böyle yapmaya hakları olmadığının kadınlarca bilinmesini istedim, dedi. " İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: genç bir kız Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelerek, kendisi hoşlanmadığı halde babasının onun nikâhını kıydığını Efendimize anlattı. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onu (yapılan nikâhın kabul veya reddi için) muhayyer kıldı. ...

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Erginlik Çağına Ermiş Bâkîre Veya Dul Kızı Hoşlanmadığı Halde Onu Evlendiren Babanın Kıydırdığı Nikâha Ait Bâb
1950-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; Şöyle demiştir: altı yaşımda bir kız iken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni nikâh eyledi. (Üç sene sonra) biz Medine'ye hicret ettik. El-Hâris bin el-Hazreç oğullarının konağına indik. Sonra ben sıtmaya tutuldum. Bu nedenle saçım döküldü. (Bu hastalığı atlattıktan sonra) saçım gürleşti. Öyle ki uzayıp omuzlarıma döküldü. (Bir gün) Ben kız arkadaşlarımla beraber salıncakta oynarken annem Ümmü Rûmân benim yanıma gelip beni çağırdı. Bunun üzerine ben annemin yanına geldim. Annemin ne etmek istediğini bilmiyordum. Annem elimi tuttu. (Hızlıca eve doğru yürüdük) Nihayet evimizin kapısı önünde beni durdurdu. Ben yorgunluktan sık sık soluyordum. Soluğum yatışıncaya kadar orada durdurdu, sonra annem biraz su alarak onunla yüzümü ve başımı sıvazlayıp bunun akabinde beni eve koydu. Evin bir odasında bulunan Ensâr'dan bir kadın grubu ile aniden karşılaştım. Bunlar (bana) ; ve bereket üzerine ve nasibin en hayırlısına (kavuştun veya kavuşasın) dediler. Annem beni bunlara teslim etti. Bunlar da benim (başımı yıkadılar ve) kılık kıyafetimi düzleyip süslediler. (O âna kadar hatırıma bir şey gelmediği için) beni hiç bir şey sıkmadı. Ancak Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i kuşluk zamanı habersiz görünce sıkıldım. Biraz sonra kadınlar beni O'na teslim ettiler. O gün ben dokuz yaşında bir kız idim. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Erginlik Çağına Varmamış Kızlarının Nikâhını Kıyan Babaların Akdettikleri Nikâh İn Hükmünün Beyanı Bâbı
1951-) - “... Abdullah (bin Mesud) (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir: (radıyallahü anhâ) yedi yaşında bir kız iken Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onu nikahlamıştır. Ve Âişe dokuz yaşında iken Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onunla zifafa girmiştir. Ve Âişe (radıyallahü anhâ) 18 yaşında iken Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) vefat etmiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Erginlik Çağına Varmamış Kızlarının Nikâhını Kıyan Babaların Akdettikleri Nikâh İn Hükmünün Beyanı Bâbı
1952-) - “... (Abdullah) bin Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre: bin Maz'un (radıyallahü anh) vefat ettiği zaman, (geride yetim) bir kızını bıraktı. İbn-i Ömer: amcası olan dayım Kudame (bin Maz'un) (radıyallahü anh) ona danışmadan nikâhını bana yaptı. Bu (nikâh) İşi kızın babasının ölümünden sonra oldu. Kız, amcasının yaptığı nikâh işinden hoşlanmadı ve el-Muğîre bin Şu'be (radıyallahü anh) ile evlendirmesini arzuladı. (Kız bulûğ çağına vardıktan) sonra amcası onu el-Muğire (radıyallahü anh) ile evlendirdi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Babalarından Başka Kimselerin Kıydıkları Küçük Yaştaki Bakire Veya Dul Kızların Nikâh İn Hükmünün Beyanı Bâbı
1953-) - “... Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu. demiştir: bir kadın ki velîsi onun nikâhının kıyılmamasına izin vermemiş ise onun nikâhı bâtıldır, onun nikâhı bâtıldır, onun nikâhı bâtıldır. (Veliden izinsiz kıyılan nikâhtan) sonra eğer kocası onunla cinsel temasta bulunursa, bu teması sebebi ile ona mehri(nin ödenmesi lüzumu) vardır. Eğer velîler, (kadının nikâhını engelleyecek derecede evlendirme işinde) ihtilâfa düşerlerse artık sultan, hiç bir velîsi olmayanın velîsidir.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Velî Den İzin Siz Hiç Bir Nikâh Olamaz Bâbı
1954-) - “... Âişe ve İbn-i Abbâs (radıyallahü anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: izin)siz hiç bir nikâh olamaz. ) (radıyallahü anhâ)'nın merfu hadîsinde şu ilâve vardır. (Sultan, hiç bir velîsi olmayanın velîsidir. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Velî Den İzin Siz Hiç Bir Nikâh Olamaz Bâbı
1955-) - “... Ebû Mûsâ (el-Eş'ârî) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: izin)siz hiç bir nikâh olamaz.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Velî Den İzin Siz Hiç Bir Nikâh Olamaz Bâbı
1956-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: kadının nikâhını kıyamaz. Kadın kendi nefsinin nikâhını da kıyamaz. Çünkü şüphesiz, zâniye kadın, kendi nefsinin nikâhını kıyan kadındır. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Velî Den İzin Siz Hiç Bir Nikâh Olamaz Bâbı
1957-) - “... (Abdullah) bin Ömer (radıyallahü anhüma)’dan; Şöyle demiştir : (sallallahü aleyhi ve sellem), şiğar (yolu ile nikâhı) yasaklamıştır. Şiğar, bir adamın bir adama şöyle demesidir : veya kız kardeşimi seninle evlendirmem üzere, sen kızını veya kız kardeşini benimle evlendir. Aralarında mehir de yoktur. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Şiğar Suretiyle Nikah In Yasaklanması Bâbı
1958-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem), şiğâr (şekli ile nikâh yapmay)i yasaklamıştır. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Şiğar Suretiyle Nikah In Yasaklanması Bâbı
1959-) - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : şigâr (şekli ile nikâh yapmak) yoktur. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Şiğar Suretiyle Nikah In Yasaklanması Bâbı
1960-) - “... Ebû Seleme (bin Abdirrahman bin Avf) (radıyallahü anhüma)'dan; Şöyle demiştir: Âişe (radıyallahü anhâ)’ye: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in eşlerinin mehiri ne kadar idi? diye sordum. Âişe: O'nun eşleri hakkındaki mehiri 12 okiyye ve bir neşş idi. Neşşin ne olduğunu biliyor musun? O, yarım okiyyedir. O (on iki buçuk okiyye) de beşyüz dirhem (gümüş) tür, diye cevap verdi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların Sadak = Mehir Bâbı
1961-) - “... Ebü’l-Acfâ es-Sülemî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, Ömer bin el-Hattâb (radıyallahü anh) şöyle söyledi, demiştir: Mü'minler!) Kadınların mehiri (ni çoğaltmak) hususunda aşırı gitmeyiniz. Çünkü bunda aşırı gitmek, eğer dünya (hayatın) da övülecek bir şey veya Allah katında bir takva olmuş olsaydı, buna en çok hakkı ve en liyakatli olanınız Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) olacaktı. (Halbuki) O, (muhterem) hanımlarından hiç bir kadının mehirini on iki okiyyeden fazla yapmamış ve O'nun kızlarından hiç bir kadının mehri on iki okiyyeden fazla yapılmamıştır. adam, karısının mehirini gerçekten o kadar ağır görür ki nihayet karısına (karşı) içinde bir düşmanlık olur ve (karısına) : Senin (ile evlenmek) için alaku'l-Kırba (= kırba ipi) veya araku'l-Kırba (= kırba teri) ne varıncaya kadar her şeyin külfetine girdim, der. ..... Abdullah bin Amir bin Rebîa'nın bahası (Amir bin Rebîa) (radıyallahü anhüma)'dan rivâyet edildiğine göre : Fezâre (kabilesin)den bir erkek (mehir olarak) bir çift ayakkabı üzerinde nikâhını kıydı. Sonra Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onun (kıyılan) nikâhını CÂİZ (muteber) saydı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların Sadak = Mehir Bâbı
1963-) - “... Sehl bin Sa'd (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Bir kadın (evlenmek teklifi ile) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e geldi. Efendimiz: (Kim bu kadınla evlenmek ister?) diye sordu. Biraz sonra bir adam: Ben, dedi. Bunun üzerinde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) adama: Demirden bir yüzük bile olsa kadına (mehir olarak bir şey) ver buyurdu. Sonra adam Efendimize demirden bir yüzüğüm (bile) yoktur, (hiç bir şey bulamadım) Dedi. Efendimiz adama: (Kur'an'dan ezberindeki (süreleri kadına öğretmen şartı) üzerine seni onunla tevziç ettim. (Evlendirdim. ) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların Sadak = Mehir Bâbı
1964-) - “... Ebû Saîd-i Hudrî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) Âişe (radıyallahü anhâ) 'yi (mehir olarak) 50 dirhem (gümüş) kıymetindeki ev eşyası üzerine nikahladı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Kadınların Sadak = Mehir Bâbı
1965-) - “... Abdullah (bin Mes'ud) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, kendisine : adam bir kadınla evlenmiş, sonra adam duhul (= kadınla cinsel münâsebet) de bulunmamışken, (nikâh akdinde bir) mehir de tâyin etmemişken ölmüş, meselesi sorulmuştur. demiştir ki Abdullah (radıyallahü anh) : mehir (i misil hakkı) var, kadına (kocasından) miras (hakkı) vardır. Ve kadın üzerinde iddet vardır, demiştir. (Abdullah'ın bu fetvasından) hemen sonra Ma'kıl bin Sinan el-Eşcaî (radıyallahü anh): bint-i Vâşık (radıyallahü anhâ) hakkında Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in aynen böyle hüküm buyurduğuna şâhid oldum, demiştir. ...

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Adam. Karısı İçin Bir Mehîr Tâyin Etmeden Nikâhı Kıyar, Sonra Mehir Durumu Böyle İken Ölür, Bâbı
1967-) - “... Abdullah bin Mes'ud (radıyallahü anh)’den; (Ya) şöyle demiştir : hayrı içine alan veciz sözler ve her hayrın sonuçları (na âit en edebî konuşmalar) veya böyle demiştir: Her hayrın başlangıçları (na dâir en edebi) sözler, (Allah tarafından) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e verildi. O da bize namaz (in sonunda okunan) teşehhüdü ve (nikâh akdi ile benzeri) hacettin başlangıç) hutbesini öğretti. Namaz teşehhüdü şudur: akdi ve benzeri) hacettin başlangıç) hutbesi de şudur. - (bu) hutbene, Allah'ın kitabından şu üç âyeti sonlarına kadar eklersin:

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâh Akdinin Hutbesinin Beyanı Bâbı
1968-) - “... (Abdullah) bin Abbâs (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem) (hutbenin başında:) . . . . . . buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâh Akdinin Hutbesinin Beyanı Bâbı
1969-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: Hamd (etmek) ile başlanılmayan her önemli şey (bereketi) kesilmiş (veya noksan bir şey)dir. )

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Nikâh Akdinin Hutbesinin Beyanı Bâbı
1970-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: evlenme işini (halka) duyurun ve bunun için def çalınız. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Nikâh Kitabı
Konu: Evlenmeyi Duyurmak Bâbı