İmam Malik Muvatta Hadis Kitabı

1047-) Abdullah b. Ömer'den: Hastalıktan dolayı muhsar kalan kimse Beytullah'ı tavaf ve Safa ile Merve arasını da sa'y etmedikçe ihramdan çıkamaz. Bu durumda şayet elbiselerini giymek, ilaç almak zorunda kalırsa bunları yapar, fakat fidye vermesi gerekir. Şeybanî, 508.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1048-) Hazret-i Aişe'den: İhramlı kimse Beytullah'ı tavaf etmedikçe ihramdan çıkamaz.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1049-) Eyyûb b. Ebî Temime es-Sahtiyanî, Basralı bir adamdan naklediyor: Mekke'ye doğru yola çıktım, bir süre gittikten sonra uyluk kemiğim kırıldı. Mekke'ye haber gönderdim. Orada bulunan Abdullah b. Abbas'la, Abdullah b. Ömer ve diğerlerinden hiç kimse ihramdan çıkmama izin vermediler. O vaziyette suyun başında tam yedi ay ikamet etmek zorunda kaldım. Bilahare Umre yaparak, ihramdan çıktım.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1050-) Abdullah b. Ömer'den: Beytullah'a varmadan bir hastalıktan dolayı muhsar kalan (Kabe'ye ulaşamayan) kimse, Kabe'de tavaf edip, Safa ile Merve arasında sa'y etmeden ihramdan çıkamaz.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1051-) Süleyman b. Yesar'dan: Saîd b. Huzabe el-Mahzumî Mekke'ye giderken yolda sara hastalığına yakalandı. İhramlı idi. Yol üzerindeki suya gelen birine sorarak Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Zübeyr ve Mervan b. Hakem'i buldu. Başına gelen durumu onlara anlattı. Hepsi de tedavisi gerektiğini ve fidye vermesini, iyileşince Umre yapıp ihramdan çıkmasını, gelecek sene de hac edip uygun bir kurban kesmesini söylediler. Mâlik der ki: Düşmanın dışında bir engelden dolayı muhsar kalanın (Kabe'ye gidemeyenin) durumu biz Medineliler arasında da böyledir.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1052-) Ebû Eyyüb el-Ensari ile Hebbar b. Esved hacca yetişemeyip bayram günü geldiklerinde Hazret-i Ömer onlara, umre yaparak ihramdan çıkmalarını, sonra da ihramsız olarak dönmelerini emretmişti. Ayrıca ertesi sene haclarını ifa etmelerini, kurban kesmelerini, bulamazlarsa üç gün hacda, yedi gün de dönünce toplam on gün oruç tutmalarını emretmişti.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1053-) İmâm-ı Mâlik'ten: İhrama girdikten sonra hastalık, günleri şaşırma, ayı şaşırma gibi engellerden dolayı muhsar kalan, yani haccını zamanında ifa edemeyen kimseler muhsar sayılırlar. Muhsar kalanın yapması gerekenleri yaparlar.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1054-) İmâm-ı Mâlik'e «Mekkeli olup da hac için ihrama giren, sonra da bir yeri kırılan, yahut şiddetli karın ağrısına yakalanan kimsenin ve kocasından boşanan kadının durumu» sorulduğunda şöyle dedi: Bu durumdaki kimseler muhsar (hacca gitmesi engellenmiş) sayılırlar. Mekke'ye dışarıdan gelip de muhsar kalanlara uygulanan bunlara da uygulanır.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1055-) «Hac aylarında umresini yaptıktan sonra hac için ihrama girerek Mekke'de kalan kimsenin bir yeri kırılsa veya herkesle beraber zamanında vakfesini yapma imkânını bulamasa, böyle bir kimsenin nasıl hareket edeceği» konusunda da İmâm-ı Mâlik şöyle der: kalırsa orada iyileşinceye kadar kalır. İyileşince Hill'e çıkarak tekrar Mekke'ye döner, tavaf ve sa'yi yaptıktan sonra ihramdan çıkar. Ertesi sene de haccını ifa ederek kurbanını keser.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1056-) Mekke'den hac için ihrama girdikten sonra tavaf ve sa'yini yapınca hastalanıp herkesle beraber vaktinde vakfeye yetişemeyen kimseyle ilgili olarak da İmâm-ı Mâlik şöyle der: kaçırdığı zaman elinden gelirse Hill'e çıkar, oradan umreye girerek tavaf ve sa'y yapar. Çünkü ilk tavafında Umreye niyet etmemişti. Ertesi sene de haccını ifa ederek kurbanını keser. Şayet Mekke dışından gelmiş de tavaf ve sa'ydan sonra haccını ifa edememişse Umre yaparak ihramdan çıkar, ancak yeniden bir tavaf ve sa'y daha yapar, çünkü ilk yapmış olduğu tavaf ve sa'yde ifa edemediği hacca niyet etmişti. (Son yaptığı ise Umre tavafı ve sa'yidir.) Ertesi sene ise yetişemediği hacını ifa ederek hediy kurbanını keser.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Düşman Dışında Bir Engelden Dolayı Tavaf Yapamayanın Durumu
1057-) Hazret-i Aişe'den: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: «Görmedin mi kavmin Kabe'yi inşa ettikleri zaman İbrahim'in (aleyhisselâm) temellerinden daha dar yapmışlar!» Bunun üzerine ben: Ya Resûlallah! Onu Hazret-i İbrahim'in temeli üzerine yapmayı düşünmüyor musun?» dedim. Hazret-i Peygamber: kavmin küfürden yeni çıkmış olmasaydı, mutlaka yapardım» buyurdu. b. Ömer şöyle demiştir: Şayet Hazret-i Aişe, Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) böyle söylediğini duymuşsa bile, onun Hicr tarafındaki iki köşeyi istilâm etmeden (selâmlamadan) bıraktığım zannetmiyorum. Çünkü Beytullah'ı tavaf ancak o zaman tamam olur. Buharî, Tefsir, 65/2; Müslım hacc.. 13/399,-Ayrıca bkz. Şeybanî, 479.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Kabenin İnşasıyla İlgili Rivâyetler
1058-) Hazret-i Aişe'den: Hicr'de de, Beyt'te de namaz kılarım, fark etmez.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Kabenin İnşasıyla İlgili Rivâyetler
1059-) İbn Şihab'dan: Bazı âlimlerimizin şöyle dediklerini duydum: «Tavafın tamamlanabilmesi için insanların Hicr'in yanından dönmeleri önlenerek arkasından tavaf yapmaları sağlandı.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Kabenin İnşasıyla İlgili Rivâyetler
1060-) Cabir b. Abdullah'tan: Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) üç şavt Kabe çevresindeki tavaf maksadıyla yapılan her dolaşma turuna şavt denir Hacer'ül Esved'den Hacerül Esved'e kadar remel (sert adımlı yürüyüş) yaptığını gördüm. Mâlik'ten: Bizim Medine'de de böyle yapan âlimler eksik olmadı.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Remel Yapılması
1061-) Nafı'den: Abdullah b. Ömer, Hacerül Esved arasında üç şavt remel yapar, dört şavtta da normal yürürdü.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Remel Yapılması
1062-) Hişam b. Urve'den: Babam Beyt'i tavaf ederken üç şavt alçak sesle şöyle diyerek koşardı: «Allahım, senden başka ilâh yoktur, öldükten sonra dirilten sensin.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Remel Yapılması
1063-) Hişam'ın babası Urve naklediyor: Ben Abdullah b. Zübeyr'in Ten'ım'den ihrama girdiğini gördüm. Daha sonra da Beytullah'ın etrafında üç şavt hızlı hızlı tavaf yaptığını gördüm. Şeybanî, 456.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Remel Yapılması
1064-) Nafî'den: Abdullah b. Ömer, Mekke'den ihrama girdiği zaman Mina'dan dönünceye kadar tavaf ve sa'yini yapmazdı. Yine Mekke'den ihrama girdiği zaman tavaf esnasında remel de yapmazdı.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Remel Yapılması
1065-) İmâm-ı Mâlik'ten: Bana gelen Rivâyete göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Beytullah'ı tavaf ettikten sonra iki rekât namaz kılar, Safa ve Merve'ye çıkmak istediği zaman da çıkmadan önce Hacer'ül Esved'i istilam ederdi (selâmlardı). Müslim (Hacc, 15/147), uzun bir hadiste, peygamberimizin haccını anlatırken, Cebir'den Rivâyet eder.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında İstilam Yapılması
1066-) Hişam, babası Urve'den naklediyor: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Abdurrahman b. Avf’a: Hacer'ül Esved'i nasıl istilam ettin Ya Ebû Muhammed?» diye sordu. Abdurrahman da: Gücüm yettiği kadar istilam ettim, yorulunca bıraktım» cevabını verdi. Bunun üzerine Hazret-i Peygamber: Doğru yapmışsın.» buyurdu. Bu, mürsel bir hadistir, İbn Abdilber bu hadisi, Sufyan Sevrî-Hişam-Babası- Abdurrahman b. Avf senediyle mevsul olarak Rivâyet eder.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında İstilam Yapılması
1067-) Hişam b. Urve'den: Babam Beytullah'ı tavaf ettiği zaman Hacerül Esved'in tamamını istilam ederdi. Ancak fenalaşırsa, Yemen köşesini istilam etmezdi. mürsel bir hadistir, İbn Abdilber bu hadisi, Sufyan Sevrî-Hişam-Babası- Abdurrahman b. Avf senediyle mevsul olarak Rivâyet eder.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında İstilam Yapılması
1068-) Hişam, babası Urve'den naklediyor: Ömer b. Hattab, Beytullah'ı tavaf ederken Hacerül-Esved için şöyle derdi: «Sen sadece bir taşsın. Eğer Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) seni öptüğünü görmemiş olsaydım ben de seni öpmezdim.» Daha sonra da onu öperdi. Buharî, Hacc, 25/50; Müslim, Hacc, 15/248 (mevsul olarak Rivâyet ederler).

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sved’in Öpülmesi
1069-) İmâm-ı Mâlik'ten: Bazı âlimlerin Beytullah'ı tavaf ederken Hacerül-Esved'in Yemen köşesini istilam için elleri yukarı kaldırıp indirince ağza koymayı iyi karşıladıklarını duydum.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sved’in Öpülmesi
1070-) Hişam b. Urve babasından şöyle naklediyor: Babam her yedi şavttan sonra iki rekât namaz kılardı. Yedi şavtı tamamladığı halde namaz kılmadığı yoktur. Bu namazları da bazan Makam-ı İbrahim'de, bazan da başka bir yerde kılardı.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1071-) İmâm-ı Mâlik'e: Bir kimse her yedi şavtta bir namaz kılmayı az bularak ilk yedi şavttan sonra veya daha fazlasından sonra hepsini toptan kılabilir mi?» diye soruldu. İmâm-ı Mâlik şu cevabı verdi: Olmaz. Sünnet olan her yedi şavttan sonra iki rekât kılmaktır.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1072-) İmâm-ı Mâlik, tavaf yaparken dalgınlığa düşerek sekiz veya dokuz şavttan sonra farkına varan kimse ile ilgili olarak hakkında da şöyle der: şavttan fazla yaptığını anladığı an bırakır, iki rekât namaz kılar. İkinci bir tavafa başladığı zaman artık fazlalıklar sayılmaz, yeniden bir yedi şavt daha tamamlar, ondan sonra iki rekât namaz kılar. Çünkü tavafta her yedi şavttan sonra iki rekât namaz kılmak sünnettir.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1073-) İmâm-ı Mâlik'ten: rekât namazı kıldıktan sonra yedi şavtı tamamlayıp tamamladığı konusunda şüpheye düşerse tavafı yeniden yapar, iki rekât namazı da yeniden kılar. Çünkü tavafı tamamlamadan (yedi şavt yapmadan) namaz kılınmaz.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1074-) Beytullah'ı tavaf ederken, Safa ile Merve arasında sa'y ederken veyahut da bu ikisi arasında abdesti bozulan kimse, tavafın bir kısmını veya tamamını yapmış, iki rekât tavaf namazını da kılmamışsa, yeniden abdest alıp tavafını yapar, namazını da kılar.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1075-) Sa'y yaparken abdesti bozulursa, sa'yi kesmesi gerekmez. Sa'ye ancak abdestli olarak başlanır.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavaf Esnasında Her Yedi Şavttan Sonra İki Rekât Namaz Kılmak Tavaf Namazı:
1076-) Abdurrahmân b. Abdilkari anlatıyor: Sabah namazından sonra Ömer b. Hattab'la Beytullah'ı tavaf ettik. Ömer tavafinı bitirince, güneşe baktı, henüz daha doğmamıştı. Devesine binerek Zituva'da konakladı ve iki rekât tavaf namazını orada kıldı.  Şeybanî, 440

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sabah Ve İkindi Namazlarından Sonra Tavaf Yapılması
1077-) Ebû Zübeyr el-Mekkî'den: Abdullah b. Abbas'ın ikindiden sonra Beytullah'ı tavaf edip odasına girdiğini gördüm. Orada ne yaptığını bilmiyorum.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sabah Ve İkindi Namazlarından Sonra Tavaf Yapılması
1078-) Ebû Zübeyr el-Mekkî'den: Sabah ve ikindi namazlarından sonra Beytullah'ın etrafı bomboştu, hiç kimse tavaf yapmıyordu.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sabah Ve İkindi Namazlarından Sonra Tavaf Yapılması
1079-) İmâm-ı Mâlik’den: Beytullah'ı tavaf eden bir kimse birkaç tavaf (yedi şavt) dan sonra, sabah namazı veya ikindi için kaamet getirilse İmamla beraber namazını kılar. Daha sonra da tavafını tamamlar. Tavaf namazını güneş doğmadan ya da batmadan (ikindiyi cemaatle kılmışsa) kılamaz. Şayet bu tavaf namazını geciktirir djB akşamdan sonra kılarsa bir mahzur yoktur.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sabah Ve İkindi Namazlarından Sonra Tavaf Yapılması
1080-) İmâm-ı Mâlik'ten: Bir kimsenin sabah ve ikindi namazlarından sonra (yedi şavtlık) tek bir tavaf yapmasında sakınca yoktur, yalnız daha fazla yapamaz. Tavaf namazlarını da Hazret-i Ömer'in yaptığı gibi güneş doğuncaya kadar veya batıncaya kadar geciktirmesinde de bir mahzur yoktur. Güneşin batmasından sonraya bırakılan tavaf namazı istendiği zaman kılınabilir, akşamdan sonra kılınmasında da bir mahzur yoktur. Şeybanî, 439.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Sabah Ve İkindi Namazlarından Sonra Tavaf Yapılması
1081-) Abdullah b. Ömer'den, Ömer b. Hattab şöyle dedi: «Hiç kimse hacdan Beytullah'ı tavaf etmeden dönemez. Hacda yapılan ibadetlerin en sonuncusu Beytullah'ı veda tavafıdır.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Beytullaha Veda Edilmesi 
1082-) Hazret-i Ömer'in bu sözüyle ilgili olarak İmâm-ı Mâlik şöyle der: Allahü teâlâ bilir ama benim zannıma göre Hazret-i Ömer, hacda yapılan ibadetlerin en sonuncununun Beytullah'ı tavaf olduğu hükmünü şu âyeti kerimeden çıkarmaktadır: «Kim hac vazifelerine ve hacda kesilen kurbanlara saygı ve itina gösterirse, bu kalplerin takvasındandır. (Yani imanı kuvvetli olan muttekîler saygı gösterir.)» Hac, 22/32. «Sonra kurban kesilme yeri Beyt-i Atik’e (Kabe) kadardır.» İşte hacla ilgili yapılan her şey, yani hac işlemleri Beyti Atik'de (Kabe civarında)dır. Hac, 22/33. (92)Şeybanî, 517

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Beytullaha Veda Edilmesi 
1083-) Yahya b. Saîd'den: Ömer b. Hattab, Beytullah'a veda tavafı yapmadan ayrılan bir adamı Merruz Zahran'dan geri çevirip veda tavafı yaptırdı. Merruz Zahran: Mekke yakınlarında bir vadinin ismi.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Beytullaha Veda Edilmesi 
1084-) Hişam, babası Urve'den naklediyor: Ziyaret tavafını yapan kimsenin Allahü teâlâ haccının kabulüne hükmeder. herhangi bir engel yoksa, son vazifesinin veda tavafı olması uygundur. Veda tavafını yapmasına bir engel çıkar veya hesapta olmayan biç durum doğarsa Allah onun haccının kabulüne hükmeder.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Beytullaha Veda Edilmesi 
1085-) İmâm-ı Mâlik: «Adamın biri en son yapacağı ibadetin Beytullah'ı tavaf olduğunu bilmese, onun için veda tavafı yapmadan Mekke'den ayrılsa ne olur?» sorusuna şu cevabı veriyor: Bana göre ziyaret tavafını yapmışsa bir şey lâzım gelmez. Ancak eğer Mekke'ye yakın bir yerdeyse döner veda tavafını yapar.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Beytullaha Veda Edilmesi 
1086-) Ümmü Seleme'den: Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) hasta olduğumu söyledim: «Öyleyse cemaatin arkasından bir binek üzerinde tavafını yap» buyurdu. de deveme binerek tavafımı yaptım. O sırada Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Beytullah'ın bir köşesinde namaz kılıyor ve namazda da «Vettur ve kitabin Mestur» sûresini okuyordu. Buharî, Salât, 8/78. Ayrıca bkz. Şeybanî, 476

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavafla İlgili Muhtelif Rivâyetler
1087-) Abdullah b. Süfyan anlatıyor: Abdullah b. Ömer'le beraber oturuyordum, bir ara ona bir kadın gelerek bir fetva sordu: «Ben Beytullah'ı tavaf etmek istiyordum, tam kapıya kadar varınca kanama oldu. Döndüm, kesildi. Sonra tekrar Kabe'nin kapısına kadar geldim, yine kanama oldu. Tekrar döner dönmez kesildi. Bir sefer daha denedim. Mescidin kapısına kadar vardım yine kanama oldu, ne yapayım?» dedi. Abdullah b. Ömer ona şu cevabı verdi: «Bu şeytanın vesvesesindendir, sakın evhamlanma, guslet, bacaklarının arasına bir parça bez koy, sonra da tavafını yap.»  Şeybanî, 471.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavafla İlgili Muhtelif Rivâyetler
1088-) İmâm-ı Mâlik'ten: Sa'd b. Ebî Vakkas vakfe zamanının bitimine çok az bir zaman kala Mekke'ye girdiği zaman tavaf ve sa'y yapmadan Arafat'a çıkar döndükten sonra da tavafım yapardı. Mâlik'ten: Biiznillah caizdir.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavafla İlgili Muhtelif Rivâyetler
1089-) İmâm-ı Mâlik'e: «Bir kimse farz tavafi ifa ederken biriyle durup konuşabilir mi?» diye soruldu. İmâm-ı Mâlik: «Uygun bulmam» cevabını verdi.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavafla İlgili Muhtelif Rivâyetler
1090-) Yine İmâm-ı Mâlik der ki: «Hiç kimse temiz olmadan ne Beytullah'ı tavaf edebilir, ne de Safa ile Merve arasında sa'y edebilir.»

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Tavafla İlgili Muhtelif Rivâyetler
1091-) Cabir b. Abdullah'tan: Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) mescitten çıkıp Safa'ya gitmek istediği zaman «Allah'ın Kur'an'da önce zikrettiğiyle başlayalım» dedi ve sa'ye Safa'dan başladı. Âyet şöyledir: «Safa ve Merve, Allah'ın mukaddes saydığı yerlerdendir...» (Bakara, 2/158).

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say Yapmaya Safa Tepesinden Başlanması
1092-) Cabir b. Abdullah'tan: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Safa'da durduğu zaman üç defa tekbir getirerek, üç defa da: «Allah'tan başka ilah yoktur. Onun hiç bir şekilde benzeri de yoktur. Mülk onundur, hamd ona mahsustur. O her şeye kadirdir» der ve dua ederdi. Daha sonra bunun aynını Merve'de de yapardı.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say Yapmaya Safa Tepesinden Başlanması
1093-) Nafî'den: Abdullah b. Ömer'in Safa'da şöyle dua ettiğini duydum: «Allahım sen, bana dua edin kabul edeyim buyurdun, sen sözünden dönmezsin, benim senden isteğim, İslâmı bana nasip ettiğin gibi, beni müslüman olarak öldürünceye kadar onu bönden söküp almamandır.» Şeybanî, 474

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say Yapmaya Safa Tepesinden Başlanması
1094-) Urve der ki: Ben henüz gençtim, Mü'minlerin annesi Hazret-i Aişe'ye sordum: Allahü teâlâ: «Şüphesiz ki Safa ile Merve, Allah'ın nişanelerindendir. Kim Kabe'yi hacceder veya umre yaparsa, bu ikisini de tavaf (sa'y) etmesinde bir sakınca yoktur,» Bakara, 2/158. buyurduğuna göre, Safa ile Merve'yi tavaf etmeyene bir şey lâzım gelmez.» dedim. Bunun üzerine Hazret-i Aişe: Asla! Şayet senin dediğin gibi olsaydı, âyet, bu ikisini de tavaf etmemesinde bir beis yoktur, şeklinde olurdu. Bu âyet, Ensarla ilgili olarak nazil olmuştur. Cahiliyye devrinde onlar Kudeyd hizasındaki Menat putu için ihrama giriyorlar, Safa ile Merve tepelerini de Sa'y etmeye çekiniyorlardı. Ne zaman ki İslam geldi, Hazret-i Peygambere bu durumu sordular. Allahü teâlâ da bu âyeti kerimeyi inzal buyurdu: «Safa ile Merve Allahın nişanelerindendir. Kim Kabe'yi hacceder veya umre yaparsa Safa ve Merve arasında tavaf (sa'y) etmesinde bir sakınca yoktur.» Bakara, 2/158. Hacc, 25/79; Müslim, Hacc, 15/259,260,261

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say İle İlgili Çeşitli Rivâyetler
1095-) Hişam b. Urve'den: Abdullah b. Ömer'in kızı Şevde, Urve b. Zübeyr'in yanında idi. Yürüyerek hac veya umre için Safa ile Merve arasını sa'ye çıktı. Kendisi şişman bir kadındı. Cemaat yatsı namazından çıkarken ancak dönebildi. İlk ezan okununcaya kadar da tavafını bitiremedi. İlk ezan, cemaati teheccüde uyandırmak için fecirden önce okunurdu. Asrı saadette zaman zaman Hazret-i Bilal bu ezanı okurdu. bazılarının binekli olarak tavaf ettiklerim görür, onları şiddetle bundan menederdi. Urve'den utandıkları için onlar hastayız derlerdi. Urve de onlar için «Umdukları ecri alamazlar, hüsrandadırlar» derdi.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say İle İlgili Çeşitli Rivâyetler
1096-) İmâm-ı Mâlik «Umre yaparken Safa ile Merve arasında sa'y etmeyi unutan bir kimse Mekke'den ayrıldıktan sonra hatırlasa ne yapar?» sorusuna: «Döner ve sa'yini yapar. Şayet bu arada hanımıyla münasebette bulunmuşsa, yine döner sa'yini yapar, Umreden başka bıraktıklarını tamamlar, sonra yeniden bir umre yapması ve kurban kesmesi icabeder.» cevabını verir.

Kaynak: İmam Malik Muvatta, Hac Kitabı
Konu: Say İle İlgili Çeşitli Rivâyetler