Sünen-i Dârimî Hadis Kitabı

3454-) Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Beşir -ki O, İbnu'l-Muhacir'dir-, rivâyet edip (dedi ki), bana Abdullah b. Bureyde, babasından rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Ben (birgün) Hazret-i Peygamberin (sallallahü aleyhi ve sellem) yanında oturmaktaydım. O'nu şöyle buyururken işittim: "Bakara Sûresini öğrenin! Çünkü onun öğrenilmesi bereket, terkedilmesi büyük üzüntü (sebebidir). Bâtıl şeylerle uğraşanlar onu (öğrenmeye ve devamlı okumaya) güç yetiremezler!" Sonra O bir müddet susmuş, ardından şöyle buyurmuştu: "Bakara Sûresi ile Âl-i İmrân Sûresini öğrenin. Çünkü onlar (bu dünyada) iki aydınlatıcıdır. Onlar Kıyamet'te ise, iki bulutmuş veya iki gölgelikmiş, yahut kanatlarını açarak dizilmiş iki kuş sürüsüymüş gibi, dostlarını gölgelendireceklerdir! Kur'an da, dostu Kıyamet günü kabrinden çıktığında, (onun kurtulması için gayret etmekten dolayı) rengi solmuş adam şeklinde ona rastlayacak ve ona; "beni tanıyor musun?" diyecek. O, "seni tanımıyorum" cevabını verecek. O zaman Kur'an da şöyle diyecek: "Ben, seni öğle sıcaklıklarında susatan, senin geceni uykusuz bırakan dostun Kur'an'ım. Şüphesiz ticaretle uğraşan herkes ticaretinin ardından (kazanç bekler). Sen ise bütün ticaretlerin ardından (beklenen kazançtan daha fazlasını alacaksın)!" O zaman onun sağ eline, sahip olma -istediği gibi kullanma- (yetkisi), sol eline ebedilik verilecek; başına da vakar tacı konulacak. Onun annesiyle babasına da kıymeti dünyayla biçilemeyecek iki takım elbise giydirilecek de onlar; "bunlar bize niye giydirildi?" diyecekler. Onlara; "çocuğunuz Kur'an'ı öğrendiğinden, Kur'an'la amel ettiğinden dolayı!" denilecek. Sonra ona (yani Kur'an'ın dostuna); "oku ve Cennet'in katlarına ve odalarına çık!" denilecek. Artık o, ister çabuk çabuk okusun, ister yavaş yavaş, okuduğu sürece yukarı çıkmaktadır."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti
3455-) Bize Abdullah b. Salih rivâyet edip (dedi ki), bana Muaviye, Kbû Yahya Suleym b. Âmir'den rivâyet etti ki, O, Ebû Umâme'yi şöyle derken işitmiş: Hakikaten bir kardeşinize rüyada gösterildi ki, insanlar sarp, uzun bir dağın yamacında yola dizilmişler. Bu dağın başında da şöyle seslenen iki yeşil ağaç var: Bakara Sûresini okuyan var mı? İçinizde Al-i İmran Sûresini okuyan var mı?" Bir adam; "evet" deyince, onlar, tutunması için salkımlarını sarkıtıyor ve ona dağ (yolunu) keyifle yürütüyorlar! Ebû Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "El-a'zak: salkımlar, dallar" demektir.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti
3456-) Bize Abdullah b. Ca'fer er-Rakkî, Ubeydullah b. Amr'dan, (O) Zeyd'den, (O) Câbir'den, (O) Ebu'd-Duha'dan, (O) Mesrûk'tan, (O da) Abdullah'tan (naklen) rivâyet etti. (Mesrûk) demiş ki: Bir adam Abdullah'ın yanında Bakara ile Al-i İmrân'ı okumuştu da, O şöyle demişti: "Sen iki Sûre okudun ki, onlarda Allah'ın, kendisiyle dua edildiğinde icabet ettiği, (birşey) istendiğinde verdiği en büyük ismi vardır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti
3457-) Bize Muhammed b. İsmail b. Saîd rivâyet edip (dedi ki), bize Abdusselam b. Harb, el-Cureyrî'den, (O) Ebû Attâf’tan, (O da) Ka'b'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Kim Bakara ve Al-i İmrân'ı okursa, onlar Kıyamet günü gelir, şöyle derler: "Yâ Rabbi, ona hiçbir muaheze olmasın!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti
3458-) Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize İsrail, Ebû İshak'tan, (O da) Suleym b. Hanzala el-Bekri'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Abdullah b. Mes'ûd dedi ki: "Kim Al-i îmrân'ı okursa o zengindir. (Artık) kadınlar süslenmişlerdir, (onun kendilerine talip olmasını beklerler!)" Ebû Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "Muhabbere", "süslenmiş" demektir.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti Hakkında
3459-) Bize İshak b. İsa, İbn Lehîa'dan, (O) Yezid b. Ebi Habib'den, (O) Ebu'l-Hayr'dan, (O da) Hazret-i Osman b. Affan'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Kim bir gecede Al-i İmrân'ın sonunu okursa, ona bir geceyi tamamen ibadetle geçirme (sevabı) yazılır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti Hakkında
3460-) Bize Muhammed İbnu'l-Mübarek rivâyet edip (dedi ki), bize Sadaka b. Halid, Yahya İbnu'l-Hâris'ten, (O da) Mekhûl'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Kim Cuma günü Al-i İmrân Sûresini okursa, melekler onun için geceye kadar Allah'tan bağış dilerler!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti Hakkında
3461-) Bize el-Kasım b. Sellâm Ebû Ubeyd rivâyet edip dedi ki, bana Ubeydullah el-Eşceî rivâyet edip (dedi ki), bana Mis'ar rivâyet edip (dedi ki), bana Câbir, içine düştüğü (yanlış görüşe) düşmesinden önce eş-Şa'bi'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Abdullah dedi ki; "Al-i İmrân Sûresi fakirin en güzel hazinesidir! O, gecenin sonunda kalkıp onunla geceyi ihya eder!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti Hakkında
3462-) Bize Muhammed b. Saîd rivâyet edip (dedi ki), bize Abdusselam, el-Cüreyrî'den, (O da) Ebu's-Selil'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Bir adam birini öldürmüştü... (Ebu's-Selil, sözünün devamında) şöyle demiş: Bunun üzerine cinler vadisine, içinde yürüyen herkesi cinlerin çarptığı vadiye sığınmış. Bu vadinin kenarında da iki rahib varmış. (Adam orada) akşamladığında onlardan biri diğerine; "adam vallahi mahvoldu!" demiş. (Ebu's-Selil) sözüne şöyle devam etmiş: Derken (adam) Âl-i İmrân Sûresini (okumaya) başlamış. (Bitirince rahibler); "işte güzel bir Sûre okudu; belki kurtulacak!" demişler. (Ebu's-Selil, sözüne devamla) demiş ki, sonunda (adam) sağ selim sabaha varmış. Ebû Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: Ebu's-Selil, Dureyb b. Nukayr'dır; yani İbn Nufeyr'dir.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: İ İmran Sûresinin Fazileti Hakkında
3463-) Bize Muaz b. Hâni’ rivâyet edip (dedi ki), bize İbrahim b. Tahmân rivâyet edip (dedi ki), bize Asım, el-Museyyeb b. Rafî'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Es-Seb'u't-Tuvel, Tevrat'ın benzeri; el-Miîn, İncil'in benzeri; el-Mesâni, Zebur'un benzeri; Kur'an'ın ondan sonraki geri kalanı ise (bize verilen) fazlalıktır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Enam Ve Diğer Sûrelerin Fazileti
3464-) Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Zübeyr, Ebû İshak'tan, (O) Abdullah b. Halife'den, (O da) Hazret-i Ömer'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Enam, Kur'an'ın en üstün (Sûrelerindendir)!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Enam Ve Diğer Sûrelerin Fazileti
3465-) Bize Müslim b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), Hemmâm, Ebû İmrân el-Cevni'den, (O) Abdullah b. Rebah'tan, (O da) Ka'b'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Tevrat'ın başlangıcı En'am, sonu Hûd (Sûresi gibidir)!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Enam Ve Diğer Sûrelerin Fazileti
3466-) Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize Hemmâm, Ebû İmrân el-Cevni’den, (O da) Abdullah b. Rebah'tan (naklen) haber verdi ki, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Cuma günü Hûd Sûresini okuyun!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Enam Ve Diğer Sûrelerin Fazileti
3467-) Bize Müslim b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Hemmâm rivâyet edip (dedi ki), bize Ebû İmrân el-Cevni, Abdullah b. Rebah'tan, (O da) Ka'b'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Cuma günü Hûd Sûresini okuyun!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Enam Ve Diğer Sûrelerin Fazileti
3468-) Bize Ebu'l-Muğîre rivâyet edip (dedi ki), bize Abde, Halid b. Ma'dan'dan rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Kim Kehf Sûresinden on ayet okursa, Deccaldan korkmaz!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kehf Sûresinin Fazileti Hakkında
3469-) Bize Muhammed b. Kesir, el-Evzaî'den, (O) Abde'den, (O da) Zirr b. Hubeyş'ten (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Kim gece kalkmak istediği zaman için Kehf Sûresinin sonunu okursa, o (zamanda) kalkar!" Abde sözüne devamla dedi ki: "Bu haber üzerine biz bunu denedik de, öyle olduğunu gördük."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kehf Sûresinin Fazileti Hakkında
3470-) Bize Ebu'n-Nu'man rivâyet edip (dedi ki), bize Huşeym rivâyet edip (dedi ki), bize Ebû Haşim, Ebû Miclez'den, (O) Kays b. Abbâd'dan, (O da) Ebû Said el-Hudri'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Kim cuma gecesi Kehf Sûresini okursa, onun için, kendisiyle Atik Ev (Kabe) arasında bir nur parlar!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kehf Sûresinin Fazileti Hakkında
3471-) Bize Ebu'l-Muğîre haber verip (dedi ki), bize Abde, Halid b. Ma'dan'dan rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Şu kurtarıcı (Sûreyi) -ki O, Elif Lâm Mim-Tenzü'dir-, okuyun. Çünkü gerçekten bana ulaştı ki, bir adam onu okur, başka hiçbir şey okumazmış. O, günahları da çok olan biriymiş. Nihayet (âhirette hesap günü geldiğinde bu Sûre) kanadını onun üzerine yaymış ve "yâ Rabb'i, onu bağışla! Çünkü o beni çok okurdu!" demiş. Rabb da onun adam hakkındaki şefaatini kabul etmiş ve şöyle buyurmuş: 'Ona her günahına karşılık bir iyilik yazın ve onu bir derece yükseltini"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3472-) Bize Affân rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme rivâyet edip (dedi ki), bize Ebu'z-Zübeyr, Abdullah b. Damra'dan, (O da) Ka'b'dan (naklen) haber verdi ki, O şöyle demiş: "Kim Tenzil (Secde) Sûresi ile Tebareke'llezî bi-Yedihi’l-Mülk Sûresini okursa, ona yetmiş iyilik yazılır, ondan bu sebeple yetmiş kötülük düşürülür ve o, bundan dolayı yetmiş derece yükseltilir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3473-) Bize Abdullah b. Salih rivâyet edip (dedi ki), bana Muaviye b. Salih rivâyet etti ki O, Ebû Halid Amir b. Ceşib ile Bahir b. Sa'd'ı rivâyet ederlerken işitmiş ki, Halid b. Ma'dan şöyle demiş: Şüphesiz Elif-Lâm-Mim-Tenzil Sûresi kabirde, (hayattayken kendisini okumuş olan) arkadaşı için; "Allah'ım, eğer ben senin Kitab'ından değilsem beni ondan sil!" diyerek mücalede eder. O, kuş gibi de olup kanadını onun üzerine gerer. Böylece ona şefaat edip onu kabir azabından korur." (Bu haberin) benzeri Tebâreke Sûresi hakkında da vardır. Bu sebeple Halid bunları okumadıkça gecesini geçirmezmiş.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3474-) Bize Nuaym haber verip (dedi ki), bize Süfyân, Leys'ten, (O) Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Câbir'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Elif-Lâm-Mim-Tenzil (Secde) Sûresi ile Tebâreke Sûresini okumadıkça uyumazdı.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3475-) Bize Mûsa b. Halid rivâyet edip (dedi ki), bize Mu'temir, Leys'ten, (O da) Tâvûs'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "O ikisi (yani Secde Sûresi ile Mülk Sûresi) Kur'an'daki her Sûreden altmış derece üstün kılındı!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3476-) Bize Haccac b. Minhâl haber verip (dedi ki), bize Şu'be rivâyet edip (dedi ki), bana Amr b. Mürre rivâyet edip şöyle dedi: Mürre'yi şöyle derken işittim: Kabirdeki bir adama (azab meleği) gelmiş de (adam) kabrinin köşesine gitmiş. (Melek de oraya gitmiş). O zaman Kur'an'dan otuz ayetlik bir Sûre onun için mücadele etmeye koyulmuş (ve onu kurtarmış)!" (Mürre sözünün devamında) demiş ki: Bunun üzerine ben ve Mesrûk baktık da Kur'an'da Tebâreke Sûresi dışında otuz ayetlik bir Sûre bulamadık.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Secde Sûresi İle Tebârekenin Fazileti
3477-) Bize İbrahim İbnu'l-Münzir rivâyet edip (dedi ki), bize İbrahim İbnu'l-Muhacir İbni'l-Mismar, Ömer b. Hafs b. Zekvân'dan, (O) el-Hurakaoğulları'nın azadlısından, (O da) Ebû Hüreyre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Şüphesiz zâtında ve sıfatlarında noksanlıklardan uzak ve şanı yüce olan Allah, Tâhâ ve Yasin'i gökleri ve yeri yaratmasından bin yıl önce okumuş. O zaman Melekler Kur'anı işittiklerinde şöyle demişler: Bunun kendisine ineceği ümmete ne mutlu! Bunu taşıyacak gönüllere ne mutlu! Bunu konuşacak dillere ne mutlu!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Taha Sûresi İle Yasin Sûresinin Fazileti
3478-) Bize Ebul-Velid Mûsa b. Halid rivâyet edip (dedi ki), bize Mu'temir, babasından rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Bana el-Hasan'dan ulaştı ki, O şöyle demiş: "Kim bir gecede Allah'ın rızasını -veya "Allah'ın razılığını"- kazanmak için Yasin'i okursa, o bağışlanır!" (Mu'temir'in babası sözüne devamla) şöyle demiş: "Bana ulaştı ki, o (yani Yasin) bütün Kur'an'a denk olur!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Yasin Sûresinin Fazileti Hakkında
3479-) Bize Muhammed b. Saîd rivâyet edip (dedi ki), bize Humeyd b. Abdirrahman, el-Hasan b. Salih'ten, (O) Harun Ebû Muhammed'den, (O) Mukâtıl b. Hayyân'dan, (O) Katâde'den, (O da) Enes'ten (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Şüphesiz her şeyin kalbi vardır. Şüphesiz Kur'an'ın kalbi ise Yasin'dir. Kim onu okursa, sanki Kur'an'ı on kere okumuş olur." Muhammed'in meçhul olması sebebiyle zayıftır.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Yasin Sûresinin Fazileti Hakkında
3480-) Bize el-Velid b. Şucâ’ rivâyet edip (dedi ki), bana Ziyad b. Haysame, Muhammed b. Cuhâde'den, (O) el-Hasan'dan, (O da) Ebû Hüreyre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Kim bir gecede Allah'ın rızasını kazanmak için Yasini okursa o, o gece bağışlanır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Yasin Sûresinin Fazileti Hakkında
3481-) Bize el-Velid b. Şucâ’ rivâyet edip (dedi ki), bana Ziyad b. Hayseme, Muhammed b. Cuhâde'den, (O da) Atâ b. Ebi Rebah'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Bana ulaştı ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Kim gündüzün başlangıcında Yasini okursa, onun ihtiyaçları giderilir."

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Yasin Sûresinin Fazileti Hakkında
3482-) Bize Amr b. Zurâre rivâyet edip (dedi ki), bize Abdulvehhâb rivâyet edip (dedi ki), bize Raşid Ebû Muhammed el-Hımmânî, Şehr b. Havşeb'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: İbn Abbas demiş ki: "Kim sabaha ulaştığında Yasin'i okursa, ona, akşama ulaşıncaya kadar o gününün kolaylığı bahşedilir. Kim de onu bir gecenin başlangıcında okursa, ona da sabaha ulaşıncaya kadar o gecenin kolaylığı bahşedilir!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Yasin Sûresinin Fazileti Hakkında
3483-) Bize Ya'lâ rivâyet edip (dedi ki), bize İsmail, Abdullah b. İsa'dan rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Bana bildirildi ki; "kim cuma gecesi Ha-Mim-Duhân Sûresini, ona inanarak ve onun doğru olduğunu kabul ederek okursa, sabaha bağışlanmış olarak ulaşır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3484-) Bize Muhammed İbnu'l-Mübarek rivâyet edip (dediki), bize Sadaka b. Halid, Yahya İbnu'l-Haris'ten, (O da) Ebû Rafî'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Kim cuma gecesi Duhân Sûresini okursa, o, sabaha bağışlanmış olarak ulaşır ve (âhirette) iri gözlü hurilerle evlendirilir!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3485-) Bize Ca'fer b. Avn, Mis'ar'dan, (O da) Sa'd b. İbrahim'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Ha-Mim (diye başlayan Sûrelere) "gelinler" adı verilirdi!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3486-) Bize Saîd b. Âmir, Hişam'dan, (O da) el-Hasan'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Kim sabaha ulaştığında Haşr Sûresinin sonundan üç ayet okur, sonra da o gün ölürse, o şehidler mührü ile mühürlenir! (Her kim) o(nu) akşama ulaştığında okur da o gece ölürse, (yine) şehidler mühürü ile mühürlenir!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3487-) Bize İshak b. İsa, Ma'n’dan, (O) Muaviye b. Salih'ten, (O) Bahir b. Şaddan, (O) Halid b. Ma'dan'dan, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O, uyuyacağı sırada Müsebbihat'ı okur ve "Şüphesiz bunlarda bin ayete denk olan bir ayet vardır!" buyururmuş.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3488-) Bize Muhammed İbnu'l-Ferec el-Bağdâdî rivâyet edip (dedi ki), bize Muhammed b. Abdillah İbni'z-Zübeyr rivâyet edip (dedi ki), bize Halid b. Tahman Ebu’l-Alâ el-Haffaf rivâyet edip (dedi ki), bana Nafi’ b. Ebi Nafi’, Ma'kıl b. Yesâr'dan, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurmuş: "Kim sabaha ulaştığında (üç defa); "eûzu bi'llahi's-semî'i'l-alîmi mine'ş-şeytani'r-racim: Kovulan şeytandan her şeyi işiten, her şeyi bilen Allah'a sığınırım" der ve Haşr Sûresinin sonundan üç ayet okursa, Allah onun için yetmiş bin melek görevlendirir. Onlar akşama ulaşıncaya kadar ona hayır dua ederler! Şayet zikredilen şeyleri akşam söyler ve okursa, sabaha ulaşıncaya kadar bunun aynısı yapılır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Mim-duhan İle Ha-mimlerin Ve Müsebbihatın Fazileti Hakkında
3489-) Bize Ebû Zeyd Saîd İbnu'r-Rebf rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be, Ebu'l-Hasan Muhacir'den rivâyet etti ki, şöyle demiş: Bir adam Ziyad'ın zamanında Kûfe'ye gelmişti. Bir ara ben onu şöyle anlatırken işittim: O, bir yolculuğunda Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile berabermiş. (Bu adam sözünün devamında) dedi ki: "Dizim onun dizine değiyor -veya "dokunuyor"-du. Derken O, bir adamın; "Kul yâ eyyühe'l-kâfirûn" Sûresini okuduğunu işitmiş ve "Bu (adam) şirkten uzaklaştı!" buyurmuş. Bir adamın da "Kul hüvel'llahu ehad" Sûresini okuduğunu işittiğinde, "Bu (adam) bağışlandı!" buyurmuştu"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kâfirûnun Fazileti Hakkında
3490-) Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Zuheyr, Ebû İshak'tan, (O) Ferve b. Nevfel'den, (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (ona); "Seni buraya getiren mühim iş nedir?" buyurmuş; o da, "bana, uyuyacağım sırada söyleyeceğim birşey öğretmen için geldim!" demiş. (Hazret-i Peygamber de) şöyle buyurmuş: "Öyleyse yatağına girdiğinde "Kul yâ eyyuhhe'l-kafırûn" Sûresini oku, sonra onu bitirince uyu! Çünkü o, şirkten uzaklaşma bildirişidir! "

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kâfirûnun Fazileti Hakkında
3491-) Bize Ebu'l-Muğîre rivâyet edip (dedi ki), bize Safvân rivâyet edip (dedi ki), bize İyas el-Bikâli, Nevf el-Bikâli'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: "Şüphesiz Allah Kur'an'ı üç parçaya ayırmış ve "Kul hüve'llahu ehad" Sûresini Kur'an’ın üçte biri kılmış!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3492-) Bize Abdullah b. Yezid rivâyet edip (dedi ki), bize Hayve rivâyet edip şöyle dedi: Bana Ebû Akîl haber verdi ki, O, Saîd İbnu'l-Müseyyeb'i şöyle derken işitmiş: Nebiyyullah (sallallahü aleyhi ve sellem) gerçekten şöyle buyurmuş: "Kim "Kul hüve'llahu ehad" Sûresini on defa okursa, bundan dolayı Cennet'te onun için bir köşk yapılır. Kim yirmi defa okursa, bu sebeple Cennet'te onun için iki köşk yapılır. Kim de onu otuz defa okursa, bundan dolayı Cennet'te onun için otuz köşk yapılır!" O zaman Ömer İbnu'l-Hattab; "vallahi, yâ Resûlüllah, o halde biz mutlaka köşklerimizi çoğaltacağız!" demiş. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de; "Allah'ın (gücü ve Cennet'i) onlardan daha geniştir!" buyurmuş. Ebû Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: Ebû Akîl'in ismi Zühre b. Ma'bed'dir. Bazıları O'nun "abdal"dan olduğunu iddia etmişlerdir!

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3493-) Bize Ebul-Muğîre, Utbe b. Damra b. Habib'den, (O da) babasından (naklen) haber verdi ki, O, bir Sûre okuyup bitirdiğinde ardından "Kul hüvellahu ehad"ı okurmuş.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3494-) Bize Müslim b. İbrahim, Ebân b. Yezid el-Attar'dan rivâyet etti (ki, O şöyle demiş): Bize Katâde, Salim b. Ebi'l-Ca'd'dan, (O) Ma'dan b. Ebi Talha'dan, (O da) Ebu'd-Derda'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); "Biriniz Kur'an'ın üçte birini bir gecede okumaya güç yetiremez mi?" buyurmuştu. (Yanındaki Sahabiler;) "Biz bunu yapmaktan daha aciz ve daha zayıfiz!" demişlerdi. O da şöyle buyurmuştu: "Şüphesiz Allah, Kur'anı üç parçaya ayırmış ve "Kul hüve'llahu ehad" Sûresini Kur'an'ın üçte biri kılmıştır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3495-) Bize Ebû Nuaym, İbrahim b. İsmail b. Mucemmi'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Bana İbn Şihâb haber verdi ki, Humeyd b. Abdirrahman kendisine rivâyet etmiş ki, Ebû Hüreyre şöyle dermiş: "Kul huvellah ehad Sûresi Kur'an'ın üçte birine denk olur!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3496-) Bize el-Muallâ b. Esed, Sellâm b. Ebi Muti'den, (O) Asım'dan, (O) Zirr'den, (O da) Abdullah'tan (naklen) haber verdi ki, O şöyle demiş: "Kul hüvellahu ehad Sûresi Kur'an'ın üçte birine denk olur!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3497-) Bize Amr b. Asım, Hammâd b. Seleme'den, (O) Asım'dan, (O) Zirr'den, (O da) Abdullah'tan (naklen), onun (yani bir önceki haberin) aynısını rivâyet etti.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3498-) Bize Yezid b. Hârûn rivâyet edip (dedi ki), bize Mübarek b. Fedâle haber verip (dedi ki), bize Sabit, Enes'ten (naklen) rivâyet etti ki, bir adam; "vallahi ben doğrusu bu Sûreyi (yani "Kul hüve'llahu ehad"ı) gerçekten seviyorum!" demiş de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Onu sevmen seni Cennet'e sokmuştur!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3499-) Bize Abdullah b. Mesleme rivâyet edip (dedi ki), bize Muhammed b. Abdillah b. Müslim, Muhammed b. Şihâb'dan, (O) Humeyd b. Abdirrahman'dan, (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) "Kul hüvellahu ehad" Sûresi sorulmuş da O; "Kur'an'ın üçte biridir -veya ona denk olur-!" buyurmuş.

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3500-) Bize Ubeydullah b. Mûsa, İsrail'den, (O) Mansûr'dan, (O) Hilâl'den, (O) er-Rebî’ b. Hüseyin'den, (O) Amr b. Meymûn'dan, (O) Abdurrahman b. Ebi Leyla'dan, (O) ensarlı bir kadından, (O da) Ebû Eyyûb'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Kendisi (birgün) bu kadına gelmiş ve "Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) getirdiği şeye baksana!" demiş. O; "birçok iyilik var ki, onu bize Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) getirmiştir! Peki bu nedir?" demiş. (Ebû Eyyûb) sözüne şöyle devam etmiş: Bize; "Biriniz Kur'an'ın üçte birini bir gecede okumaya güç yetiremez mi?" buyurdu. (Ebû Eyyûb sözüne devamla) demiş ki: Biz de, onun bizden yapamayacağımız bir iş isteyeceğinden korktuk ve bu sebeple O'na hiçbir karşılık vermedik. Nihayet O, bu sözü üç defa tekrar etti, sonra şöyle buyurdu: "Biriniz "Kul hüve'llahu ehad, Allahu's-samed" Sûresini okuyamaz mı?"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3501-) Bize Nasr b. Ali, Nûh b. Kays'tan, (O) Muhammed el-Vatta'dan, (O) Ümmü Kesir el-Ensariye'den, (O da) Enes b. Malik'ten (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Kim 'Kül hüve'llahu ehad'ı elli defa okursa, Allah ona elli yılın günahlarını bağışlar!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Kul Hüvellahu Ehadın Fazileti Hakkında
3502-) Bize Abdullah b. Yezid rivâyet edip (dedi ki), bize Hayve ile İbn Lehîa rivâyet edip şöyle dediler: Biz Yezid b. Ebi Habib'i şöyle derken işittik: Bana Ebû İmran rivâyet etti ki, O, Ukbe b. Amir'i şöyle derken işitmiş: Ben Resûlüllah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) ayağına sarıldım ve O'na; "yâ Resûlüllah, bana Hûd Sûresi ile Yusuf Sûresini okutun!" dedim de, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana şöyle buyurdu: "Ukbe! Şüphesiz sen Kurandan, Allah'a, "Kul eûzu bi-Rabbi'l-felak" Sûresinden ne daha sevimli, ne de O'nun katında gayeye daha ulaştırıcı olan hiçbir Sûre asla okuyamazsın!" Yezid sözüne devamla demiş ki: Bu sebeple Ebû İmran bu Sûreyi hiç bırakmaz, akşam namazında hep onu okurdu!

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Muavvizetanın Fazileti Hakkında
3503-) Bize Ahmed b. Abdillah rivâyet edip (dedi ki), bize Leys, İbn Aclân'dan, (O da) Saîd b. Ebi Saîd el-Makburi'den (naklen) rivâyet etti ki, Ukbe b. Âmir şöyle demiş: Ben (birgün) Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber yürümüştüm de, bir ara bana; "De ki, ey Ukbe!" buyurmuştu. Ben; "ne diyeyim?" demistim. (Ukbe sözüne devamla) demiş ki; o zaman bana birşey buyurmamıştı. Sonra yine; "Ukbe, de ki!" buyurmuştu. Ben de yine; "ne diyeyim?" demiştim. O; "De ki, ben felâkın (sabahın) Rabb'ine sığınırım!" buyurmuştu. Bunun üzerine ben onu okumuş, nihayet sonuna gelmiştim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de o zaman şöyle buyurmuştu: "Bunun benzeriyle ne bir isteyici istemiş, ne bir sığınıcı sığınmıştır!"

Kaynak: Sünen-i Dârimî, Kur’an’ın Üstünlükleri Kitabı
Konu: Muavvizetanın Fazileti Hakkında