Sünen-i Ebu Davud Hadis Kitabı

1415-) İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) bize Kur'ân okur, secde âyetine geldiği zaman tekbir alır ve secde ederdi. Onunla birlikte biz de secde ederdik. es-Sünenu'l-kübrâ, II, 325. Abdurrezzâk; Sevrî'nin bu hadis hoşuna giderdi" demiştir. Ebû Dâvûd da " hoşlanırdı, çünkü onda tekbir aldı" demiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Kur'an Secdeleri Bölümü
Konu: Hayvana Binmişken Yahut Da Namaz Hâricindeyken Secde Âyetiyi İşiten Kimse Ne Yapmalıdır?
1416-) Âişe (radıyallahü anhâ)'dan nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) gece(leri) tilâvet secdelerinde " Yüzüm gücü ve kuvvetiyle kendisini yaratıp (şekil verene) kulağım ve gözünü açana (işitme görme duygusunu verene) secde etti" der ve bunu defalarca söyler (tekrar eder)di. musâfirîn 201, cenâiz 7; Nesaî, tatbîk 67, 70; Tirmizî, cuma 55, deavât 33; İbn Mâce, ikâme 70, cenâiz 6; Ahmed b. Hanbel, VI, 31,217, 297; Beyhakî, es-Sünenü'l-kubrâ, II, 325.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Kur'an Secdeleri Bölümü
Konu: Kişi Secde Ettiğinde Ne Söyler?
1417-) Ebû Tümeyme el-Huceymi'den nakledilmiştir ki; bir grup içinde -Medine'ye- gönder(il)diğimiz zaman cümledeki fiili malum okuyarak " biz bir heyeti -Medine'ye- gönderdik" şeklinde terceme etmek de mümkündür. ben sabah namazından sonra cemaate va'z eder ve secde yapardım. İbn Ömer beni bundan üç kere men'etti. Fakat ben buna son vermedim. Bunun üzerine İbn Ömer bana dönüp: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in arkasında, Ebûbekir, Ömer ve Osman (radıyallahü anhüm)'la birlikte namaz kıldım. Hiç biri güneş doğuncaya kadar secde etmedi; dedi. es-Sünenti'l-kübrâ, II, 326.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Kur'an Secdeleri Bölümü
Konu: Sabah Namazından Sonra Güneş Doğmadan Önce Secde Âyeti Okuyan Kimse Secde Eder Mi?
1418-) Ali (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: - Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Ey ehl-i Kur'ân; vitr namazı kılınız, çünkü Allah tektir ve vitri sever (kabul eder)." zikr 5, 6; Tirmizî, vitr 2; Nesâî, kıyâmu’l-leyl 27; İbn Mâce, ikâme 114; Dârimî, sâlât 209; Ahmed b. Hanbel, I, 100, 110, 143, 144, II, 109, 155, 258, 267, 277.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitrin Müstehab Oluşu
1419-) Abdullah b. Mes'ud Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den önceki hadisi mânâ olarak rivâyet etmiş ve şunu eklemişlerdir: Bir bedevi (İbn Mes'ûd'a): konuda) ne diyorsun? dedi, o da: ve senin arkadaşlarınla bir ilgisi yok, cevabını verdi. Mâce, ikâme 114.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitrin Müstehab Oluşu
1420-) Hârice b. Huzâfe -Râvi Ebû'l-Velid'e göre- el-Adevî'den; demiştirki: (sallallahü aleyhi ve sellem) bizim yanımıza çıkıp; Şüphesiz Allah size bir namaz ilâve (ihsan) etti. O namaz sizin için kırmızı develerden daha hayırlıdır. O vitirdir. Onu sizin için yatsı ile fecrin doğuşu arasına koydu" buyurdu. Mâce, ikâme 114; Tirmizî, vitr 1; Dârimî, salât 208.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitrin Müstehab Oluşu
1421-) Bureyd (radıyallahü anh)'den " Vitir haktır (sabittir.) Vitir kılmayan bizden değildir. Vitir haktır (sabittir), kılmayan bizden değildir. Vitir haktır (sabittir), vitir kılmayan bizden değildir." kıyamu’l-leyl, 40; Ahmed b. Hanbel, V, 357.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Kılmayanlar Hakkında
1422-) İbn Muhayriz'den rivâyet edildiğine göre; Benû Kinâne’den el-Muhdicî demlen bir adam, Şam'da Ebû Muhammed denilen birinin " şüphesiz vitr vâcibtir" dediğini duydu. dedi ki: Hemen Ubâde b. Sâmite gidip bunu haber verdim. Bunun üzerine Ubâde; şöyle dedi: Muhammed yanlış söylemiş (hatâ etmiş). Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı şöyle buyururken işittim: Cenab-ı Allah beş vakit namazı kullara farz kıldı. Her kim bu namazları kılar, hafife alarak onları zayi etmezse Allah'ın onu cennete koyacağına dair vadi vardır. Kim de bu namazları kılmazsa, onun için Allah katında herhangi bir vâd yoktur. Dilerse azab eder, dilerse Cennete koyar." salât 6; İbn Mâce, ikame 194; Dârimî, salât 257; Muvatta, salâtu’l-leyl 14; Ahmed b. Hanbel, IV, 244; V, 315, 319, 322.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Kılmayanlar Hakkında
1423-) İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre; Bedevilerden bir adam Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e gece namazını sordu. Efendimiz; İkişer ikişer" diye iki parmağı ile şöylece işaret etti. Vitrin de gecenin sonunda bir rekat olduğunu söyledi. salâtu'l-müsâfirîn 153, 154; Nesâî, kıyamu’l-leyl 34; İbn Mâce, ikâme 116; Ahmed b. Hanbel, II, 33, 43, 51, 83, 100, 154.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazı Kaç Rekattır?
1424-) Ebû Eyyûb el-Ensârî (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Vitir her müslüman üzerine hakk (vâcip)tir. O halde onu isteyen beş, isteyen üç, dileyen de bir rekat kılsın." kıyâmü’l-leyl 40; İbn Mâce, ikâme 123; Ahmed b. Hanbel. V. 357, Hakim, el-Müstedrek, I, 302; Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, III, 23.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazı Kaç Rekattır?
1425-) Ubey b. Ka'b (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) el-A'la, el-Kâfirûn ve el-İhlas süreleriyle vitir kılardı. kıyâmü’l-leyl 47, 48, 50; İbn Mâce, ikâme 115; Ahmed b. Hanbel, III, 406, 407; V, 123.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Ne Okunur?
1426-) Abdulaziz b. Cüreyc b. Cureyc tâbiundandır. Kureyş'e mensuptur. Hazret-i Âişe, İbn Abbâs, Said b. Cübeyr, ve İbn Ebî Müleyke'den hadis rivâyet etmiştir.’den nakledilmiştir ki: annesi Âişe (radıyallahü anhâ)’Ya Resûlallah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in hangi surelerle vitir kıldığım sordum... önceki hadisin mânâsını zikredip] Ve üçüncü rekatte ve el-Muavvizeteyn (Felak ve Nas)le dedi. Mâce, ikame 115.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Ne Okunur?
1427-) Hasan b. Ali (radıyallahü anhümâ)'dan demiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana vitir namazında, -İbn Cevvâs'ın dediğine göre vitrin kunutunda- okuyayım diye şu sözleri öğretti: Ey Allah'ım, hidayete erdirdiklerin içerisinde beni de hidâyete erdir. Afiyet verdiklerin arasında bana da afiyet ver. Gözettiklerinin içinde beni de gözet. Verdiğin şeylerde benim için bereket kıl. Hükm (takdir) ettiklerinin şerrinden beni koru. Şüphesiz sen hükm (takdir) edersin. Senin takdirine karşı gelinmez. Senin işini üzerine aldığın kişi alçalmaz ve senin düşman olduğun da şeref bulamaz. Rabbimiz, senin hayrın pek çoktur ve sen sana lâyık olmayan şeylerden münezzehsin." kıyamü’l-leyl 51; Tirmizî, vitir 10; İbn Mâce, ikâme 117; Darimî, salat 214; Ahmed b. Hanbel, I, 199-200.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Kunut
1428-) Abdullah b. Muhammed en-Nüfeyli, Zuheyr'den, o da Ebû îshak'dan önceki hadisi aynı isnâd ve mana ile rivâyet etti. Züheyr rivâyetinin sonunda, Hasan bu (kunut duasını) " vitirdeki kunutta" söylerdi dedi. " Onları vitirde söylüyorum" sözünü zikretmedi. Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. Ebû'l-Havra, Râbi'a b. Şeybândır.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Kunut
1429-) Ali b. Ebi Tâlib (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) vitir namazının sonunda şöyle dermiş: Allahımî Senin gazabından rızana, cezandan affına, senden sana sığınırım. (Lâyık olduğun gibi) senin senalarını sayamam, sen kendini nasıl sena (medh) ettînse öylesin." kıyamü'l leyl 51; İbn Mace, ikâme 116; Ahmed b. Hanbel, I, 96, 150. Dâvûd buyurdu ki: Hişam, Hammad'ın en eski hocasıdır. Bana Yahya b. Main'in " Ondan Hammad b. Seleme'den başka kimse (hadis) rivâyet etmedi" dediği ulaştı." Ebâ Dâvud şöyle dedi: Îsa b. Yunus, Said b. Ebi Arûbe'den; o Katâde'den; Katâde, Said b. Abdirrahman b. Ebzâ'dan; o da babası vasıtasıyle Übey b. Ka’b'den, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in vitirde rüku'dan önce kunut yaptığını rivâyet etti. Bu talikteki yani " ruku'dan önce" tefsiri, râvilerden birine aittir. Bizzat Mûsânnif Ebû Dâvûd'un sözü olması da muhtemeldir. Muhammed b. Nasr bu taliki Übey b. Ka'b'a kadar vasletmiştir. Dâvud şunu da söyledi: Îsa b. Yunus bu hadisi aynı şekilde Fıtr b. Halîfe'den; O, Zübeyd'den; Zübeyd, Said b. Abdirrahman b. Ebzâ'dan, o da babası kanalıyla Übey (b. Ka'b)'den; Übey (radıyallahü anh) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in (Önceki talikteki olduğu gibi rüku’dan önce kunut yaptığını) rivâyet etti. b. Yunus'un Fıhr'dan yaptığı bu rivâyeti Dârekutnî başka bir isnadla Übey b. Ka’b'dan mevsul olarak rivâyet etmiştir. Übey şöyle der: Rükudan önce kunut yapar, selâmı verince de üç defa derdi. Sesini uzatır. Sonuncusunda da derdi. (el-Menhel, VIII, 61). b. Gıyas, Mis'ar, Zübeyd, Said b. Abdirrahman b. Ebzâ ve babası isnadı ile Übey b. Ka'b (radıyallahü anh)'den Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in vitirde rükudan önce kunut yaptığı rivâyet edildi. talik kunutun rükudan önce yapıldığını gösteren üçüncü rivâyettir. Dâvud devamla şöyle dedi: Said'in Katâde'den rivâyet ettiği hadisi Yezid b. Zürey, Said’den; o, Katâde'den; Katâde, Azre’den; Azre, Said b. Abdirrahman b. Ebzâ'dan; o da, babası vasıtasıyla Nebi (sallallahü aleyhi ve sellem)'den rivâyet etmiş, kunutu zikretmemiş, Übeyy'i de anmamıştır. talik Said b. Ebi Arûbe'nin Katâde'den yaptığı rivâyetin mevsuk olduğuna işaret etmektedir. Bunu Ha b. Yunus, Said b. Ebi Arûbe'den mevsul olarak ve kunutu zikrederek, Yezid b. Zuraye'den İse mürsel olarak ve kunutu anmadan rivâyet etmiştir. şekilde bu hadisi Abdul-A'lâ ve Muhammed b. Bişr el-Abdi (Said b. Ebû Arûbe'den) rivâyet etmiş, kunutu zikretmemişlerdir. -Muhammed b. Bişr'in bu hadisi işitmesi Îsa b. Yunus ile beraber Küfe'de gerçekleşmiştir.- Yine bu hadisi Hişam ed-Destevâî ve Şu'be, Katâde'den rivâyet etmişler, kunut'u anmamışlardır. hadisini Süleyman el-A'meş, Şu'be, Abdulmelik b. Ebi Süleyman ve Cerir b. Hazım -hepsi Zübeyd'den rivâyet etmişlerdir- onlardan hiç biri kunutu zikretmemiştir. Ancak Hafs b. Ğıyas, ve Mis’ar vasıtasıyla Zübeyd'den rivâyet edilen bundan müstesnadır. Çünkü Mis'ar hadisinde " Resûlüllah rüku'dan önce kunut yaptı" demiştir. Dâvud: Hafs hadisi olarak meşhur olan bu değildir, Onun Mis'ar'dan başkasından olduğunu zannediyoruz" dedi. Yine Ebû Dâvud: rivâyet olunuyor ki: Übeyy Ramazan ayının (ikinci) yarısında kunut yaparmış" dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Kunut
1430-) Muhammed (b. Şirin) arkadaşlarından birinden rivâyet ettiğine göre: b. Ka'b onlara -ramazanda- imam olmuş ve ramazanın son yansında kunut yap(ar)mış. es-Sunenu’l-kubrâ, II, 498.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Kunut
1431-) Hasen (el-Basrî)'den rivâyet edildiğine göre: Ömer b. el-Hattab (radıyallahü anh) insanları, Übey b. Ka'b'in arkasında topladı, Ubey onlara (ramazandan) yirmi gece teravih kıldırır, sadece sonraki yarısında kunut yaptırırdı. (Ramazanın) son on günü olunca (mescidden) ayrılıp namazını evinde kılardı. Bunun üzerine insanlar da " Übey kaçtı" derlerdi. es-Sunenu’l-kübrâ, II, 498. Dâvûd buyurdu ki: Bu kunut konusunda zikredilenlerin önemli olmadığını gösterir. Bu iki hadis " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın vitir'de kunut yaptığına dair" olan Ubey hadisinin zayıf olduğuna delildirler.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazında Kunut
1432-) Ubey b. Ka'b (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) vitir namazında selâm verince = Ayıplardan âri, melik olan Allah'ı her türlü noksandan tenzih ederim" derdi. kıyamü'l-leyl 37, 47, 48, 50, 54; Ahmed b. Hanbel, III, 406, 407; V. 123.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitirden Sonra Dua Etmek
1433-) Ebû Said el-Hudrî (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: kim vitrini kılmadan uyuyakalir veya onu unutursa hatırladığı zaman kılsın." vitir 10; İbn Mâce, ikâme 122; Ahmed b. Hanbel, III, 44; Hâkim, el-Mustedrek, I, 302.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitirden Sonra Dua Etmek
1434-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) bana üç şey vasiyet etti: Onları seferde de hazarda da asla terk etmem! Bunlar, iki rekat kuşluk namazı, her ay üç gün oruç tutmak ve vitri kılmadan uyumamaktır. teheccüd 33; savm 60; musâfirin 84, 86; Müslim, müsafirin 76; Nesâî, siyam 81, kıyâmü’l-leyl 28; Dârimî, salat 151, sâvm 38; Ahmed b. Hanbel, II, 258, 260, 271, 277, 329, 347, 402.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitri Uyumadan Önce Kılmak
1435-) Ebû'd-Derdâ (radıyallahü anh)'dan nakledilmiştir ki: (Nebi) (sallallahü aleyhi ve sellem), bana üç şey tavsiye etti. Onları hiç bir sebeple terk etmem. Bunlar, her ayda üç gün oruç; vitir kılmadan uyumamak; hazarda ve seferde kuşluk nâfilesidir. müsafirin 76.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitri Uyumadan Önce Kılmak
1436-) Ebû Katâde (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre;Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Ebû Bekir (radıyallahü anh)'e: Vitri ne zaman kılıyorsun?" diye sordu. O da: başında kılıyorum, dedi. (Sonra) Ömer (radıyallahü anh)'e: (Ya sen) Hangi vakitte kılıyorsun?" dedi. sonunda, karşılığını verdi. üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Ebû Bekir (radıyallahü anh) için, " Bu, ihtiyatı tuttu" ; Ömer (radıyallahü anh) için de, " Bu, da kuvvete (azimete) sarıldı" buyurdu. el-Müstedrek, I, 301; Beyhaki, es-Sünenü’l-kübrâ, III, 35.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitri Uyumadan Önce Kılmak
1437-) Mesrûk'dan nakledilmiştir ki: (radıyallahü anhâ)'ya; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) vitri hangi vakitte kılardı? dedim. başında, ortasında ve sonunda kılardı. Bunların hepsini yaptı. Ama vefatına doğru sehere kadar geciktirirdi vitir 2; Müslim, müsâfırin 136, 137, 138; Tirmizî, sevâbü'l-Kur'an 33, Vitr 4; Nesaî, kiyâmü’l-leyl 30; İbn Mâce, ikâme 12); Dârimî, salat 211; Ahmed b. Hanbel, I, 78, 86, 143, 144; IV, 110; V, 215, 272; VI 46, 10. dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazının Vakti
1438-) İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Vitir namazını sabahın vakti girmeden önce kılınız." Mûsâfirin 149; Tırmizî, salat 12; Ahmed b. Hanbel, II, 37-38.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazının Vakti
1439-) Abdullah b. Ebî Kays'dan nakledilmiştir ki: Âişe (radıyallahü anhâ)'ye, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in vitrini sordum: gecenin başında, bazan da sonunda kılardı, dedi. nasıldı? Gizli mi, okurdu, yoksa açıktan mı? dedim. hepsini yapardı. Bazan gizli, bazan da açıktan okurdu. (Cünüb olunca) Bazan gusleder de uyur, bazan da abdest alıp da uyurdu, cevabını verdi. hayz 26; Tirmızî, sevabu'l-kur'an 23; Ahmed b. Hanbel, VI, 47, 138, 167; Ebû Dâvud, tahâre 89. Dâvûd; Âişe (radıyallahü anhâ)'nın " bazan gusleder de uyur" sözüyle " cünüp olunca" demek istediğini Kuteybe değil, bir başkası söyledi" dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazının Vakti
1440-) İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Gece en son kıldığınız namaz vitir olsun." vitir, 4;-salat 84; Müslim, müsafirin (benzeri) 148, 150, 152; Tirmizî, mevakit 206; Ahmed b. Hanbel, II, 20, 102, 143.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitir Namazının Vakti
1441-) Kays b. Talk'dan nakledilmiştir ki: Talk b. Ali (radıyallahü anh) bir ramazan günü bizi ziyaret edip yanımızda akşamladı ve iftar etti. Bize o gecenin namazını (teravihini) ve vitri kıldırdı. Sonra (imamı olduğu) mescidine gidip cemaatine namaz kıldırdı'. Nihayet, vitir kalınca bir adamı önce geçirip, vitri kıldır. Çünkü ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı: Bir gecede iki vitir olmaz" buyururken işittim, dedi. kıyamu’l-leyl 29; Tirmizî, vitr 13; Ahmed b. Hanbel, IV, 28.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Vitri Bozmanın Caiz Olmadığı
1442-) Ebû Seleme b. Abdirrahman'dan rivâyet edildiğine göre: Hüreyre (radıyallahü anh) " Vallahi size Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in namazı gibi namaz kıldıracağım" dedi (ve kıldırdı). Seleme dedi ki: Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) öğle, yatsı ve sabah namazlarının son rekatinde kunut yapar, mü'minler için dua, kâfirlere de lanet ederdi." ezan 126; Müslim, mesâcid 296; Nesaî, tatbik 28; Ahmed b. Hanbel, II, 255, 337, 470.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1443-) Bera b. Azib (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah namazında kunut yapardı. mesâcid 305: Tirmizî, salat 177; Nesâî, tatbik 30; İbn Mâce, ikâme 145; Ahmed b. Hanbel, II, 280. İbn Muaz; Ve akşam namazında" (sözünü) ilâve etti.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1444-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay yatsı namazında kunut yaptı. Bu kunutunda: Allahım! Velîd b. el-Velîd'i (kâfirlerden) kurtar. Ey Allahım, Seleme b. Hişam'ı kurtar. Ey Allahım, zayıf görülen (diğer) müminleri kurtar. Mutlar kabilesini daha kuvvetli çiğne (onlara olan azabını artır.) Allahım! (içinde bulundukları bu yılları) onlara Yusuf'un seneleri gibi (şiddetli) senelere benzet." diye dua etti. gün Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onlar için dua etmedi. Sebebini kendisine sordum: Onların geldiklerini bilmiyor (musun)?" buyurdu. ezan 128; istiska 2; cihad 98; enbiya 19, tefsirü sure (3), 9, 4, 21; edeb 11; Müslim, mesâcid 294, 295; Nesaî, tatbik 27; İbn Mâce, ikâme, 145.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1445-) İbn Abbâs (radıyallahü anhümâ)'dan nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay aralıksız öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazlarında, her namazın sonunda sonuncu rekatte (semiallahu limenhamideh) deyince kunut yaptı. (Bu kunutta) Benû Süleym kabilelerine, Ri'l, Zekvân ve Usayya'ya beddua eder, arkasındakiler de " âmin" derler(di)." b. Hanbel, I, 301.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1446-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre, kendisine: (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah namazında kunut yaptı mı? diye soruldu. O; dedi. evvel mi, yoksa sonra mı? denildi. (Müseddedîn rivâyetine göre) -biraz- sonra dedi. vitir 7; Müslim, mesâcid 298; Nesaî, tatbik 26; İbn Mâce, ikame 120; Dârimî, salat 216.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1447-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay kunut yapmış, sonra terk etmiştir. mesacid 304; Nesâî, tatbik 3î, 33; İbn Mâce, ikame 145; Ahmed b. Hanbel, III, 109, 115, 162, 217, 255, 261, 282.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1448-) Muhammed b. Sîrîn'in şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Sabah namazım Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber kılan birisi bana, (Resûlüllah aleyhisselâm)’ın ikinci rekatten başını kaldırınca birazcık durduğunu haber verdi." iftitah 117.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Farz Namazlarda Kunut Yapmak
1449-) Zeyd b. Sabit (radıyallahü anh)'clen; demiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) mescidde bir oda edindi. Geceleyin çıkıp orada namaz kılar, erkekler de onunla birlikte onun (kıldığı) namazı kılarlardı. Cemaat her gece ona gelirdi. Bir gece Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yanlarına çıkmadı. Bunun üzerine onlar öksürdüler, seslerini yükselttiler ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın kapısına çakıl (taşlan) attılar, Efendimiz öfkeli bir halde yanlarına çıkıp; Ey insanlar! Sizin şu yaptığınız o kadar devam etti ki, bu namazın size farz kılınacağını zannettim, (korktum). Siz bu namazı evlerinizde kılınız. Çünkü kişinin farz namazın hâricinde kıldığı namazların en hayırlısı, evinde kıldığı (namaz)dır" buyurdu. ezan 81; libâs 43; edeb 75; Müslim, müsafirin 213, 214; Nesâî, kıble 13; Ahmed b. Hanbel, V, 187.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Nafileyi Evde Kılmanın Fazileti
1450-) İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)’nın rivâyetine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Namazlarınızın bir kısmını evlerinizde kılınız, oraları kabirlere çevirmeyiniz." salat 52, teheccûd 37; Müslim, müsafirin 208, 209; Tirmizî, salat 213; Nesâî, kıyamülleyl 1; İbn Mâce, ikâme 186; Ahmed b. Hanbel, II, 6, 16, 123; V, 192; VI, 65.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Nafileyi Evde Kılmanın Fazileti
1451-) Abdullah b. Hubşî el-Has'amî (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; (sallallahü aleyhi ve sellem)'a: amellerin hangisi daha efdaldir? diye soruldu. " Kıyamı uzun olanı" buyurdu. sadaka daha efdaldir? denildi. Malı az olanın takati nispetinde verdiği" dedi. hicret daha üstündür? denildi. Allah'ın kendisine haram kıldığı şeyleri terk edenin hicreti" cevabını verdi. cihâd daha efdaldir? denildi. Malı ve canı ile müşriklerle cihâd edenin cihâdı" buyurdu. maktul daha şereflidir? diye soruldu. Kanı akıtılan ve atının ayakları kesilen" karşılığını verdi. zekât 49; İbn Mâce, cihad 15, Dârimî, salat 135; cihad 3; Ahmed b. Hanbel, H, 19İ; III, 300, 302, 346, 391, 412; IV, 114, 385.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Kıyamın Uzunluğu
1452-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Geceleyin kalkıp namaz kılan ve karısını uyandırarak ona da kaldıran, şayet kalkmak istemezse, yüzüne su serpen erkeğe Allah rahmet etsin (günahlarını bağışlasın). Yine geceleyin kalkıp namaz kılan ve kocasını uyandıran, kalkmak istemezse yüzüne su serpen kadına da Allah rahmet etsin." büyü' 16; Tirmizi, kiyâme 2; İbn Mâce, ikâme 175;ticârât 28; Ahmed b. Hanbel, I, 463; II, 247, 250,436.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Gece Namazına Teşvik
1453-) Ebû Sâid el-Hudrî ve Ebû Hureyre (radıyallahü anhümâ), Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu demişlerdir. Kim geceleyin uyanır, karısını da uyandırır ve beraberce iki rekat namaz kılarlarsa, Allah’ı çok zikreden erkek ve kadınlardan yazılırlar." zikir 4; Tirmizî, deavât 5; İbn Mâce, ikâme 175; Dârimî, fedâilu'l-Kur'an 30; Ahmed b. Hanbel, 111,75. iki hadisten birincisinin açıklaması 1308 nolu hadiste, ikincisinin açıklaması ise 1309 nolu hadiste geçmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Gece Namazına Teşvik
1454-) Osman (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resul-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Sizin en hayırlınız Kur'an-ı öğrenen ve öğretendir." fedailü'l-Kur'an 21; Tirmizi, sevâbu'l-Kur'an 15; İbn Mâce, mukaddime 16; Darimi, fedâilü'l-Kur'ân 2; Ahmed b. Hanbel I, 57, 58, 69, 153.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: I Kerim Okumanın Sevabı
1455-) Sehl b. Muaz el-Cühenî, babası Muaz (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Kur'an-ı Kerim'i okuyan ve hükümleriyle amel edenin anne ve babasına kıyamet günü bir taç giydirilir. Bu tacın ışığı -güneşi evlerinizin içinde farzetseniz- dünya evlerindeki güneş ışığından daha güzeldir. halde Kur'an'ı bizzat öğrenen hakkında ne düşünürüsünüz? sevabını siz takdir edin). b. Hanbel, III, 440; Hakim, el-Müstedrek, I, 567.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: I Kerim Okumanın Sevabı
1456-) Âişe (radıyallahü anhâ)'dan nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Kur'an okuyan ve bu hususta maharetli olan kişi sefere (denilen) kerîm ve itaatkâr meleklerle beraberdir. Kendisine zor geldiği halde Kur'an okuyana ise, iki kat ecir vardır." tefsirüssure (80); Müslim, müsafirîn 244; Tirmizi, sevâbü'l-Kur'an 13; Ibıı Mace, edeb 52; Dârimî, fedâilü'l-kur'an 11: Ahmed b. Hanbel, IV, 48, 94, 98, 110, 170, 192, 239, 266. buyurdu.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: I Kerim Okumanın Sevabı
1457-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: evlerinden birinde toplanıp Allah'ın kitabını okuyan ve onu aralarında öğrenip öğreten bir gruba mutlaka sekinet iner. Kendilerini rahmet kaplar, melekler çevreler ve Allah (celle celâluhu) onları kendi yanındakiler arasında zikreder." zikir 38, 39; Tirmizî, sevâbü'l-Kur'ân 10; İbn Mâce, mukaddime 17, edeb 53.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: I Kerim Okumanın Sevabı
1458-) Ukbe b. Amir el-Cühenî (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Suffa'da iken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yanımıza çıkageldi ve; Hanginiz sabahleyin Buthan veya Akik'a gidip Allah'a (karşı) günah işlemeden ve akrabalık bağlarını kesmeden iri hörgüçlü, gösterişli iki deve almak isler?" buyurdu. Oradakiler: Ya Resûlallah (sallallahü aleyhi ve sellem) dediler. Efendimiz; Vallahi birinizin hergün sabahleyin mescide gidip Allah'ın kitabından iki âyet öğrenmesi, onun için iki deveden daha hayırlıdır. Eğer üç âyet öğrenirse üç deveden hayırlıdır. (Okunacak her âyet) kendi sayısınca deveden daha hayırlıdır" buyurdu. musâfirin 251.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: I Kerim Okumanın Sevabı
1459-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh); Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu" demiştir: Fatiha Suresi, ümmü’l-Kur'an, ümmü'l- kitab ve seb'ü'l-mesânîdir." tefsirü sure (1), 1; (15), 3; fedailü'l-kur'an 9; Tirmizî, sevâbü'l-kur'an 1; Ahmed b. Hanbel, II, 448; Dârimi, fedailü'l-kur'an 12.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Fatiha Suresinin Fazileti
1460-) Ebû Said b. el-Muallâ Said b. el-Muallâ: İbn Abdilberr'in sahih kabul ettiği görüşe göre Haris b. Nefî el-Muallâ'dır. Medineli ensardan bir sahâbidir. H. 74 yılında 84 yaşında iken vefat etmiştir. Buhârî, Ebû Dâvud, Nesaî ve İbn Mâce kendisinden hadis rivâyet etmişlerdir. (Bilgi için bk. İbnu’l-Esir, Üsdu’l-ğâbe, VI, 142-143; İbn Hacer, el-İsâbe, IV, 88). (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; o namaz kılarken, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kendisine uğrayıp onu çağırdı. Said dedi ki: Namazı kıldım (bitirdim) sonra Resul-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'e geldim. Efendimiz: Bana cevab vermene ne manî oldu?" dedi. kılıyordum, dedim. " - Allah Azze ve Celle; Ey Mü'minler! Sizi, kendinize hayat verecek şeylere davet ettiği zaman, Allah'a ve Resulüne icabet ediniz." el-Enâl (8); 24. buyurmadı mı? Şüphesiz mescidden çıkmadan önce sana Kur'an'dan -Halid şüphe etti- veya Kur'an'daki (sevabı) en büyük sureyi öğreteceğim, buyurdu. Said devamla şöyle dedi: bekliyorum (sözünü hatırla) Ya Resûlallah! dedim. O bana verilen seb'ül-mesânî, namazlarda tekrarlanan yedi âyet ve Kur'an-ı azimdir" buyurdu. tefsiru's-sure (1), (15), 3; fedailü'l-Kur'an 9; Nesaî, iftitah 26; Tirmizî, sevâbü'l-Kur'an 1.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Fatiha Suresinin Fazileti
1461-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)'dan nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem)'a uzun seb'ül-mesânî verilmiştir. Mûsâ (aleyhisselâm)'a da altı levha verilmişti. Ancak o levhaları atınca ikisi kaldırıldı. Dört tane kaldı. iftitah 36; Dârimî, fedâilu'l-Kur'an, 17.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Fatiha Uzun Surelerdendir Diyenler
1462-) Ubey b. Ka'b (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bana); Ya Ebe'l-Münzir! Allah'ın kitabından senin ezberinde olan hangi âyet (sevab yönünden) daha büyüktür?" dedi. ve Rasulü daha iyi bilir, dedim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) tekrar: Ya Ebe'l-Münzir! Allah'ın kitabından ezberinde olan hangi âyet (sevapça) daha büyüktür? diye sordu. ve kayyum olan Allah'tan başka ilâh yoktur" (âyetidir,) dedim. üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) göğsüme vurdu ve; İlim sana mübarek olsun, ey Ebe'l-Münzir" buyurdu. Mûsâfirin 258.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Kürsînin Fazileti Hakkında Varid Olan Hadisler
1463-) Ebû Said el-Hudrî (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; adam başka birinin " kul huvellahü ehad" suresini tekrar tekrar okuduğunu duydu. Sabah olunca Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a gelip bunu azımsayarak arz etti. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Bana sahib olan Allah'a yemin ederim ki, O (sure) Kur'an-i Kerim'in üçte birine denktir" buyurdu. fedailu'l-Kur'an 9; Nesaî, iftitah 69; İbn Mace, edeb 52; Muvatta, Kur'an, 17,19.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Samed İhlas Suresinin Fazileti
1463-) numaralı hadisin açıklamasında da kısaca temas edildiği gibi Kur’an'ın bir kısmının diğer kısmına üstün tutulması cumhura göre caizdir. Nevevî bu konuda Kadı İyaz'dan şunları nakleder: Bu hadis Kur'an'ın bir kısmını bir kısmına üstün tutmanın caiz olduğuna delildir. Aynı şekilde, buna göre Allah'ın kitaplarının birbirine üstün olması da caizdir. Ancak konu âlimler arasında ihtilaflıdır. Ebû'l-Hasen el-Eşârî, Ebû Bekir Bakıllanî, fakih ve âlimlerden bir grub Kur'an âyetlerinin birbirine nisbetle efdal olmalarını caiz görmezler. Çünkü onlara göre Kur'an'ın birkısmını üstün görmek diğerlerinin noksan olmasını gerektirir ki, Allah kelâmında noksanlık bulunamaz. Bunlar hadislerdeki bazı âyetlerin ve surelerin üstünlüğüne delâlet eden ifâdeleri büyüklük ve fazilet olarak te'vil etmişlerdir. Akâid'de Teftezanî şöyle der: Hadiste vârid olduğu üzere bazı surelerin daha efdal olması caizdir. Üstünlüğün hakikati, bir sûrede Allah'ın zikri çok olduğu ve okuyana daha faydalı olduğu için okumasının efdal oluşudur. Diğer kitapların okunması-yazılması ve hükümleri Kur'an'la neshedilmiştir."

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Vitr Bölümü
Konu: Kürsînin Fazileti Hakkında Varid Olan Hadisler