Sünen-i Dârimî Hadis Kitabı
2953-)
Bize Muhammed b. Yusuf rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, Hişam'dan, (O) Muhammed b. Sîrîn'den, (O da) Şureyh'ten (naklen); geriye kocasını, anasını, ana-baba bir kızkardeşini ve ana-bir erkek kardeşlerini bırakan bir kadının (mirası meselesi) hakkında rivâyet etti ki, O, (meselenin çözümünü önce) altı pay üzerinden yaptı. Sonra (payları) yükseltti de onlar ona ulaştılar. Şöyle ki: Yarım, yani üç pay kocanın; yarım, yani üç pay ana-baba bir kız kardeşin; altıda bir, yani bir pay ananın; üçte bir, yani iki pay ana-bir erkek kardeşlerin; (kızların payı olan) üçte ikiyi tamamlamak için bir pay da baba-bir kızkardeşin!
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Erkek Kardeşler, Kız Kardeşler, Çocuk Ve Çocuğun Çocuğu Hakkında
2954-)
Bize Muhammed b. Uyeyne, Ali b. Mushir'den, (O) Eş'as'tan, (O da) Hazret-i Ali ile Zeyd'den (naklen) rivâyet etti ki; onlar ne kâfirlerin, ne kölelerin (varlığı) sebebi ile bir kimseyi kısmen veya tamamen mirastan düşürürlerdi; ne de onları birşeye mirasçı yaparlardı. Abdullah ise kâfirlerin ve kölelerin (varlığı) sebebiyle bir kimseyi kısmen veya tamamen mirastan düşürür, ama onları mirasçı yapmazdı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Köleler Ve Kitap Ehli Hakkında
2955-)
Bize Süleyman b. Harb rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be, el-Hakem'den, (O da) İbrahim'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ali ile Zeyd, köleler ve Kitab Ehli hakkında şöyle dediler: "Onlar ne bir kimseyi kısmen veya tamamen mirastan düşürür, ne mirasçı olurlar!" Abdullah ise; "onlar kısmen veya tamamen mirastan düşürürler, ama mirasçı olmazlar" demiştir.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Köleler Ve Kitap Ehli Hakkında
2956-)
Bize Yezid b. Harun haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Saîd haber verdi ki; Hazret-i Ömer, dedenin miras (payını) yazmıştı. Sonra yaralandığında onu istetip silmiş, ardından da; "Onun hakkında ilerde kendi görüşünüzü söylersiniz" demişti.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede
2957-)
Bize Yezid haber verip (dedi ki), bize Eş'as, İbn Sîrîn'den haber verdi ki, O şöyle demiş: Ben Abide'ye; "bana dedenin (miras) durumunu anlat" dedim de O, şöyle karşılık verdi: "Ben gerçekten hafızamda dede hakkında seksen değişik hüküm saklıyorum!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede
2958-)
Bize Ebu Ğassan haber verip (dedi ki), bize İsrail, Ebu İshak'tan, (O) Abdullah b. Amr el-Harifi'den, (O da) Hazret-i Ali'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Bir adam kendisine gelip bir miras meselesi sormuş da O; "onda dede yoksa getir, (çözeyim)! demiş.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede
2960-)
Bize Muhammed b. Yusuf rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, Eyyub es-Sahtiyani'den, (O) Saîd b. Cübeyr'den, (O da) Murad kabilesinden bir adamdan (naklen) rivâyet etti ki; O, Hazret-i Ali'yi şöyle derken işitmiş: Kendini Cehennemin diplerine atma kimi sevindirirse o, (mirastaki durumları hususunda) dede ile erkek kardeşler arasında hüküm versin!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede
2961-)
Bize Müslim b. İbrahim haber verip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Halid, Ebu Nadra'dan, (O da) Ebu Saîd el-Hudri'den (naklen) rivâyet etti -ki, bize İkrime de rivâyet etmiştir- ki, Hazret-i Ebu Bekir es-Sıddîk (mirasçılar arasında baba bulunmadığında) dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2962-)
Bize Muhammed b. Yusuf rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, Süleyman eş-Şeybani'den, (O) Kürdûs'tan, (O) Ebu Bürde'den, (O da) Ebu Mûsa'dan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ebu Bekir es-Sıddîk, dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2963-)
Bize Ahmed b. Abdîllah rivâyet edip (dedi ki), bize Ebu Şihâb, eş-Şeybanî'den, (O) Ebu Bürde b. Ebi Mûsa'dan, (O) Kürdûs'tan, (O da) Ebu Mûsa'dan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ebu Bekir, dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2964-)
Bize el-Esved b. Amir haber verip (dedi İd), bize Şu'be, Amr b. Mürre'den, (O) Ebu Bürde'den, (O) Mervan'dan, (O da) Hazret-i Osman'dan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ebu Bekir, dedeyi baba yerine koyardı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2965-)
Bize Ubeydullah ile Muhammed b. Yusuf, İsrail'den, (O) Ebu İshak'tan, (O) Ebu Bürde'den, (O) Mervan'dan, (O da) Hazret-i Osman'dan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ebu Bekir, dedeyi baba yerine koyardı. Bize el-Esved b. Âmir haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Amr b. Mürre'den, (O da) Ebu Bürde'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Ben Medine'de Mervan İbnul-Hakem'e rastlamıştım da O, (bana) şöyle demişti: "Ebu Mûsa'nın oğlu! Dedenin sizde baba mertebesine indirilmediği, senin de (bunu) yadırgamadığın bana haber verilmedi mi, (sanıyorsun)?" (Ebu Bürde) sözüne şöyle devam etti: Ben; "sen de olsaydın yadırgamazdın" karşılığını vermiştim. O zaman O şöyle demişti: "Öyleyse ben Osman b. Affan'a şahidlik ederim ki, O Ebu Bekr'e şahidlik etmişti ki; O, altında baba bulunmadığında dedeyi baba yerine koymuştu."
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2966-)
Bize el-Esved b. Âmir rivâyet edip dedi kî; bize Şu'be, Hâlid el-Hazzâ'dan, (O) Ebu Nadrâ ve İkrime'den, onlar da İbn Abbas'tan (naklen) haber verdiler ki, Hazret-i Ebû Bekir, dedeyi baba yerine koyardı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2967-)
Bize Müslim b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Eyyûb, İkrime'den, (O da) İbn Abbas'tan naklen rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Hakkında Resûlüllah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem); "Ben birini dost edinecek olsaydım, O'nu dost edinirdim; fakat İslam kardeşliği daha üstündür!" buyurduğu kimse, -yani Hazret-i Ebû Bekir-, dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2968-)
Bize Müslim rivâyet edip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Eyyûb, ibn Ebi Muleyke'den, (O da) İbnu'z-Zübeyr'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ebu Bekir, dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2969-)
Bize Yezid b. Hârûn rivâyet edip (dedi ki), bize el-Eş'as, el-Hasan'dan haber verdi ki, O şöyle demiş: "Şüphesiz dede hakkındaki uygulama yapılıp geçmiş ve Ebu Bekir dedeyi baba yerine koymuştu. Fakat insanlar (daha sonra farklı görüşler) seçtiler!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2970-)
Bize Muhammed b. Uyeyne, Ali b. Mushir'den, (O) Asım'dan, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: "Gerçekten İslam (tarihinde) mirasçı kılınan ilk dede Ömer'dir!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ömerin Görüşüne Dair
2971-)
Bize Ebu Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Hasan, Asım'dan, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: İslam (tarihinde) mirasçı kılman ilk dede Ömer'dir. O (ölen toununun) malını almış da Ali ile Zeyd O'na gelip şöyle demişler: "Buna senin hakkın yok. Sen ancak iki erkek kardeşin biri gibi oldun!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ömerin Görüşüne Dair
2972-)
Bize Ubeydullah b. Mûsa, İsa el-Hayyât'tan, (O da) eş-Şa'bî'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Ömer dedeyi bir ve iki erkek kardeşle paylaştırırdı. (Kardeşler) fazla olduklarında (dedenin payı üçte birden aşağı düşeceği için), ona üçte bir pay verirdi. O ona, çocukla beraber olduğunda ise altıda bir pay verirdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ömerin Görüşüne Dair
2973-)
Bize Müslim b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Hişam b. Urve, babasından, (O da) Mervan İbnu'l-Hakem'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ömer İbnu'l-Hattab, yaralandığında dede hususunda Sahabilerle istişare etti ve şöyle dedi: "Doğrusu ben dede hakkında bir görüş açıklamıştım. Şimdi siz eğer ona uymayı uygun görürseniz, ona uyunuz!" O zaman Hazret-i Osman da O'na şöyle karşılık verdi: "Eğer biz senin görüşüne uyarsak, şüphe yok ki, o doğrudur. Üstad'ın (yani Hazret-i Ebu Bekir'in) görüşüne uyarsak, o ne güzel görüşlü biri idi!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ömerin Görüşüne Dair
2974-)
Bize Muhammed b. Uyeyne, Ali b. Mushir'den, (O) eş-Şeybani'den, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: İbn Abbas Basra'da vali iken Hazret-i Ali'ye; "doğrusu bana dede ve altı erkek kardeşin (mirası meselesi) getirildi, (bunu nasıl çözeyim?)" diye bir mektup yazdı. Hazret-i Ali de O'na; "dedeye altıda bir pay ver. Bunu ondan sonra hiç kimseye de verme!" diye cevap yazdı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2975-)
Bize Ebu Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Hasan, İsmail'den, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen), altı erkek kardeş ve dede hakkında rivâyet etti ki, O; "dedeye altıda bir pay verin" dedi. Ebu Muhammed (ed-Dârimî) şöyle dedi: Sanki O, yani eş-Şa'bi, bunu Hazret-i Ali'den rivâyet ediyor.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2976-)
Bize Süleyman b. Harb rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be, Amr b. Mürre'den, (O da) Abdullah b. Selime'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ali dedeyi, (kardeşlerin) altıncısı olacağında erkek kardeş yerine koyardı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2977-)
Bize Ebun-Numan rivâyet edip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Yunus, el-Hasan'dan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ali dedeyi (mirasta, ona) altıda bir pay düşünceye kadar erkek kardeşlerle ortak ederdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2978-)
Bize Haşim İbnu'l-Kasım rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be, Amr b. Mürre'den, (O da) Abdullah b. Selime'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Hazret-i Ali dede ile erkek kardeşleri, (dede onların) altıncısı oluncaya kadar ortak ederdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2979-)
Bize Muhammed b. Yusuf rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, el-A'meş'ten, (O da) İbrahim'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Hazret-i Ali, dedeyi altı kardeşe kadar erkek kardeşlerle ortak eder, her pay sahibine bir pay verirdi. O, dede ile birlikte olduklarında ne ana-bir erkek kardeşi, ne ana-bir kızkardeşi mirasçı yapardı. Çocukla birlikte olduğunda da dedeye altıda bir paydan fazla vermezdi. Ancak (dedeyle birlikte çocuktan) başkasının bulunması durumu hariç. (O zaman dedeye altıda birden fazla pay verirdi.) O, baba-bir erkek kardeşi, ana-baba bir erkek kardeşle paylaştırmaz, (mirasçı yapmazdı). Ana-baba bir kızkardeşle baba-bir erkek kardeş (ve dede) bulunduğunda ise, (mirasın) yarısını kızkardeşe, diğer yarısını da yarı yarıya dede ile erkek kardeşe verirdi. (Mirasçılar) erkek ve kız kardeşler olduklarında ise, onları dedeyle birlikte, (ona) altıda bir pay düşünceye kadar (mirasa) ortak ederdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Alinin Görüşü
2980-)
Bize Muhammed b. Yusuf, Süfyan'dan, (O) el-Aysî'den -ki O, Abdullah b. Halid'dir-, (O da) Abdurrahman b. Ma'kıl'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: İbn Abbas'a dedenin (mirastaki) durumu soruldu da O; "hangi baban daha büyüktür?" dedi. Ben de; "Adem..." karşılığını verdim. O zaman O, (soran adama, beni doğrularcasına); "sen yüce Allah'ın, 'Ey Adem oğulları!' sözünü duymadın mı?" dedi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında İbn Abbas’ın Görüşü
2981-)
Bize Muhammed b. Yusuf haber verip (dedi ki), bize Süfyan, İsmail b. Semi'den, (O) bir erkekten, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Ben gerçekten arzu ederdim ki, ben ve bana muhalefet edenler birbirimizle; "hangimizin görüşü daha kötüdür?" diye lânetleşelim!
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında İbn Abbas’ın Görüşü
2982-)
Bize Müslim b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize İbn Tâvûs, babasından rivâyet etti ki; ibn Abbas, dedeyi baba yerine koymuştu.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında İbn Abbas’ın Görüşü
2983-)
Bize Ebu Nuaym haber verip (dedi ki), bize Züheyr, Ebu İshak'tan, O'nun şöyle dediğini rivâyet etti: Ben, yanında Amir, İbrahim ve Abdurrahman b. Abdillah var iken Şureyh'in huzuruna, bizden (yani el-Aliye bölgesinden) olan ve geriye kocasını, anasını, baba-bir erkek kardeşini ve dedesini bırakan bir kadının miras meselesi için girmiştim de, O; "hiç kızkardeş var mı?" diye sormuştu. Ben; "yok" demiştim. O zaman O, "yan kocanın, üçte bir ananındır" cevabını vermiş, (ancak kardeş ile dede hakkında birşey söylememişti). Ebu İshak sözüne şöyle devam etti: O zaman ben, bana (bunlar hakkında) cevap vermesi için ısrar etmiştim, ama O, sadece bu cevabı vermişti. İbrahim, Amir ve Abdurrahman b. Abdillah da; "hiçkimse senin getirdiğin miras meselesinden daha zor bir miras meselesi getirmemiştir" demişlerdi. Bunun üzerine ben Abide es-Selmani'ye gelmiştim. O zamanlar, "Kûfe'de miras meselelerini Abide ile el-Hârisu’l-A'ver'den daha iyi bilen kimse yoktur" denilirdi. Abide camide otururdu. Şureyh'e, içinde dede bulunan bir miras meselesi geldiğinde o (mirasçıları) Abide'ye gönderir, O da mirası paylaştırırdı. Ben de (gelip) meselemi O'na sormuştum da, O şöyle cevap vermişti: "Dilerseniz size bu konuda Abdullah b. Mes'ud'un paylaştırmasını haber vereyim: O, kocaya üç pay, yani (mirasın) yarısını, anaya geri kalanın üçte birini -ki bu da malın tamamının altıda biridir- verdi. Bir pay erkek kardeşin, bir pay da dedenindir!" Ebu İshak sözüne devamla dedi ki; "(bu meseledeki) dede, babanın babasıdır."
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında İbn Mesudun Görüşü
2984-)
Bize Ebun-Nu'man haber verip (dedi ki), bize Vuheyb rivâyet edip (dedi ki), bize Yunus, el-Hasan'dan (naklen) rivâyet etti ki, Zeyd, dedeyi, (mirasta ona) öçte bir pay düşünceye kadar erkek kardeşlerle ortak edendi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında Zeyd’in Görüşü
2985-)
Bize Ömer b. Hafs b. Ğıyas rivâyet edip (dedi ki), bize babam rivâyet edip (dedi ki), bize el-A'meş, İbrahim'den, (O da) Zeyd b. Sâbit'ten (naklen) rivâyet etti ki; O, dedeyi erkek kardeşlerle, (mirastan dedeye) üçte bir Pay düşünceye kadar paylaştırır, sonra (yani dedeye üçte birden az düşmesi halinde) onun payını azaltmazdı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında Zeyd’in Görüşü
2986-)
Bize Saîd İbnul-Muğîre, İsa b. Yunus'tan, (O da) İsmail'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Hazret-i Ömer dedi ki: "Dedenin (mirastaki) durumu hakkında âlimlerin üzerinde ittifak ettikleri görüşü kabul et!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Dede Hakkında Zeyd’in Görüşü
2987-)
Bize Saîd b. Âmir, Hemmâm'dan, (O da) Katâde'den (naklen) rivâyet etti ki, Zeyd b. Sabit; kızkardeş, ana, koca ve dede(nin bulunduğu miras meselesi) hakkında görüş açıkladı. (Katâde, sözüne devamla) dedi ki: O, bu meseleyi yirmiyedi pay üzerinden yaptı: Altı pay ananın, dokuz pay kocanın, sekiz pay dedenin, dört pay kızkardeşin...
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Baba Bir Kızkardeş, Dede Ve Ana Meselesi
2988-)
Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize ei-Eş'as, İbn Sîrîn'den, (O da) İbn Mes'ud'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Gerçekten İslâm (tarihinde) kendisine (miras) payı yedirilen ilk nene, oğlu hayatta iken (pay verilen) bir babaannedir.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2989-)
Bize Ebu Nuaym rivâyet edip dedi ki; bize Şerîk, Leys'ten, O Tâvûs'tan, O da İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), neneye altıda bir pay yedirdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2990-)
Bize Ebu Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, ibn Cüreyc'den, (O) İbrahim b. Meysere'den, (O da) Saîd ibnu'l-Müseyyeb'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Ömer neneyi oğluyla birlikte mirasçı kılmıştı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2991-)
Bize Haccac b. Minhâl rivâyet edip (dedi ki), bize Şu'be rivâyet edip (dedi ki), bana Mansur İbnu'l-Mu'temir haber verip dedi ki, ben İbrahim'i şöyle derken işittim: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) üç neneye altıda bir pay yedirmişti. Mansur sözüne şöyle devam etti: Ben İbrahim'e; "bunlar kimdir?" diye sordum da O; "baba tarafindan iki nene ile anne tarafından nenen..." karşılığını verdi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2992-)
Bize Haccac b. Minhâl rivâyet edip (dedi ki), bize Yezid b. İbrahim rivâyet edip dedi ki, bana el-Hasan haber verip; "nene, oğlu hayatta iken mirasçı olur" dedi.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2993-)
Bize Süleyman b. Harb rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme, Davud'dan, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Annenin babasının annesi mirasçı olmaz. Onun, (ölene) kendisi vasıtasıyla yaklaştığı oğlu mirasçı olmaz, o nasıl mirasçı olur?"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2994-)
Bize Ebu Ma'mer, İsmail b. Uleyye'den, (O) Seleme b. Alkâme'den, (O) Humeyd b. Hilâl'den, (O) Ebu'd-Dehma'dan, (O da) İmran b. Husayn'dan (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Nene, oğlu hayatta iken mirasçı olur!
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında
2995-)
Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize el-Eş'as, ez-Zühri'den, O'nun şöyle dediğini haber verdi: Babanın annesi veya annenin annesi olan bir nene Ebu Bekir'e gelip; "doğrusu benim oğlumun oğlu -veya kızımın oğlu- öldü. Bana da (onun mirasında) benim payımın olduğu haberi ulaştı. Öyle ise, (onun mirasından) bana ne var?" demiş. Ebu Bekir de; "ben Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) onun hakkında birşey buyururken işitmedim. (Bunu) halka soracağım!" cevabını vermiş. Sonra öğle namazını kıldırınca; "hanginiz Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) nene hakkında birşey buyururken işitmiş?" diye sormuş. Muğîre b. Şu'be; "ben" demiş. O; "ne (işittin?)" demiş. (El-Muğîre); "Resûlüllah, ona altıda bir pay verdi" demiş. (Ebu Bekir); "bunu senden başka bilen biri var mı?" demiş. O zaman Muhammed b. Mesleme; "O doğru söyledi" demiş. Bunun üzerine Ebu Bekir ona (yani neneye) altıda bir pay vermiş. sonra bu (meselenin) aynısı Ömer'e gelmiş. O da; "bilmiyorum, onun hakkında Resûlüllah'tan (sallallahü aleyhi ve sellem) hiçbir şey işitmedim. (Bunu) halka soracağım" demiş. Onlar da O'na, el-Muğîre b. Şu'be ile Muhammed b. Mesleme'nin rivâyet ettiği haberi nakletmişler. O zaman Ömer, (babanın annesi ile annenin annesine hitaben) şöyle demiş: "Hanginiz bu (mirasta) tek başına kalırsa, altıda bir pay onundur. Birlikte bulunursanız, o (yani altıda bir pay) aranızda (bölüştürülür)."
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ebu Bekirin Görüşü
2996-)
Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize el-Eş'as, eş-Şa'bi'den, (O da) Hazret-i Ali ile Zeyd'den (naklen) rivâyet etti ki, onlar şöyle dediler: Neneler (derece bakımından) eşit olduklarında üç nene, yani (Ölenin) babasının iki nenesi, yani annesinin annesi ve babasının annesi ile (ölenin) annesinin nenesi mirasçı olurlar. Onlardan biri (ölene diğerlerinden) daha yakın ise, pay yakınlarındır.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ali İle Hazret-i Zeydin Görüşü
2997-)
Bize Ebu Nuaym haber verip (dedi ki), bize Hasan Eş’as’tan, (O) Şabi’den (O da) Hazret-i Ali ile Zeyd’den (naklen) rivâyet etti ki, Onlar babanın anası olan neneyi baba ile birlikte mirasçı kılmazlardı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ali İle Hazret-i Zeydin Görüşü
2998-)
Bize Saîd İbnu'l-Muğîre, İbnu'l-Mübarek'ten, (O) Ma'mer'den, (O da) ez-Zühri'den (naklen) rivâyet etti ki, Hazret-i Osman neneyi oğlu hayatta iken mirasçı kılmazdı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ali İle Hazret-i Zeydin Görüşü
2999-)
Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize el-Eş'as, İbn Şîrîn'den, (O da) İbn Mes'ud'dan (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Doğrusu nenelerin miras haklan yoktur. (Neneye verilen miras payı) ancak ona yedirilen bir yiyintidir. Nenelerin en yakınları da, en uzakları da eşittir!
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında İbn Mesudun Görüşü
3000-)
Bize Haccac b. Minhâl haber verip (dedi ki), bize Ebu Avâne, el-Muğire'den, (O da) İbrahim'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Abdullah dedi ki: "Nene, oğlu hayatta iken mirasçı olur!"
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında İbn Mesudun Görüşü
3001-)
Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize el-Eş'as, eş-Şa'bi'den, O'nun şöyle dediğini haber verdi: Onlar (yani dört nene) peş peşe olarak Mesrûk'a geldiler. O da babanın babasının anasını (mirastan) çıkardı, üçünü [yani (ölünün) babasının iki nenesini, annesinin annesi ile babasının annesini] ve (ölünün) annesinin nenesini mirasçı kıldı.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: Neneler Hakkında Mesruk’un Görüşü
3002-)
Bize Yezid b. Harun haber verip (dedi ki), bize Şerîk, el-A'meş'ten, (O) İbrahim'den, (O da) Abdullah'tan (naklen);kız ile kızın kızının (miras payları) hakkında haber verdi ki, O şöyle dedi: "Yarısı (kızın), altıda biri (kızın kızınındır). Geriye kalan ise kıza red edilir, (geri verilir)."
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ali, Abdullah Ve Zeydin Görüşü
3003-)
Bize Muhammed b. İsa rivâyet edip (dedi ki), bize Cerir, Mansûr'dan, (O) İbrahim'den, (O) Alkâme'den, (O da) Abdullah'tan (naklen) rivâyet etti ki; O'na, ana-bir erkek kardeşler ile ananın (miras meselesi) hakkında gelinmişti de O, ana-bir erkek kardeşlere üçte bir pay, anaya da geri kalan malı vermiş ve "ana, asabesi olmayanın asabesidir" demişti.
Kaynak: Sünen-i Dârimî, Ferâiz Kitabı
Konu: İ Ali, Abdullah Ve Zeydin Görüşü