Sünen-i Ebu Davud Hadis Kitabı

2404-) Âişe (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet edildiğine göre Hamza el-Eslemî Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a: Resûlallah! Ben sürekli oruç tutan bir adamım. Yolculukta da oruç tutabilir miyim? diye sordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): İstersen tut, istersen tutma." karşılığını verdi. savm 57, 33; Müslim, siyam 104, 185; Nesâî, siyam 56, 71, 74, 78; İbn Mâce, siyam 74, Muvatîa, sıyâm 24; Ahmet b. Hanbel, II, 199; VI, 46,193, 202.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç
2405-) Hamza b. Muhammed b. Hamza el-Eslemî babasından, dedesi (Hamza el-Eslemî)'nin şunları haber verdiğini rivâyet etmiştir: dedi ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a: Resûlallah! Benim bir devem var, onu çalıştırıyorum, kiracılık yapıyorum, üzerinde yolculuğa çıkıyorum. Ancak bazan bu aya, yani Ramazana rastlıyor. Ben gencim, kendimi güçlü hissediyorum. Ya Resûlallah, bana oruç tutmam, orucu geciktirip de üzerime borç olmasından daha ehven geliyor. Oruç tutmam mı, yoksa tutmamam mı daha çok sevap getirir? diye sordum, Hangisini istersen onu yap, ey Hamza!" buyurdu. es-Sünenü’l-kübrâ, IV, 241.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç
2406-) İbn Abbâs (radıyallahü anhümâ)'dan; demiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) Ramazan ayında Medine'den Mekke'ye doğru (yola) çıktı. Usfan'a gelince (Orada) bir (su) kab(ı) istedi ve insanlara göstermek için (su dolu kabı) ağzına götürdü, (ve içti). Abbâs şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (yolculukta) bazan oruç tutar, bazan tutmazdı. O halde isteyen oruç tutsun, isteyen tutmasın." savm 38; meğazi, 47; Müslim, siyam 88; Nesâî, siyam 28, 55, 61; İbn Mace, siyam 16; Darimi, savm 30; Ahmet b. Hanbel, VI, 18; Beyhâkî, es-Sünenü’l-kübrâ, V, 357.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç
2407-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)'den; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile birlikte ramazanda yolculuk yaptık. Bir kısmımız oruç tuttu, bir kısmımız tutmadı. Oruç tutan tutmayanı, oruç tutmayan da tutam ayıplamadı. savm 37; Müslim, sıyâm 95, 99; Nesâî, sıyâm 59; Muvatta' sıyâm 23; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, IV, 244.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç
2408-) Kaze'a (b. Yahya)'dan; demiştir ki: Said el-Hudrî (radıyallahü anh)'nin yanına gittim. İnsanlar onun etrafında toplanmışlardı Bu manaya gelen cümleciği bazı nüshalarda " etrafında insanlar çoğalmıştı" şeklindedir. Müslim'in rivâyeti de bu şekildedir. ve onlara fetva veriyordu. Yalnız kalmasını bekledim. Yalnız kalınca ona yolculukta ramazan orucunu sordum, şöyle dedi: Fetih yılı Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'la birlikte yola çıktık. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) da biz de oruç tutuyorduk. Nihayet bir yere varınca Efendimiz: Şüphesiz düşmanınıza yaklaştınız, Oruçlu olmamanız, sizin daha kuvvetli olmanızı sağlar," buyurdu. İçimizde hem oruçlu olanlar hem de oruçlu olmayanlar olduğu halde sabahladık. Sonra tekrar yürüdük ve başka bir yerde durduk. Bu sefer Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Siz düşmanınıza baskın yapacaksınız. Oruçlu olmamanız sizin daha kuvvetli olmanızı sağlar. Onun için oruçlarınızı açınız!" buyurdu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan bir azîmet oldu. sıyâm 102; Ahmet b. Hanbel, III, 35; Beyhâkî, es-Sünenü’l-kübrâ, II, 390. Said şöyle dedi: Ben bundan (azimetten) önce de sonra da Resûlüllah'la birlikte (yolculukta) oruç tuttuğumu biliyorum."

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç
2409-) Câbir b. Abdullah (radıyallahü anh)'dan rivâyet edildiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), etrafı kalabalık (bir insan topluluğu) olan ve kendisine (Ramazan da aşırı sıcak dolayısıyla) gölge yapılan bir adam görüp; yolculukta oruç tutmak sevap değildir" buyurdu. savm 36; Müslim, siyam 92; Nesâî, siyam 49; Dârimî, savm 15; Ahmed b. Hanbel, III, 299, 317,319, 399.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç Tutmamayı Tercih Etmek
2410-) Benû Kuşeyr'in kardeşleri Abdullah b. Ka'b oğullarından birisi olan Enes b. Mâlik'in şöyle dediği rivâyet edilmiştir; (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın atlıları bize (kabilemize) baskın yaptı. Ben de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın yanına gittim. O yemek yiyordu. Bana: Otur, şu yemeğimizden biraz ye!" buyurdu. oruçluyum, dedim. Otur sana namaz ve oruçtan bahsedeyim, şüphesiz Allah müsâfirden namazın bir kısmım veya yarısını, müsafir ve emzikliden veya hamileden orucu kaldırdı," buyurdu. Efendimiz ya onun (emzikli ve hâmile) ikisini birden ya da bîrini söyledi. devamla şöyle der: zaman) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın yemeğinden yemediğim için kendi kendime teessüf ettim. savm 21; Nesâî, sıyâm 51, 62; İbn Mâce, siyam 12; Ahmed b. Hanbel, IV, 347; V, 29.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç Tutmamayı Tercih Etmek
2411-) Ebû'd-Derdâ (radıyallahü anh)'dan; demiştir ki: sıcak bir günde, Resûlüllah'ın savaşlarından birinde onunla birlikte yola çıktık. O kadar ki, her birimiz sıcağın şiddetinden dolayı elini -veya avucunu- Şüphe râvilerden birine aittir. - başına koydu. İçimizde Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ve Abdullah b. Ravaha'dan başka oruçlu kimse yoktu. savm, 35; Müslim, siyam, 108; İbn Mâce, siyam 10.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç Tutmayı Tercih Edenler
2412-) Seleme b. el-Muhabbak (radıyallahü anh)'dan; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu" demiştir: Kendisini, doyacağı yere kadar götürecek bir bineği olan kişi ramazana nerede erişirse, orucunu tutsun." b. Hanbel, III, 476. V, 7.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç Tutmayı Tercih Edenler
2413-) Nasr b. Muhacir, Abdüssamed b. Abdilvâris, Abdüs Samed b. Habîb, babası (Habib) ve Sinan b. Seleme senediyle, Seleme b. Muhabbâk'dan rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Yolculukta iken ramazana erişen kişi" (Bundan sonrasında) Râvi önceki hadisin mânâsını zikretti. es-Sünenâ’l-kübra, IV, 245.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolculukta Oruç Tutmayı Tercih Edenler
2414-) Ca'fer b. Cebr'den; demiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın sahâbisi Ebû Basra el-Ğıfâri ile bir gemide beraberdik. Ramazanda Füstad'dan (hareket ettik). Gemi demir aldı (az) sonra Ebû Basra'nın sabah yemeği getirildi. Cafer, hadisinde, devamla şöyle dedi. Ebû Basra daha evleri geçmeden sofrayı istedi ve; dedi. evleri görmüyor musun? dedim. Ebû Basra ise; sünnetinden yüz mü çeviriyorsun? karşılığını verdi ve yedi b. Hanbel, VI, 398. der.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Yolcu Yola Çıktığında Orucunu Ne Zaman Açar?
2415-) Mansur el-Kelbî'den rivâyet edildiğine göre; Dıhye b. Halife (radıyallahü anh) bir kerre ramazanda Dimeşk'in bir köyünden, Füstâd'tan Ukbe (veya akabe)ye kadarki bir mesafeye -bu üç mildir-(yolculuğa) çıktı. Sonra o ve onunla beraber bazı insanlar oruçlarını açtılar. Bazıları ise, iftar etmemeyi uygun buldular. köyüne dönünce " Vallahi bugün görebileceğime hiç ihtimal vermediğim bir şey gördüm. Şüphesiz bir grub Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in ve ashabının yolundan yüz çevirdiler, -bunu oruç tutanlar için söylüyor- Sonra, Allahım! beni yanına al (ruhumu kabzet)" dedi. b. Hanbel, VI, 398.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Oruç Açmayı Mümkün Kılan Yolculuğun Mikdarı
2416-) Nâfi'den rivâyet edildiğine göre, İbn Ömer (radıyallahü anhümâ) Ğâbe'ye kadar gider, fakat orucunu bozmaz, namazı da kısaltmazdı. sitte içinde sadece Ebû Dâvud rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Oruç Açmayı Mümkün Kılan Yolculuğun Mikdarı
2417-) Ebû Bekre (radıyallahü anh)'den; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) " Sizden biri; Ramazanın tamamında oruç tuttum ve tamamında namaz kıldım" , demesin." (Râvî derki:) " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kişinin nefsini tezkiye etmesini hoş görmedi de ondan mı, yoksa uykudan ve istirâhatten kaçış olmayacağı için mi (böyle) söyledi bilmiyorum." siyam 6; Ahmed b. Hanbel, V, 40.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Ramazanın Tamamını Tuttum Diyen Kişinin Durumu
2418-) Ebû Ubeyd'den; demiştir ki: (radıyallahü anh) ile birlikte bayramda bulundum. Hutbeden önce namaz kıldırdı. Sonra (kalkıp) şöyle dedi: Şüphesiz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bu iki günün orucunu nehyetti. Çünkü kurban bayramı günü kurbanlarınızın etlerinden yiyeceğiniz gündür. Ramazan bayramı ise, oruçlarınıza son verişinizdir." savm 66, edahi 16; Müslim, siyam 138; Tirmizî, savm 37; Nesâî, iydeyn 1, 10; İbn Mâce, siyam 36; Muvatta’ iydeyn 5; Ahmed b. Hanbel, I, 34, 40.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Ramazan Ve Kurban Bayramlarında Oruç Tutmak
2419-) Ebû Said el-Hudrî (radıyallahü anh)'den; demiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem) iki günün orucundan men'etmiştir: (Bunlar) ramazan ve kurban bayramı günleridir. İki türlü giyinişten men'etmiştir: (Bunlar) tek bir kumaşa bürünerek (ellerini çıkaracağı bir açıklık bırakmamak) ve tek elbise içerisinde dizleri dikerek oturmaktır. İki vakitteki namazdan da men'etmiştir: (Bunlar da) sabahtan ve ikindiden sonradır. savm 66; Müslim, sıyâm 141; Tirmizî, savm 58; İbn Mâce, siyam 36; Darimî, savm 43.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Ramazan Ve Kurban Bayramlarında Oruç Tutmak
2420-) Ümmü Hâni'nin azatlısı Ebû Mürre'den rivâyet edildiğine göre Abdullah b. Amr b. el-As'la birlikte Abdullah'ın babası Amr b. el-As'ın huzuruna girmiş. Amr b. el-As (radıyallahü anh) onlara yemek getirip: demiş. Abdullah: oruçluyum. Ye, bugünler Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in bize oruç tutmamayı emredip, tutmayı men'ettiği günlerdir. hac 137; Hakim, Müstedrek, I, 435. Mâlik dedi ki; O günler teşrik günleridir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Teşrik Günlerinin Orucu
2421-) Ukbe b. Amir (radıyallahü anh)'den; demiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Arafe, kurban bayramı ve teşrik günleri biz müslüman) arın bayramıdır. Bu günler yeme ve içme günleridir." savm 58; Nesâî, menâsik 195; Darimî, savm 47; Ahmed b. Hanbel, IV 152; Hakim, Müstedrek, I, 434; Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, IV, 298.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Teşrik Günlerinin Orucu
2422-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu" demiştir: Sizden biriniz bir gün önce veya bir gün sonrasında tutmadan (sadece) Cuma günü oruç tutmasın." savm 63; Müslim, siyam 147; Tirmizî, savm 42; İbn Mâce, sıyâm 37; Ahmed b. Hanbel, I, 288; II, 422, 526; V, 225; Hakim, el-Müstedrek, I, 437; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübra, IV, 302.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Sadece Cuma Günü Oruç Tutmanın Yasak Oluşu
2423-) Abdullah b. Büsr es-Sülemî kızkardeşi (Yezid'in rivâyetine göre) Samma'dan Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: Cumartesi günü size farz kılınanın dışında oruç tutmayınız. Sizden biriniz (orucu bozmak için) üzüm çubuğu kabuğu veya bir ağaç dalından başka birşey bulamazsa, onu çiğnesin (orucu bozsun)." Dâvud, " Bu hadis neshedilmiştir." dedi. savm 43; İbn Mâce, siyam 38; Ahmed b. Hanbel, IV, 189; VI, 368; Dârimî, savm 40.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Sâdece Cumartesi Günleri Oruç Tutmanın Yasak Oluşu
2424-) Cüveyriye bint Haris (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet edildiğine göre, Cuma günü Cüveyriye oruçlu iken Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onun yanına girip; Dün oruç tuttun mu?" diye sormuştur. demiş. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem); (Peki) yann tutmayı arzu ediyor musun?" , buyurmuştur. Cüveyriye: Hayır" demiş. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): (O zaman) orucunu boz," buyurmuştur. siyam 63.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Sadece Cuma Ve Cumartesi Günleri Oruç Tutmakta Ruhsat
2425-) İbn Şihâbdan rivâyet edildiğine göre; kendisine cumartesi günü orucunun nehyedildiği söylenince: -Bu zayıf (Hımsî) bir hadistir, derdi. sitte sahipleri içinde sadece Ebû Dâvud rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Sadece Cuma Ve Cumartesi Günleri Oruç Tutmakta Ruhsat
2426-) Evzâî'den; demiştir ki: Bunu, yani İbn Büsr'ün, cumartesi günü orucu hakkındaki hadisini onun yayıldığını görünceye kadar gizlemeye devam ettim." es-Sünenü’l-kübrâ, IV, 303. Dâvud, " Mâlik bu yalan (uydurma)'dır dedi" der.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Sadece Cuma Ve Cumartesi Günleri Oruç Tutmakta Ruhsat
2427-) Ebû Katâde (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre, adam Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a gelip: Resûlallah, sen nasıl oruç tutarsın? diye sordu. (sallallahü aleyhi ve sellem) adamın bu sözüne öfkelendi. Ömer (radıyallahü anh) bu durumu görünce: Allah'ı Rab, İslâmı dîn ve Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'i Peygamber olarak seçtik. Allah'ın gazabından ve Rasülünün öfkesinden Allah'a sığınırız, dedi. bu sözü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın öfkesi yatışıncaya kadar söylemeye devam etti. Sonra Ömer: Resûlallah (sallallahü aleyhi ve sellem)!.. Bütün seneyi oruçla geçiren kimsenin durumu ne olacak? dedi. (sallallahü aleyhi ve sellem): Oruç da tutmamıştır, iftar da etmemiştir," Müsedded, Resûlüllah'ın " Oruç'tutmadı, iftar da etmedi" veya " ne oruç tutmuş, ne de iftar etmiştir" buyurduğunu söyledi. -Tereddüd eden Gaylandır - Ömer (radıyallahü anh): Resûlallah! iki gün oruç tutup bir gün tutmayanın durumu nedir? (sallallahü aleyhi ve sellem): Buna kimsenin gücü yeter mi?" Resûlallah! Birgün oruç tutup bir gün tutmayanın hâli nedir? Bu, Dâvud (aleyhis-selâm)'un orucudur." Resûlallah! Bir gün oruç tutup iki gün tutmayana ne dersin? Benim buna gücümün yetirilmesini isterdim." (sallallahü aleyhi ve sellem) sonra şöyle buyurdu: Her ay üç gün ve ramazandan ramazana oruç tutmak var ya, işte bu tüm senenin orucu demektir. Ben Allah'ın arefe günü orucunu ondan önceki ve sonraki seneler(in günahlarına) keffâret kılacağını ümid ederim. Allah'ın aşure günü orucunu da ondan önceki sene(nin günahlarına) keffâret kılacağını umarım." siyam 196; İbn Mâce, sıyâm 31.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Bütün Sene Nafile Oruç Tutmak
2428-) Mûsâ b. İsmail, Mehdî'den, Mehdi, Ğaylân'dan öaylân Abdullah b. Ma'bed ez-Zimmânî'den, o da Ebû Katâde (radıyallahü anh)'den bu (yukarıdaki) hadisi rivâyet etmişlerdir. Mûsâ b. İsmail, rivâyetinde şunları da ilave etmiştir: (radıyallahü anh): Resûlüllah! Pazartesi ve Perşembe günlerinin oruçlarını iyi görür müsün? (bu günlerin oruçlarına ne dersin?), diye sordu. (sallallahü aleyhi ve sellem); Ben o (pazartesi) gün de doğdum, ve Kur'an-ı Kerim bana o günde indirildi," buyurdu. siyam 198; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, IV, 293.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Bütün Sene Nafile Oruç Tutmak
2429-) Abdullah b. Amr b. el-As (radıyallahü anhümâ)’dan; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana rastladı ve: Senin " Ben geceleri (hep) namaz kılacağım gündüzleri de oruç tutacağım" dediğini haber almadım mı, zannediyorsun" buyurdu. dedi ki, zannediyorum Abdullah b. Amr: Ya Resûlallah öyle dedim, dedi. (sallallahü aleyhi ve sellem); Namaz kıl ama uyu da. (Bazan) oruç tut, (bazan) tutma. Her ay üç gün oruç tut. Bu bütün senenin orucu gibidir," buyurdu. dedi ki: Resûlüllah, benim bundan daha fazlasına gücüm yeter dedim. (sallallahü aleyhi ve sellem): Bir gün oruç tut, iki gün tutma," buyurdu, bundan daha fazlasına (da) gücüm yeter, dedim. Bir gün oruç tut, birgün tutma. Bu orucun en doğrusu (mu'tedili)dur. Dâvud (aleyhis-selâm)'ın orucu budur," buyurdu. bundan daha efdaline muktedirim, dedim. (sallallahü aleyhi ve sellem); Bundan daha efdali yoktur." buyurdu. savm 56, enbiya 37; Müslim, siyam 1159; Nesaî, siyam 75-76; İbn Mâce, siyam 31; Ahmed b. Hanbel, II, 158, 200, 201, 225; V, 297, 311.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Bütün Sene Nafile Oruç Tutmak
2430-) Mucîbe el-Bâhiliyye'nin babası -veya amcası- Bahiliyye'nin babasından mı yoksa amcasından mı rivâyet ettiğinde şüphe etmiştir. ndan rivâyet ettiğine göre: (Bahiliyye'nin babası veya amcası) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e geldi sonra (memleketine) döndü, Adam bir sene sonra hal ve şekli değişmiş bir vaziyette Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e yine gelip: tamyormusun? Ya Resûlallah? dedi. (sallallahü aleyhi ve sellem): Sen kimsin?" sana geçen sene gelen Bâhiliy'yim. Seni ne değiştirdi? (Seni bu hale getiren ne?) Halbuki sen güzel görünüşlü idin!" buyurdu. ayrılalı sadece geceleri yedim (senden ayrıldıktan sonra devamlı oruç tuttum). Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Kendine niçin azabettin?" buyurdu ve şöyle devam etti: Sabır (ramazan) ayı ve her aydan bir gün oruç tut!" Adam: artır çünkü bende (buna) kuvvet var. (Ramazandan sonra her ay) iki gün tut." Bana artır. (Ramazandan sonra her ay) üç gün tut!" Bana artır. (sallallahü aleyhi ve sellem) üç parmağını yumup açarak işaret edip: Haram aylardan (bu kadar) tut ve terket, haram aylardan (bu kadar) tut ve terket, haram aylardan (bu kadar) tut ve terk et," buyurdu. siyam 77; İbn Mâce, siyam 43; Ahmed b. Hanbel, V, 28; VI, 383, 384.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Haram Aylarda Oruç
2431-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh) " Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu" demiştir: Ramazan ayından sonra en faziletli oruç, Allah'ın ayı Muharrem'in orucudur. Farz namazlardan sonra en faziletli namaz da geceleyin kılınan namazdır." Kuteybe, " (Ramazan) ayı(nın orucu" yerine sadece " (ramazan(ın orucu)'' dedi. siyam 202-203; Tirmizî, mevakit 207; Nesaî, kıyâmü’l-Leyl 6; Darimî, savm 45; Ahmed b. Hanbel, II, 342, 344, 545.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Muharrem Orucu
2432-) Osman Ebû Hakîm'den, demiştir ki: b. Cübeyr'e Receb ayının orucunu sordum. (Cevaben) dedi ki: Abbâs (radıyallahü anhümâ) bana şöyle haber verdi; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bazan) oruç tutardı, o kadar ki biz " (artık) iftar etmeyecek" derdik. oruç tutmazdı da biz (artık) oruç tutmayacak derdik.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Receb Ayının Orucu
2433-) Âişe (radıyallahü anhâ)'nın şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a en sevimli ay Şaban (yani) onda oruç tutmaktı. Sonra onu ramazana ulardı." siyam 70; Ahmed b. Hanbel, VI, 188; Müstedrek, 1,434; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, IV, 292.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Şaban Ayının Orucu
2434-) Ubeydullah b. Müslim el-Kuraşî, babasının şöyle dediğini rivâyet etmiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem)'a tüm seneyi oruçlu geçirme(nin hükmünü)yi sordum -veya soruldu- da; Şüphesiz senin üzerinde ailenin hakkı vardır. Ramazanı ve peşinden geleni bir de her çarşamba ve perşembeyi tut, işte o zaman sen bütün sene oruç tutmuş (gibi) olursun" buyurdu. savm 43-44; Nesaî, siyam 83. Dâvud dedi ki:’'Ona (Muhammed b. Osman'a) Zeyd el-Akelî muvafakat, Ebû Nuaym ise muhalefet etmiştir. Ebû Nuaym " Müslim b. Ubeydullahtır demiştir."

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Şevval Ayının Orucu
2435-) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın dostu Ebû Eyyûb (radıyallahü anh) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: Bir kimse ramazanı oruçlu geçirir, sonra peşinden Şevvalden de altı gün tutarsa, tüm sene oruç tutmuş gibi olur." siyam 204; Tirmizî, savm 52; İbn Mâce, siyam 33; Ahmed b. Hanbel, III, 308, 324, 244, V, 417, 419; Dârimî, savm 44.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Şevval Ayında Altı Gün Oruç Tutmak
2436-) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (öyle) oruç tutardı ki biz, " artık orucu bırakmayacak" derdik. (Bir de bıraktı mı) o kadar (uzun zaman) tutmazdı ki (bu sefer de) " Artık (hiç) oruç tutmayacak" derdik. Ben Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in ramazan dışında hiç bir ayı baştan sona oruçlu geçirdiğini bilmiyorum. Ben onun hiç bir ayda Şabandakinden daha fazla oruç tuttuğunu da görmedim." savm 52-53; Müslim, siyam 175; Nesâî, siyam 34; İbn Mâce, siyam 30.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem Nasıl Oruç Tutardı?
2437-) Mûsâ b. Îsmail-Hammad-Muhammed b. Amr-Ebû Seleme-Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) senediyle Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den önceki hadisin manasında (bir hadis daha rivâyet edilmiştir). rivâyette Muhammed b. Amr: O, pek azı müstesna (Şabanı) oruçla geçirirdi. Hattâ onun tümünde oruç tutardı" cümlelerini de ilâve etmiştir. siyam 176.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Peygamber Sallallahü Aleyhi Ve Sellem Nasıl Oruç Tutardı?
2438-) Üsâme b. Zeyd (radıyallahü anh)'in azatlısından rivâyet edildiğine göre, kendisi, Usâme (radıyallahü anh) ile birlikte Kura vadisine Usâme'nin bir malını istemeye gitti. Üsame Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutuyordu. Azatlısı kendisine: çok yaşlı birisi olduğun halde niçin Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutuyorsun? dedi. şu cevabı verdi: (sallallahü aleyhi ve sellem) Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutardı. Kendisine bunun sebebi soruldu. O da; Şüphesiz kulların amelleri pazartesi ve perşembe günleri arz olunur" buyurdu. Mâce, sıyâm 42; Ahmed b. Hanbel, V, 200, 205-206, 208-209. Dâvud dedi ki: Hişam ed-Destüvâî " Yahya'dan o da Ömer b. Ebi'i-Hakem'den" demiş Eban'ın rivâyetini takviye etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Pazartesi Ve Perşembe Günlerinde Oruç Tutmak
2439-) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın hanımlarından birisinin rivâyetinden anlaşıldığına göre bu hânım, Ümmü Seleme (radıyallahü anha)'dır. şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Zilhiccenin dokuz günü, aşure günü ve her ay ayın ilk pazartesi ve perşembe günleri (olmak üzere) üç gün oruç tutardı." sıyâm 83; Ahmed b. Hanbel, V, 271; VI, 288, 423.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşr Ongün Orucu
2440-) İbni Abbâs (radıyallahü anh)'dan, demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Kendisinde amel-i sâlih işlenen günlerin Allah katında en sevimlisi şu günlerdir -yani Zilhiccenin (ilk) on günü-" Resûlallah! Allah yolunda cihad da mı (O günler kadar sevimli değildir.)?! dediler. (sallallahü aleyhi ve sellem); Allah yolunda cihad da; Ancak canı ve malı ile cihada gidip de bunlardan bir şey döndürmeyen müstesna" diye cevap verdi. iydeyn 11; Tirmizî, savm 51; İbn Mâce, siyam 39; Ahmed b. Hanbel, I, 224, 338; II, 75, 132.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşr Ongün Orucu
2441-) Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; demiştir, ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı Zilhiccenin on gününde oruç tutarken hiç görmedim." itikaf 9; Tirmizî, savm 50; Ahmed b. Hanbel, VI, 42, 124.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Zilhiccenin On Gününde Oruç Tutmamak
2442-) İkrime'den; demiştir ki: Biz Ebû Hureyre'nin evinde onun yanında idik. Ebû Hureyre (radıyallahü anh) bize, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın, Arafe günü Arafatta oruç tutmayı nehyettiğini haber verdi." Mace, siyam 40; Ahmed b. Hanbel, II, 304, 446.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Arafe Günü Arafatta Oruç Tutma
2443-) Ümmü’l-Fadl bint Hâris'den rivâyet edildiğine göre, (Bazı) insanlar, onun yanında Arafe günü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın oruçlu olup olmadığı konusunda münakaşa ettiler. Bir kısmı: O oruçlu" derken, bazıları da " Oruçlu değil" dediler. Bunun üzerine Ümmü’l-Fadl, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e Arafat'da devesinin üzerinde durmakta iken, bir bardak süt gönderdi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'da (sütü) içti. hac 88, savm 65; eşribe 17, 29; Müslim, siyam 110; Muvatta, hac 132.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Arafe Günü Arafatta Oruç Tutma
2444-) Âişe (radıyallahü anhâ)'dan; demiştir ki: Aşure günü Kureyşlilerin câhiliye devrinde oruç tuttukları bir gündü. O günde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de oruç tutuyordu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Medine'ye gelince aşure günü (yine) oruç tuttu ve o günün orucunu emretti. Ramazan orucu farz kılınınca artık farz oruç ramazan oldu ve aşure terk edildi. (Bundan sonra) isteyen o gün oruç tuttu, isteyen tutmadı." tefsiru sûre (2), 24; savm 1, 29, manakibü'l-ensâr 26; Müslim, sıyâm 111-112, 114-116; Tirmizî, savm 48; Darimî, savm 46; Muvatta, siyam 33; Ahmed b. Hanbel, U, 57, 143; IV, 29, 50; VI, 162.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşurâ Günü Orucu
2445-) İbn Ömer (radıyallahü anh)'den; demiştir ki: (günü), câhiliye devrinde oruç tuttuğumuz bir gündü. Ramazan (orucu) farz kılınınca, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Bu (gün) Allah'ın günlerinden bir gündür. Dileyen o gün oruç tutar, dileyen tutmaz." buyurdu. savm 69; Müslim, siyam 117.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşurâ Günü Orucu
2446-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)'dan; demiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) Medine'ye gelince Yahudileri, Aşure günü oruç tutarlarken buldu. Bunun sebebi sorulduğunda Yahudîler: (gün) Allah (celle celâluhu)'ın Fir'avn'e karşı Mûsâ'ya yardım ettiği gündür. onu tazim için bugün oruç tutuyoruz" dediler. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) " Biz Mûsâ'ya sizden daha yakın (ve daha müstehak)ız" buyurdu ve Aşure orucunu emretti. embiyâ 24, menakibü'l-ensar 52; Müslim, sıyâm 127; İbn Mâce, siyam 41; Darimî, savm 46; Ahmed b. Hanbel, 1, 291, 310, 336, 340.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşurâ Günü Orucu
2447-) Abdullah b. Abbâs (radıyallahü anhümâ)'ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) Aşure günü oruç tutup bize de tutmamızı emrettiği zaman kendisine: Resûlallah! Bu gün Yahudilerle Hıristiyanların tazim ettikleri bir gündür, dediler. üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Öyleyse gelecek sene biz de (Muharrem'in) dokuzunda tutarız" , buyurdu. ertesi yıl gelmeden Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) vefat etti. siyam 133.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşûrenin Muharremin Dokuzuncu Günü Olduğuna Dair Rivâyetler
2448-) Hakem b. el-A'rac şöyle demiştir: İbn Abbâs (radıyallahü anhümâ) Mescid-i Haram'da ridasını yastık edinmiş (uzanmış) bir halde iken yanına vardım ve kendisine Aşure günü orucunu sordum: Muharrem'in hilâlini gördüğün zaman say. Dokuzuncu gün olduğu zaman, oruçlu olarak sabahla," dedi. (sallallahü aleyhi ve sellem) böyle mi oruç tutardı? dedim, Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem) böyle oruç tutardı," dedi. siyam 132; Tirmizî, savm 50.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşûrenin Muharremin Dokuzuncu Günü Olduğuna Dair Rivâyetler
2449-) Abdurrahman b. Mesleme'nin, amcasından Hacer bu zatın isminin Abdurrahman b. el-Minhâl olduğunu söyler. rivâyet ettiğine göre, Eşlem kabîlesi(nden bir grub) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a geldi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kendilerine: Bu gününüzde oruç tuttunuz mu?" diye sordu. Gelenler: Hayır, dediler. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Öyleyse, günün kalanını (oruçlu olarak) tamamlayın ve onu (bilahere) kaza ediniz" buyurdu. b. Han bel, IV, 388; V, 409. Dâvud dedi ki: O günden maksat Aşure günüdür."

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Aşure Orucunun Fazileti
2450-) Abdullah b. Amr'dan, demiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) bana, " Allah'a en sevimli oruç, Dâvûd'un orucudur. Allah'a en sevimli namaz, Dâvûd'un namazıdır. Gecenin (ilk) yarısında uyur, üçte birinde namaz kılar, altıda birinde yine uyurdu. Bir gün oruç tutmaz, bir gün tutardı." buyurdu. teheccüd 7, enbiyâ 37-38; Müslim, sıyâm 189-190; Nesâî, siyam 14, 68-69, 76-78, 80; İbn Mâce, siyam 31; Dârimî, savm 42; Ahmed b. Hanbel, II, 314; III, 160, 164, 190, 200, 205, 216.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Bir Gün Oruç Tutup Bir Gün Tutmamak
2451-) Milhan el-Kaysî'den; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize bîyd günleri: ayın onüç, ondört ve onbeşinci günleri oruç tutmamızı emrederdi. Resûlüllah; Onlar tüm sene gibidir" buyurdu. sayd 25; İbh Mâce, sıyâm 29; Ahmed b. Hanbel, V, 28, 177.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Her Ay Üç Gün Oruç Tutmak
2452-) Abdullah (b. Mesud) (radıyallahü anh)'den; demiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) üç gün -yani her ayın aydınlık günlerinde Yani her ayın aydınlık günleri" ifadesi râvilerden birisine aittir. Sanki o hocasının kendisine söylediği sözü tam hatırlayamamış ve hatırındaki manayı bu şekilde ifade etmiştir.- tutardı. sıyâm 70; Tirmizî, savm 40, Ahmed b. Hanbel, I, 406.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Her Ay Üç Gün Oruç Tutmak
2453-) Hafsa (radıyallahü anhâ)'dan; demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ayda birinci hafta Pazartesi ve Perşembe, sonraki hafta da Pazartesi olmak üzere ayda üç gün oruç tutardı. siyam 70; İbn Mâce, siyam 42.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Oruç Bölümü
Konu: Her Ay Üç Gün Oruç Tutmanın Pazartesi Ve Perşembe Günleri Olduğunu Söyleyenler