Sünen-i İbn Mâce Hadis Kitabı

3617-) - “... İbn-i Ömer (radıyallahü anhüma)’dan; şöyle demiştir: olmak aç karnına daha faydalıdır. Hacâmet olmak aklı artırır, hıfzetme (belleme) gücünü artırır, hafız olanın da hıfzetme kabiliyetini kuvvetlendirir. Artık kim hacâmet olmak isterse Allah'ın (mübarek) ismini anarak Perşembe günü (hacâmet) olsun. Cuma günü, Cumartesi günü ve Pazar günü hacâmet olmaktan sakınınız. Pazartesi ve Salı günü de hacâmet olunuz. Çarşamba günü hacâmet olmaktan sakınınız. Çünkü Çarşamba günü, Eyyüb (aleyhisselâm)’ın başına belânın geldiği gündür ve ne cüzzâm (hastalığı) ne de baras (hastalığı) Çarşamba günü veya Çarşamba gecesi dışında kalan hiç bir gün veya gecede meydana gelmez. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Hangi Günlerde Hacâmet Olmak Uygundur. Bâbı
3618-) - “... Akkar bin el-Muğîre'nin babası (El-Muğîre bin Şu’be) (radıyallahü anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: vücûdunu dağlatır veya kendisine nefes edilmesini isterse (Allah'a) tevekkül etmekten sıyrılmış olur. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Vücûdu Dağlamak Bâbı
3619-) - “... İmrân bin el-Husayn (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi dağlamaktan men etti. Sonra ben vücûdumu dağlattım, ama (hastalıktan) kurtulmadım ve (tedavide) başarı elde edemedim. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Vücûdu Dağlamak Bâbı
3620-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: üç şeyde (var)dır: Bal şerbetini içmek, hacâmet âletini vurmak ve ateş ile dağlamak. Fakat ümmetimi ateşle dağlamaktan men ederim.) İbn-i Abbâs bunu merfû (yani Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in buyruğu) olarak rivâyet etmiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Vücûdu Dağlamak Bâbı
3621-) - “... Yahya (bin Sa'd bin Zürâre) (radıyallahü anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre: bin Zürâre (radıyallahü anh) zübaha denilen boğaz hastalığı yakaladı (Sa'd bin Zürâre, Yahya'nın râvisi Muhammed'in ana tarafından dedesidir) Bu hastalık üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) : yemin ederim ki Ebû Ümâme (yani Sa'd bin Zürâre'nin tedavisi) hususunda öyle itina göstereceğim ki hiç kimsenin bir diyeceği kalmayacak) buyurdu ve Sa'd'ı mübarek eliyle dağladı. Sonra Sa'd (kurtarılamayarak) vefat etti. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) : kötü ölüm dilerim. (Çünkü) onlar diyecekler ki: Muhammed, niçin arkadaşından ölümü def edemedi. Halbuki ben, ne onun için ne de kendi nefsim için bir şeye hükümran değilim (yani hüküm ve takdir Allah'a mahsustur)) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Tedavi Maksadı İle Dağlanan, Bâbı
3622-) - “... Câbir (bin Abdillah) (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: bin Ka'b (radıyallahü anh) bir hastalığa tutuldu. Bunun Üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ona bir tabib gönderdi. Tabib ekhal (denilen kol damarı) nı dağladı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Tedavi Maksadı İle Dağlanan, Bâbı
3623-) - “... Câbir bin Abdullah (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre : (sallallahü aleyhi ve sellem) Sa'd bin Muaz (radıyallahü anh)'ın ekhal (denilen kol damar)ını iki defa dağladı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Tedavi Maksadı İle Dağlanan, Bâbı
3624-) - “... Abdullah (bin Ömer) (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûllulah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir; (denilen sürmeyi gözlerinize çekmeyle devam ediniz. Çünkü o, gözü temizleyip görme gücünü artırır ve kirpikleri (besleyip) yetiştirir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Göze İsmid Denilen Sürme Çekmek Bâbı
3625-) - “... Câbir (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şu buyruğu işittim: zaman ismid (denilen sürmeyi gözünüze çekmeye) devam ediniz. Çünkü o, gözü temizleyip görme gücünü artırır ve kılları (yani kirpikleri besleyip) yetiştirir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Göze İsmid Denilen Sürme Çekmek Bâbı
3626-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: en iyisi ismid (denilen sürme) dir. Gözü temizleyip aydınlığını artırır ve kılları (yani kirpikleri) yetiştirir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Göze İsmid Denilen Sürme Çekmek Bâbı
3627-) - “... . Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur : gözlerine sürme çekerse (bir, üç, beş defa gibi) tek yapsın. Kim (böyle tek) yaparsa iyi bir iş işlemiş olur ve kim (çift yapıp tek) yapmazsa (ona) hiç bir günah yoktur.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Gözüne Tek Sayılarda Sürme Çeken Bâbı
3628-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem)'in bir sürmeliği vardı. Ondan her göze üç kez sürme çekerdi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Gözüne Tek Sayılarda Sürme Çeken Bâbı
3629-) - “... Târik bin Süveyd el-Hadramî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Yâ Resûlallah, bizim memleketimizde üzümler var. Biz onun suyunu çıkarıp şarabını içiyoruz (ne buyurulur) ? dedim. O : (Hayır (yapmayınız)) buyurdu. Sonra ben (tekrar) O'na müracaat ederek: Biz onunla hastayı tedavi etmek isteriz, dedim. O: (O (şarap) kesinlikle şifâ değildir ve lâkin bir hastalıktır) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şarap İle Tedavi Olmanın Yasaklığı Bâbı
3630-) - “... Ali (bin Ebî Tâlib) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: en hayırlısı Kur'an'dır. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Kuran-ı Kerim İle Tedavi Olmak Bâbı
3631-) - “... Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in âzadlı cariyesi Selmâ Ümmü Râfi (ve Ebû Râfi'in zevcesi) (radıyallahü anhüm)’den; Şöyle demiştir : (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bir tarafı yaralandığı veya bir tarafında diken battığı zaman o yerin üzerine kına koyardı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Kına İle Tedavi Olmak Bâbı
3632-) - “... Enes (bin Mâlik) (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir: (kabilesin) den bâzı kimseler (Medîne-i Münevvere'de ikâmet etmek üzere) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına gelip yerleştiler. Sonra Medîne-i Münevvere iklimine alışamayıp hastalandılar. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (onlara) : âit bir deve sürüsünün yanına (Gâbe denilen yere) gidip develerin sütlerinden ve idrarlarından içiniz,) buyurdu. Onlar da (öyle) yaptılar. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Develerin İdrarları Nı Tedâvi İçin İçmek Bâbı
3633-) - “... Ebû Saîd(-i Hudrî) (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: iki kanadının birisinde zehir, diğerinde şifâ vardır. Bu itibarla sinek bir yiyecek (veya içecek) içine düştüğü zaman onun tamamını batırınız (sonra çıkarıp atınız). Çünkü sinek (zehirli kanadıyla kendini koruduğu için) önce zehirli kanadını sokar ve şifâyı geciktirir.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Sinek İçinde Yiyecek Veya İçecek Bulunan Kaba Düşer, Bâbı
3634-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: içeceğiniz (şeyle düştüğü zaman, içecek kişi sineğin her tarafını ona batırsın, sonra sineği atsın. Çünkü sineğin iki kanadının birisinde hastalık, diğerinde şifâ vardır. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Sinek İçinde Yiyecek Veya İçecek Bulunan Kaba Düşer, Bâbı
3635-) - “... Âmir bin Rebîa (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: (yani nazar değme işi) hak (yani bir gerçek) dir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değme İşi, Bâbı
3636-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: (yani nazar değme işi) hak (yani bir gerçek)dir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değme İşi, Bâbı
3637-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Allah'a sığınınız. Çünkü göz (değme işi) gerçektir. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değme İşi, Bâbı
3638-) - “... Sehl bin Huneyf'in oğlu Ebû Ümâme (radıyallahü anhüma)’dan; Şöyle demiştir: Sehl bin Huneyf yıkanırken yanından Âmir bin Rebia geçti ve (onun vücûdunun güzelliğini kasdederek) : evlenmemiş örtülü genç kızın cildi dâhil bugünkü gibi (hiç bir güzel) görmedim, dedi. Bu lâftan hemen sonra Sehl bin Huneyf yere yıkıldı. Bunun üzerine Sehl, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e götürülüp O'na: Resûlallah)! Nazar çarpması nedeniyle yere yıkılmış vaziyette Sehl'e yetiş, denildi. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : şüpheleniyorsunuz?) buyurdu. Onlar: Âmir bin Rebia, dediler. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) (Âmir'i azarlayarak) : binâen biriniz (din) kardeşini öldürüyor? Biriniz (din) kardeşinden beğendiği - hayran kaldığı bir şey gördüğü zaman ona mübarek olması için duâ etsin) buyurdu. bir mikdar su istedi ve Âmir'e abdest almasını emretti. Âmir de yüzünü, dirseklerine kadar kollarını, dizlerini ve peştemalının içindekini (yani belden aşağıyı) yıkadı ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir kabta biriken bu suyu) başına dökmesini Âmir'e emretti. Süfyân demiştir ki: Mamer'in Zührî'den rivâyetine göre: Ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) o kabı onun arkasında ters çevirip yere koymasını Âmir'e emretti. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değme İşi, Bâbı
3639-) - “... Esma (bint-i Umeys) (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet edildiğine göre kendisi : Resûlallah (Ebû Talibin oğlu) Cafer'in oğullarına cidden nazar değiyor. Ben onlar için şifâ dileğiyle okutturayım (mı)? demiş. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : Çünkü kader ile yarışan bir şey olsaydı, nazar değme işi (yarışıp) onu geçerdi (yani kaderi değiştirecekti)) buyurmuştur. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değmesinden Dolayı Okumakla Tedavi Olmak İsteyenin Bâbı
3640-) - “... Ebû Saîd(-i Hudrî) (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) (cinlerin ve insanların nazarından Allah'a sığınırım gibi dualarla) cinlerin nazarından, sonra insanların nazarından Allah'a iltica ederdi. Sonra Muavvizetan (yani Felak ve Nâs sûreleri) inince bu sûreleri tuttu ve başkasını (yani diğer duaları) bıraktı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değmesinden Dolayı Okumakla Tedavi Olmak İsteyenin Bâbı
3641-) - “... Âişe (radıyallahü anha)'dan rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem) ona nazardan dolayı nefes ettirmesini emretti. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nazar Değmesinden Dolayı Okumakla Tedavi Olmak İsteyenin Bâbı
3642-) - “... Büreyde (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir : yararlı) nefes etmek, ancak nazar değmesi veya zehirli hayvanın sokmasından dolayı olanıdır. ) " Halide bint-i Enes Ümmü Benî Hazm es-Sâidiyye (radıyallahü anha)'dan rivâyet edildiğine göre : Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e giderek hastaların şifâya kavuşması için okuduğu şeyleri O'na arz etmiş, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de o şeyleri okumasını emretmiş (yani okumasına izin vermiş) tir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şifâ Dileğiyle İzin Verilen Okumalar
3644-) - “... Câbir (bin Abdillah) (radıyallahü anhümâ)'dan; Şöyle demiştir : Âli Amr bin Hazm denilen bir ev halkı zehirli hayvanların zehrinden dolayı nefes ediyorlardı (yani anılan hayvanların zehirlediği hastaya okuyorlardı). Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) nefes etme işlerini yasaklayınca o ev halkı O'na giderek: Yâ Resûlallah! Sen nefes etme işlerini yasakladın. Halbuki biz zehirli hayvanların sokmasıyla olan zehire nefes ediyoruz (ne buyurulur?), dediler. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem), onlara: (Okuduklarınızı bana arzediniz) buyurdu. Onlar da O'na arzettiler. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Bu okuduğunuz şeylerle nefes etmenizde bir sakınca yoktur. Bunlar bir takım ahidlerdir) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şifâ Dileğiyle İzin Verilen Okumalar
3645-) - “... Enes (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem) zehirli hayvanın zehirlemesi, nazar değmesi ve nemle (denilen çıban) den dolayı nefes etmeye izin vermiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şifâ Dileğiyle İzin Verilen Okumalar
3646-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan: Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) yılan ve akrebin sokmasından dolayı nefes etmeye ruhsat vermiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Yılan Ve Akrep Sokması Dolayısıyla Nefes Etmek Bâbı
3647-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: bir adama soktu da adam o gece uyuyamadı. Sonra Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: Falan adamı bir akrep soktu da adam o gece uyuyamadı, denildi. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: Bilmiş olunuz ki o adam akşamladığı zaman; Yaratıkların şerrinden Allah'ın mükemmel kelimelerine sığınırım, deseydi sabahlayıncaya kadar hiç bir akrebin sokması ona zarar vermeyecekti.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Yılan Ve Akrep Sokması Dolayısıyla Nefes Etmek Bâbı
3648-) - “... Amr bin Hazm (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Yılan sokmasından dolayı okunan rukye (nefes etme) yi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e arz ettim. O, bunu emretti (yani okunmasına izin verdi). "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Yılan Ve Akrep Sokması Dolayısıyla Nefes Etmek Bâbı
3650-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem)’in hastaya nefes etmesi bazen şöyle olurdu : (Mübarek şehâdet) parmağına biraz (mübarek) tükürüğünü bulaştırarak (ve parmağını toprağa sürerek) : ismiyle (şifâ dilerim). Şu, bâzımızın tükürüğü ile karışık yurdumuzun toprağıdır, Rabbimizın izniyle hastamızın şifâlanması içindir) buyururdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem İn Hastalara Şifâ Dileğiyle Allaha Sığınarak Ettiği Duâ Ve Ona Cebrâîl Tarafından Aynı Maksadla Edilen Duâ Bâbı
3651-) - “... Osman bin Ebi'l-As es-Sakafî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: helak olmaya yaklaştıran bir ağrıya tutulmuş olduğum halde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gittim. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bana: elini ağıran yerin üzerine koy ve; ismiyle (şifâ diliyorum). Hâlen duymakta olduğum ağrı ve duyacağımdan korktuğum ağrının şerrinden Allah'ın izzet ve kudretine sığınıyorum, duasını yedi defa söyle) buyurdu. Ben de bunu söyledim. Bunun üzerine Allah bana şifâ verdi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem İn Hastalara Şifâ Dileğiyle Allaha Sığınarak Ettiği Duâ Ve Ona Cebrâîl Tarafından Aynı Maksadla Edilen Duâ Bâbı
3652-) - “... Ebû Saîd(-i Hudrî) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre: (Aleyhisselâm), Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelerek: Yâ Muhammed, rahatsız mısın? demiş. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) (de) : (Evet), demiş. Cebrail (O'na nefes ederek) şöyle demiştir: eziyet eden herşeyden kurtulman için Allah’ın ismiyle O'na iltica ederim, sığınırım. Her nefsin veya her gözün ya da her hasedçi (çekememezlik ede) nin şerrinden Allah sana şifâ ihsan buyursun. Allah'ın ismiyle şifâ dileyerek sana okurum. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem İn Hastalara Şifâ Dileğiyle Allaha Sığınarak Ettiği Duâ Ve Ona Cebrâîl Tarafından Aynı Maksadla Edilen Duâ Bâbı
3653-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir : (sallallahü aleyhi ve sellem) hastalığım münâsebetiyle beni (bir ara) ziyarete geldi ve bana: (Cebrail'in bana getirdiği bir rukye (hastanın şifâya kavuşması dileğine dâir dua)yi sana okumayayım mı?) buyurdu. Ben: Babam ve anam sana feda olsun. Oku, Yâ Resûlallah dedim. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) üç kez şu duayı okudu: kavuşmanı dileyerek, Allah'a sığınarak O'nun ismi ile sana okurum. Allah, sendeki her hastalıktan, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden ve hased ettiği zaman hasedçinin şerrinden sana şifâ ihsan buyursun. ) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem İn Hastalara Şifâ Dileğiyle Allaha Sığınarak Ettiği Duâ Ve Ona Cebrâîl Tarafından Aynı Maksadla Edilen Duâ Bâbı
3654-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ )'dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) (torunları) Hasan ve Hüseyin'e korunmaları için; şeytan ve zehirli haşerattan ve dokunan her kötü gözden Allah'ın mükemmel olan kelimelerine (yani Kur'ân âyetlerine veya Allah'ın isim ve sıfatlarına) sığınırım) duasını okurdu. (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Ve babamız İbrahim, İsmail ve İshâk'a ettiği bu dua ile Allah'a sığınırdı) buyurdu veya (Ve babamız İbrahim, İsmail ve Yakûb'a ettiği bu dua ile Allah'a sığınırdı) buyurdu."

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem İn Hastalara Şifâ Dileğiyle Allaha Sığınarak Ettiği Duâ Ve Ona Cebrâîl Tarafından Aynı Maksadla Edilen Duâ Bâbı
3655-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onlara humma hastalığı için ve ağrılar için şu duayı okumalarını öğretmiştir: olan Allah'ın ismiyle (şifâ dilerim). Kan fışkırtan damarın şerrinden ve ateşin hararetinden azametli olan Allah'a sığınırım. ) Ebû Âmir demiştir ki: Ben bunda halka muhalefet ederek; "Naaâr'in" kelimesi yerine; . . . . . . derim. ... Abdurrahman bin İbrahim ed-Dımışkî ..... senediyle bunun mislini Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den rivâyet etmiş ve; (Kanı sesli çıkan damarın şerrinden) demiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Humma Hastalığına Okunan Dua Bâbı
3657-) - “... Ubâde bin es-Sâmit (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem) humma hastalığının şiddetine yakalanmış iken Cebrail (Aleyhisselâm) O'na gelerek şu duayı okudu: o: ismiyle (şifânı dilerim). Sana eziyet eden her şeyden kurtulman, korunman için sana okurum. Hasedçinin hasedinden ve her nazardan Allah sana şifâ ihsan buyursun.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Humma Hastalığına Okunan Dua Bâbı
3658-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) şifâ dileğiyle Allah'a sığınarak hastaya okurken üflerdi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şifâ Maksadıyla Hastaya Okunduğunda Üflemek Bâbı
3659-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) hastalandığı zaman kendi üzerine Muavvize sûrelerini okurdu ve ûflerdi. (Son hastalığında) ağrısı şiddetlenince ben O'na (Muavvize sûrelerini) okur ve bereketini umarak O'nun eliyle vücûdunu sıvardım. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Şifâ Maksadıyla Hastaya Okunduğunda Üflemek Bâbı
3660-) - “... Abdullah (bin Mes'ûd)'un zevcesi Zeyneb (radıyallahü anhâ)’dan; Şöyle demiştir : bir kadın yanımıza girip humre (denilen bir nevi veba) hastalığına okurdu. Ayakları uzun bir divanımız vardı. (Eşim) Abdullah eve gireceği zaman (geldiğini sezdirmek için) öksürüp seslenirdi. Günün birinde Abdullah eve girdi. Okuyucu yaşlı kadın onun sesini duyunca ondan saklandı. Abdullah da gelip yanıma oturdu ve eli bana dokununca bir ipliğe değdi. Sonra: Bu nedir? dedi. Ben de : Humre (denilen) hastalığa benkn için bu ipliğe okundu, dedim. Bunun üzerine Abdullah ipliği çekip keserek attı ve: Abdullah'ın ev halkının şirk (yani Allah'a ortak koşmak) sayılan bir şeyi kullanmaya ihtiyaçları yoktur. Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) 'den: nazarlıklar ve büyü şüphesiz bir şirk (yani Allah'a ortak koşmak)tır) buyurduğunu işittim, dedi. Ben: gün dışarı çıktım da falan adam beni gördü. Bunun üzerine onun tarafındaki gözüm yaşardı. O günden beri gözüme okutturduğum zaman gözümün yaşı durur ve okutmayı bıraktığım zaman gözüm yaşarır, dedim. Abdullah: şeytandır. Sen ona itâat ettiğin zaman seni bırakır ve ona isyan ettiğin zaman parmağı ile senin gözüne dürtüyor. Lâkin eğer sen, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yaptığı gibi yapsaydın senin için hayırlı ve şifâya kavuşman için çok münâsip olurdu: Gözüne su serpip şöyle dersin: (Bu hastalığı gider, Ey insanların Rabbi. Şifâ ver. Ancak sen şifâ verirsin. Senin şifandan başka hiçbir şifâ yoktur. Hiçbir hastalık bırakmayan bir şifâ ihsan buyur,) dedi. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Temâim Nazarlıklar - Muskaları Takmak Bâbı
3661-) - “... İmrân bin Husayn (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: (sallallahü aleyhi ve sellem), kolunda tunçtan bir halka bulunan bir adam gördü ve: halka nedir?) buyurdu. Adam: vahine (denilen kol ağrısın) dan dolayıdır, dedi. Resül-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : çıkart. Çünkü o, senin rahatsızlığını artırır,) buyurdu. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Temâim Nazarlıklar - Muskaları Takmak Bâbı
3662-) - “... Ümmü Cündüb (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in Kurban bayramının ilk günü Akaba cemresine derenin içinden taş attığını gördüm. Resûlüllah taşları attıktan sonra oradan ayrıldı ve arkasında Has'am'den bir kadın gitti. Kadının beraberinde bir belâdan dolayı konuşamama hastalığına tutulan bir çocuğu vardı. Kadın: Resûlallah! Bu, benim oğlum ve ailem ferilerinden kalan tek kişidir. Başına da konuşamama belâsı gelmiştir, dedi. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) : biraz su getirin,) buyurdu. Ona bir mikdar su getirildi. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) (o su ile) ellerini yıkadı ve ağzını çalkaladı. Sonra suyu kadına vererek : bu sudan içir, üzerine bir mikdarını dök ve onun için Allah'tan şifâ dile,) buyurdu. Ümmü Cündüb demiştir ki : Sonra ben kadına rastladım ve: Biraz o sudan bana hibe etmeni diliyorum, dedim. Kadın : O su ancak şu hastayadır, dedi. Ümmü Cündüb demiştir ki : Ben bir yıl sonra kadına rastladım ve oğlunun durumunu sordum. Kadın dedi ki: Oğlum sağlığa kavuştu ve halkın akıllarına benzemeyen bir akıl ile akıllandı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Nüşre Yâni Delinin Şifâya Kavuşması İçin Allaha Sığınarak Edilen Nefes Bâbı
3663-) - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan: Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) Zi't-Tufeyteyni öldürmeyi emretti (ve gerekçe olarak şöyle buyurdu) : Çünkü bu nevî yılan gözün nurunu giderir ve gebe kadının çocuğunu düşürür. (Zi't-Tufeyteyn sözcüğü ile) bir habis yılan çeşidini kasdetmiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Arkasında Siyah Veya Beyaz İki Çizgi Bulunan Yılanı Öldürmek Bâbı
3664-) - “... Sâlim'in babası (Abdullah bin Ömer) (radıyallahü anhüm)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur : öldürünüz ve (Özellikle) Zit-Tufeyteyen (yani arkasında beyaz veya siyah iki çizgi bulunan) çeşidini ve kuyruksuz nevini öldürünüz. Çünkü bu iki nevi yılan gözün nurunu giderir ve gebe kadının bebeğini düşürürler.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Arkasında Siyah Veya Beyaz İki Çizgi Bulunan Yılanı Öldürmek Bâbı
3665-) - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) güzel tefeüül (yani bir şeyi uğurlu, hayırlı saymak) dan hoşlanır ve tıyere (yani bir şeyi uğursuz saymak) dan hoşlanmazdı. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Bir Şeyi Uğurlu Saymaktan Hoşlanan Ve Bir Şeyi Uğursuz Saymaktan Hoşlanmayanın Bâbı
3666-) - “... Enes (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir: (bizatihi, yani Allah'ın takdiri olmaksızın) bulaşıcılığı yoktur, tıyere (yani bir şeyi uğursuz saymak) da yoktur. Ben yararlı tefeüülü (yani bir şeyi uğurlu saymayı) severim.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Bir Şeyi Uğurlu Saymaktan Hoşlanan Ve Bir Şeyi Uğursuz Saymaktan Hoşlanmayanın Bâbı
3667-) - “... Abdullah (bin Mes'ûd) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre : (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Tıyere (yani bir şeyi uğursuz saymak) bir nevî şirk (Allah'a ortak koşmak) tır,) buyurdu. Halbuki bâzı şeyleri uğursuz sayma duygusu az da olsa kalbinde geçmeyenimiz yoktur. Lâkin Allah bu duyguyu tevekkül ile giderir demiştir. "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Bir Şeyi Uğurlu Saymaktan Hoşlanan Ve Bir Şeyi Uğursuz Saymaktan Hoşlanmayanın Bâbı
3668-) - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre ; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) göyle buyurdu, demiştir: bir hastalığın (bizatihi) bulaşıcılığı yoktur, şom tutmak yoktur, öğey ve baykuş (ötmesinin etkisi) yoktur ve Safer (ayının uğursuzluğu) yoktur.) "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Bir Şeyi Uğurlu Saymaktan Hoşlanan Ve Bir Şeyi Uğursuz Saymaktan Hoşlanmayanın Bâbı
3669-) - “... İbn-i Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Hiç bir hastalığın (bizatihi) bulaşıcılığı yoktur, şom tutmak yoktur ve öğey ve baykuş (ötmesinin etkisi) yoktur,) buyurdu. Bunun üzerine bir adam O'na doğru kalkarak: Resûlallah! Bir devede uyuz hastalığı olur sonra deve sürüsü ondan uyuz olur, dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) : (O, kaderedir. Yoksa ilk deveyi kim uyuz etti?) buyurdu, "

Kaynak: Sünen-i İbn Mâce, Tıp Kitabı
Konu: Bir Şeyi Uğurlu Saymaktan Hoşlanan Ve Bir Şeyi Uğursuz Saymaktan Hoşlanmayanın Bâbı