Sünen-i Ebu Davud Hadis Kitabı
4145-)
Câbir b. Semüre'den rivâyet olunmuştur; dedi ki: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) evinde iken yanına girdim. Kendisini bir yastık üzerine dayanmış bir halde gördüm. Abdullah) el-Cerrah (bu riyavele); solu üzerine" (sözünü de) ekledi. Dâvûd dedi ki: İshak b. Marisûf da (bu hadisi) İsrail'den aynı şekilde, " solu üzerine (yastığa dayanmış halde gördüm)" diye rivâyet etti. mezâlim, 25, nikâh X3. Tirmizi edeb 23; Darimî, hudud 12; Ahmed b. Hanbel, II. 145. V 86. 87;102. ne kadar ravi Câbir b. Semüre Hazret-i Peygamberi
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4146-)
Saîd b. Arar, el-Kureyşî'nin babasından rivâyet olunmuştur; dedi ki: Ömer, Yemen halkından (develerinin) palanları deriden olan bir yol arkadaşları topluluğu gördü ; kim (sadelik bakımından) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın ashabına benzeyen bir yol arkadaşları topluluğu görmeyi severse şunlara baksın, dedi.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4147-)
Câbir (radıyallahü anh) dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana; Döşeklerinizin dış yüzü var mı?" diye sordu. için döşeklere dış yüz almak nerede? cevabını verdim.(Bunun üzerine); Şunu iyi bilin ki ileride sizin döşeklerinizin (bir de) dış yüzleri olacaktır" buyurdu. menâkıp. 25; Müslim, Libas 39, 40; Tirmizi Edep 26 Nesâî, nikâh 83.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4148-)
Âişe (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet olunmuştur; dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın yastığı, -İbn Menî (bu sözü " Resûlüllah'm) geceleyin üzerinde uyuduğu yastığı" diye rivâyet etti; Hadisin bundan sonraki kısmını (Osman b. Ebî Şeybe ile İbn Menî'nin her ikisi de) birleşerek (şöyle rivâyet ettiler - İçi (hurma) lifi (ile dolu, tabaklanmış) bir deri (den ibaret) idi. Savm 59; mezâlim 25, tefsir sûre (66) 2, nikâh 83, İstizan 38; Müslim, Siyam 191, libas 37, 38; Tirmizî, kıyâme 32; Nesâî, sıyâm 79; Ahmed b. Hanbel I, 369, II, 96, III, 140, IV, 28.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4149-)
Âişe (radıyallahü anhâ)'den rivâyet edilmiştir; dedi ki: (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın yatağı, içi (hurma) lif(i ile) dolu (tabaklanmış) bir deri (den ibaret) idi. tefsir sûre (66) 2; İbn Mâce, Libâs.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4150-)
Ümmü Seleme'den rivâyet edildiğine göre; Onun yatağı, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in (kendi hücresinde) mescid (olarak kullanıldığı yer)in (tam) hizasında olduğunu söylemiştir." Mace, ikametü’l-Salâ 40.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Döşekler Hakkında Gelen Hadisler
4151-)
Abdullah b. Ömer'den rivâyet olunduğuna göre; (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir gün seferden dönünce doğru kızı) Fâtıma'ya vardı, (fakat) kapısında bir perde (asılı olduğunu) görünce girmedi. (Abdullah rivâyetine devam ederek şöyle) dedi: (Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın bir yolculuktan dönüşünde ziyaretine) Fâtıma'dan başlamadan (hanımlarından birinin yanına) girmesi pek az olurdu. Ali (radıyallahü anh) (evine döndüğü zaman) Fâtima'yı üzüntülü bir halde görünce, " Neyin var?" diye sordu. (Hazret-i Fâtıma da); (sallallahü aleyhi ve sellem) bana uğradı da yanıma girmedi, cevabını verdi. Ali (radıyallahü anh) (Hazret-i Peygambere varıp); Allah'ın Rasûlü, senin kendisine uğrayıp da yanına girmemen Fâtıma'nın pek ağrına gitmiş, dedi. (Hazret-i Peygamber de): Ben nasıl dünya ile beraber olabilirim ve nasıl nakış (lar)la bir arada bulunabilirim?" buyurdu. üzerine (Hazret-i Ali, Hazret-i) Fâtıma'ya varıp kendisine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın sözünü bildirdi. (Hazret-i Fâtıma Hazret-i Peygamber'in söylediklerini öğrenince Hazret-i Ali'ye; hemen git) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a (bu hususta) bana ne emrettiğini sor, dedi. (Hazret-i Ali varıp Hazret-i Peygambere, bu hususta Hazret-i Fâtıma'ya ne emrettiğini sordu.) (Hazret-i Peygamber de): Ona söyle, o perdeyi falanlara göndersin." Onların örtünmek için bir elbiseye çok ihtiyaçları vardır, onu kendilerine elbise yapsınlar) buyurdu.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Perde Kullanma Hakkında Gelen Hadisler
4152-)
Şu (bir önceki hadis) (Muhammed) İbn Fudayl’ın babasından da rivâyet olunmuştur. Şu farkla ki İbn Fudayl bu hadisi; Hazret-i Fâtıma'nm kapısında) nakışlı bir perde vardı" diye rivâyet etti.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Perde Kullanma Hakkında Gelen Hadisler
4153-)
Âişe (radıyallahü anhâ)'den rivâyet olunduğuna göre; (sallallahü aleyhi ve sellem), evde üzerinde haç resmi bulunan hiçbir şeyi bırakmaz, onu mutlaka imha edermiş. libâs 90; Ahmed b. Hanbel, VI, 52.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Elbisede Haç Resmi Bulunması
4154-)
Ali (radıyallahü anh)'den rivâyet olunduğuna göre: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): -İçinde resim, köpek ve cünüp bulunan bir eve melekler girmez" buyurmuştur. bedü'ül -halk 7, 17, enbiyâ 8, megâzi 12, nikâh 76; Tirmizî, edeb 44; Nesâî, tahâre 167, sayd 9, 11; İbn Mâce, libâs 44; Muvatta, isti'zan, 8.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4155-)
Ebû Talha el-Ensârî'den rivâyet olunmuştur; dedi ki: Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i; Melekler, içerisinde köpek ve heykel bulunan eve girmezler" işittim. (Ben bu hadisi rivâyet edince Zeyd b. Halid el-Cühenî bâna; haydi) bizi müminlerin annesi Âişe'ye götür, bu hadisi kendisine soralım, dedi. Bunun üzerine (Hazret-i Âişe'nin yanına) gittik ve; müminlerin annesi! Ebû Talha bize Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan şöyle (dediğini) rivâyet ediyor. (Gerçekten sen de) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i bunları söylerken (hiç) işittin mi? dedik. fakat (şimdi) size Hazret-i Peygamberi (bizzat) yaparken gördüğüm (buna benzer) bir işi anlatacağım. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), savaşlarından bir savaşa çıkmıştı. Ben onun savaşından dönmesini bekliyordum. Derken (yünden dokunmuş olan) bize ait bir yaygıyı genişçe bir tahtanın üzerine örttüm. (Hazret-i Peygamber) gelince kendisini karşıladım ve; Allah'ın Rasûlu! selâm, Allah'ın rahmet ve bereketi senin üzerine olsun, seni aziz ve kerim kılan Allah'a hamdolsun, dedim. Eve baktı ve yaygıyı gördü. Bana hiçbir cevap vermedi. Yüzünde bir memnuniyetsizlik (alâmeti) gördüm. Hemen yaygıya varıp onu yırttı, sonra şöyle buyurdu: Allah bize rızık olarak verdiği şeylerde (harcama yaparak) taşları, kerpiçleri giydirmenizi emretmedi." Âişe) dedi ki: Ben de o yaygıyı kestim ve ondan iki yastık yaptım, içlerini (hurma) lif(i) ile doldurdum. Bundan dolayı bana itiraz etmedi. bedü'l-halk 7, megâzi 12; Müslim, libâs 87; Tirmizi. ertcb 44; Nesâî. zînet 110; Muvatta: istizan 6; Ahmed b. Hanbel, III 90, IV. 28.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4156-)
(Bir önceki hadisin) bir benzeri de (yine) aynı senedle Süheyl'den de (rivâyet edildi. Şu farkla ki bu rivâyette Zeyd b. Halid, el-Cühenî) dedi ki: Ben (Hazret-i Âişe'ye); Ey anneciğim; şu (yani Ebû Talha) bana Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in (şunları) anlattığını söyledi, dedim," (cümleleri de yer almaktadır. Yine) bu rivâyette, (bir öncekinden farklı olarak şu söz de yer almaktadır: Cerir) dedi ki: Saîd b. Yesâr, Neccâr oğullarının azatlı kölesidir."
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4157-)
Büsr b. Saîd, Zeyd b. Halid'den (naklen) Ebû Talha'(nın şöyle) dedi (ğini rivâyet etti): (sallallahü aleyhi ve sellem); içerisinde resim bulunan eve melekler girmezler" buyurdu. Büsr (b. Saîd) dedi ki: (Bir gün sonra) Zeyd (b. Halid) rahatsızlandı ve kendisini ziyaret ettik. Birde ne görelim! kapısının üzerinde resim bulunan bir perde var!. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in hanımı Meymûne'nin üvey oğlu Ubeydullah el-Havlanî'ye; bir gün önce bize resmin haram olduğunu haber vermedi miydi? dedim. Ubeydullah da: onu; Ancak kumaşa işlenmiş olan müstesnadır" derken işitmedin mi? karşılığını verdi. bedü’l- halk 7, libâs 92; Müslim, libâs 85, 86; Tirmizî, libâs 18; Nesâî, kıble 12; Dârimî, İsti'zan 33; Muvatta, İsti'zan 7.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4158-)
Câbir (radıyallahü anh)'den, şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ömer b. el-Hattâb (radıyallahü anh)'a, Fetih yılında (Muhassab denilen) vadide iken, " Kabe'ye varıp orada (duvarlarda çizili) bulunan bütün resimlerin silinmesini" emretmiş ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) oradaki bütün resimler silininceye kadar Kabe'ye girmemiştir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4159-)
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in hanımı Meymûne (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), (bir gün) şöyle buyurdu: Gerçekten Cibril (aleyhis-selâm) bı gece benimle görüşeceğini bana vadetmişti ama görüşmedi" aklına sedirin altındaki köpek eniği geldi ve onu oradan çıkarmalarını) emretti (hayvan oradan çıkarıldı). Sonra eliyle su alarak eniğir yerine serpti. Cibril (aleyhis-selâm) Hazret-i Peygamber'in yanına gelince, " Biz, içerisinde köpek ve resim bulunan eve girmeyiz" dedi. olunca Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) köpeklerin öldürülmesini emretti. küçük bahçe köpeğinin öldürülmesini emrediyor, büyük bahçe köpeğini bırakıyordu. bedü'l-halk 7, 17 megâzi 12, libâs 77, 94; Müslim, libâs 81-84; Ebû Dâvûd, tahare 89- Tirmizî edeb 44; Nesâî, tahâre 167, sayd 9, II, zînet 110; İbn Mâce, libâs 44; Dârimî, istizan 34; Ahmed 1-80, 83, 104, 107, 139, 148, 150, II, 390, IV, 28, 30, V, 203, 353, VI, 143, 330.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4160-)
Ebû Hureyre (radıyallahü anh) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın (şöyle) buyurduğunu söyledi: Bana Cibril (aleyhis-selâm) geldi de (şöyle) dedi: gece sana gelmiştim, senin yanına girmeye bir şey engel olamazdı. Ancak kapı üzerinde ve evde de resimler bulunan nakışlı duvar örtüsü vardı. Evde bir de köpek bulunuyordu. Binaenaleyh evdeki heykelin başını(n koparılmasını) emret. (O zaman başı) kesilir ve bir ağaç şekline girer. Örtü için de emir ver, kesilsin ve ondan yere atılıp çiğnenen iki minder yapılsın. Köpek için de emret (oradan) çıkarılsın." (sallallahü aleyhi ve sellem) (bunları) yaptı. Bir de ne görsünler. Peygamber ailesinin balkonu altında Hasan ya da Hüseyin'e ait bir köpek eniği var. Bunun üzerine Hazret-i Peygamber, onun (oradan çıkarılmasın) emretti de (köpek eniği oradan) çıkarıldı. Davûd dedi ki: Nedad, üzerine elbiselerin konulduğu, karyola gibi bir şeydir. kıyâme 32, edeb 44; Ahmed b. Hanbel, II. 305.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Giyim Kuşam Bölümü
Konu: Resim Hakkında Gelen Hadisler
4161-)
Abdullah b. Muğaffel şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) (sık sık) saç taramayı nehyetti ancak gün aşırı olanı müstesna. Libâs 220 Nesaî, Zînet. 7: Ahmed b. Hanbel. IV-84.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Bab
4162-)
Abdullah b. Büreyde'den rivâyet edildiğine göre; (sallallahü aleyhi ve sellem)'in ashabından birisi, Mısır'daki Fedâle b. Ubeyd'e gitti, yanına yarıp; Ben seni ziyarete gelmedim. Ama, ikimiz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan bir hadis işitmiştik. Senin, o hadis hakkında bilgin olduğunu umarım'' dedi. Fedâle: nedir? Şöyle ne hal! Sen bu bölgenin emiri olduğun halde, saçın başın dağınık; Fedâie: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi, çok süslenmekten nehyetti. o? senin ayakkabın da yok! bize, zaman zaman yalınayak yürümemizi emrederdi. b. Hanbel VI, 22.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Bab
4163-)
Ebû Umâme (radıyallahü anh)'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir. gün sahâbîler, Resûlüllah'ın yanında dünyayı andılar. Bunun üzerine Resûlüllah " Duyunuz duyunuz, şüphesiz bezâze imândandır şüphesiz bezâze imandandır" buyurdu. Râvî: Bezâze; cildin kuru olması ve perişanlıktır" der. Davûd der ki, o (Ebû Omâme) Ebû Ümâme b. Salebe el-Ensâri'dir. Mâce, Zühd 4.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Bab
4164-)
Enes b. Mâlik (radıyallahü anh); demiştir ki : (sallallahü aleyhi ve sellem)'in sûkkesi (güzel bir esans)'ı vardı, ondan sürünürdü. Sûkke: Değerli bir esans çeşididir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Güzel Koku Müstehaptır?
4165-)
Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Saçı olan kimse ona ikram etsin.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saçı Düzeltmek
4166-)
Kerime Binti Hamam (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre bir kadın, Hazret-i Âişe (radıyallahü anhâ)'ye gelip, kına yakmanın hükmünü sordu. Hazret-i Âişe: Bunda bir mahzur yok, ama ben hoşlanmıyorum. Çünkü habîbim Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onun kokusunu sevmezdi." dedi. Zinet 14. 19. Davûd der ki: Hazret-i Âişe saçın kınasını kasdediyor.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Kadınların Kına Yakmaları
4167-)
Âişe (radıyallahü anhâ)'den rivâyet edildiğine göre: Hind Binti Utbe: Yâ Resûlüllah, benimle bîyat et" dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Ellerini(n rengini) değiştirinceye kadar seninle bîyat etmeyeceğim. Onlar sanki vahşi hayvan ayağı gibi..." buyurdu. Ebû Dâvud rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Kadınların Kına Yakmaları
4168-)
Âişe (radıyallahü anhâ)'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir; Resûlüllaha mektup bulunan bir kadın, perdenin arkasından işaret etti (elini uzattı) Resûlüllah elini tuttu (mektubu almadan çekti) ve: Bu erkek eli mi, yoksa kadın eli mi bilmiyorum?" buyurdu. Kadın: Kadın elidir" dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Eğer sen kadın olsaydın tırnaklanın(n rengini) kına ile değiştirirdin" buyurdu. Zînet 18: Ahmed b. Hanbel, VI, 262.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Kadınların Kına Yakmaları
4169-)
Humeyd b. Abdurrahman; demiştir ki; b. Ebî Süfyân, Hâc senesinde (Resûlullarf in) minberi üzerinde, bir muhafızın elindeki kâkülü alıp şöyle derken dinlemiştim. Medine'liler, alimleriniz nerede?" Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı, bu gibi şeylerden nehyedip şöyle derken işittim. " İsrailoğulları, ancak kadınları bunu yaptıkları zaman helak olmuşlardır." Libâs 83; Müslîm Libas. i 22: Nesaî, Zine, 67: Tirmizî Edeb, 32: Ahmed b. Hanbel. IV-98. Buharî ve Müslim'deki rivâyetleri aynen buradaki gibidir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saça Saç Ulatmak
4170-)
Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh)'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) saç ekleyene ve ekletene, dövme yapana ve yaptırana lanet etti. Libas 82. 87, 96; Müslim. Libas, 119: Tirmizi. Libas 15: Nesaî. Zinet 23: İbn Mace, Nikâh, 52: Darimî, İsti'zan 19.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saça Saç Ulatmak
4171-)
Muhammed b. Îsa ve Osman b. Ebi Şeybe, (jenr'cjen; Cerîr, Mansur'dan; O, İbrahim den; İbrahim, Alkame'den, o da Abdullah (İbn Mes'ûd)'dan şöyle dediğini rivâyet etmişlerdir. yapan ve yaptıran – Muhammed’in rivâyetine göre - saç ekleyen, - Osman'ın rivâyetine göre - Yüzün kılını yolduran - Her ikisinin rivâyetine göre - güzellik için dişlerini törpülettiren, Allah Acza ve Celle'nin yarattığı şeyi değiştiren kadınlara Allah lanet etsin. haber, Beni Esad kabilesinden Ümmü Ya'kîıp denilen bir kadına -Osman, Kur'an okuyan bir kadın, dedi - ulaştı. Kadın Abdullah'a geldi ve " senin, döğme yapan ve döğme yaptıran -Muhammed'in rivâyetine göre, saç ekleyen, - Osman'ın rivâyetine göre, yüzünün kılını yolduran, -Her ikisinin rivâyetine göre, dişlerini torpilleten - Osman, güzellik için dişlerini torpilleten, dedi. - Allah'ın yarattığı şeyi değiştiren kadınlara lanet ettiğini duydum." dedi. Abdullah: Resûlüllah'ın lanet ettiği kişiye, ben niçin lanet etmeyecekmişim? Üstelik bu Allah'ın kitabında da var." Ben Kur'anın iki kapağı arasına (Kur'anın tamamını) okudum, öyle bir şey bulamadım." Abdullah: Vallahi, eğer sen Kur'anı okusaydın onu bulurdun" dedi. Sora da; Rasûl size ne getirdi ise onu alın, sizi neden nehyetti ise de derhal vazgeçin" Haşr, 17. ayetini okudu. Kadın: bunların bir kısmını senin hanımında da görüyorum" Abdullah: Gir (eve) bak" eve girdi, sonra çıktı. Abdullah: Ne gördün?" rivâyetine göre - Kadın: Bir şey görmedim" dedi. Abdullah; Eğer öyle (dediğin gibi) olsaydı o bizimle beraber olmazdı (onu terkederdim.)" Libas 82: Müslim, Libas 120: Nesaî, Zinet 23, 24: Tirmizî Edep 33: İbn Mace Nikah 52. dedi.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saça Saç Ulatmak
4172-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh) demiştirki: Saç ekleyen ve ekleten, yüzünün kılını alan ve aldıran, hastalıktan dolayı olmadan döğme yapan ve yaptıran kadınlara lanet edildiler. Davûd şöyle dedi: Saçı kadınların saçına ekleyen kadın. Müstevsile, kendisine saç eklenen kadın, Namisa; inceltinceye kadar kaşı yolan kadına Mütenemmisa kaşı yolunan kadın, Vasime: Yüzünü sürme veya mürekkeple ben yapan kadın, Müstevşime de, kendisine ben yapan kadın demektir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saça Saç Ulatmak
4173-)
Said b. Cübeyr (radıyallahü anh) " karmellerle (saçı ulamakta) mahzur tur." demiştir. Davûd der ki: Galiba Saîd b. Cübeyr, yasak olanın kadınların saçları olduğu görüşündedir." (b. Hanbel) de " karmellerde (saçı ulamakta) mahzur yoktur" derdi.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saça Saç Ulatmak
4174-)
Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den şöyle rivâyet edilmiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur. Kendisine güzel koku ikram edilen kişi onu reddetmesin. Çünkü, o esansın kokusu güzel, taşıması hafiftir." El edep, 20: Nesai zinet 73; Ahmed b. Hanbel. II. 320.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: İkram Edilen Güzel Kokuyu Kabul Etmemek Caiz Değildir
4175-)
Ebû Mûsâ el-Eşarî (radıyallahü anh) demiştir ki. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu; Kadın koku sürünür ve kokusunu farketsinler diye bir toplum uğrarsa o şöyle şöyledir." Mûsâ: Resûlüllah, çok ağır sözler söyledi" der. edeb, 35:; Nesai Zinet 35; Darimi İstizan 18; Ahmed b. Hanbel IV. -400. 414. 418.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Dışarıya Çıkmak İçin Esans Sürünen Kadın Hakkında Varid Olan Hadisler
4176-)
Ebû Ruhm'in azatlısı Ubeydullah'dan rivâyet edildiğine göre; Hureyre (radıyallahü anh) bir kadınla karşılaştı. Kadından esans kokusu hissetti eteğinde de (yukarı doğru yükselen kokulu) toz vardı. Kadına:- " Ey Cebbar (olan Allah'ın) cariyesi, Mescidden mi geliyorsun?" dedi. için mi koku süründün? -Evet Sevgili Peygamberim Ebü'l - Kasım'ı şöyle derken işittim: Şu mescid için koku sürünen bir kadının namazı (evine) dönüpte cünüplükten dolayı guslettiği gibi gusledinceye kadar, kabul edilmez." Mâce, Fiten. 19. Dâvûd derki; I'sâr tozdur." dedi.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Dışarıya Çıkmak İçin Esans Sürünen Kadın Hakkında Varid Olan Hadisler
4177-)
Ebû Hureyre (radıyallahü anh) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir. Buhur Sürünen bir kadın, bizimle birlikte yatsı namazına gelmesin. Salat 143: Nesaî. Zinet. 37. 38, 74; Ahmed b. Hanbel, II, 304.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Dışarıya Çıkmak İçin Esans Sürünen Kadın Hakkında Varid Olan Hadisler
4178-)
Ammar b. Yâsir (radıyallahü anh)’ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir. gece ellerim yarık bir halde aileme geldim. (Ellerime) za'ferân sürdüler. Ertesi gün Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gelip selâm verdim. Selâmıma karşılık vermedi, " merhaba"‘demedi. " Git şunu yıka" buyurdu. Gittim, onu yıkadım sonra geri geldim. Elimde za’ferândan az bir leke kalmıştı. Selâm verdim, Selâmıma yine karşılık vermedi. " Merhaba" demedi. (Tekrar) " Git şunu yıka" buyurdu. ve onu yıkadım. Sonra Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gelip selâm verdim. Bu sefer selâmımı aldı, " Merhaba" dedi ve şöyle buyurdu. " Şüphesiz melekler kâfirin cenazesinde, Za'ferân sürünenin ve cünübün yanında hayırla bulunmazlar" (Resûlüllah) cünüp için uyumak, yemek veya içmek istediği zaman abdest almasına ruhsat verdi." dedi. bazı nüshalarda " Ravî dedi" ibaresi yoklu. Bu hadisi sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4179-)
Bize Nasr b. Ali haber verdi. Bize Muhammed b. Bekir haber verdi. Bize İbn Cüreyc haber verdi. Bana Ömer b. Atfı bin Ebî'l - Huvâr haber verdi. O, Yahya b. Yâmer'den işitmiş, Yahya; bir adamdan, o da Ammar b. Yâsir'den haber verdi. Ömer, Yahya b. Yârher'in bu zatın ismini söylediğini, ama kendisinin onu unuttuğunu zannetti. Ammar " Ben haluk sürünmüştüm" diye başladı ve önceki (hadisteki) hadiseyi anlattı. hadis bir çok yönden daha tamdır. Onda gusul zikredilmiştir. nüshasında " gusl" kelimesi zikredilmiştir. Cureyc) der ki: Ömer'e " Onlar (Ammar ve ailesi) ihramlı mıydılar?" dedim. " Hayır, onlar mukimdiler" dedi.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4180-)
Rabi b. Enes, dedelerinden, Ebû Mûsâ'yı şöyle derken işittiklerini nakletmiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Allah (celle celâluhu) bedeninde halûkdan bir eser olan adamın namazını kabul etmez" buyurdu. b. Hanbel IV 403. Dâvûd, Rabı'nin dedeleri: Zeyd ve Ziyûd'dır." der.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4181-)
Enes (radıyallahü anh) demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), erkekleri zaferan sürünmekten nehyetti." ismail'den " Erkeğin zâferan kullanmasını" diye rivâyet etti. Libas, 33; Müslim, Libas. 77 Tirmizi. Edeb 51: Nesaî. Zinet 73.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4182-)
Ammar b. Yasîr (radıyallahü anh)'den Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Üç gurup varki, onlara (rahmet) melekler yaklaşmaz. Bunlar; kâfirlerin ölüsü, halûk sürünen kişi ve abdest alması hali müstesna cünüp olandır."
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4183-)
Velid b. Ukbe'den, şöyle dediği rivâyet edilmiştir. (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke'yi fethedince, Mekke'liler çocuklarım ona getirmeye başladılar. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'da onlar için bereketle dua ediyor ve başlarını sıvazlıyordu. Kendisine bende getirildim. Bana halûk sürülmüştü. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) halûktan dolayı bana dokunmadı. b. Hanbel IV, 173.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4184-)
Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)'den; şöyle dediği rivâyet edilmiştir; adam üzerinde (za'ferân) sarılığı (nın) izi olduğu halde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına girdi. Resûlüllah Efendimiz, yüzünde hoşlanmadığı bir şey bulunan bir adama çok az yönünü dönerdi. Adam çıkınca " keşke ona şunu (boyayı) yıkamayı emretseydiniz." buyurdu. b. Hanbel III, 154.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeklerin Halûk Kullanması
4185-)
El- Berâ (radıyallahü anh)’ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir. Kırmızı elbise içinde saçları boynuna dökülenler içinde Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den daha güzel birini görmedim. Muhammed b. Süleyman buna " onun omuzlarını döven saçı vardı" sözünü ilâve etmiştir. Davûd derki; Bunu israil'de Ishâk'clan rivâyet elti ve " saçı omuzlarını döverdi" dedi. Şube ise " Kulaklarının yumuşağına kadar varırdı" dedi. Fedaîl, 92; Tirmizi. Libas, 4, Nesaî; Zinet 59: İbn Mâce. Libas, 20.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saç Konusunda Varid Olan Hadisler
4186-)
Bera (radıyallahü anh) şöyle demiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in kulaklarının yumuşağına varan saçı vardı. Libas 68, Menâkıb 23: Müslim, fezail 91, Nesaî. Zinet , 59: Ahmed b. Hanbel, 111.249.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saç Konusunda Varid Olan Hadisler
4187-)
Enes (radıyallahü anh)'den şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in saçı kulaklarının yumuşağına kadardı. Zinet 59.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saç Konusunda Varid Olan Hadisler
4188-)
Enes b. Malık (radıyallahü anh) demiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem)'in saçı kulaklarının yansına kadardı. fezail, 96; Nesaî, Zinet 9; Ahmed III, 133, 165.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saç Konusunda Varid Olan Hadisler
4189-)
Âişe (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir. " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in saçı vefreden daha fazla cümmeden kısa idi. Bu kelimelerin izahı açıklama bölümünde gelecektir. (kulak yumuşağı ile omuzlan arasında îdi) Libas, 21; İbn Mâce Libas 36; Ahmed b. Hanbel. VI, 108, 118.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saç Konusunda Varid Olan Hadisler
4190-)
İbn Abbâs (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Kitap'tan olanlar (yahudi ve hıristiyanlar) saçlarım alınlarına salıverirler, müşrikler ise ikiye ayırırlardı. Peygamber Efendimiz kendisine bir emir gelmeyen konularda ehli kitaba müvafakattan hoşlanırdı, (onun için) o da başının önündeki saçları (alnına) salıver (İr) di. Ama daha sonra saçlarını ortadan ayırdı. Menâkıb 23; Menâkıhu'l-Ensâr 52.Libâs. 70: Müslim fedâil. 90; İbn Mâce Libas, 36; Mâliki şar 3; Tirmizî, Şemail Hadis 29.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saçın Ayrılması Konusundaki Hadisler
4191-)
Âişe (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir: Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in saçlarını ayırmak istediğimde tam tepesinden ayırır, alnı üzerine dökülen saçları da gözlerinin arasına sarkıtırdım." b. Hanbel. VI. 90, 275.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Saçın Ayrılması Konusundaki Hadisler
4192-)
Vâil b. Hucr (radıyallahü anh)'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Saçlarım hayli uzun bir halde iken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e geldim. Beni görünce; Uğursuzluk, Uğursuzluk" buyurdu. Hemen dönüp saçlarımı kısalttım, ertesi gün tekrar geldim " Seni kastetmemiştim, (ama) bu daha güzel" buyurdu. Zînet, 6: İbn Mace Libas, 37.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Cümmeyi Uzatmak
4193-)
Ümmü Hanı şöyle demiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke'ye geldi, başında dört tane belik (örgü) vardık. libas. 39. İbn Mâce. libas. 36. Ahmed b. Hanbel, VI. 341.425.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Erkeğin Saçını Örmesi
4194-)
Abdullah b. Câbir (radıyallahü anh) şöyle demişlir. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem); Cafer ailesine, üçgün sonra kendilerine geleceğini söyledi. Sonra Cafer ailesine varıp; Bu günden sonra kardeşim için ağlamayın" buyurdu. Daha sonra da " bana kardeşimin çocuklarını çağırın" dedi. Biz Râsûlullah'a getirildik. Birer kuş yavrusu gibi idik. Bana berberi çağırın" buyurdu (berber geldi) Resûlüllah kendisine emretti, o da başlarımızı tıraş etti. zinet 57. Ahmed b. Hanbel I, 204.
Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Saçı Tarayıp Düzeltmek
Konu: Başı Tıraş Etmek