Sünen-i Tirmizî Hadis Kitabı
1562-)
Ebû Leylâ (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Oturduğunuz yerde yılan göründüğünde ona şöyle deyin: Nuh’un ahdi, Dâvûd oğlu Süleyman’ın ahdi için senin bize zarar vermemeni istiyoruz. Bu duadan sonra tekrar rahatsız ederse onu öldürün.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisin Sabit el Bünanî’nin rivâyetinden olduğunu bu şekliyle sadece İbn ebî Leylâ’nın rivâyetiyle bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Yılanların Öldürülmesi
1563-)
Abdullah b. Mugaffel (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Köpeklerde diğer toplumlar gibi başlı başına bir soy (ümmet) olmasaydı hepsinin öldürülmesini emrederdim. Siz köpek öldürecekseniz onlardan simsiyah olanları öldürün.” (Ebû Dâvûd, Sayd: 21; İbn Mâce, Sayd: 1) Bu konuda İbn Ömer, Câbir, Ebû Rafî’ ve Ebû Eyyûb’tan da hadis rivâyet edilmiştir. Abdullah b. Muğaffel hadisi hasen sahihtir. Bazı hadislerde siyah köpeğin şeytan olduğu rivâyet ediliyor. Tamamen siyah köpek kendisinde beyazlıktan bir eser olmayan köpektir. Bazı ilim adamları simsiyah köpeğin avladığı hayvanı hoş görmemektedirler.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Köpeklerin Öldürülmesi
1564-)
İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Her kim avcı köpeği ve koyun köpeği dışında köpek beslerse veya köpek bulundurursa her gün geçmişteki kazandığı sevaplardan iki kırat (ölçek) eksilir.” (Buhârî, Zebaih: 6; Müslim, Müsakat: 10) Bu konuda Abdullah b. Muğaffel, Ebû Hüreyre, Sûfyân b. ebî Züheyr’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Ömer hadisi hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den “Ekin köpeği (Ziraat köpeği)” ilavesi yapılarak ta hadis rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Köpek Besleyenlerin Sevapları Azalır Mı?
1565-)
İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Av köpeği ve koyun köpeği haricindeki tüm köpeklerin öldürülmesini emretti.” İbn Ömer’e, Ebû Hüreyre’nin “Ziraat köpeği” de dediği söylendiğinde; İbn Ömer: Ebû Hüreyre’nin, ekin sahibi olması dolayısıyla onu hatırında tutmuş olabileceğini söylemiştir. (Buhârî, Bed-ül Halk: 16; Müslim, Müsakat: 10) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Köpek Besleyenlerin Sevapları Azalır Mı?
1566-)
Abdullah b. Muğaffel (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir ağaç altında hutbe verirken ağacın dallarını kaldırıp Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gölge yapanlardan idim, şöyle buyurmuştur: “Köpekler de diğer toplumlar gibi başlı başına bir soy ve ümmet olmasaydı onların öldürülmesini emrederdim, fakat siz onlardan simsiyah olanları öldürünüz. Herhangi bir ev; koyun, ziraat ve av köpeği haricinde köpek besler ve bulundurursa onların yaptıkları iyiliklerden her gün bir kırat sevap eksilir.” (Müslim, Tahara: 27; İbn Mâce, Sayd: 2) Bu hadis hasendir. Bu hadis başka şekillerde Hasan’dan Abdullah b. Muğaffel’den rivâyet edildi.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Köpek Besleyenlerin Sevapları Azalır Mı?
1567-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kim koyun, ziraat ve av köpeği dışında başka bir köpek edinir ve bulundurursa her gün kazandığı iyiliklerden bir kırat eksilir.” (Buhârî, Bed-ül Halk: 15; Müslim, Müsakat: 10) Bu hadis hasen sahihtir. A’ta b. ebî Rebah’tan rivâyet edildiğine göre: “Bir kimsenin bir koyunu olsa bile köpek bulundurabileceğine izin vermiştir.” A’ta’nın bu sözünü İshâk b. Mansur, Haccac b. Muhammed vasıtasıyla İbn Cüreyc’den ve A’ta’dan bu şekilde rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Köpek Besleyenlerin Sevapları Azalır Mı?
1568-)
Rafî’ b. Hadîç (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Ey Allah’ın Rasûlü! Yarın düşmanla karşılaşacağız yanımızda hayvan kesebileceğimiz bıçağımız bile yok ne yapacağız? Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdular ki: “Diş ve tırnak olmamak şartı ile kan akıtabilecek her kesici şeyle besmele çekilerek kesilen hayvanı yeyin. Diş; kemik olduğu ve cin kardeşlerinizin azığı olduğundan, tırnak ise kafir bir toplum olan Habeşlilerin kesme şekli olduğundan ve hayvana ızdırab veren bu iki kesim aletinden sakının.” (İbn Mâce, Zebaih: 5; Müslim, Edâhî: 4)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Kamış Ve Benzeri Kesici Şeylerle Hayvan Boğazlanabilir Mi?
1569-)
Muhammed b. Beşşâr, Yahya b. Saîd yoluyla Sûfyân es Sevrî’den, babasından Abâye b. Rifâa b. Rafî’ b. Hadîç’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir ve senedinde “Abâye’nin babasından” dememiştir. Bu rivâyet daha sahihtir. Abâye dedesi Rafi’den hadis işitmiştir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup kemik ve dişle hayvan kesilmesini caiz görmemektedirler.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Kamış Ve Benzeri Kesici Şeylerle Hayvan Boğazlanabilir Mi?
1570-)
Rafî b. Hadîç’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Bir yolculukta Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraberdik develerden biri kaçtı yanlarında at da yoktu ki arkasından varıp yakalasınlar bu arada bir adam deveye bir ok fırlattı hedefini bulan bu ok sebebiyle Allah deveyi orada durdurdu. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: Bu hayvanların da yaban hayvanlar gibi vahşîlikleri vardır. Böyle yapan hayvanlara sizde böyle yaparak yakalayın.” (Müslim, Ezahî: 4; İbn Mâce, Zebaih: 9)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Kaçan Hayvan Hangi Yollarla Yakalanabilir?
1571-)
Mahmûd b. Gaylân, Vekî’ vasıtasıyla Sûfyân’dan, babasından, Abâye b. Rifâa’dan dedesi Rafî’ b. Hadîç’den geçen hadisin bir benzerini rivâyet etmiş olup bu rivâyetinde “Abâye ve babasından” dememiştir. Bu rivâyet daha sahihtir. bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. şekilde Şu’be bu hadisi Saîd b. Mesrûk’tan, Sûfyân’ın rivâyeti gibi rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 4: Av Bölümleri
Konu: Kaçan Hayvan Hangi Yollarla Yakalanabilir?
1572-)
Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Ademoğlu kurban kesme gününde Allah katında kan akıtmaktan daha sevimli bir amel işlememiştir. O kurban kıyamet günü boynuzları kılları ve tırnaklarıyla gelecektir. Kurbanın kanı yere düşmeden önce Allah katında hemen kabul olunur. Bu sebeple kestiğiniz kurbanlardan dolayı sıkıntı değil gönlünüz hoş olsun.” (İbn Mâce, Edaha: 3) Bu konuda Imrân b. Husayn ve Zeyd b. Erkâm’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen garibtir. Hişâm b. Urve’nin rivâyetinden olduğunu sadece bu şekliyle bilmekteyiz. Ebû’l Müsennâ’nın ismi Süleyman b. Yezîd’tir. İbn ebî Füdeyk ondan hadis rivâyet etmiştir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den; Kurbanlar hakkında: “Kurban kesen kimse için kurbanın her bir kılı karşılığında sevap verilir” buyurduğu rivâyet edilmiştir. “Boynuzları karşılığında” da buyurduğu rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Kesmenin Değer Ve Kıymeti
1573-)
Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) boynuzlu alaca renkli iki koçu kendi eliyle keserek kurban etti. Besmele çekti, tekbir aldı ve keserken ayağını koçların sağ yanı üzerine koydu.” (Buhârî, Edâhî: 7; Müslim, Edâhî: 3) Bu konuda Ali, Âişe, Ebû Hüreyre, Ebû Eyyûb, Câbir, Ebû’d Derdâ, Ebû Rafî’, İbn Ömer, Ebû Bekre’den aynı şekilde hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellem, İki Koç Kurban Etmişti
1574-)
Ali (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, kendisi bizzat iki kurban keserdi; biri Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) adına diğeri de kendi adına olmak üzere… Kendisine bunun sebebi sorulunca şöyle dedi: Böyle yapmamı bana Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) emretti ve bu şekilde yapmayı hiç terk etmeyeceğim. (Ebû Dâvûd, Dehâyâ: 1) Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece Şerîk’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Bazı ilim adamları ölen kimse için kurban kesilebileceğine izin veriyorlar. Bazıları ise bunu kabul etmiyorlar. Abdullah b. Mübarek diyor ki: Bana göre kurban kesmek yarine onun bedelini sadaka olarak dağıtması daha hoştur. Kurban keserse bile etinden asla yemesin tamamını sadaka olarak versin. b. el Medinî ve Muhammed diyor ki: Şerik’den başkalarıda bu hadisi rivâyet etmişlerdir. Hasna’nın ismi nedir diye sordum bilemedi, Müslim ise isminin Hasen olduğunu söyledi.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Ölen Kimse Adına Da Kurban Kesilebilir Mi?
1575-)
Ebû Saîd el Hudrî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), ağzı siyah, gözlerinin etrafı siyah ayakları siyah damızlık iki koçu kurban etmişti.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 3; İbn Mâce, Edahî: 4) Bu hadis hasen sahih garibtir. Bu hadisi sadece Hafs b. Gıyas’ın rivâyetiyle bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurbanın Müstehab Hoş Olanı Hangisidir?
1576-)
Berâ b. Âzib (radıyallahü anh)’den merfu olarak rivâyet ettiği hadisinde şöyle diyor: “Topal hayvan, tek gözlü hayvan, hastalığı belli olan hayvan zayıf, ve cılız hayvanlar kurban edilmez.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 5; İbn Mâce, Edahî: 8)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Edilmesi Caiz Olmayan Hayvanlar
1577-)
Hennâd; İbn-ü ebî Zaide vasıtasıyla Şu’be’den, Süleyman b. Abdurrahman’dan, Ubeyd b. Feyrûz’dan, Berâ b. Âzib’den bu hadisin mana olarak benzerini rivâyet etmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadisi sadece Ubeyd b. Feyrûz’un, Berâ’dan rivâyetiyle bilmekteyiz ilim adamlarının uygulaması da bu hadise göredir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Edilmesi Caiz Olmayan Hayvanlar
1578-)
Ali b. ebî Tâlib (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bize kurbanlık hayvan alırken göz ve kulağına dikkat etmemizi, kulağı, burnu kesik, boynuzu kırılmış hayvanlardan kurban kesmemeyi bize emretti.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 5; İbn Mâce, Dahaya: 8)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Alırken Dikkat Edilecek Hususlar
1579-)
Hasan b. Ali, Ubeydullah b. Mûsâ vasıtasıyla İsrail’den, Ebû İshâk’tan, Şüreyh b. Numân’dan, Ali’den bu hadisin bir benzerini rivâyet ederek şöyle ilave yapmıştır. Mukabele: Kulağının ön tarafı kesik. Müdabere: Kulağının arka tarafı kesik , Şerka: Kulağı uzunlamasına yarık, Harka: Kulağı yuvarlak biçimde delik hayvanlarda kurban edilemez. Bu hadis hasen sahihtir. Şureyh b. Numân es Sâıdî, Küfelidir. Ali’nin arkadaşlarındandır. Şureyh b. Hanî ise Küfeli olup babası Ali’nin arkadaşlarıyla görüşmesi vardır. Şureyh b. Hâris el Kindî ise Ebû Umeyye el Kâzî olup Ali’den rivâyeti vardır. Bunların hepsi Ali’nin arkadaşlarından olup aynı dönemde yaşamışlardır. Hadiste geçen “Neşteşrife” nin anlamı dikkatlice incelemek anlamındadır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Alırken Dikkat Edilecek Hususlar
1580-)
Ebû Kibâş’ (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Medîne’ye toklu (erkek koyun) getirdim işler iyi gitmedi. Koyunlar elimde kaldı Ebû Hüreyre ile karşılaştığımda kendisine sordum şöyle dedi: Koyunlardan toklu cinsi ne güzel kurbanlıktır. Ebû Kibâş: Bunun üzerine insanlar benim tokluları kapışıp bitirdiler. (Müsned: 8859) Bu konuda İbn Abbâs, babası vasıtasıyla Hilâl’in kızı Ümmü Bilâl, Câbir, Ukbe b. Âmir ve Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından bir adamdan da hadis rivâyet edilmiştir. Ebû Hüreyre hadisi hasen sahih garibtir. aynı zamanda Ebû Hüreyre’den mevkuf olarak ta rivâyet edilmiştir. Osman b. Vakîd; İbn Muhammed b. Ziyâd b. Abdullah b. Ömer b. Hattâb’tır. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve sonrakilerden bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Yani koyun türünden toklunun kurban edilmesi caizdir derler.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Koyun Türünden Erkek Olanın Kesilmesi Daha Hoştur
1581-)
Ukbe b. Âmir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kendi keseceği kurbanlık hayvanları ashabı arasında dağıttı geriye bir oğlak kalmıştı ki Ukbe bunu Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e hatırlatmıştı. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de onu da sen kendin için kurban et buyurdular.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 5; İbn Mâce, Dahaya: 7) Bu hadis hasen sahihtir. Vekî’ der ki: “Cez’a” yedi ayı geçmiş bir yaşındaki koyun cinsidir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Koyun Türünden Erkek Olanın Kesilmesi Daha Hoştur
1582-)
Ukbe b. Âmir’den değişik şekillerde de rivâyet edilen bu hadis şöyledir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kendi keseceği kurbanları vekaleten kesmeleri için sahabesine dağıtmıştı da bir oğlak kalmıştı. Onun ne olacağını Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e sorduğumda onu da sen kendine kurban kes buyurdular. şekilde Muhammed b. Beşşâr’dan Yezîd b. Harun ve Ebû Dâvûd’tan aktararak şöyle dediler: Hişâm ed Destevâi, Yahya b. ebî Kesir’den, Bağçe’den, Abdullah b. Bedr’den, Ukbe b. Âmir’den bu hadisi böylece bize aktarmıştır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Koyun Türünden Erkek Olanın Kesilmesi Daha Hoştur
1583-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Bir seferde Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber idik kurban bayramı geliverdi. Sığırda yedi kişi, devede on kişi olarak kurban kestik.” (İbn Mâce, Dahaya: 5) Bu konuda Ebûl Esed-is Sülemî’nin babasından, dedesinden ve Ebû Eyyûb’tan da hadis rivâyet edilmiştir. İbn Abbâs hadisi hasen garibtir. Bu hadisi sadece Fadl b. Mûsâ’nın rivâyetinden bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Büyükbaş Hayvanlar Kaç Kişiye Kadar Kurban Olabilir?
1584-)
Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Hudeybiye’de, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber deveyi de sığırı da yedi kişi için boğazlayıp kurban etmiştik. (Ebû Dâvûd, Dahaya: 6; İbn Mâce: Dahaya: 5) Bu hadis hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Sûfyân es Sevrî, İbn’ül Mübarek, Şâfii, Ahmed, İshâk bunlardandır. İshâk, deve; kurban olarak on kişiye yeter diyerek İbn Abbâs hadisini delil olarak alıyor.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Büyükbaş Hayvanlar Kaç Kişiye Kadar Kurban Olabilir?
1585-)
Adiyy (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Sığır; yedi kişi için kurban olur.” Dedim ki: “Şayet karnından yavrusu çıkarsa?” “Onunla beraber yavrusunu da kes” dedi. “Ya topal hayvan ne olacak?” dedim. Dedi ki: “Kurban edileceği yere gidebiliyorsa kurban olur.” Dedim ki: “Ya boynuzu kırık hayvan ne olacak?” “Zararı yok dedi ve biz emrolunduk veya Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bize emretti ki: Kurban edilecek hayvanların göz ve kulaklarını dikkatle inceleyip alın.” (Ebû Dâvûd, Dehaya: 5; İbn Mâce, Dehaya: 8) Bu hadis hasen sahihtir. Sûfyân bu hadisi Seleme b. Küheyl’den rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Topal Hayvan Ve Kırık Boynuzlu Hayvan Kurban Olur Mu?
1586-)
Ali (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kırık boynuzlu ve kesik kulaklı hayvanın kurban edilmesini yasakladı.” Katâde diyor ki: Bu durumu Saîd b. Müseyyeb’e anlattım kırıklık miktarının yarıya kadar ve yarıdan fazla olursa kurban edilmez dedi. (Nesâî, Dahaya: 12; Ebû Dâvûd, Dahaya: 5) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Topal Hayvan Ve Kırık Boynuzlu Hayvan Kurban Olur Mu?
1587-)
Umâra b. Abdullah (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: A’ta b. Yesâr’dan işittim şöyle diyordu: Ebû Eyyûb el Ensârî’ye sordum; Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in zamanında kurbanlar nasıldı diye şöyle cevap verdi: “Kişi kendisi ve çoluk çocuğu için tek bir kurban keserdi de onun etinden kendileri de yer başkalarına da yedirirlerdi. Neticede Müslümanlar birbirleriyle övüneceğiz diye gördüğün gibi birkaç kurban kesmek durumuna geldiler.” (İbn Mâce, Dahaya: 10; Muvatta, Dahaya: 5) Bu hadis hasen sahihtir. Umare b. Abdullah; Medînelidir. Mâlik b. Enes ondan hadis rivâyet etmiştir. Bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Ahmed ve İshâk bunlardan olup Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in aşağıdaki hadisini delil gösterirler: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir koç kurban edip bu kurban ümmetimden kurban kesmeyenler içindir.” Bazı ilim adamları da şöyle derler: “Bir koyun ancak bir kişi için yeterlidir.” Abdullah b. Mübarek ve ilim adamlarından başka kimselerin görüşü de böyledir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Bir Eve Bir Kurban Yeterli Midir?
1588-)
Cebele b. Suhaym (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, adamın biri İbn Ömer (radıyallahü anh)’e kurban kesmek vâcib midir? diye sordu. O da; Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ve Müslümanlar kurban kestiler dedi. Adam aynı soruyu tekrar edince aklını kullanıp ne dediğimi, anlamıyor musun? Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), ondan sonrada Müslümanlar kurban kestiler. (İbn Mâce, Dahaya: 2) Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup; Kurban kesmek vâcib değildir. Lakin Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in sünnetlerinden bir sünnettir. Hoşlandığı ibadetlerden biridir. Sûfyân es Sevrî ve İbn’ül Mübarek’in görüşü de böyledir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Kesmek Farz Mıdır? Sünnet Midir?
1589-)
İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Medîne’de on yıl kaldı ve her yıl kurban keserdi. (Müsned: 4815) Bu hadis hasendir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Kesmek Farz Mıdır? Sünnet Midir?
1590-)
Berâ b. Âzib (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Kurban bayramı günü bize bir hutbe yaptı ve şöyle buyurdu: “Sizden biriniz bayram namazını kılmadan kurban kesmesin.” Bunun üzerine dayım ayağa kalktı ve dedi ki: “Bugün etin bol olması sebebiyle insanlar etten bıkıp usanırlar. Ben aileme ev halkına ve komşularıma yedirmek için acele ederek kurbanımı kestim.” Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Yeniden Kurban kes!” Buyurdu. “Ey Allah’ın Rasûlü! Yanımda dişi bir süt oğlağım var iki koyuna bedeldir onu kurban olarak kesebilir miyim?” Rasûlü Ekrem şöyle buyurdu: “Evet o hayırlı ve senin için yeterlidir fakat senden sonra hiçbir kimse için yeterli olmayacaktır.” (Buhârî, Edâhî: 11; Müslim, Edâhî: 1) Bu konuda Câbir, Cündüp, Enes, Uveymir b. Eş’ara, İbn Ömer ve Ebû Zeyd’in il Ensarî’den de hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamlarının çoğunluğunun uygulaması bu hadise göredir. Yani şehirde imam kurban bayramı namazını kılmadan kurban kesilmez ilim adamlarının bir kısmı köy halkının fecrin doğuşundan sonra kurban kesmelerine izin vermektedirler. İbn’ül Mübarek’in görüşü böyledir. İlim adamları kurbanda koyunun altı aylığının caiz olup keçinin altı aylığının caiz olmayacağında ittifak etmişlerdir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban, Bayram Namazından Sonra Kesilmelidir
1591-)
İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kurban kesenlerin sayısının az fakirlerin çok olduğu bir yılda; “Sizden biriniz kestiği kurbanın etinden üç günden fazla yemesin” buyurdular. (Buhârî, Edahî: 16; Müslim, Edâhî: 5) Bu konuda Âişe ve Enes’den de hadis rivâyet edilmiştir. İbn Ömer hadisi hasen sahihtir, buradaki yasaklama önceden olup, sonradan kurban etinin saklanabileceğine izin verilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Eti Ne Kadar Yenebilir?
1592-)
Süleyman b. Büreyde (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Üç günden fazla kurban etinden yemeyiniz diye size yasaklama getirmiştim kurban kesenlerle kesmeyenler et yemekte denk olsunlar diye… Ama bu andan itibaren kurban kesen sayısı arttığı için dilediğiniz kadar yeyin yedirin ve saklayın.” (Buhârî, Edâhî: 16; Müslim, Edâhî: 5) Bu konuda İbn Mes’ûd, Âişe, Nübeyşe, Ebû Saîd, Katâde, İbn-ün Numân, Enes ve Ümmü Seleme’den de hadis rivâyet edilmiştir. Büreyde hadisi hasen sahih olup Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Etlerinin Üç Günden Fazla Yenmemesinin Sebebi Ne İdi?
1593-)
Âbis b. Rebia’ (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Müminlerin anası Âişe (radıyallahü anha)’ya: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kurban etlerinin üç günden fazla yemeyi yasaklarmıydı? Diye sordum. Buyurdular ki: “Hayır, fakat insanlardan kurban kesen kimse az olduğu için kesmeyen kimselere yedirmek istediğinden dolayı böyle bir kısıtlama getirmişti. Bugün için biz, hayvanların paçalarını saklayıp on gün sonra yiyoruz.” (Buhârî, Edahî: 16; Müslim, Edahî: 5) Bu hadis hasen sahihtir. Mü’minlerin anası Âişe’den başka şekillerde de bu hadis rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Etlerinin Üç Günden Fazla Yenmemesinin Sebebi Ne İdi?
1594-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Feraa ve Atîre kurbanları diye bir kurban yoktur.” Feraa: Devenin ilk yavrusu olup doğduğunda putlar için kesilirdi. (Buhârî, Akika: 3-4; Müslim, Edâhî: 6) Bu konuda Nübeyşe, Mıhnef b. Süleym, Ebû’l Uşerâ ve babasından da hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir. Atîre: Haram ayların ilki olan Recep ayına hürmeten kesilen bir kurbandır. Haram aylar Recep, Zilkade, Zilhicce ve Muharrem’dir. Hac ayları ise Şevval, Zilkade ve Zilhicce’nin ilk on günüdür. Hac ayları konusunda da Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından böylece rivâyet edilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Putlar Ve Recep Ayına Hürmet İçin Kurban Kesmek Yoktur
1595-)
Yusuf b. Mâhek (radıyallahü anh)’den rivâyet edilmiştir. Yusuf b. Mâhek ve arkadaşları Abdurrahman kızı Hafsa’nın yanına girip akıka kurbanı hakkında soru sormuşlardı. Hafsa onlara Âişe (radıyallahü anha)’nın kendisine şöyle haber verdiğini bildirdi: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) erkek çocuğun doğumunda iki, kız çocuğun doğumunda ise tek koyun kesmelerini emretti.” (Buhârî, Akika: 2; İbn Mâce, Zebaih: 1) Bu konuda Ali, Ümmü Kürz, Büreyde, Semure, Ebû Hüreyre, Abdullah b. Amr, Enes, Selman b. Âmir ve İbn Abbâs’tan da hadis rivâyet edilmiştir. Âişe hadisi hasen sahihtir. Hafsa, Ebû Bekir’in kızıdır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Akıka Doğum İçin Kesilen Kurban
1596-)
Ubeydullah b. ebî Rafi’ (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: “Ali’nin oğlu Hasan, Fatıma’dan doğduğu zaman Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in onun kulağına namaz ezanı gibi ezan okuduğunu gördüm.” (Ebû Dâvûd, Edep: 106) Bu hadis hasen sahihtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in akika konusunda erkek çocuğu için iki kız çocuğu için bir koyun kesilmesi rivâyeti değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir. Aynı zamanda Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in torunu Hasan için tek koyun kurban ettiği de rivâyet edilmektedir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göredir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Doğan Çocuğun Kulağına Ezan Okunur
1597-)
Selman b. Âmir ed Dabbî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Erkek çocuğun doğumuyla beraber akika vardır o çocuk adına akika kurbanı kesiniz ve çocuktan her türlü eziyeti gideriniz.” (Buhârî, Akika: 2; Nesâî, Akika: 2)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Doğan Çocuğun Kulağına Ezan Okunur
1598-)
Hasan b. A’yen, Abdurrezzak vasıtasıyla İbn Uyeyne’den, Âsım b. Süleym b. Ahvel’den, Hafsa binti Sirîn’den, Rebab’tan, Selman b. Âmir’den bu hadisin bir benzerini bize haber vermiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Doğan Çocuğun Kulağına Ezan Okunur
1599-)
Ümmü Kürz (radıyallahü anh)’den haber verildiğine göre kendisi Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e akikadan sormuştu da Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şu cevabı vermişti: “Erkek çocuğu için iki koyun, kız çocuğu için tek koyun, koyunların erkek ve dişi olması fark etmez.” (Nesâî, Akika: 4; Ebû Dâvûd, Dahaya: 20)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Doğan Çocuğun Kulağına Ezan Okunur
1600-)
Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Kurbanlıkların en iyisi koç, kefenlerin en iyisi ise tüm vücudunu örtecek kadar uzun ve geniş olanıdır.” (İbn Mâce, Dahaya: 4) Bu hadis garibtir. Ufeyr b. Ma’dan’ın hadis konusunda zayıf olduğu kaydedilmiştir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Hayırlı Kurban Ve Hayırlı Kefen Nasıl Olur?
1601-)
Mıhnef b. Süleym (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Arafat’ta, Vakfede iken Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şöyle buyurduğunu işittim. Ey Müslümanlar gücü yeten her aile için her yıl bir kurban birde atîre kesilmelidir. Atîre nedir bilir misiniz? Recep ayında kesilmesi gereken kurbandır. (Ebû Dâvûd, Dahaya: 20; Nesâî, Fera ve Atîre: 1) Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece İbn Avn’ın rivâyetiyle bilmekteyiz.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Senede İki Sefer Kurban Kesilir Mi?
1602-)
Ali b. ebî Tâlib (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Hasan’ın doğumu için bir koyun kurban etti ve dedi ki: Ey Fatıma çocuğun başını tıraş et ağırlığı kadar gümüş tasadduk et. Fatıma diyor ki: Saçı tarttım ağırlığı bir dirhem veya bir dirhemden biraz eksikti. (Muvatta, Akika: 1) Bu hadis hasen garibtir ve senedi de muttasıl değildir, çünkü; Ebû Cafer Muhammed b. Ali b. Huseyn, Ali b. ebî Tâlib’e ulaşmamıştır.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Tek Koyunla Da Erkek Çocuğu İçin Kurban Olabilir Mi?
1603-)
Ebû Bekre (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), hutbe okudu minberden indi iki koç getirtti ve onları kesti.” (Nesâî, Dahaya: 14; İbn Mâce, Dahaya: 1) Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Rasûlüllah Sallallahü Aleyhi Ve Sellem Bayram Namazı Hutbesinden Sonra İki Koç Kurban Etti
1604-)
Câbir b. Abdullah (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber namazgahta kurban bayramı namazında bulundum hutbesini bitirince minberden indi bir koç getirildi, onu kendi eliyle keserek şöyle buyurdu: Bismillah Allahûekber bu kurban benim ve ümmetimden kurban kesmeyenler içindir.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 3; Nesâî, Dahaya: 30) Bu hadis bu şekliyle garibtir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Yani kişi kurban keserken “Bismillah Allahûekber” demelidir. İbn’ül Mübarek bu görüştedir. b. Abdullah b. Hantab’ın, Câbir’den hadis işitmediği söylenmektedir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Peygamberimiz Sallallahü Aleyhi Ve Sellem Ümmetinden Kurban Kesmeyenlere Kurban Kesmiş Midir?
1605-)
Semure (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Doğan her çocuk kesilecek akika kurbanı karşılığında rehin gibidir. Doğumunun yedinci gününde bu kurban kesilir ismi konur başı tıraş edilir. (Ebû Dâvûd, Dahaya: 21; Nesâî, Akıka: 5) b. Ali el Hallâl, Yezîd b. Harun vasıtasıyla Saîd b. Ebû Arûbe’den, Katâde’den, Hasan’dan, Semure b. Cündüp’den benzeri hadisler rivâyet etmişlerdir. Bu hadis hasen sahihtir. İlim adamlarının uygulaması bu hadise göre olup doğumun yedinci gününde akika kurbanı kesilmesini müstehab görürler yedinci gün mümkün olmaz ise on dördüncü gün yine mümkün olmaz ise yirmi birinci gün kesilmelidir. Kurban için caiz olan Akika içinde caizdir, demektedirler.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Akika Kurbanı Ne Zaman Kesilecektir?
1606-)
Ümmü Seleme (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Kurban kesecek kimse Zilhicce hilalini gördükten sonra vücudundaki kıllardan ve tırnaklarından hiçbir şey kesmesin.” (Ebû Dâvûd, Dahaya: 2; İbn Mâce, Dahaya: 11) Bu hadis hasen sahihtir. Râvîler içerisindeki Ömer b. Müslim’in doğrusu Amr b. Müslim’dir. Kendisinden Muhammed b. Amr b. Alkame ve pek çok kimse hadis rivâyet etmiştir. Bu hadis Saîd b. Müseyyeb’den ve Ebû Seleme’den değişik şekillerde benzeri biçimde rivâyet edilmiştir. Bazı ilim adamlarının uygulaması böylecedir. Saîd b. Müseyyeb’te aynı görüştedir. Ahmed ve İshâk’ta bu görüştedirler. Bazı ilim adamları tıraş olmak ve tırnak kesmeye izin vermişlerdir. Şâfii bunlardan olup Âişe’nin şu hadisini delil getirmektedir. Şöyle ki: “Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Medîne’den kurbanlık gönderdi de ihramlının sakındığı şeylerden sakınmazdı.”
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 5: Kurban Bölümleri
Konu: Kurban Kesecek Kimse Hac’daki İhramlı Kimselere Benzemek İçin Ne Yapmalıdır?
1608-)
Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Günah işlemek için nezretmek yoktur; yani böyle bir nezrin yerine getirilmesi yoktur. Bunun keffâreti aynen yemin keffâreti gibidir.” (Buhârî, Eymân ve’n-Nüzûr: 28; İbn Mâce, Keffare: 16) Bu konuda İbn Ömer, Câbir Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Bu rivâyet sahih değildir, çünkü Zührî, Ebû Seleme’den bu hadisi işitmemiştir. Muhammed’den işittim diyor ki: Bu hadis aralarında Mûsâ b. Ukbe, İbn ebî Atîk’te bulunan pek çok râvîler vasıtasıyla Zührî’den, Süleyman b. Erkâm’dan, Yahya b. ebî Kesîr’den, Ebû Seleme’den, Âişe’den rivâyet edilmiştir ki; gerçek rivâyet budur.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 6: Adaklar Ve Yeminler
Konu: Günah İşlemek İçin Adak Yapılamaz
1609-)
Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: Günah işlemek için nezretmek adak adamak yoktur yani böyle bir adağın yerine getirilmesi yoktur. Bunun keffâreti aynen yemin keffâreti gibidir. (Buhârî, Eymân ve’n-Nüzûr: 28; İbn Mâce, Keffare: 16) Bu hadis garibtir. Bu rivâyet Ebû Safvân’ın Yunus’tan rivâyetinden daha sağlamdır. Ebû Safvân Mekkeli olup ismi Abdullah b. Saîd b. Abdulmelik b. Mervan’dır. Hadiscilerin önde gelenlerinden Humeydî ve pek çok kişi ondan hadis rivâyet etmişlerdir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları “Allah’a isyan yolunda adak yapılamaz böyle bir şeyin keffâreti yeminin keffâreti gibidir.” Ahmed ve İshâk da aynı görüşte olup Zührî’nin Ebû Seleme ve Âişe’den de rivâyet ettiği hadisi delil olarak kabul etmektedirler. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamları ise: “Allah’a isyan yolunda adak yapılamaz ve bunun için keffâret de yoktur” derler. Mâlik ve Şâfii’de bu görüştedir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 6: Adaklar Ve Yeminler
Konu: Günah İşlemek İçin Adak Yapılamaz
1610-)
Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Allah’a itâat etmeyi adayan kimse adağını yerine getirsin, Allah’a isyan etmeyi adayan kimse ise Allah’a isyan etmesin.” (İbn Mâce, Keffare: 16; Nesâî, Eymân ve’n-Nüzûr: 28)
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 6: Adaklar Ve Yeminler
Konu: Allah’a İtaat Etmeyi Adayan Kimse Adağını Yerine Getirsin
1611-)
Hasan b. ali el Hallâl, Abdullah b. Nümeyr vasıtasıyla Ubeydullah b. Ömer’den, Talha b. Abdulmelik el Eylî’den, Kâsım b. Muhammed’den, Âişe’den bu hadisin bir benzerini rivâyet etmişlerdir. Bu hadis hasen sahih olup Yahya b. ebî Kesîr, Kâsım b. Muhammed’den rivâyet etmiştir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabından ve başkalarından bazı ilim adamlarının uygulaması bu hadise göredir. Mâlik ve Şâfii bu görüşte olup derler ki: Allah’a isyan etmezse onda yemin keffâreti gerekmez. Adak Allah’a isyanda olursa o başka.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 6: Adaklar Ve Yeminler
Konu: Allah’a İtaat Etmeyi Adayan Kimse Adağını Yerine Getirsin
1612-)
Sabit b. Dahhak (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Bir kulun bir Müslüman’ın elde edemeyeceği bir şeyi adaması yoktur, yani; mümkün olmayan şeyler adanmaz.” (İbn Mâce, Keffare: 16; Müslim, Nüzür: 3) Bu konuda Abdullah b. Amr ve Imrân b. Husayn’dan da hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadis hasen sahihtir.
Kaynak: Sünen-i Tirmizî, 6: Adaklar Ve Yeminler
Konu: Elde Edemeyeceği Mâlik Olmadığı Şeyi Adayanın Adağı Yoktur