Sünen-i Tirmizî Hadis Kitabı

1312-) Ebû Umâme (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in veda haccı hutbesinde şöyle dediğini işittim: “Ödünç alınan şey mutlaka yerine verilmelidir. Kefil olan borçlu gibidir, borcu ödeyecektir. Borç ise mutlaka ödenecektir.” (Ebû Dâvûd, Büyü: 88; İbn Mâce, Sadakat: 5) Bu konuda Semure, Safvân b. Ümeyye ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Umâme hadisi hasen garibtir. Bu hadis başka şekillerde de yine aynı şekilde Ebû Umâme yoluyla rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Ödünç Alınan Şey Yerine Verilmelidir
1313-) Semure (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “El başkasına ait ödünç aldığı bir malı ödeyinceye kadar o malı muhafazasından sorumludur.” (Ebû Dâvûd, Büyü: 88; İbn Mâce, Sadakat: 5) diyor ki: Hasan bu hadisi unutarak şöyle diyor: “Ödünç alan kimse güvendiğin kimsedir, ödünç mal zarar görürse tazmin etmesi gerekmez.” Bu hadis hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve sonrakilerden bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup şöyle derler: “Ödünç malı teslim alan o mala zarar verirse tazmin etmesi gerekir.” Şâfii ve Ahmed aynı görüştedir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından daha başkalarından bazı ilim adamları ise ödünç alan kimsenin hasar halinde tazmin etmesi gerekmez ancak emaneti kullanırken ters bir iş yaparsa o zaman tazmin eder. Sûfyân es Sevrî, İshâk ve Küfeliler bu görüştedir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Ödünç Alınan Şey Yerine Verilmelidir
1314-) Ma’mer b. Fadle (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle derken işittim: “Günaha batıp gidenlerden başkası stokçuluk yapmaz.” Saîd’e dedim ki: Ey Ebû Muhammed! Sen de stokçuluk yapıyorsun. Dedi ki: Ma’mer de stokçuluk yapardı. (Müslim, Müsakat: 26; Ebû Dâvûd, İcara: 47) Saîd b. Müseyyeb’in sadece zeytin yağı buğday ve benzeri şeyleri stok ettiği rivâyet edilir. Bu konuda Ömer, Ali, Ebû Umâme, İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ma’mer hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup gıda maddesi stoklamayı hoş görmezler. Bazı ilim adamları ise gıda maddesi dışında stok yapılabileceğini söylemişlerdir. Mübarek diyor ki: Pamuk, Deri, ve benzeri eşyaların stok yapılmasında bir sakınca yoktur.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: İhtikar Stokçuluk Yaparak Haksız Kazanç Sağlamak
1315-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Pazara inecek malları pazara gelmeden yolda karşılamayın satılacak hayvanların sütünü sağmayıp memesini şişkin duruma getirmeyin. Birbirlerinizin malını sattırabilmek için yapmacık olarak fiyat artırmayın, reklamcılık yapmayın.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu konuda İbn Mes’ûd ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup memesinde süt biriktiren hayvanın satışını hoş görmezler. Muhaffele: Memesi kabarık olan hayvan demektir. Sahibi tarafından birkaç gün sağılmayıp memesi kabarık görünen hayvandır ki müşteri çok sütü var zannetmesi için bu işlem yapılır. Bu yapılan iş aldatma ve hilenin bir çeşididir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Yapmacık Olarak Malın Fiyatını Artırmak
1316-) Abdullah b. Mes’ûd (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Kim bir Müslüman’ın malını elinden alabilmek için yalan yere yeminler ederse Allah’ın huzuruna Allah kendisine gazâblı olduğu halde varmış olur. Eş’as b. Kays diyor ki: Bu söz benim hakkım da söylenmiştir. Bir Yahudi ile aramızda toprak meselesi vardı. Yahudi benim hakkımı inkar edince onu Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in huzuruna çıkardım. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana: “Delil ve şâhidin var mıdır?” buyurdu. Ben de hayır dedim. Sonra Yahudiye “Yemin et” buyurdu. Bunun üzerine ben yemin eder ve malımı alır götürür dedim. bunun üzerine Allah, 3 Âl-i İmrân sûresi: 77. ayetini indirdi; “Doğrusu Allah’a karşı verdikleri sözü ve yeminleri az bir menfaat karşılığında değiştirenler varya işte onlar öteki dünyanın nimetlerinden faydalanamayacaklardır. Allah kıyamet günü onlarla ne konuşacak ne de yüzlerine bakacak, ne de onları günahlarından arındıracaktır. Onlar için acıklı bir azâb vardır.” (Müslim, İman: 61) Bu konuda Vâil b. Hucr, Ebû Mûsâ, Ebû Umare b. Sa’lebe el Ensarî ve Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Mes’ûd hadisi hasen sahihtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Yalan Yeminle Müslümanın Malını Elinden Almak
1317-) İbn Mes’ûd (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Alıcı ve satıcı ihtilaf ederlerse söz satıcının sözüdür alıcı muhayyerdir.” (Ebû Dâvûd, Büyü: 72; Nesâî, Büyü: 82) Bu hadis mürseldir. Çünkü Avn b. Abdullah İbn Mes’ûd’a yetişememiştir. Yine bu hadis Kâsım b. Abdurrahman vasıtasıyla İbn Mes’ûd’tan aynı şekilde mürsel olarak rivâyet edilmiştir. İshâk b. Mansur diyor ki: Ahmed b. Hanbel’e: “Alıcı ile satıcı ihtilaf ederler de delil olmazsa” diye sordum. Ahmed: “Söz mal sahibinin dediği gibidir veya her iki tarafta biri malı diğeri parayı iade ederler.” İshâk da aynısını söyler. Söz kime ait ise yemin de ona düşer. Tabiinden bazı ilim adamlarından böylece rivâyet edilmiştir. Şüreyh ve başkaları bu görüşün sahibidirler.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Alıcı Ve Satıcı İhtilaf Ederse Kimin Sözü Geçerlidir?
1318-) İyas b. Abd el Müzenî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), suyun satılmasını yasakladı.” (Ebû Dâvûd, İcara: 61; Nesâî, Büyü: 89) Bu konuda Câbir, Büheyse ve babasından, Ebû Hüreyre, Âişe, Enes ve Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiştir. İyas hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının çoğunluğunun uygulaması bu hadise göredir. Su satışını hoş karşılamazlar. İbn’ül Mübarek, Şâfii, Ahmed ve İshâk bunlardandır. Bazı ilim adamları ise su satışına izin vermişlerdir. Hasan el Basrî bunlardandır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: İhtiyaçtan Fazla Olan Su Satılamaz
1319-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Mera ve otlaklarda otlayan hayvanların içecekleri suya yasak konulamaz çünkü bu yasaklama ile hayvanların otlatılması engellenmiş olur.” (Buhârî, Müsakat: 3; Müslim, Müsakat: 8) Bu hadis hasen sahihtir. Ebûl Minhal’ın ismi Abdurrahman b. Mut’ım’dır ve Küfelidir. Habib b. ebî Sabit kendisinden hadis rivâyet etmiştir. Minhal Seyyar b. Selame ise Basralıdır ve Ebû Berze el Eslemî’nin arkadaşıdır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: İhtiyaçtan Fazla Olan Su Satılamaz
1320-) İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): “Erkek hayvanın döllemesi karşılığında ücret almayı yasakladı.” (Ebû Dâvûd, İcara: 40; Müslim, Müsakat: 8) Bu konuda Ebû Hüreyre, Enes ve Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Ömer hadisi hasen sahihtir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Bazı ilim adamları ise hediye ve ikram olarak bir şey alınabileceğine izin vermişlerdir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Erkek Hayvanın Aşılaması Karşılığında Ücret Almak Yasaktır
1321-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Kilâb kabilesinden bir adam erkek hayvanın döllemesi karşılığında ücret alınır mı diye Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) sormuştu da Peygamberimiz bundan yasaklamıştı.” Adam: “Biz erkek hayvanı bu iş için veririz ve bu yüzden bize ikram veya hediye olarak bir şeyler verilir” deyince; “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buna izin verdi.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece İbrahim b. Humeyd’in Hişâm b. Urve’den yaptığı rivâyetle bilmekteyiz.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Erkek Hayvanın Aşılaması Karşılığında Ücret Almak Yasaktır
1322-) Rafi’ b. Hadîç (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kan almadan dolayı alınan ücret pistir ve yasaklamıştır. Fahişenin zina karşılığı aldığı ücret de pis olup yasaklamıştır. Köpeğin satışı karşılığında alınan para da pis olup köpek satışı yasaklamıştır.” (Müslim, Müsakat: 9; Nesâî, Büyü’: 91) Bu konuda Ömer, Ali, İbn Mes’ûd, Ebû Mes’ûd, Câbir, Ebû Hüreyre, İbn Abbâs, İbn Ömer, Abdullah b. Cafer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Rafi’ın hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının çoğunluğunun uygulaması bu hadise göre olup köpek satışından elde edilen kazancı hoş görmezler. Şâfii, Ahmed ve İshâk bunlardandır. Bazı ilim adamları ise av köpeğinin alım satımına izin vermişlerdir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köpek Alım Satımı Yapılabilir Mi?
1323-) Ebû Mes’ûd el Ensarî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), köpek satışından elde edilen kazancı, fahişenin zina karşılığı elde ettiği kazancı, kahin, falcı ve sihirbazlara verilen ücreti yasaklamıştır.” (Nesâî, Büyü: 91; Müslim, Müsakat: 9) Bu hadis hasen sahihtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köpek Alım Satımı Yapılabilir Mi?
1324-) Beni Hârise (radıyallahü anh)’in kardeşi İbn Muhayyısa’nın babasından rivâyete göre, kendisi Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den kan almadan dolayı ücret alabilme konusunda izin istedi de Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bu ücretten onu yasakladı. Fakat devamlı sorup izin istemesi üzerine şöyle buyurdu: “O aldığın parayı devene yem parası olarak veya kölene yedirerek kullan.” (Ebû Dâvûd, İcara: 38; Müsli, Müsakat: 11) Bu konuda Rafi’ b. Hadîç, Ebû Cuhayfe, Câbir ve Sâib b. Yezîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. Muhayyısa hadisi hasen sahihtir bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. b. Hanbel diyor ki: “Kan alan adam benden para isterse onu yasaklarım, bu hadisin hükmü ile amel ederim.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Kan Alma İşi Yapan Kimsenin Kazancı Nasıldır?
1325-) Humeyd (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Enes’e kan alma işi yapan kimsenin kazancından soruldu da Enes şöyle dedi: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kan aldırmıştı. Ebû Taybe adında bir köle kan almıştı. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona iki ölçek yiyecek verilmesini emretti. Bu kölenin sahipleriyle konuştu onlarda köleden aldıkları vergiyi biraz indirdiler. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Tedavi yollarınızın en değerlisi kan aldırmaktır veya kan aldırmak sizin en iyi ilaçlarınızdandır.” (Müslim, Müsakat: 11) Bu konuda Ali, İbn Abbâs ve İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Enes hadisi hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları kan alan kimsenin ücret alabileceğine izin vermişlerdir. Şâfii bunlardandır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Kan Alma İşi Yapan Kimseye Ücret Verilebilir Mi?
1326-) Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), köpek ve kedi satışından elde edilen kazançtan insanları yasakladı.” (Ebû Dâvûd, İcara: 62; İbn Mâce, Ticarat: 9) Bu hadisin senedinde karışıklık vardır. Kedi satışından elde edilen kazanç pek sağlam değildir. Bu hadis A’meş’den, Â’meş’in bazı adamlarından ve Câbir’den rivâyet edilmiş olup bu hadisin rivâyetinde Â’meş hakkında karışıklığa düştüler. Bazı ilim adamları kedi satışından elde edilen kazancı hoş görmezler bazıları ise buna izin verirler. Ahmed ve İshâk izin verenlerdendir. Fudayl, Â’meş’den, Ebû Hazım’dan, Ebû Hüreyre’den başka şekilde de rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köpek Ve Kedi Satışından Elde Edilen Kazancın Yasaklığı
1327-) Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), kedi eti yemekten ve kedi satışından elde edilen kazancı yasakladı.” (Ebû Dâvûd, İcara: 62; İbn Mâce, Ticarat: 9) Bu hadis garibtir. Abdurrezzak’tan başka Amr b. Zeyd’den rivâyet eden çok kimse tanımıyoruz.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köpek Ve Kedi Satışından Elde Edilen Kazancın Yasaklığı
1328-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), av köpeği dışındaki köpeklerin alım satımından elde edilen kazancı yasakladı.” (Nesâî, Büyü’: 92; Müslim, Müsakat: 10) Bu hadis bu şekliyle sahih değildir. Ebûl Mühezzim’in ismi Yezîd b. Sûfyân’dır. Şu’be onun hakkında söz etmiştir ve zayıf olduğunu söylemiştir. Câbir’den buna benzer bir hadis daha rivâyet edilmiştir ki onun da senedi sağlam değildir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Av Köpeğinden Başka Köpekler Alınıp Satılamaz
1329-) Ebû Umâme (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Şarkıcılık yapacak olan dansözleri satmayın onları satın almayın, onlara şarkı türkü öğretip sanatçı haline getirmeyin, onların alım satımıyla veya onlar vasıtasıyla kazanılan parada hayır yoktur. Onların alım satımından elde edilen veya onlar vasıtasıyla elde edilen paralar haramdır. İşte bu ve benzeri işler hakkında şu âyet nazil oldu: “İnsanlardan kimi de var ki; gerçek bir bilgiye dayanmaksızın bilgisiz bir şekilde insanları Allah yolundan saptırmak ve onunla alay etmek için masal hikâye şarkı türkü gibi eğlence türünden boş sözleri satın alıp insanları Kur’ân dinlemekten alıkoyup bu masallarla aldatmaya ve avutmaya çalışırlar…” (31 Lokman: 6) (İbn Mâce, Ticarat: 11) Bu konuda Ömer b. Hattâb’tan da hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Umâme’nin hadisini bu şekilde sadece buradan bilmekteyiz. Bazı ilim adamları Ali b. Yezîd hakkında söz ederek onun zayıf olduğunu söylemişlerdir ki kendisi Şamlıdır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Şarkıcılık Yapan Kadınların Alım Satımının Yasak Oluşu
1330-) Ebû Eyyûb (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim şöyle diyordu: “Her kim cariye alım satımında ana ile çocuğun arasını açarsa, Allah’ta o kimseyi kıyamet gününde sevdikleriyle arasını açar.” (İbn Mâce, Ticarat: 46) Bu hadis hasen garibtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köle Cariye Alım Satımında İki Kardeşi Birbirinden Veya Ana İle Çocuğu Birbirinden Ayırmanın Hoş Olmayışı
1331-) Ali (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana iki kardeş köle bağışlamıştı, ben de onlardan birini satmıştım. Sonra Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bana kölen ne yaptı ki görünmez oldu diye sordu. Ben de durumumu bildirdim, onu geri al; onu geri al buyurdular.” (İbn Mâce, Ticarat: 46) Bu hadis hasen garibtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları akraba olan savaş esirlerinin satışta birbirinden ayrılmasını hoş görmezler. Bazı ilim adamları ise İslam ülkesinde doğup büyüyenlerin birbirlerinden ayrılmasına izin vermişlerdir. Birinci görüş daha sahihtir. en Nehaî’den rivâyet olunduğuna göre kendisi satışta anne ile çocuğu birbirinden ayırmıştır. Bunun sebebi sorulunca; “Ben o anneden izin istedim o da razı oldu” demiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Köle Cariye Alım Satımında İki Kardeşi Birbirinden Veya Ana İle Çocuğu Birbirinden Ayırmanın Hoş Olmayışı
1332-) Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle hüküm verdi: “Satın alınan maldan elde edilen menfaat ve gelir sorumluluk ve risk çeken kimseye aittir.” Yani bir malın sorumluluğu kime ait ise gelirinin de ona ait olacağı bildirilmiştir. (Ebû Dâvûd, İcara: 71; Nesâî, Büyü: 15) Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadis değişik yollarla da rivâyet edilmiş olup ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Aldığı Kölede, Kullandıktan Sonra Ayıbını Gören Kimsenin Ne Yapacağı
1333-) Yine Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle hüküm vermişti: “Satın alınan maldan elde edilen menfaat ve gelir sorumluluk ve risk çeken kimseye aittir.” (İbn Mâce, Ticarat: 43; Ebû Dâvûd, Büyü: 71) Bu hadis Hişâm b. Urve’nin rivâyeti olarak hasen sahih garibtir. Müslim b. Hâlid ez Zencî bu hadisi Hişâm b. Urve’den rivâyet etmiştir. Cerir de aynı şekilde Hişam’dan rivâyet etmiştir. Cerir hadisinde gizli bir kusur (Tedlis) vardır. Cerir bu hadiste tedlis yapmıştır, çünkü kendisi Hişâm b. Urve’den hadis işitmemiştir. Hadiste geçen “el Harâcu biz Zaman” cümlesinin manası şöyle açıklanabilir: Köleyi satın alan kimse bir süre köleyi kullanır ve köle vasıtasıyla bazı kazançlar da elde edebilir sonra kölede bir kusur bulup onu aldığı kimseye iade eder. Bu durumda elde ettiği kazanç köleyi satın alan müşteriye aittir. Çünkü köle müşterinin elinde iken yok olsa, ölse müşterinin nesabından yok olacaktı. Buna benzer tüm konularda da bu kaide geçerlidir yani “Satın alınan maldan elde edilen gelir sorumluluk kendisine ait olan kimseye aittir.” Muhammed b. İsmail bu hadisi Ömer b. Ali rivâyeti olarak garib bulmuştur. Ben de kendisine sordum acaba gizli bir kusur (tedlis) mi var diye. “Hayır” dedi.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Aldığı Kölede, Kullandıktan Sonra Ayıbını Gören Kimsenin Ne Yapacağı
1334-) İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Yolculuk yapan kimseler meyve bahçelerinin yanından geçerlerken meyvelerden ihtiyaç kadar yesinler fakat ceplerine ve kaplarına doldurmasınlar.” (İbn Mâce, Ticarât: 67) Bu konuda Abdullah b. Amr, Abbâd b. Şurahbil Rafi’ b. Amr, Ebûl Lahm’ın azâdlı kölesi Umeyr ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Ömer hadisi garibtir. Bu hadisi bu şekliyle sadece Yahya b. Süleym’in rivâyetiyle bilmekteyiz. ilim adamları yolculuk yapanların bahçelerin meyvesinden yiyebileceklerine izin vermişlerdir. Bazıları ise ücretini vermedikçe yemeyi hoş görmemektedirler.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Meyve Bahçelerinden Geçen Kimsenin Meyvelerden Ne Kadar Yiyebileceği
1335-) Rafi’ b. Amr (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Ben Ensâr’ın hurmalarını taşlar ve düşürürdüm, beni yakalayarak Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e götürdüler. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Ey Rafi’! Onların hurmalarını niçin taşlarsın?” Ben de: “Ey Allah’ın Rasûlü açlıktan dolayı” dedim. Buyurdular ki: “Taşlama altına dökülenleri ye Allah seni doyursun ve kandırsın.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) hadis hasen garibtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Meyve Bahçelerinden Geçen Kimsenin Meyvelerden Ne Kadar Yiyebileceği
1336-) Amr b. Şuayb (radıyallahü anh)’ın babasından ve dedesinden rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e dalındaki meyvenin durumu soruldu da şöyle buyurdular: “Bir kimsenin ihtiyacı varsa zaruri durumlarda cebine ve kabına doldurmaksızın o meyveden yemesinden bir şey lazım gelmez.” (Ebû Dâvûd, Lukata: 10; Nesâî, Kat’us Sarik: 12) Bu hadis hasendir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Meyve Bahçelerinden Geçen Kimsenin Meyvelerden Ne Kadar Yiyebileceği
1337-) Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Muhakale, Müzabene, Muhabere ve Sünya, yani satılan malın meçhul bir kısmının satışından istisna edilmesi türünden alışverişleri yasakladı. Bilinen bir miktar olursa sakıncası yoktur.” (Müslim, Büyü: 16) Buğdayla başaktaki buğdayın tahmini olarak değiştirilmesi ve takas yapılması şekliyle yapılan alışveriş şeklidir. Ağaçtaki yaş hurmayı kuru hurma karşılığında satmak veya değiştirmek şeklindeki satış şeklidir. Mahsûlün belli bir miktarı karşılığında toprağı kiralamak. Satışta miktarı belli edilmeyen bir şeyin satıştan istisna edilmesidir. Belli olursa sakıncası yoktur. Bu hadis Yunus b. Ubeyd’in, Atâ’dan, Câbir’den rivâyet ettiği bu şekliyle hasen sahih garibtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Yasaklanan Satış Şekillerinden Örnekler
1338-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Her kim bir gıda maddesi alırsa onu tamamen teslim almadan satmasın! İbn Abbâs der ki: “Ben her şeyin gıda maddesi gibi olduğunu zannederim.” (Buhârî, Büyü: 54; Müslim, Büyü: 8) Bu konuda Câbir, İbn Ömer ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının çoğunluğunun uygulaması bu hadise göre olup müşterinin gıda maddesinin teslim alınmadan önce satılmasını hoş görmemişlerdir. Bazı ilim adamları ise yenilip içilmeyen ölçüye tartıya girmeyen bir şey satın alan kimsenin onu tamamen teslim almadan önce satabileceğine izin vermişlerdir. İlim adamlarının bu konuda sıkı davrandıkları konu gıda maddesidir. Ahmed ve İshâk’ın görüşü de böyledir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Gıda Maddesinin Teslim Alınmadan Satılmaması Gerektiği
1339-) İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Biriniz bir diğerinizin satışına karşı satış yapmasın yine sizden biriniz diğer kardeşinizin dünürlüğüne karşı dünürlük yapmasın.” (Buhârî, Büyü: 58; Nesâî, Büyü: 19) Bu konuda Ebû Hüreyre ve Semure’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Ömer hadisi hasen sahihtir. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyurduğu da rivâyet edilmiştir: “Müslüman kişi Müslüman kardeşinin pazarlığı üzerine pazarlık yapmaz.” Bazı ilim adamlarına göre bu hadisteki satıştan maksat bu pazarlıktır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Müslüman; Müslüman Kardeşinin Satışının Üzerine Satış Yapmaz
1340-) Ebû Talha (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ey Allah’ın Rasûlü! İdârem altındaki yetimler için şarap satın aldım. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Şarabı dök kabını kır.” (Ebû Dâvûd, Eşribe: 1; İbn Mâce, Ticarat: 11) Bu konuda Câbir, Âişe, Ebû Saîd, İbn Mes’ûd, İbn Ömer ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Talha hadisi -Sevrî bu hadisi Süddî, Yahya b. Abbâd ve Enes’den “Ebû Talha da onun yanındaydı” diyerek rivâyet etmiştir. Bu rivâyet Leys’in rivâyetinden daha sahihtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Şarabın Haram Kılınıp Kaplarının Kırılması Gereği
1341-) Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) içki konusunda on kişiyi lanetlemiştir; “İçki yapılacak malzemeyi sıkan kimseye, sıkıştırmak için malzeme temin edene, içene, taşıyana, kendisine taşınan kimseye, ikram edip başkasına sunan kimseye, alım satımını yapana, kazancını yiyene, satın alana ve kendisi için satın alınana.” (İbn Mâce, Eşribe: 6; Ebû Dâvûd, Eşribe: 3) Enes hadisi garibtir. Buna benzer bir hadis İbn Abbâs, İbn Mes’ûd, İbn Ömer’den de rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Şaraptan Sirke Yapılabilir Mi?
1342-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), içki konusunda on kişiyi lanetlemiştir: “İçki yapılacak malzemeyi sıkan kimseye, sıkan kimseye, sıktırmak için malzeme temin edene, içene, taşıyana, kendisine taşınan kimseye, ikram edip başkasına sunan kimseye, alım satımını yapana, kazancını yiyene, satın alana ve kendisi için satın satın alınana.” (İbn Mâce, Eşribe: 6) Enes hadisi garibtir. Buna benzer bir hadis İbn Abbâs, İbn Mes’ûd, İbn Ömer,’den de rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Şaraptan Sirke Yapılabilir Mi?
1343-) Semure b. Cündüp (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Sizden biriniz sağmalı hayvanların bulunduğu bir sürüye uğradığında sahibi orada ise ondan izin alsın kendisine izin verildiğinde sütü sağıp içsin sürü başında kimse yoksa üç sefer seslenip sahibini arasın cevap veren olursa ondan izin alsın, hiç kimse cevap vermez ise sağıp içsin fakat kabına doldurup götürmesin.” (Ebû Dâvûd, Cihad: 85) Bu konuda Ömer ve Ebû Saîd’den de hadis rivâyet edilmiştir. Semure hadisi hasen garibtir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Ahmed ve İshâk bunlardandır. Ali el Medînî diyor ki: Hasan’ın, Semure’den hadis işittiği doğrudur. Bazı hadisçiler Hasan’ın, Semure’den rivâyeti hakkında söz etmişler ve “Semure’nin sahifesinden hadis rivâyet ediyor” demişlerdir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Sahibinden İzinsiz Sağmalı Hayvanlar Sağılabilir Mi?
1344-) Câbir b. Abdullah (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Câbir, fetih yılı Mekke’de iken Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şöyle buyurduğunu işitmiştir: “Allah ve Rasûlü; içki, kendiğinden ölmüş hayvan, domuz ve put satışını haram kılmıştır.” Bunun üzerine Ey Allah’ın Rasûlü! denildi. Kendiliğinden ölen hayvanın iç yağı hakkında ne dersin? O yağlarla gemiler yağlanır, deriler boyanır ve insanlar kandillerinde o yağdan kullanırlar. Bundan sonra Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki: “Hayır o haramdır.” Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle devam etti: “Allah Yahudileri kahretsin Allah onlara iç yağını haram kılmıştı da onu eritip satarak parasını yediler.” (Buhârî, Büyü: 112; Müslim, Müsakat: 13) Bu konuda Ömer ve İbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiştir. Câbir hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulamaları bu hadise göredir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Put, Heykel Ve Domuz Satışı Haram Mıdır?
1345-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kötü örnek biz Müslümanlara yakışmaz. Yaptığı bağıştan dönen kimse kustuğunu yalayan köpek gibidir.” (Buhârî, Hibe: 28; Müslim, Hibât: 2) Bu konuda İbn Ömer’in Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şu şekilde aktardığı rivâyet edilir: “Bir kimsenin hediye verip sonra ondan dönmesi caiz değildir. Ancak baba çocuğuna yaptığı hediyeden dönebilir.”

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Bağıştan Dönülebilir Mi?
1346-) Amr b. Şuayb, Tavus’tan, İbn Ömer ve İbn Abbâs’tan merfu olarak bu hadisin benzerini rivâyet etmişlerdir. İbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir ve şöyle derler: “Her kim yakın akrabasından birine bir bağışta bulunursa o kimsenin o bağışından dönme hakkı yoktur. ve kim de yakın akrabası olmayan birisine bağışta bulunursa bir karşılık görmediği sürece bağışından dönebilir. Sûfyân es Sevrî bu görüştedir. der ki: Bir kimsenin verdiği hediyeden dönmesi caiz değildir. Ancak baba çocuğuna verdiği hediyeden dönebilir. Şâfii, Abdullah b. Ömer’in rivâyet ettiği “Bir kimsenin hediyesinden dönmesi caiz değildir, ancak baba çocuğuna yaptığı hediyeden dönebilir” hadisini delil olarak kullanıp böyle demektedir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Bağıştan Dönülebilir Mi?
1347-) Zeyd b. Sabit (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Muhâkale ve Müzâbene modeli satışları yasakladı fakat Ârıyye modeli satışa izin vermiştir. (Ebû Dâvûd, Büyü’: 33; İbn Mâce: Ticarat: 55) Bir kimsenin çoluk çocuğuna taze hurma yedirebilmek için birkaç hurma ağacının meyvesini, tahminî olarak, kuru hurma vererek takas etmesidir. Bu konuda Ebû Hüreyre ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir. Zeyd b. Sabit hadisi bu şekilde rivâyet edilmiştir. Muhammed b. İshâk bu hadisi Eyyûb, Ubeydullah b. Ömer, Mâlik b. Enes, Nafi’ ve İbn Ömer’den rivâyet ederek: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), muhakale ve müzabere türü satışları yasakladı. Aynı senedle İbn Ömer’den Zeyd b. Sabit’den rivâyet edilmiş olup “Âriyye satışına izin verdi” şeklindedir. Bu şekil Muhammed b. İshâk’ın rivâyetinden daha sahihtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Âriyye Modeli Satışa İzin Verilmesi
1348-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), beş vesaktan az olan miktardaki araya (âriyye) satışına izin vermiştir.” (Ebû Dâvûd, Büyü’: 33; İbn Mâce: Ticarat: 55)

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Âriyye Modeli Satışa İzin Verilmesi
1349-) Kuteybe, Mâlik’den, Dâvûd b. Husayn’dan bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir. Yine bu hadis Mâlik’den: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), beş vesak veya daha az miktarlarda olan arâya satışına izin verdi” şeklinde de rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Âriyye Modeli Satışa İzin Verilmesi
1350-) Zeyd b. Sabit (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Ağaç üzerindeki yaş meyveyi kuruduğunda oluşturabileceği kuru hurma miktarını tahmin ederek o kadar kuru hurma karşılığında satmaya izin vermiştir.” (İbn Mâce, Ticarat: 55; Ebû Dâvûd, Büyü’: 18) Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Hüreyre hadisi de hasen sahihtir. Bazı ilim adamlarının uygulamaları bu hadise göredir. Şâfii, Ahmed ve İshâk bunlardan olup şöyle derler: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), muhakale ve müzabeneyi yasaklamış olup arâya türü satışa izin vermiştir. Bu sözü söylerken Zeyd b. Sabit ve Ebû Hüreyre hadisini delil getirirler ve beş vesaktan az olan satışları caiz kabul ederler. Bu alimlere göre bu hadisin manası Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), halka kolaylık sağlamak için böyle izin vermiştir derler. Çünkü halk, ağacındaki yaş hurmayı ancak kuru hurma karşılığında alabiliriz. Başka imkanımız yoktur diye şikayette bulundular. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beş vesaktan az olan miktarda olursa yaş hurmayı tahminen kuru hurmayla değiştirmeye ve yaş hurma yiyebilmelerine izin vermiş oldu.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Âriyye Modeli Satışa İzin Verilmesi
1351-) Rafi’ b. Hadîç (radıyallahü anh) ve Sehl b. Hasme’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Müzabene satışını yani yaş hurmanın kuru hurma karşılığında satışını yasakladı sadece “Arâyâ” sahiplerine izin verdi. Aynı şekilde yaş üzümü kuru üzümle ve her meyveyi tahmin yoluyla alıp satmaktan yasakladı.” (Ebû Dâvûd, Büyü’; 21; İbn Mâce, Ticarat: 55) Bu hadis bu şekliyle hasen sahih garibtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Arâyâ Modeli Alışveriş Yapmaya İzin Verilmesi
1352-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, -Kuteybe bu hadisi merfu olarak rivâyet etmiştir.- Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Bir kimseyi aldatmak için yapmacık olarak o malın fiyatını artırarak müşteri kızıştırmayınız.” (Buhârî, Büyü: 60; Müslim, Büyü: 4) Bu konuda İbn Ömer ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup, müşteri kızıştırarak aldatmayı hoş görmezler. “Necş” Satıcının yanına müşteri geldiğinde o malın değerinden daha fazla fiyat vermek suretiyle kendisi alma niyetinde olmaksızın sadece o müşteriyi aldatmak için yapılan müşteri kızıştırma hareketine denir ki bu bir aldatma demektir. diyor ki: Bir kimse satıcı için müşteri kızıştırırsa yaptığı bu işten dolayı günaha girer fakat alışveriş caizdir. Çünkü aldatmayı yapan satıcı değildir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Müşteri Aldatmanın Caiz Olmayışı
1353-) Sûveyd b. Kays (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ben ve Mahreme (Mahrefe) el Abdî Hecer’den kumaş getirmiştik. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize gelerek birkaç şalvarlık olabilecek kumaş için pazarlık etti yanımızda ücretle çalışan ölçme işini yapan bir tezgahtarımız vardı. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bu tezgahtara “Ölçerken müşteriden yana fazlalaştır” buyurdu. (Ebû Dâvûd, Büyü: 7; Nesâî, Büyü: 54) Bu konuda Câbir ve Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. Sûveyd hadisi hasen sahihtir. İlim adamları ölçü ve tartıda müşteriden yana fazlalığı müstehab görürler. bu hadisi Simak’tan rivâyet ederek “Ebû Safvân” dedi ve aynı hadisi söyledi.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Ölçü Ve Tartıda Müşteriden Yana Fazla Yapmak
1354-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kim darda kalan borçluya zaman tanırsa veya alacağının tamamını veya bir kısmını borçluya bağışlarsa Allah kıyamette hiçbir gölgenin olmadığı günde kendi arşının gölgesinde gölgelendirecektir.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu konuda Ebûl Yeser, Ebû Katâde, Huzeyfe, İbn Mes’ûd, Ubâde ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Hüreyre hadisi bu şekliyle hasen sahih garibtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Alışverişte Yumuşaklık Ve Eli Dar Olan Kimseye Zaman Tanımak
1355-) İbn Mes’ûd (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Geçmiş toplumlardan bir kimse hesaba çekildi, hayır adına hiçbir işine rastlanmadı. Zengin olan bu kimsenin insanlarla beraber olduğu görevli personeline eli dar olan kimselerin borçlarının ertelenmesi emrini verdiği bilinirdi. Allah; bu ikramı yapmaya biz o kimseden daha layıkız dolayısıyla onun günahlarından vazgeçin” buyurdu. (Müslim, Müsakat: 6) Bu hadis hasen sahihtir. Ebûl Yeser’in adı Ka’b b. Amr’dır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Alışverişte Yumuşaklık Ve Eli Dar Olan Kimseye Zaman Tanımak
1356-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Zenginin borcunu geciktirmesi haksızlık ve zulümdür. Kim de parası ödenmek üzere imkanı olan bir kimseye havale edilirse ona müracaat etsin.” (Ebû Dâvûd, Büyü’: 10; Müslim, Müsakât: 7) Bu konuda İbn Ömer ve Şerîd b. Sûveyd es Sekafî’den de hadis rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Zengin Olanın Borcunu Geciktirmesi Zulümdür
1357-) İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Zenginin borcunu geciktirmesi haksızlık ve zulümdür. Kim de parası ödenmek üzere imkanı olan bir kimseye havale edilirse ona müracaat etsin, bir satışta iki satış yapma durumuna düşmesin.” (Müslim, Müsakat: 7; Ebû Dâvûd, Büyü’: 10) Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. Bu hadisin manası şudur: Sizden biriniz güvenilen ve parası olan birine alacağını alması için havale edilirse bu havaleyi kabul etsin. Bazı ilim adamları derler ki: Alacaklı kimse imkanı olan ve güvenilen bir kimseye havale edilirse o da bu havaleyi kabul ederse havale eden borcundan temize çıkmış olur ve alacaklının havale edene dönme hakkı kalmaz. Şâfii, Ahmed ve İshâk bunlardandır. Bazı ilim adamları ise; kendisine havale edilen kimsenin iflas etmesi sebebiyle alacaklı sıkıntıya düşse ilk alacaklı olduğu şahsa dönebilir. Bu alimler Osman ve başka ilim adamlarının, “Müslüman’ın malının heder olması mümkün değildir” sözünü delil olarak kabul ederler. der ki: “Müslüman’ın malının heder olması mümkün değildir” hadisinin manası şudur: Alacaklı başka birine havale edildiğinde onun parası olduğunu zanneder fakat o züğürt birisidir. İşte bu durumda Müslüman’ın malının heder olması durumu vardır. Bu hadis böyle durumlarda geçerlidir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Zengin Olanın Borcunu Geciktirmesi Zulümdür
1358-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), münabeze ve mülamese modeli satışları yasakladı.” (Buhârî, Büyü: 62; Müslim, Büyü: 1) Dokunma ve dokundurma modeli alışveriştir. İki kişiden her biri düşünüp taşınmadan birbirinin elbisesine dokunması veya mala eliyle dokunmasıyla satışın gerçekleşmesi şeklindeki alışveriştir ki aldanma vardır. Atmak ve atışmak şeklindeki yapılan alışveriştir. Taş atmakla alışveriş gerçekleşecek şekilde kumara benzeyen aldatma olan satış şeklidir. Bu konuda Ebû Saîd ve İbn Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. Satıcının bir malı sana attığım vakit ikimizin arasında o alışveriş gerçekleşmiştir, demesidir. ise: Bir mala el değdirsen, alışveriş gerçekleşir. O malın kalite ve sayısını görüp bilmese bile veya o mal bir kap içersinde olsa bile… Bu tür alışverişler cahiliyye modeli alışverişler olup Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunları yasaklamıştır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Münabeze Ve Mülamese Satışının Yasaklanması
1359-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Medîne’ye geldiğinde insanlar peşin para ile veresiye meyve satın alıyorlardı. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); “Her kim peşin para ile veresiye meyve ve mal satın alacaksa belli ölçek belli tartı ve belli bir vade ile yapsın” buyurdular. (Nesâî, Büyü’: 72; Müslim, Müsakat: 25) Bu konuda İbn ebî Evfâ ve Abdurrahman b. Ebza’dan da hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından ilim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup peşin para ile veresiye olarak; yiyecek, giyecek, elbise ve miktarı sıfatı bilinen her şeyin satın alınabileceğine cevaz vermişlerdir. Peşin para ile veresiye hayvan alma konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları peşin para ile veresiye hayvan satılabilir derler. Şâfii, Ahmed ve İshâk bunlardandır. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve sonrakilerden bazı ilim adamları ise bunu hoş karşılamazlar. Sûfyân es Sevrî ve Küfeliler bu kanaattedirler. Minhal’in ismi; Abdurrahman b. Mut’ım’dır.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Peşin Para İle Veresiye Mal Alınacaksa Vade Ve Miktarlar Belirlensin
1360-) Câbir b. Abdullah (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki: “Her kimin bir gayri menkulde ortaklığı bulunursa o gayri menkuldeki hissesini hissedarı olan kimseye teklif etmeden başkasına satmasın.” (Müslim, Müsakat: 28; Nesâî, Büyü’: 109) Bu hadisin senedi muttasıl değildir. Muhammed’den işittim şöyle diyordu: Süleyman el Yeşkûrî’nin, Câbir b. Abdullah hayatta iken vefat ettiği söyleniyor ondan ne Katâde nede Ebû Bişr hadis işitmemiştir. b. Buhârî diyor ki: Bunlardan hiç birinin Süleyman el Yeşkürî’den hadis dinlediğini bilmiyoruz. Amr b. Dinar olursa o başka… Belki de Amr b. Dinar, Câbir b. Abdullah’ın sağlığında Süleyman el Yeşkürî’den hadis dinlemiş olabilir. şöyle devam ediyor: Ne var ki: Katâde, Süleyman el Yeşkürî’nin kendisinden değil yazdığı sayfalardan hadis rivâyet etmektedir. O’nun, Câbir b. Abdullah’tan rivâyet ettiği hadisleri topladığı bir kitabı vardı. Bekir el Attar Abdulkuddus bize aktararak Ali b. el Medînî’nin Yahya b. Saîd’den ve Süleyman et Teymî’den naklederek şöyle diyor: Câbir b. Abdullah’ın hadis notlarını Hasan el Basrî’ye götürdüler, aldı veya rivâyet etti. Onu Katâde’ye götürdüler o da rivâyet etti. Sonra, bana da getirdiler rivâyet etmedim, diyor ki: “Reddettim.”

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Hisseli Mülk Sahiplerinden Biri Hissesini Satmak İsterse Ne Yapmalı?
1361-) Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) muhakale, müzabene, muhabere ve muaveme türü satışları yasakladı. Arâyâ satışına izin verdi.” (Müslim, Büyü: 16; Ebû Dâvûd, Büyü’: 18) Muzabene ve Muhabere: 1290 nolu hadise bkz. Meyvesi yetişmeden önce bir ağacın birkaç senelik meyvesini satmaktır. 1300 nolu hadise bkz. Bu hadis hasen sahihtir.

Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 0: Alışveriş Bölümleri
Konu: Muhabere Ve Muaveme Şekli Satışlar