Sünen-i Tirmizî Hadis Kitabı
1713-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyet edilmiştir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: Bulaşıcılık serpicilik: hastalığın kendisinden değil Allah’ın izni iledir. Cahiliye dönemindeki eşya ve olaylarda uğursuzluk olduğu inancı da yoktur. Fe’li severim. Fe’l nedir? Ey Allah’ın Rasûlü dediler; “Fe’l, iyi gönül alıcı güzel sözdür” buyurdular. (Ebû Dâvûd, Tıp: 24; İbn Mâce, Tıp: 43) Bu hadis hasen garib sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Uğursuzluk İnancının İslamda Yeri Yoktur
1714-)
Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir ihtiyaç için yola çıkarken ve işe başlarken “Ey başarılı olan, Ey doğru yolu bulan” sözlerini söylemek veya bir başkasından bu sözleri duymak hoşuna giderdi. (Ebû Dâvûd, Tıp: 24; İbn Mâce, Tıp: 43) Bu hadis hasen garib sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Uğursuzluk İnancının İslamda Yeri Yoktur
1715-)
Süleyman b. Büreyde (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir ordu göndereceği vakit özellikle komutanına sorumluluk bilinci içinde olarak yolunu Allah ve Rasûlünün emirleriyle bulmayı beraberindeki Müslümanlara iyi muamelede bulunmayı tavsiye eder ve şöyle buyururdu: Allah’ın adı ile Allah adına Allah yolunda savaşın Allah’tan gelen her türlü gerçeği örtbas eden kafirlerle savaşın. ganimet mallarına hainlik etmeyin, verdiğiniz sözde durun öldürdüğünüz kimselerin gözünü oymak kulak ve burunlarını kesmek gibi işlere bulaşmayın. Küçük çocukları öldürmeyin. Müşriklerden düşmanlarla karşılaştığında onları üç konuya davet et; (Müslüman olmak, cizye vermek veya savaş) Davet ettiğin üç konudan hangisini kabul ederlerse ona göre onların bu isteklerini kabul et onlardan elini çek. İslam’a girmeleri için çağır böylece onların memleketleri de Muhâcirlerin yurdu haline gelmiş olsun onlara haber ver ki bunu yaptıkları takdirde muhacirlerin sahip oldukları haklara sahip olacaklar ve onların taşıdıkları mesuliyetleri taşıyacaklardır. Eğer bu hicret işinden uzak dururlarsa onlar çölde yaşayan insanlar gibi olacaklardır. Çölde yaşayanlara geçerli olan hükümler onlara da geçerli olacaktır. Cihâda katılıp savaş yapmadıkları sürece ganimetten bir şey almayacaklardır. Eğer bunu da kabul etmezlerse Allah’tan yardım isteyerek onlarla savaş. kaleyi kuşattığın vakit kaledekiler Allah ve Rasûlü’nün koruması ve himayesini isterlerse bunu yapma şahsın ve askerlerinin koruma ve himayesiyle onlara güven ver çünkü siz kendi himaye ve korumanızda yanlışlık yaparsanız bu Allah ve Rasûlü’nün korumasında yapacağınız yanlışlıktan daha hayırlı olacaktır. Yine bir kaleyi kuşattığınızda sizden Allah’ın hükmü ile inmelerini isterlerse indirmeyin kendi hükmün ile onları indir. Çünkü onlar hakkında Allah’ın hükmü konusunda isabet edip etmediğini -buna yakın bir ifade kullandı- bilemezsin. (Müslim, Cihâd: 2; Ebû Dâvûd, Cihâd: 73) Bu konuda Numân b. Mukarrin’den de hadis rivâyet edilmiştir. Büreyde hadisi hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Savaşa Çıkacak Komutanlara Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin Tavsiyeleri
1716-)
Muhammed b. Beşşâr, Ebû Ahmed vasıtasıyla Sûfyân’dan Alkame b. Mersed’den mana olarak buna benzer bir hadis rivâyet etmiş olup şu ilaveyi yapmıştır: “Eğer bundan da yüz çevirirlerse onlardan cizye al bundan da yüz çevirirlerse onlar üzerine Allah’tan yardım dileyerek savaş et.” Vekî’ ve pek çok kimse bu hadisi Sûfyân’dan rivâyet etmişlerdir. Muhammed b. Beşşâr’dan başkası bu hadisi Abdurrahman b. Mehdî’den rivâyet ederek “Cizye vermeleri…” konusunu zikretmişlerdir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Savaşa Çıkacak Komutanlara Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin Tavsiyeleri
1717-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), ancak sabah namazı vaktinde baskın yapardı. Ezanı işitirse baskından vazgeçer değilse hücum ederdi. Bir seferinde kulak verdi ve bir adamın Allahû ekber Allahû ekber dediğini işitti ve şöyle buyurdu: “Fıtrat dini üzere…” sonra adam; eşhedû enla ilahe illallah deyince: “Cehennem’den çıktın…” buyurdu. (Ebû Dâvûd, Cihâd: 82-91-122)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Savaşa Çıkacak Komutanlara Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin Tavsiyeleri
1718-)
Hasan diyor ki: Ebûl Velîd, Hammad b. Seleme vasıtasıyla aynı senedle bu hadisin banzerini bize rivâyet etmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 7: Siyer Bölümleri
Konu: Savaşa Çıkacak Komutanlara Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellemin Tavsiyeleri
1719-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ey Allah’ın Rasûlü denildi hangi iş cihâda denk olabilir? Buyurdular ki: “Sizin ona gücünüz yetmez.” İki veya üç sefer aynı soruyu sordular üçüncü defasında buyurdu ki: Allah yolunda cihâd eden kimsenin örneği: Mûcâhid; cihâddan dönünceye kadar, bıkmadan usanmadan gecelerini namaz gündüzlerini oruçla geçiren kimse gibidir.” (Müslim, Imara: 34) konuda Şifa, Abdullah b. Hubşî, Ebû Mûsâ, Ebû Saîd, Ümmü Mâlik el Behziyye ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. hadis hasen sahihtir. Ebû Hüreyre’den değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
1720-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah şöyle diyor: Allah adına Allah yolunda cihâd eden kişi benim güvencem altındadır. Ruhunu alırsam kendisine Cenneti varis kılarım şayet memleketlerine geri çevirirsem sevap ve ganimetlerle çeviririm.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu hadis bu şekliyle sahih garibtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
1721-)
Fedâle b. Ubeyd (radıyallahü anh), Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den bize aktararak şöyle demiştir: “Her ölen kimsenin amel defteri kapanır ancak Allah yolunda kalbi cihâda bağlı olarak ölen kimse müstesna onun ameli kıyamet gününe kadar çoğalıp artar ve o kimse kabir fitnesinden de güvendedir.” Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şöyle buyurduğunu da işittim: “Mûcâhid nefsinin isteklerine karşı cihâd ederek günahlardan uzak durmak için mücadele eden kimsedir.” (Müslim, Imara: 42; Ebû Dâvûd, Cihâd: 36) Bu konuda Ukbe b. Âmir ve Câbir’den de hadis rivâyet edilmiştir. Fudale hadisi hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâda Her Yönüyle Bağlı Olarak Ölen Kimsenin Mükafatı
1722-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Allah yolunda savaş yaparken kim bir gün oruç tutarsa Allah o kimseyi Cehennem’den yetmiş yıl uzaklaştırır.” Râvîlerden biri yetmiş yıl derken diğeri kırk yıl demektedir. (Nesâî, Savm: 44) Bu hadis bu şekliyle garibtir. Esved’in ismi Muhammed b. Abdurrahman b. Nevfel el esedî olup Medînelidir. Bu konuda Ebû Saîd, Enes, Ukbe b. Âmir ve Ebû Umâme’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Cihâd Ederken Oruç Tutan Kimsenin Değer Ve Kıymeti
1723-)
Ebû Saîd el Hudrî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Allah yolunda cihâd ederken kim bir gün oruç tutarsa Allah bu orucundan dolayı ondan Cehennem ateşini yetmiş yıl uzaklaştırır.” (Nesâî, Savm: 44) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Cihâd Ederken Oruç Tutan Kimsenin Değer Ve Kıymeti
1724-)
Ebû Umâme el Bâhilî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Her kim Allah yolunda savaş yaparken bir gün oruç tutarsa Allah ateşle o kimse arasında yeryüzü ile gökyüzü arası kadar bir hendek meydana getirir.” (Nesâî, Savm: 44) Ebû Umâme hadisi garibtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Cihâd Ederken Oruç Tutan Kimsenin Değer Ve Kıymeti
1725-)
Hureym b. Fatik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Her kim Allah yolunda bir harcama yaparsa o yaptığı harcama için kendisine yediyüz misli sevap yazılır.” (Nesai, Cihâd: 7) Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadisi sadece Rükeyn b. Rabî’in rivâyeti ile bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Cihâd İçin Yapılan Harcamaların Mükafatı
1726-)
Adiyy b. Hâtim el Tâî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre: Adiyy, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e hangi sadaka daha faziletlidir diye sordu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’de şöyle buyurdu: “Allah yolunda çarpışan kimselere hizmet için verilecek bir köle veya onların gölgelenebileceği çadır veya başka türlü bir gölgelik veya mücahid’in binebileceği bir binit veya yemeleri için kesilen bir deve.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu hadis Muaviye b. Salih tarfından mürsel olarak rivâyet edilmiştir. Bazı rivâyetlerin senedinde Zeyd’e muhalefet edilmiştir. Velid b. Cemil bu hadisi; Kâsım Ebû Abdurrahman’dan, Ebû Umâme’den bu şekilde Ziyâd b. Eyyûb’tan bize aktarmıştır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Çarpışan Gazilere Yapılan Harcamanın Mükafatı
1727-)
Ebû Umâme (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Harcamaların en değerli ve kıymetlisi Allah yolunda çarpışan mücahide bağışlanan çadır gölgesi veya Allah yolunda çarpışan mücahide hizmet edecek hizmetçi veya Allah yolunda çarpışan mücahidin bineceği bir binit.” (İbn Mâce, Cihâd: 14; Nesâî, Cihâd: 44) Bu hadis hasen sahih garibtir. Benim yanımda bir önceki geçen Muaviye b. Salih’in hadisinden daha sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Çarpışan Gazilere Yapılan Harcamanın Mükafatı
1728-)
Zeyd b. Hâlid el Cühenî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Her kim Allah yolunda savaşacak olan bir mücahidi gerekli silah, binit ve malzeme ile donatacak olursa bizzat kendisi savaş yapmış gibi sevap kazanır. Her kimde savaşa çıkan bir mücahidin çoluk çocuğunun ihtiyaçlarını karşılarsa yine o da savaş yapmış gibi sevap kazanır.” (Nesâî, Cihâd: 44; İbn Mâce, Cihâd: 14) Bu hadis hasen sahih olup başka şekilde de rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Savaşa Gidecek Bir Mücahidi Silah Elbise Vs. İle Donatmanın Değeri
1729-)
Zeyd b. Hâlid el Cühenî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Her kim Allah yolunda çarpışan bir mücahidi gerekli silah binit ve malzeme ile donatır veya mücahidin çoluk çocuğunun ihtiyaçlarını karşılarsa aynen savaşa katılmış gibi sevap kazanır.” (Nesâî, Cihâd: 44; İbn Mâce, Cihâd: 14) Bu hadis hasendir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Savaşa Gidecek Bir Mücahidi Silah Elbise Vs. İle Donatmanın Değeri
1730-)
Muhammed b. Beşşâr (radıyallahü anh), Yahya b. Saîd vasıtasıyla Abdulmelik b. ebî Süleyman’dan, Atâ’dan, Zeyd b. Hâlid el Cühenî’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmişlerdir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Savaşa Gidecek Bir Mücahidi Silah Elbise Vs. İle Donatmanın Değeri
1731-)
Yine Zeyd b. Hâlid el Cühenî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Her kim Allah yolunda çarpışan bir mücahidi gerekli silah, binit ve malzeme ile donatırsa veya mücahidin çoluk çocuğunun ihtiyacını karşılarsa aynan savaşa katılan gibi sevap kazanır.” (Nesâî, Cihâd: 44; İbn Mâce, Cihâd: 14) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Savaşa Gidecek Bir Mücahidi Silah Elbise Vs. İle Donatmanın Değeri
1732-)
Yezîd b. ebî Meryem (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ben Cuma namazına gitmekte iken Abaye b. Rifâa arkamdan yetişti ve dedi ki: Müjdeler olsun sana senin bu adımların Allah yolunda sayılır; Ebû Abs’den işittim şöyle diyordu: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kimin Allah rızasını kazanma yolunda ayakları tozlanırsa o ayaklara Cehennem ateşi haramdır.” (Nesâî, Cihâd: 9) Bu hadis hasen garib sahihtir. Ebû Abs’ın ismi ise Abdurrahman b. Cebr’dir. konuda Ebû Bekir ve Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından bir adam tarafından da hadis rivâyet edilmiştir. Büreyd b. ebî Meryem, Şamlı bir kimse olup kendisinden Velid b. Müslim Yahya b. Hamza ve Şamlı pek çok kimse hadis rivâyet etmiştir. Bir de Küfeli Büreyd b. Ebû Meryem vardır ki bunun babası Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından olup ismi Mâlik b. Rabia’dır. Bu Büreyd b. ebî Meryem, Enes b. Mâlik’den hadis işitmiştir. Büreyd b. ebî Meryem’den; Ebû İshâk el Hemedânî, Atâ b. Sâib, Yunus b. ebî İshâk ve Şu’be pek çok hadis rivâyet etmişlerdir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Cihâd Edenin Tozlanan Ayaklarına Cehennem Haramdır
1733-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah’ın azabından korktuğu için ağlayan bir kimse sağılan süt tekrar memeye dönmedikçe Cehennem ateşine girmeyecektir. Allah yolunda cihâd eden bir kimseye bulaşan toz ve toprakla Cehennem dumanı bir araya gelmeyecektir.” (Nesâî, Cihâd: 9; Dârimî: Cihâd: 8) Bu hadis hasen sahihtir. Muhammed b. Abdurrahman, Ebû Talha’nın azâdlı kölesi olup Medînelidir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cehennem Ateşiyle Ve Dumanıyla Beraber Olmayan Şeyler
1734-)
Sâlim b. ebî’l Ca’d’den rivâyete göre: Şurahbil b. Sımt şöyle demiştir: Ey Ka’b b. Mürre! Bize Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den hadis aktar fakat dikkatli ol eksik ve fazla bir şeyler söyleme Ka’b b. Mürre dedi ki: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim şöyle diyordu: “İslam yolunda kimin bir kılı ağarırsa kıyamet gününde o kıl o kimse için bir ışık (nur) olacaktır.” (Nesâî, Cihâd: 9) Bu konuda Fedâle b. Ubeyd, Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Ka’b b. Mürre hadisini aynı şekilde A’meş, Amr b. Mürre’den rivâyet etmiştir. Yine bu hadis, Mansur’dan Sâlim b. ebî’l Ca’d’den rivâyet edilip senedinde Sâlim ile Ka’b b. Mürre veya Mürre b. Ka’b el Behzî’de denilmiştir. Kendisi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den pek çok hadis rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Müslüman Olma Yolunda Saçları Ağaran Kimse
1735-)
Amr b. Abese (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kim Allah’ın dinini yeryüzünde en üstün kılma yolunda gayret ederek saç ve sakalını ağartırsa o kıllar kıyamet günü kendisi için nur, ışık olacaktır.” (Nesâî, Cihâd: 9) Bu hadis hasen sahih garibtir. b. Şüreyh Yezîd el Hımsî’nin oğludur.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Müslüman Olma Yolunda Saçları Ağaran Kimse
1736-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Hayır ve iyilik kıyamete kadar atların (binit) alınlarında bağlıdır. At üç çeşittir; kimi atlar vardır ki: Sahibi için sevap kazandırır, kimi atlar vardır ki: Sahibinin fakirlik ve yoksulluğunu örter, kimi atlarda vardır ki: Sahibine günah kazandırır.” sevap kazandıran at; Allah yolunda cihâd için hazırlanıp büyütülür ki bu at sahibine daima sevap kazandırır o atlara yedirilen her şey karşılığında Allah o kimseye sevap yazar.” Bu hadis biraz uzuncadır. (Nesâî, Hayl: 1; İbn Mâce: Cihâd: 14) Bu hadis hasen sahihtir. b. Enes, Zeyd b. Eslem’den, Ebû Salih’den, Ebû Hüreyre’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Binitler Atlar Kaç Çeşittir?
1737-)
Abdullah b. Abdurrahman b. Ebûl Hüseyn’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Allah tek bir ok için üç kişiyi Cennete sokar; Allah rızasını kazanmak için hayır olarak ok yapanı, oku düşmana karşı atanı ve atma işinde yardımcı olanı. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle devam etti: Atıcı olun, binici olun! Atıcı olmanız binici olmanızdan bence daha iyidir. Müslüman kişinin oyun ve oyalanma olarak yaptığı her şey boş ve anlamsızdır. Ancak; kişinin atış yaptığı aletlerle meşgul olup oyalanması, atını tımar edip atın bakımıyla uğraşması ve oyalanması ve hanımıyla oynaşıp meşgul olması batıl ve boş eğlencelerden olmayıp hak, gerçek ve sevap kazandıran oyun ve eğlencelerdir.” (Nesâî, Cihâd: 26; İbn Mâce, Cihâd: 19)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Atış Yapmanın Değer Ve Kıymeti
1738-)
Ahmed b. Menî’, Yezîd b. Harun vasıtasıyla Hişâm ed Destevai’den, Yahya b. Ebî Kesir’den, Ebû Sellam’dan, Abdullah b. Ezrak’tan, Ukbe b. Âmir el Cühenî’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir. Bu konuda Ka’b b. Mürre, Amr b. Abese, Abdullah b. Amr’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Atış Yapmanın Değer Ve Kıymeti
1739-)
Ebû Necîh es Sülemî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim şöyle diyordu: “Kim Allah yolunda bir ok atarsa; bir köleyi hürriyetine kavuşturmuş gibi sevap kazanır.” (Nesâî, Cihâd: 26; İbn Mâce, Cihâd: 19) Bu hadis sahihtir. Nüceyh: Amr b. Abese es Sülemî’dir. Abdullah b. Ezrak ise; Abdullah b. Yezîd’tir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Atış Yapmanın Değer Ve Kıymeti
1740-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim buyurdu ki: “İki göz var ki ateş onlara değmeyecek Allah’ın azabından korkarak ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet bekleyen göz.” (Nesâî, Cihâd: 33; İbn Mâce, Cihâd: 8) Bu konuda Osman, Ebû Reyhane’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen sahih garib olup bu hadisi sadece Şuayb b. Ruzeyk rivâyetiyle bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Nöbet Tutmanın Değer Ve Kıymeti
1741-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Allah yolunda öldürülüp şehîd olmak tüm günahlara keffarettir. Cibril (aleyhis-selâm) dedi ki: Borç müstesnadır. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’de borç müstesnadır” buyurdular. (Nesâî, Cihâd: 32; İbn Mâce, Cihâd: 16) Bu konuda Ka’b b. Ucre, Câbir, Ebû Hüreyre, Ebû Katâde’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis garibtir. Bu hadisin Ebû Bekr’in rivâyetinden olduğunu sadece bu ihtiyar adam olan Yahya b. Talha el Yerbûî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Muhammed b. İsmail’e bu hadis hakkında sordum hadisi tanımadı ve şöyle dedi: Zannedersen Yahya b. Talha, Humeyd’in Enes vasıtasıyla rivâyet ettiği: Cennetlikler arasında şehîdten başka tekrar dünyaya dönmekten mutluluk duyan bir kimse yoktur” hadisini kastediyor olabilir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdlik Kul Borcu Dışında Tüm Günahları Siler Mi?
1742-)
Ka’b b. Mâlik (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Şehîdlerin ruhları sanki yemyeşil kuşların içersindedir. Cennet meyvelerine ve ağaçlarına takılırlar.” (Yani Cennet onların devamlı gezinti yerleridir.) (İbn Mâce, Cihâd: 16) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdlik Kul Borcu Dışında Tüm Günahları Siler Mi?
1743-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Cennete ilk önce girecek üç kişi bana gösterildi; Şehîd, iffetli ve kanaatkâr kimse, Allah’a kulluğunu güzelce yapıp efendilerine karşı samimi olan köle.” (İbn Mâce, Cihâd: 16) Bu hadis hasendir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdlik Kul Borcu Dışında Tüm Günahları Siler Mi?
1744-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Ölen ve Allah katında Cennet hayrına erişen hiçbir kul, Cennet’ten tekrar geri dünyaya dönmeyi tüm içindekilerle birlikte dünyanın kendisinin olmasını istemez ancak şehîd bunun dışındadır. Çünkü o şehîdliğin değeri ve kıymetini bildiğinden dolayı tekrar dünyaya dönmeyi ve tekrar şehîd olmayı arzu eder.” (İbn Mâce, Cihâd: 16) Bu hadis hasen sahihtir. ebî Ömer ve Sûfyân b. Uyeyne diyorlar ki: Amr b. Dinâr, Zührî’den daha yaşlıdır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdlik Kul Borcu Dışında Tüm Günahları Siler Mi?
1745-)
Ebû Yezîd el Havlânî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Fedâle b. Ubeyd’den işittim şöyle diyordu: Ömer b. Hattâb’tan işittim şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim şöyle demiştir: Şehîdler dört çeşittir; 1- Düşmanla karşılaşıp öldürülünceye kadar Allah’a sadık kalan, sağlam imanlı mümin kişidir. Bu kişiye kıyamet günü insanlar gözlerini kaldırarak bakacaklardır derken başını o derece kaldırdı ki başındaki külahı düştü. Râvî diyor ki külahı düşen Peygamber mi idi yoksa Ömer mi idi bilemiyorum. 2- Yine bir kimse ki düşmanla karşı karşıya gelip şaşkın bir okun kendisine isabet etmesiyle şehîd olmuştur, bunun da duyduğu acı sanki muz ağacının dikeni batmış gibi ürkeklik duyan kimse gibidir. Bu da sağlam imanlı, mümin bir kişidir ki ikinci derecede olan da budur. 3- Hayatta iken iyi işleri de olup kötü işler de işleyen günahkar bir mümin kimse düşmanla karşılaşır ve Allah’a verdiği sözü yerine getirinceye kadar sözünde durup şehîd olan kimsedir ki buda üçüncü derecedir. 4- Yine bir adam ki hayatı boyunca nefsine zulmederek fazla günah işleyerek düşmanla karşılaşmış ve Allah’a verdiği sözde durarak şehîd oluncaya kadar savaşan kimsedir ki dördüncü derecede budur.” (Müsned: 145) hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Atâ b. Dinar’ın rivâyetiyle bilmekteyiz. Muhammed’den işittim şöyle diyordu: Saîd b. ebî Eyyûb bu hadisi Atâ b. Dinar’dan rivâyet etmiştir. Dedi ki: Havlân şeyhlerinden rivâyet etmiştir ve bu rivâyetinde de “Ebû Yezîd”ten dememiştir. Atâ b. Dinar rivâyet yönünden zararsız makbul bir kimsedir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdlerin Dereceleri Ve Allah Katındaki Durumu
1746-)
İshâk b. Abdullah b. Ebî Talha (radıyallahü anh)’den rivâyet edilmiştir: Enes’den şöyle dediğini işitti: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Milhan’ın kızı Ümmü Haram’ın yanına girerdi. Ümmü Haram kendisine yemek yedirirdi. Ümmü Haram, Ubâde b. Sâmit’in nikahlısıydı. Günlerden bir gün onun yanına girmişti de o da Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e yemek yedirmişti. Biraz istirahat için uyuyan Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in başı ucuna oturmuştu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) uyudu biraz sonra gülerek uyandı. Ümmü Haram dedi ki: Ey Allah’ın Rasûlü neden güldün? Dedim. Buyurdular ki: Ümmetimden bazı kimseler gazi olarak rüyamda bana gösterdiler şu denizin üzerindeki gemilere tahtlar üzerindeki hükümdarlar gibi binmiş Allah yolunda savaşa gidiyorlardı. Ben: Ey Allah’ın Rasûlü! Allah’a dua et de beni onlardan kılsın dedim, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona dua etti. Sonra başını koyup uyudu, hemen arkasından gülerek yine uyandı. O’na Ey Allah’ın Rasûlü dedim seni güldüren nedir? Şöyle buyurdular: Ümmetimden bazı kimseler Allah yolunda gazi olarak bana gösterildiler diyerek önceki sözünün bir benzerini söyledi. Ümmü Haram dedi ki: Ey Allah’ın Rasûlü dedim beni onlardan kılması için Allah’a dua et. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), sen öncekilerdensin buyurdu. Muaviye b. Ebî Sûfyân zamanında Ümmü Haram, deniz yolculuğuna çıktı. Dönüşünde binmesi için ona bir katır getirilmişti de o hayvan onu sırtından atmıştı boynu kırılarak orada vefat etmişti. (Buhârî, Cihâd: 62; Ebû Dâvûd, Cihâd: 15; Dârimî Cihâd: 29) Bu hadis hasen sahihtir. Ümmü Haram binti Milhan Ümmü Süleym’in kız kardeşidir. Enes b. Mâlik’in teyzesidir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Deniz Aşırı Ülkelere De Savaş Yapıldı Mı?
1747-)
Ebû Mûsâ (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e yiğitlik veya toprak ve kabile müdafası ve gösteriş için savaşan kimselerden hangisinin Allah yolunda savaşçı olduğu soruldu da şöyle buyurdular: “Her kim İslam, yeryüzüne hâkim ve otorite olsun diye savaşırsa o kimse; Allah yolunda savaşıyor demektir.” (Müslim, Imara: 42; İbn Mâce, Cihâd: 15) Bu konuda Ömer’den de hadis rivâyet edilmiştir. hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Hangi Savaşcı, Allah Yolunda Savaşmaktadır?
1748-)
Ömer b. Hattâb (radıyallahü anh)’den rivâyet edilmiştir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Yapılan her iş niyete göre değerlendirilir. Herkesin niyet ettiği ne ise eline o geçer. Kimin memleketini terk etmesi veya günahlardan uzak kalması Allah ve Rasûlü’nün isteği doğrultusunda ise onun bu yaptığı iş Allah yolunda sayılır ve ahirette hesabı ona göre görülür. Kimin de memleketini terk edişi eline geçireceği bir dünyalık veya elde edeceği bir kadın için olursa onunda bu hicreti hicret ettiği şeye aittir. Böylece onları elde etmiş olur, ahirette de hesabı ona göre verilir.” (Buhârî, Bed-il Vahy: 1; Müslim, Imara: 45) Bu hadis hasen sahihtir. Mâlik b. Enes, Sûfyân es Sevrî ve pek çok hadis imamları bu hadisi Yahya b. Saîd’den rivâyet etmişlerdir ve bu hadisi sadece Yahya b. Saîd el Ensârî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Abdurrahman b. Mehdî der ki: Bu hadisi her konunun başına koymak gerekir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Hangi Savaşcı, Allah Yolunda Savaşmaktadır?
1749-)
Sehl b. Sa’d es Saîdî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah yolunda cihâd etmek için bir sabah erkenden yola çıkmak dünyadan ve dünyanın içindeki her şeyden daha hayırlıdır. Cennet’teki bir kamçı boyu kadar yer dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.” (Nesâî, Cihâd: 11) Bu konuda Ebû Hüreyre, İbn Abbâs, Ebû Eyyûb ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâd İçin Gece Gündüz Gayret Etmek
1750-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah yolunda cihâd için bir sabah veya akşam yürüyüşü Dünyadan ve içindekilerden daha hayırlıdır.” (Buhârî, Cihâd: 5; İbn Mâce, Cihâd: 2) Bu hadis hasen garibtir. b. Sa’d’den hadis rivâyet eden Ebû Hâzîm, Zahid bir kimse olup Medînelidir, ismi: Seleme b. Dinar’dır. Hüreyre’den rivâyet eden Ebû Hâzim ise Ebû Hâzim el Eşcaî olup Küfelidir. İsmi: Selman’dır. Azze el Eşcaîyye’nin azâdlı kölesidir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâd İçin Gece Gündüz Gayret Etmek
1751-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından bir kimse tatlı su kaynağı bulunan bir toplumun yanından geçti oranın manzarası ve o iş hoşuna gitti ve şöyle dedi: Keşke insanlardan uzaklaşıp manzarası güzel şu toplumun yanında yerleşsem…! Ama Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den izin almadan bu işi yapmayacağım dedi ve durumu Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e anlattı. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Halktan uzaklaşıp bu rahat işi yapma sizden birinizin Allah yolunda cihâd için kısa bir süre olsa bulunması yetmiş yıl evinde kılacağı nafile namazdan daha kıymetli ve değerlidir. Allah’ın sizi affetmesini ve Cennetine koymasını istemez misiniz? O halde Allah yolunda savaşın. Kim, Allah yolunda deve sütünün sağılması kadar bile kısa sürede olsa savaşırsa Cennet o kimseye vâcib olur.” (Buhârî, Cihâd: 5; İbn Mâce, Cihâd: 2) Bu hadis hasendir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâd İçin Gece Gündüz Gayret Etmek
1752-)
Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Allah yolunda sabah akşam cihâd için bir yürüyüş; dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır. Sizden birinizin Cennet’teki bir yay kadar el kadar veya yeri dünya ve içindekilerden daha hayırlıdır. Cennet kadınlarından bir kadın eğilip te dünyaya bir baksa; yerle gök arasını aydınlatır ve onların arasını güzel koku ile doldurur o Cennet’teki bir kadının başındaki örtüsü dünya ve içindeki tüm şeylerden daha hayırlı ve kıymetlidir.” (Buhârî, Cihâd: 5; İbn Mâce, Cihâd: 2) Bu hadis sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cihâd İçin Gece Gündüz Gayret Etmek
1753-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kulaklarınızı açın dikkat edin size insanların en hayırlısı kimdir? Haber vereyim mi? Allah yolunda cihâd için atının dizginine yapışmış kimsedir. Yine dikkatli dinleyin bundan sonraki hayırlı kişiyi size haber vereyim mi? Bir miktar koyunu ile insanlardan uzaklaşan o koyunlarda Allah’ın hakkını yerine getiren kimsedir. Dikkat edin insanların en şerlisini size haber vereyim; kendisinden Allah rızası için bir şeyler istenmesine rağmen hiçbir şey vermeyen kimsedir.” (Nesâî, Cihâd: 16) Bu hadis bu şekliyle hasen garibtir. hadis değişik şekillerde de İbn Abbâs’tan rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: İnsanların En Hayırlısı Kimdir?
1754-)
Sehl b. Huneyf (radıyallahü anh)’in babasından ve dedesinden rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kim gerçekten içinden gelerek samimiyetle şehîd olmayı isterse; Allah o kimseyi yatağında ölse bile şehîdlerin derecesine ulaştırır.” (Nesâî, Cihâd: 36; Ebû Dâvûd, Cihâd: 40) Sehl b. Huneyf hadisi hasen garib olup bu hadisi sadece Abdurrahman b. Şüreyh’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Abdullah b. Salih bu hadisi Abdurrahman b. Şüreyh’den rivâyet etmiştir. Abdurrahman b. Şüreyh, Ebû Şüreyh künyesiyle anılmaktadır. Kendisi, İskenderiyelidir. konuda Muâz b. Cebel’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Niyetinde Şehîdlik Olan Kimsenin Durumu
1755-)
Muâz b. Cebel (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kim gerçekten içinden gelerek samimiyetle şehîd olmayı isterse Allah o kimseye şehîd mükafatı verir.” (Nesâî, Cihâd: 36; Ebû Dâvûd, Cihâd: 40) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Niyetinde Şehîdlik Olan Kimsenin Durumu
1756-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Üç kişi vardır ki onlara yardım etmek Allah için bir haktır. Allah yolunda cihâd eden kimse, hürriyetine kavuşabilmek için tesbit edilen belli bir parayı ödemek için çalışıp çabalayan köle, zinadan korunmak için evlenen kimse.” (Nesâî, Nikah: 5) Bu hadis hasendir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah’ın Daima Yardım Ettiği Üç Kimse Kimlerdir?
1757-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Bir kimse Allah yolunda cihâd ederken yaralanırsa -Kendi yolunda kimin yara aldığını Allah daha iyi bilir- Kıyamet günü Allah’ın huzuruna aldığı yaranın rengi kan rengi kokusu misk kokusu olduğu halde gelecektir.” (Nesâî, Cihâd: 27) Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Hüreyre’den değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Yara Alan Kimsenin Değer Ve Kıymeti
1758-)
Muâz b. Cebel (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Müslüman bir kimse Allah yolunda bir devenin sütünün sağılacağı kadar savaşırsa kendisine Cennet vâcib olur. Yine bir kimse Allah yolunda savaşırken bir yara alır veya herhangi bir sıkıntıya uğrarsa kıyamet gününde o yara ve sıkıntı olduğundan daha ağır olarak gelir rengi zaferan kokusu misk kokusu gibidir.” (Nesâî, Cihâd: 27)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Allah Yolunda Yara Alan Kimsenin Değer Ve Kıymeti
1759-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e hangi amel daha değerli ve kıymetlidir diye sorulduğunda “Allah’a ve Rasûlüne iman etmektir” buyurdu. Sonra hangi amel denildi? “Cihâd tüm amellerin zirvesidir” buyurdu. Sonra hangi amel denildi? “Kabul edilmiş hac” buyurdular. (Nesâî, Cihâd: 17; İbn Mâce, Cihâd: 1) Bu hadis hasen sahihtir. Ebû Hüreyre’den değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Hangi Amel Daha Faziletlidir?
1760-)
Ebû Bekir b. Ebî Mûsâ el Eş’arî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Düşmanla karşı karşıya iken babasından işittim şöyle diyordu: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştu: “Cennet’in kapıları kılıçların gölgeleri altındadır.” Bunun üzerine o toplumun garib görüntülü bir adam: Bunu söylerken Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den bizzat sen işittin mi? dedi. Ebû Mûsâ el Eş’arî evet deyince o adam arkadaşları yanına döndü size selam olsun deyip kılıcının kınını kırıp şehîd oluncaya kadar düşmanla çarpıştı.” (Buhârî, Cihâd: 22) Bu hadis sahih garib olup bu hadisi sadece Cafer b. Süleyman ed Dubaî’nin rivâyetiyle bilmekteyiz. Ebû Imrân el Cevnî’nin ismi Abdulmelik b. Habib’tir. Ebû Bekir b. Ebî Mûsâ hakkında: Ahmed b. Hanbel o onun ismidir der.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Cennet Kılıçların Gölgesi Altındadır
1761-)
Ebû Saîd el Hudrî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e insanların hangisi daha değerli ve kıymetlidir? Diye soruldu. Buyurdular ki: “Allah yolunda cihâd eden kişidir.” Sonra kimdir? Dediler. “Kenar ve kıyı bölgelere çekilip insanlardan uzaklaşan Rabbine kulluğunu artırıp yolunu Allah ve Rasûlü ile bulmaya çalışan ve insanlara zararım dokunmasın diyen kimsedir” buyurdular. (Nesâî, Cihâd: 7) Bu hadis sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Hangi İnsan Daha Değerli Ve Kıymetlidir?
1762-)
Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Cennetliklerden hiçbir kimseyi dünyaya tekrar dönmek sevindirmez. Sadece şehîd sevinir. Çünkü o Allah’ın kendisine şehîdlikten dolayı verdiği ikramı görüp bildiğinden dolayı tekrar dünyaya dönmeyi ve on sefer Allah yolunda öldürülmeyi yani şehîd olmayı arzu eder. (Buhârî, Cihâd: 21) hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 8: Cihâdın Değer Ve Kıymeti
Konu: Şehîdler Hep Şehîd Olmayı Mı İsterler?