Sünen-i Dârimî Hadis Kitabı

1453-) Bize Muhammed İbnu'l-Mübârek haber verip (dedi ki), bize Süfyân b. Uyeyne rivâyet edip dedi ki, Amr b. Dinara; "Câbir b. Abdillah'ı; "Bir adam ok taşırken uğramıştı da, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ona; "Onların temrenlerini, (demir uçlarını) tut!" buyurmuştu, derken işittin mi?" dedim. O da; "evet, (işittim)" dedi.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescidde Silâh Taşımaktan Men
1454-) Bize el-Hakem b. Nâfi’ haber verip (dedi ki), bize Şu'ayb ez-Zühri'den haber verdi (ki, o şöyle demiş); Bana Ubeydullah b. Abdillah haber verdi ki, İbn Abbâs ve Hazret-i Âişe şöyle demişler: 'Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) (vefatına yakın ölüm meleği) indiğinde siyah bir abasını yüzüne örtmeye başlamıştı. Sıkılınca da onu yüzünden açmaktaydı. İşte o, bu halde iken, (yahûdi ve hıristiyanların) yaptıklarının benzerinden sakındırmak üzere şöyle buyurmuştu: Allah'ın laneti yahûdi ve hı ristiyanların üzerine olsun! (Zira) onlar, peygamberlerinin kabirlerini kendilerine mescid edindiler.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Kabirleri Mescid Edinmekten Men’
1455-) Bize Osman b. Ömer rivâyet edip (dedi ki), bize Davûd b. Kays el-Ferrâ’, Sa'd b. İshak'dan, (O da) Ebû Sümâme el-Hannât'dan (naklen) haber verdi ki, o şöyle dedi: Ka'b b. Ucre bana, parmaklarımı birbirine kenetlemiş olduğum bir halde iken Balât'da kavuştu da şöyle dedi: Muhakkakki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Biriniz abdest aldığı, sonra da, namaza (gitmeyi) kasdederek dışarı çıktığı zaman parmaklarını birbirine kenetlemesin!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescide Çıkıldığında Parmakları Birbirine Kenetlemekten Men
1456-) Bize Muhammed b. Yûsuf haber verip (dedi ki), bize Süfyân, Muhammed b. Aclân'dan, (O) el-Makburi'den, (O da) Ka'b b. Ucre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Abdest alıp da mescide yöneldiğin vakit, sakın parmaklarını birbirine kenetleme! Çünkü sen (artık) namazda (sayılırsın). "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescide Çıkıldığında Parmakları Birbirine Kenetlemekten Men
1457-) Bize el-Heysem b. Cemil, Muhammed b. Müslim'den, (O) İsmail b. Umeyye'den, (O) el-Makburi'den, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Kim abdest alır, sonra da, namaza (gitmeyi) murâd ederek dışarı çıkarsa, o, evine dönünceye kadar namazda (sayılır). Binaenaleyh şöyle yapmayın -o (bununla), parmakları birbirine kenetlemeyi kastediyor.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescide Çıkıldığında Parmakları Birbirine Kenetlemekten Men
1458-) Bize Yezîd b. Harun haber verip (dedi ki), bize Muhammed b. Amr, Ebû Seleme'den, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Melekler, bir kula, kalkıp (gitmeksizin) veya abdestini bozmaksızın namaz kıldığı namazgahında (oturmaya) devam ettiği sürece; "Ya Allah, onu bağışla! Ya Allah ona merhamet et!" diyerek hayır dua etmeyi sürdürürler."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazı Beklemek Üzere Mescidde Oturanın Fazileti
1459-) Bize Affân haber verip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme rivâyet edip (dedi ki), bize Eyyûb, Ebû Kılâbe'den, (O) Enes b. Malik'ten, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "İnsanlar mescidlerde (veya "mescidler hakkında") birbirlerine karşı övünmedikçe Kıyamet kopmayacakdır. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescidlerî Süslemek Hakkında
1460-) Bize Ebu'l-Velîd et-Tayâlisî haber verip (dedi ki), bize Şu'be, el-Hakem b. Uteybe'den, şöyle dediğini rivâyet etti: Ben Ebû Cuhayfe'yi, şöyle derken işittim: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir gün) öğle sıcağında Bathâ'ya çıktı ve önünde bir "harbe" (kısa mızrak) olduğu halde öğleyi iki rekât, ikindiyi de iki rekât olarak kıldı. (Bu esnada) kadınlarla binek hayvanları önünden geçiyorlardı,

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Bir Sütreye Doğru Namaz Kılmak
1461-) Bize Musedded haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Sa'id, Ubeydullahtan, (O) Nâfi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) için, kendisine doğru namaz kılmak üzere, harbe (yere) dikilirdi.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Bir Sütreye Doğru Namaz Kılmak
1462-) Bize Ubeydullah b. Abdilmecid haber verip (dedi ki), bine Malik, Zeyd b. Eslem'den, (O) Abdurrahman b. Ebî Sa'id'den, (O da) Ebû Sa'id el-Hudri'den (naklen) rivâyet etti ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Biriniz namaz kılmakta iken hiç kimsenin önünden geçmesine izin vermesin. Şayet dinlemez (ve geçmek için ısrar ederse), onunla vuruşsun. Çünkü o ancak bir şeytândır. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaz Kılanın Sütreye Yaklaşması Hakkında
1463-) Bize el-Hakem İbnu'l-Mübârek ve Abdullah b. Sa'îd Ebû Hâlid el-Ahmer'den, (O) Ubeydullah'tan, (O) Nâfi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) haber verdiler ki; Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) deveyi (kendisine sütre edinerek ona) doğru namaz kılardı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Deveye Doğru Namaz Kılmak
1464-) Bize Abdullah b. Salih haber verip (dedi ki), bana el-Leys rivâyet edip (dedi ki), bana Ukayl, İbn Şihâb'dan rivâyet etti (ki, O şöyle demiş): Bana Urve İbnu'z-Zübeyr rivâyet etti ki; Hazret-i Âişe O'na haber vermiş ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kendisi O'nunla kıble arasında, kocasının (yani Hazret-i Peygamber'in) döşeğinin üzerinde, cenazenin, (namazını kılan kimsenin önünde) enine uzanışı gibi (uzanmış) olduğu halde, namaz kılarmış .

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Kadın, Namaz Kılanın Önünde Olabilir Mi?
1465-) Bize Ebu’l-Velid ve Haccâc haber verip dediler ki, bize Şu'be rivâyet edip (dedi ki), bana Humeyd b. Hilâl haber verip dedi ki, Abdullah İbnu's-Sâmit'i, Ebû Zerr'den (nakilde bulunurken) işittim ki; O şöyle demiş: "Adamın namazını, önünde deve semerinin arka kaşı gibi (bir şey) olmadığında, eşek, siyah köpek ve kadın keser!" (Abdullah) dedi ki, ben; "peki, siyah (köpeğin) kırmızıdan, sarıdan (farklı) durumu nedir?" dedim. O şöyle cevap verdi: Ben (bunu), Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem), senin bana sorduğun gibi sormuştum da O; "Siyah (köpek) şeytandır," buyurmuştu.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazı Kesen Şeylerle Onu Kesmeyen Şeyler
1466-) Bize Ebû Nuaym haber verip (dedi ki), bize İbn Uyeyne, ez-Zühri'den, (O) Ubeydullah b. Abdillah'tan, (O da) İbn Abbâs'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Ben, el-Fazl ile, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Mina'da -veya Arafafda- namaz kıldırmakta iken geldim -yani, bir dişi eşek üzerinde (geldim)- ve safın birini geçtim. Sonra ondan indim ve onu otlamaya bıraktım. Ben de safa girdim, (cemaatle namaza durdum).

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazı Namaz Kılanın Fili Dışında Hiç Bir Şey Kesmez
1467-) Bize Yahya b. Hassan rivâyet edip (dedi ki), bize İbn Uyeyne, Salim Ebu'n-Nadr'dan, (O da) Busr b. Sa'id'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Ebû Cuheym el-Ensari beni, Zeyd b. Hâlid el-Cuheni'ye, O'na, namaz kılanın önünden geçen kimse hakkında Hazret-i Peygamber’den (sallallahü aleyhi ve sellem) ne duyduğunu sormam için göndermişti. (Ben de gidip sormuştum) da O şöyle demişti: Muhakkak ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Birinizin kırk (yıl veya kırk ay yahut kırk gün) ayakta dikilip (namazın bitmesini beklemesi), namaz kılanın önünden geçmesinden daha hayırlıdır." (İbn Uyeyne) dedi ki, "artık bilmiyorum, (Hazret-i Peygamber, kırk) yıl mı, yahut (kırk) ay mı, veya (kırk) gün mü (buyurmuştu). "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaz Kılanın Önünden Geçmenin Mekrûhluğu
1468-) Bize Ubeydullah b. Abdilmecîd haber verip (ded ki) bize Malik, Ömer b. Ubeydillah b. Ma'mer'in âzâdlısı Ebu'n-Nadr'dan rivâyet etti ki, Busr b. Sa'id O'na haber vermiş ki, Zeyd b. Halid el-Cuhenî kendisini namaz kılanın önünden geçen kimse hakkında Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) ne buyururken işittiğini sormak üzere Ebû Cuheym'e göndermişti. (O da gidip sormuştu) da Ebû Cuheym şöyle demişti: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Namaz kılanın önünden geçen kimse bu hususta üzerine (almış olduğu günâhı) bilseydi, kırk (gün veya kırk ay yahut kırk yıl) durması, kendisi için onun önünden geçmesinden daha hayırlı olduğunu (anlardı)". Ebu'n-Nadr dedi ki; "bilmiyorum, (Busr, rivâyetinde) kırk gün mü, yahut (kırk) ay mı, veya (kırk) yıl mı (demişti).

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaz Kılanın Önünden Geçmenin Mekrûhluğu
1469-) Bize Ubeydullah b. Abdilmecid haber verip (dedi ki), bize Eflah -ki O, İbn Humeyd'dir- rivâyet edip (dedi ki), bana Ebû Bekr b. Muhammed rivâyet edip (dedi ki, bana Süleyman el-Ağarr rivâyet edip dedi ki, ben Ebu Hureyre'yi şöyle derken işittim: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Şu Mescidimde (kılınan) bir namaz, Mescid-i Haram hariç, onun dışındaki mescidlerde (kılınan) bin namaz gibidir. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İ Peygamberin Sallallahü Aleyhi Ve Selem Mescidinde Namaz Kılmanın Fazileti
1470-) Bize Musedded haber verip (dedi ki), bize Bişr İbnu'l Fadl rivâyet edip (dedi ki), bize Ubeydullah, Nâfi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Şu Mesidîmde (kılınan) bir namaz, Mescid-i Haram hariç, onun dışındakilerde (kılınan) bin namazdan daha faziletlidir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İ Peygamberin Sallallahü Aleyhi Ve Selem Mescidinde Namaz Kılmanın Fazileti
1471-) Bize Haccâc b. Minhâl rivâyet edip (dedi ki), bize İbn Uyeyne, Sa'id İbnu'l-Museyyeb'den, (O) Ebû Hureyre'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Şu Mescidimde (kılınan) bir namaz, Mescid-i Haram hariç, onun dışındakilerde (kılınan) bin namazdan daha faziletlidir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İ Peygamberin Sallallahü Aleyhi Ve Selem Mescidinde Namaz Kılmanın Fazileti
1472-) Bize Yezîd b. Harun haber verip (dedi ki), bize Muhammed b. Amr, Ebu Seleme'den, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Deve palanları sadece üç mescide, yani Kabe'ye, benim şu Mescidime ve Mescid-i Aksa'ya (gitmek için) bağlanır, (içlerinde ibadet yapmak maksadıyla sadece bu mescidlere yolculuk yapılır). "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Deve Palanları Sadece Üç Mescide Gitmek İçin Bağlanır
1473-) Bize Zekeriyya b. Adiyy, Ubeydullah b. Amr'dan, (O) Zeyd b. Uneyse'den, (O) Cunâde'den, (O) Mekhûl'den, (O) Ebû İdris'ten, (O) Ebu'd-Derdâ'dan, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Kim gece karanlığında namaza (gitmek için) yürürse, Allah ona Kıyamet gününde bir nâr verir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Mescidlere Karanlıklarda Gitmenin Fazileti
1474-) Bize Abdullah b. Salih rivâyet edip (dedi ki), bana el-Leys rivâyet edip (dedi ki), bana Yûnus, İbn Şihâb'dan, şöyle dediğini rivâyet etti: Ebu'l-Ahvas'ı, ibnu'l-Museyyeb'den (naklen) rivâyet ederken işittim ki, Ebû Zerr şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Allah (rahmet ve mağfireti ile), (namazda) yüzünü sağa sola çevirmediği sürece kula yönelik olmaya devam eder. (Kul) yüzünü çevirince, (Allah da rahmet ve mağfiretini) ondan çevirir. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazda Yüzü Sağa Sola Çevirmenin Mekrûhluğu
1475-) Bize Ahmed b. Abdillah haber verip (dedi ki), bize Haccâc b. Muhammed rivâyet edip dedi ki, İbn Cureyc şöyle dedi: Bana Osman b. Ebî Süleyman, Ali el-Ezdîden, (O) Ubeyd b. Umeyr el-Leysî'den, (O da) Abdullah b. Hubşî'den (naklen) haber verdi ki, Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem); "hangi ameller daha faziletlidir?" diye sorulmuş, O da; "Allah'a seksiz iman, ganimetinde hainlik yapılmamış olan cihâd ve riyâ-günâh karışmamış makbul hacc!" buyurmuş. "Peki, denmiş, hangi namaz daha faziletlidir?" "Kıyamı uzun olan (namaz!)" buyurmuş. Bundan sonra; "peki hangi sadaka daha faziletlidir? denmiş. "Malı az olanın gücüne göre verdiği (sadaka!)" buyurmuş. "Peki, denmiş, hangi hicret daha faziletlidir?" "Allah'ın sana haram kıldığı şeylerden hicret etmen, (bunları terketmen!)" buyurmuş. "Peki, hangi cihad daha faziletlidir?" denmiş. "Müşriklerle malıyla, canıyla cihad edenin (cihadı!)" buyurmuş. "Ya hangi ölüm daha şereflidir?" denmiş. "Atı öldürülen, kendi kanı da akıtılan (böylece canıyla, ve malıyla Allah yolunda cihad ederken ölen) kimsenin (ölümü!)" buyurmuş .

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Hangi Namaz Daha Faziletlidir?
1476-) Bize Affân rivâyet edip (dedi ki), bize Hemmâm, Ebû Cemre'den, (O) Ebû Bekr b. Ebî Mûsa'dan, (O da) babasından (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Kim iki serin (namazı) kılarsa Cennet'e girer. " Ebû Muhammed (ed-Dârimi'ye); "iki serin, nedir?" denildi. O da; "sabah ve ikindi (namazlarıdır)" karşılığını verdi.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabah Namazı İle İkindi Namazının Fazileti
1477-) Bize Yahya b. Hassan haber verip (dedi ki), bize Süleyman b. Bilâl, İbrahim b. Ebî Esîd'den, (O) dedesinden, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Sabah namazını kılan kimse, Allah'ın himayesi altındadır. Artık Allah'ın, himayesi altına aldığı kimse hakkındaki teminatını yok etmeyin, ikindi namazını kılan da Allah'ın himayesi altındadır. Artık, Allah'ın, himayesi altına aldığı kimse hakkındaki te'minatını yok etmeyin."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabah Namazı İle İkindi Namazının Fazileti
1478-) Bize Muhammed b. Künâse, Hişâm b. Urve'den, (O) babasından, (O) Abdullah İbnu'l-Erkam'dan, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Namaz vakti geldiği, kişi de helaya (gitmek) istediğinde önce helaya gitsin."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazda Küçük Ve Büyük Abdestin Sıkıştırmasından Men
1479-) Bize Abdullah b. Sa'id rivâyet edip (dedi ki), bize Ebû Halid, Hişâm'dan, (O) İbn Sirin'den, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kişinin, ellerini böğrüne koyarak namaz kılmasını yasakladı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namazda Elleri Böğrüne Koymaktan Men
1480-) Bize Hafs b. Ömer el-Havzî haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Seyyar Ebu’l-Minhâl er-Riyâhî'den, (O da) Ebû Berze'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), yatsıdan önce uyumayı, ondan sonra da konuşmayı kerih görürdü.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Yatsıdan Önce Uyumanın, Ondan Sonra Konuşmanın Menedilmesi
1481-) Bize Bişr b. Sabit el-Bezzâr haber verip (dedi ki), bize Şu'be, el-Muğire'den, (O) eş-Şa'bî'den, (O) el-Muharrer b. Ebî Hureyre'den, (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i Ali'yi (h. 9. yılın hac mevsiminde bazı hükümleri ilân etmek göreviyle Mekke'ye) gönderdiğinde ben O'nunla beraberdim. O, sesi boğuklaşıncaya kadar şu dört şeyi bağırarak söylemişti: "İyi bilin, gerçek şu ki, Cennet'e sadece mü'min kimse ("nefis") girecektir. Bu yıldan sonra hiçbir müşrik kesinlikle haccetmeyecekdir. Hiçbir çıplak kimse Kabe'yi tavaf etmeyecekdir. Kiminle Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) arasında bir antlaşma varsa, [onun antlaşması, müddetine kadar geçerlidir. Müddeti olmayan antlaşmanın] süresi ise dört aya kadardır. Dört (ay) geçince, artık, şüphe yok ki, Allah ve Resûlü müşriklerden uzaktır. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İ Harama Girmesinin Yasaklanması
1482-) Bize Abdullah İbnu'z-Zübeyr el-Humeydi haber veri (dedi ki), bize Harmele b. Abdilaziz İbni'r-Rebî' b. Sebre b. Ma'bed el-Cuhenî rivâyet edip (dedi ki), bana amcam Abdulmelik İbnu'r-Rebî' b. Sebre, babasından, (O da) dedesinden (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Çocuğa, yedi yaşında iken namazı öğretin. Onu, on yaşında iken, (namaz kılmaması) yüzünden dövün. "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Çocuk Namaz Kılmakla Ne Zaman Emrolunur?
1483-) Bize Vuheyb b. Cerir haber verip (dedi ki), bize Mûsa b. Uleyy rivâyet edip dedi ki, babamın şöyle dediğini işittim: Ben Ukbe b. Amir'in şöyle dediğini işittim: Üç vakit var ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi, onlarda namaz kılmaktan, onlarda ölülerimizi defnetmekten menederdi: Güneş doğmaya başladığında, yükselinceye kadar; güneş göğün tam ortasında olduğunda, (batıya) meyledinceye kadar; güneş batmaya yöneldiği vakit, batıncaya kadar.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Hangi Vakitte Namaz Kılmak Mekruh Olur?
1484-) Bize Affân haber verip (dedi ki), bize Hemmâm, Katâde'den, (O) Ebu'l-Aliye'den, (O da) İbn Abbâs'tan (naklen) rivâyet etti kî, O şöyle dedi: Bana, içlerinden biri Ömer İbnu'l-Hattâb olan (Hakkın ve halkın) beğendiği bazı adamlar -ki, bana göre onların en beğenileni Ömer'dir- rivâyet ettiler ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Sabah namazından sonra, güneş doğuncaya kadar namaz kılınmaz. İkindi namazından sonra, güneş batıncaya kadar da namaz kılınmaz."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Hangi Vakitte Namaz Kılmak Mekruh Olur?
1485-) Bize Sa'id İbnur-Rebi' haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Ebû İshak'tan, şöyle dediğini rivâyet etti: El-Esved b. Yezîd ile Mesrûk'u, Hazret-i Âişe'den kesin olarak haber verirlerken işittim ki; O, Resûlüllah'dan (sallallahü aleyhi ve sellem) kesin olarak haber vermiş ki; O, kendi yanında hiçbir gün bulunmamıştı ki, şu iki rekâtı kılmış olmasın.. Ebû Muhammed (ed-Dârimi) dedi ki; "(Hazret-i Âişe) ikindiden sonra (iki rekât namazı) kastediyor."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İkindiden Sonra İki Rekât Namaz Hakkında
1486-) Bize Ferve b. Ebi'l-Mağrâ' haber verip (dedi ki), bize Ali b. Mushir, Hişâm b. Urve'den, (O) babasından, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ikindiden sonra iki rekât (namaz kılmayı) hiç bırakmadı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İkindiden Sonra İki Rekât Namaz Hakkında
1487-) Bize Ahmed b. İsa haber verip (dedi ki), bize Abdullah b. Vehb rivâyet edip (dedi ki), bana Amr İbnu'l-Haris, Bukeyr İbnu’l-Eşecc'den, (O da) İbn Abbâs'ın âzâdlısı olan Küreyb'den (naklen) haber verdi ki; Abdullah b. Abbâs ve Abdurrahman İbnu'l-Ezher ile el-Misver b. Mahreme O'nu (yani Küreyb'i), Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı Hazret-i Âişe'ye göndermiş ve "O'na bizim hepimizden selâm söyle. O'na, ikindiden sonraki iki rekât (namazı) sor ve de ki, biz, senin bu iki (rekât) namazı kıldığını haber aldık. Halbuki bize, Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem), onların (kılınmasını) menettiği (haberi) ulaştı!" demişler. İbn Abbâs demiş ki, "ben de Ömer İbnu'l-Hattâb ile beraber bu iki (rekât namazı kılmamaları) için insanları döverdim." Küreyb sözüne şöyle devam etmiş: Bunun üzerine ben (Hazret-i Âişe'nin) huzuruna girdim ve O'na, kendisinden dolayı beni göndermiş oldukları şeyi bildirdim. O da; "Ümmü Seleme'ye sor!" dedi. O zaman ben, (beni gönderenlerin) yanına çıktım ve onlara (Hazret-i Âişe'nin) bu sözünü haber verdim. sefer beni Hazret-i Ümmü Seleme'ye, Hazret-i Âişe'ye göndermiş oldukları (meselenin) aynısı sebebiyle gönderdiler. (Ben de gittim). Hazret-i Ümmü Seleme de şöyle dedi: Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem), o iki (rekâtın kılınmasını) menederken işitmiştim. Sonra O'nu, bu iki (rekât) namazı kılarken görmüştüm. Gelgelelim bunları kılması vaktine; O ikindiyi kıldırmış sonra, yanımda Haramoğullarına mensub Ensârdan bazı kadınlar varken içeri girmiş ve bu iki (rekât) namazı kılmaya başlamıştı. O zaman ben cariyeyi O'na göndermiş ve demiştim ki; "O'nun yanına dikil ve de ki, Ümmü Seleme şöyle diyor: "Ya Resûlüllah! Seni, bu iki rekâtın (kılınmasını) menederken işitmemiş miydim? Halbuki (şimdi) seni, bunları kılarken görmekteyim!" Şayet O, eliyle ("Namaz kılıyorum, sus!") işareti yaparsa O'ndan geri çekil." (Hazret-i Ümmü Seleme) sözüne şöyle devam etti: Cariye de (dediklerimi) yapmıştı. (Hazret-i Peygamber) ise eliyle işaret etmiş, o da O'ndan geri çekilmişti. Sonra (Hazret-i Peygamber namazını) bitirince (bana dönerek) şöyle buyurmuştu: "Ebû Umeyye'nin kızı! İkindiden sonra (kıldığım) iki rekâtı sordun. Durum şu ki, bana Abdulkays'lı bazı adamlar, müslüman olmak için kabilelerinden geldiler ve beni, öğleden sonraki iki rekattan alıkoydular. İşte bu iki (rekât), o iki (rekattır.)"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: İkindiden Sonra İki Rekât Namaz Hakkında
1488-) Bize Ebû Asım, Malik'ten, (O) Nâfi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) haber verdi ki; Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), evinde öğleden önce iki rekât, öğleden sonra iki rekât, akşamdan sonra iki rekât ve (yine) evinde yatsıdan sonra iki rekât, cumadan sonra iki rekât (nafile) namaz kılardı.'

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sünnet Namaz Hakkında
1489-) Bize Haşim İbnu'l-Kâsım rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be, en-Nu'mân b. Sâlim'den, şöyle dediğini rivâyet etti: Amr b. Evs es-Sekafî'yi, Anbese b. Ebî Süfyân'dan, (O da), Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı Hazret-i Ümmü Habibe'den (naklen) rivâyet ederken işittim ki, O (yani Hazret-i Ümmü Habibe), Hazret-i Peygamber'i (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyururken işitmiş: "Her gün, farzlardan başka nafile (Sünnet) olarak oniki rekât namaz kılan hiçbir müslüman kul yoktur ki, onun Cennet'te bir evi olmasın -veya onun için Cennet'te bir ev yapmış olmasın!-" Ümmü Habibe demiş ki; "Ondan sonra artık ben onları kılmayı hiç bırakmadım." (Hadisin râvilerinden) Amr da, bunun aynısını söylemiştir. En-Nu'mân da, bunun aynısını söylemiştir.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sünnet Namaz Hakkında
1490-) Bize Osman b. Ömer haber verip (dedi ki), bize Şu'be, İbrahim b. Muhammed İbni’l-Muntesir'den, (O) babasından, (O da) Hazret-i Âişe'den (radıyallahü anha) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) öğleden önce dört, sabahtan önce iki rekât (nafile namaz kılmayı) bırakmazdı.'

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sünnet Namaz Hakkında
1491-) Bize Yezîd b. Harun haber verip (dedi ki), bize el-Cerir, Abdullah b. Bureyde'den, (O da) Abdullah b. Muğaffel'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Her iki ezan (yani ezan ile kamet) arasında, (Sünnet olarak kılınacak) namaz vardır, her iki ezan arasında namaz vardır, her iki ezan arasında namaz vardır, dileyen kimse için."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Akşamın Farzından Önce İki Rekât Namaz Kılmak
1492-) Bize Sa'id İbnu'r-Rebî’ haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Amr b. Amir'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Ben Enes'in şöyle dediğini işittim: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında, müezzin akşam namazı için ezan okurdu da, Resûlüllah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) Ashabının ileri gelenleri kalkar, (namaz kılmak için) direklere doğru koşuşurlardı. Nihayet, onlar bu şekilde (direklerin diplerinde namaz kılarlar) iken, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (evinden Mescid'e) çıkardı. (Enes) sözüne şöyle devam etti: (Hazret-i Peygamber'in, ezandan sonra evinde) beklemesi az sürerdi.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Akşamın Farzından Önce İki Rekât Namaz Kılmak
1493-) Bize Sa'id b. Amir, Hişâm'dan, (O) Muhammed'den, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) haber verdi ki; O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) o ikisinde okuduğu şeyleri gizli okurdu. (Hazret-i Âişe, daha sonra, Hazret-i Peygamber'in sabahın sünnetinde) "Kul Yâ Eyyuhel-Kâfırûn" (Sûresi) ile "Kul Huve'llahu Ahad" (Sûresini) okuduğunu) zikretti Sa'id dedi ki, ("...o ikisinde" sözü ile), "sabahın iki rekât (sünnetinde..." denmek istenmiştir).

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinde Kıraat
1494-) Bize Musedded rivâyet edip (dedi ki), bize Yahya, Ubeydullah'tan rivâyet etti (ki, O şöyle demiş); Bana Nâfi', İbn Ömer'den rivâyet etti (ki, O şöyle demiş): Bana Hazret-i Hafsa rivâyet etti ki; Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), fecir attıktan sonra kısa iki rekât namaz kılardı. (Bu vakit), esnasında benim, Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) huzuruna girmediğim bir zamandı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinde Kıraat
1495-) Bize Halid b. Mahled rivâyet edip (dedi ki), bize Malik, Nâfiden, (O) İbn Ömer'den, (O da) Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı Hazret-i Hafsa'dan (naklen) rivâyet etti ki; O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), müezzin sabah ezanını bitirip sabah (namazının vakti) başlayınca, (farz) namaza kamet getirilmesinden önce kısa iki rekât namaz kılardı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinde Kıraat
1496-) Bize Muhammed b. Ahmed b. Ebî Halef haber verip (dedi ki), bize Süfyân b. Uyeyne, Amr'dan, (O) ez-Zühri'den, (O) Sâlim'den, (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki; Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) cumadan sonra iki rekât (nafile-sünnet) namaz kılardı. Hazret-i Hafsa da O'na (yani Salim'in babası İbn Ömer'e) haber vermiş ki; (Hazret-i Peygamber), sabah aydınlandığında iki rekât (nafile-sünnet) namaz kılarmış .

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinde Kıraat
1497-) Bize Abdullah b. Sa'id rivâyet edip (dedi ki), bize Abdullah b. İdris, Mâlik b. Enes'den, (O) Salim Ebun'n-Nadr'dan, (O) Ebû Seleme'den, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), sabahın (farzından) önce iki rekât namaz kılınca, şayet bir ihtiyacı var idiyse bunu benimle konuşur, yok idiyse namazı (kıldırmaya) çıkardı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinden Sonra Konuşma
1498-) Bize Yezîd Harun, İbn Ebî Zîb'den, (O) ez-Zühri'den, (O) Urve'den, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), yatsı ile sabah arasında, her iki rekâtta bir selâm vermek ve (son) bir (rekâtta) da vitir kılmak üzere onbir rekât namaz kılardı. Sonra müezzin (sabah) ezanını bitirince kısa iki rekât namaz kılar, ardından, müezzin kendisini (çağırmaya) gelinceye kadar yan üstü yatar, (o gelince) de onunla beraber (namaza) çıkardı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Sabahın İki Rekât Sünnetinden Sonra Yan Üstü Yatma
1499-) Bize Ebû Asım, Zekeriyyâ b. İshak'tan, (O) Amr b. Dinar'dan, (O) Süleyman b. Yesâr'dan, (O da) Ebû Hureyre'den (naklen) rivâyet etti ki; O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Namaz (için) kamet getirildiğinde artık (kendisi için kamet getirilen) bu farzdan başka hiç bir namaz (kılınmaz). "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaza Kamet Getirildiğinde Artık Bu Farzdan Başka Hiç Bir Namaz Kılınmaz
1500-) Bize Ebû Hafs Amr b. Ali el-Fellâs haber verip (dedi ki), bize Ğunder, Şu'be'den, (O) Verkâ'dan, (O) Amr b. Dinar'dan, (O) Ata' b. Yesâr'dan, (O) Ebû Hureyre'den, (O) Hazret-i Peygamber’den (sallallahü aleyhi ve sellem) onun, (yani bir öneki hadisin) benzerini rivâyet etti.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaza Kamet Getirildiğinde Artık Bu Farzdan Başka Hiç Bir Namaz Kılınmaz
1501-) Bize Haşim İbnu'l-Kasım rivâyet edip (dedi ki), bize Şube, Sa'd b. İbrahim'den, (O) Hafs b. Asım b. Ömer'den, (O da) İbn Buhayne'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: (Bir gün) namaza kamet getirilmiş, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de, o iki rekâtı (yani sünneti) kılan bir adam görmüştü (de ona gizlice birşeyler söylemişti). Sonra Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazını bitirince, cemaat (Hazret-i Peygamber'in ona ne söylediğini sormak için, adamın) etrafını sarmıştı. O zaman Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ona (yüksek sesle tekrar); "Sabahı dört (rekât) olarak mı kılıyorsun?" buyurmuştu.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaza Kamet Getirildiğinde Artık Bu Farzdan Başka Hiç Bir Namaz Kılınmaz
1502-) Bize Müslim rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme, Amr b. Dinar'dan, (O) Atâ' b. Yesâr'dan, (O) Ebû Hureyre'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki; O şöyle buyurdu: "Namaza kamet getirildiğinde artık, (kendisi için kamet getirilen) bu farzdan başka hiçbir namaz (kılınmaz)." Ebû Muhammed (ed-Dârimi) dedi ki; "(insan) evinde olduğu zaman, (camide bir farz namaza kamet getirildikten sonra başka bir namaz kılarsa) ev(deki bu durum, camideki benzerinden) daha hafiftir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Namaz Kitabı
Konu: Namaza Kamet Getirildiğinde Artık Bu Farzdan Başka Hiç Bir Namaz Kılınmaz