Sünen-i Ebu Davud Hadis Kitabı

566-) İbn Ömer (radıyallahü anh)’den; demiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Allah'ın cariyelerini (kadın kullarını) Allah'ın mescidlerinden men etmeyiniz" cum'a 13; Müslim, salât 136; Dârimî, salât 57; Muvatta, kıble 12; Ahmed b. Hanbel, II, 16, 151, 438, 475, 528; V, 192, 193; VI, 69. Buhari, Müslim ve Mâlik de rivâyet etmişlerdir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Mescide Gitmek Üzere Çıkmaları İle İlgili Hadisler
567-) İbn Ömer (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Kadınlarınızı mescidlerden men etmeyiniz. Bununla birlikte evleri(nde namaz) kendileri için daha hayırlıdır." salât 135, 138, 140; İbn Mâce, mukaddime 2; Ahmed b. Hanbel, II, 43, 90,140.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Mescide Gitmek Üzere Çıkmaları İle İlgili Hadisler
568-) ..Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh) dedi ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), " Kadınlara geceleyin mescidlere gitmek için izin veriniz" buyurdular. Bu rivâyeti duyan İbn Ömer'in oğlu (Bilâl veya Vâkid), " Vallahi onlara izin vermeyiz. Çünkü onlar bunu bir fitne ve fesad vesilesi yaparlar. Vallahi onlara izin vermeyiz" dedi. (Mücâhid) dedi ki; (İbn Ömer) oğluna kızıp azarladı ve " Ben Resûlüllah, " onlara izin veriniz" buyurdu, diyorum, sen " Onlara izin vermeyiz" deyip duruyorsun" dedi. salât 138, 139; Tirmizî, cum'a 48; Ahmed b. Hanbel, II, 49, 127, 143, 145.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Mescide Gitmek Üzere Çıkmaları İle İlgili Hadisler
569-) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın zevcesi Âişe (radıyallahü anhâ) şöyle demiştir: Eğer Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kadınların (süslenme, giyinme ve koku sürünmeden yana) ihdas ettiklerini görseydi, İsrail oğullarının kadınlarının men edildiği gibi onları mescide çıkmaktan men ederdi. adı geçen) Yahya, Amrâ'ya; İsrail oğullarının kadınları men edildiler mi idi?" dedim. O da " evet" cevabını verdi, demiştir. ezan 163; Müslim, salât 144; Tirmizî, cum'a 35; Mır ıtta, kıble 15.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Camiye Çıkmalarını Yasaklayan Hadisler
570-) Abdullah (İbn Mes'ud)'dan Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ın şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: Kadının özel odasında kıldığı namaz (evin) salonunda kıldığı namazından, (eşyalarının gizlendiği) daha özel odada kıldığı namaz da özel odasında kıldığı namazdan daha efdaldir." sitte içinde sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. İbn Huzeyme, sahîh, III, 94-96.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Camiye Çıkmalarını Yasaklayan Hadisler
571-) İbn Ömer'den nakledilmiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) " Şu kapıyı kadınlara bıraksak" buyurdu. Nafi dedi ki; İbn Ömer ölünceye kadar bu kapıdan bir daha girmedi." Dâvûd buyurdu ki; Bu hadîsi İsmail b. İbrahim, Eyyûb'dan o da Nâfi'den (mevkuf olarak) " Ömer dedi" şeklinde rivâyet etmiştir. Doğrusu da budur.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların Camiye Çıkmalarını Yasaklayan Hadisler
572-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh) dedi ki; (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı şöyle buyururken işittim: Namaz için ikamet edildiğinde ona koşarak gelmeyiniz, sükûnet ve vakarla yürüyerek geliniz, Yetişebildiğinizi (imamla beraber) kılınız, yetişemediğinizi tamamlayınız" ezan 20, 21; cum'a 18; Müslim, mesâcid 151-153, 155; Tirmizî, salât 127; İbn Mâce, mesâcid 14; Dârimî, salât 59; Ahmed b. Hanbel, II, 237, 239, 270, 387, 452, 460, 472, 529, 533; V, 306. Dâvûd buyurdu ki: Zebidî, İbn Ebi Zi’b, İbrahim b. Sa'd, Ma'mer ve Şuayb b. Ebî Hamze, Zühri’den "yetişemediğini tamamlayınız" şeklinde sadece, İbn Uyeyne Zühri’den "kaza ediniz" şeklinde rivâyet etmiştir. b. Amr, Ebû Seleme'den; o da Ebû Hureyre'den ve Ca'fer b. Rebia, el-A'rac tarikiyle Ebû Hureyre'den " tamamlayınız" şeklinde; İbn Mes'ûd Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'dan ve Ebû Katâde ile Enes (radıyallahü anh) da yine Resûlüllah'tan şeklinde rivâyet etmişlerdir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namaza Koşarak Gitmek
573-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: Namaza, sükûnet ve vakarla geliniz, yetiştiğinizi kılınız, geçeni kaza ediniz" b. Hanbel, V, 306. Ayrıca bk. bir önceki hadisin kaynakları. Dâvûd, dedi ki: İbn Şirin ve Ebû Rafi' hadisi Ebû Hüreyre'den " kaza etsin" lâfzı ile rivâyet etmişlerdir. Ebû Zer'den şekillerinde ihtilaflı olarak rivâyet edilmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namaza Koşarak Gitmek
574-) Ebû Saîd el-Hudrî'den; rivâyet edilmiştir; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) tek başına namaz kılan bir adam gördü ve şöyle buyurdu: Şu adama onunla beraber namaz kılarak tasaddukta bulunacak (iyilik edecek) kimse yok mu?" mevâkît 58; Ahmed b. Hanbel, III, 45; Dârakutnî, Sünen I, 276, Tirmızîdekı rivâyet şeklindedir ve aynı manayadır. Ayrıca Tirmizî'nin rivâyetınde " Bir adam kalktı ve onunla namaz kıldı" Ahmed'ın rivâyetinde " Oradakilerden bir adam kalktı ve onunla beraber namaz kıldı" ziyâdeleri vardır. Şevkânî bu zâtın Hazret-i Ebû Bekr olduğunu söyler.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Bir Mescidde İki Defa Cemaat Yapılması
575-) Yezid b. el-Esved'den; rivâyet edilmiştir ki; o gençken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'la beraber namaz kıldı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) namazını bitirince bir de ne görsün, iki kişi mescidin bir köşesinde namaz kılmayıp oturuyorlar. Bunun üzerine Onları çağırt(t)dı, onlar titreyerek Resûlüllah'a getirildiler. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): Sizi bizimle beraber namaz kılmaktan men eden şey nedir?" buyurdu. Adamlar, " Biz evimizde kıldık" dediler. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) " Böyle yapmayınız. Sizden biri evinde namazı kılıp sonra da imamı namaz kılmamış bir halde bulursa onunla birlikte yine kılsın. Çünkü o (imamla beraber kılacağı namaz) kendisi için nafile olur" buyurdu. salât 49; Nesâî, imame 54; Dârimî, salât 97; Ahmed b. Hanbel, IV, 161; ed-Dârekutnî, sünen, I, 413 - 414.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namazını Evinde Kılıp Sonra Bir Cemaate Rastlayan Kişi Onlarla Birlikte Namaz Kılmalıdır
576-) Yezid b. el-Esved'den nakledilmiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'la beraber Minâ'da sabah namazım kıldım" (daha sonra) bundan evvelki hadisi (mana olarak) zikretti.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namazını Evinde Kılıp Sonra Bir Cemaate Rastlayan Kişi Onlarla Birlikte Namaz Kılmalıdır
577-) Yezid b. Âmir b. âmir b. el-Esved b. Hubeyb Ebî Haciz es-Suvâî; Huneyn gazvesine müşrik olarak iştirak etmiş, bilahere musluman olmuştur. (Bilgi için bk. İbnu’l-Esir, Üsdu'l-ğâbe, V, 498; İbn Hacer, el-İsâbe, III, 659).'den nakledilmiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem) namazda iken geldim. Onlarla birlikte namaza durmayıp oturdum. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni oturur görünce: Sen müslüman değil misin (olmadın mı) ya Yezid?" buyurdu. Ben de: Ya Resûlallah, müslüman oldum" dedim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): Öyleyse niçin insanlarla beraber namaza durmuyorsun?" namazı kıldığınızı zannederek ben evde kılmıştım, karşılığım verdim. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); Mescide geldiğin zaman insanları (namazda) bulursan namazını kılmış da olsan onlarla birlikte namaza dur. (İnsanlarla beraber kıldığın sonraki) o namaz senin için nafile, öteki (evvelki) de farz olur" buyurdu. Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir; Darakutnî, sünen, I, 276.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namazını Evinde Kılıp Sonra Bir Cemaate Rastlayan Kişi Onlarla Birlikte Namaz Kılmalıdır
578-) Esed b. Huzeyme oğullarından bir adam; Ebû Uyyûb el-Ensârî'ye:" (kendisini kastederek) birimiz evinde namazı kılıp mescide geliyor. (O anda) namaz kılınmakta oluyor. Ben de onlarla birlikte namaza duruyorum, fakat bundan dolayı içim hiç de rahat değil, (bunun hükmü nedir?)" diye sordu. Ebû Eyyûb şu cevâbı verdi: şeyi biz de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a sorduk. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) " Bu onun için cemaat sevabından bir nasibtir" buyurdu. cema'a 11.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Namazını Evinde Kılıp Sonra Bir Cemaate Rastlayan Kişi Onlarla Birlikte Namaz Kılmalıdır
579-) Meymûne'nin mevlâsı Süleyman b. Yesâr'dan nakledilmiştir ki; İbn Ömer'in yanına geldim. Onlar (Belatlılar) namaz kılıyorlardı. İbn Ömer'e: birlikte namaz kılmıyor musun?" dedim. namazımı kıldım. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı; Bir namazı bir günde iki defa kılmayınız" buyururken işittim, dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Cemaatla Namaz Kıldıktan Sonra Başka Bîr Cemaata Yetişen Kişi Yeniden Kılar Mı?
580-) Ukbe b. âmir (radıyallahü anh) demiştir ki; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’i şöyle buyururken duydum: Bir kimse insanlara İmam olur ve vakte isabet ederse (sevabı) ona ve cemaatadır. Bundan bir şeyi eksiltenin (vakitte kusur edenin) günâhı ise, kendisinedir, cemaata değil." Mâce, ikâme 47; Ahmed b. Hanbel, IV, 145, 154, 156; Hâkim, el-Müstedrek, I, 210.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığın Fazileti
581-) Haraşe b. el-Hurri’l-Fezârî'nin kız kardeşi Sellâme binti'l-Hurr dedi ki; (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı şöyle buyururken dinledim: Kendilerine namaz kıldıracak imam bulamayarak, cemaatın biri birlerini öne itmeleri kıyametin alâmetlerindendir" Mâce, ikâme 47; Ahmed b. Hanbel, VI, 281.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmam Olmakta Münazaanın Keraheti
582-) Ebû Mes'ûd el-Bedrî (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: Cemaate Allah'ın Kitabını en iyi okuyanları ve okumada en kıdemlileri imam olur. Eğer okumada müsavi iseler, hicret bakımından en kıdemlileri, eğer hicrette de eşitseler, yaşça en büyükleri onlara imam olsun. Kişiye evinde ve idaresi Şu'be dedi ki: Ben İsmaile " kişinin tekrimesi nedir?" diye sordum. O da, " yatağıdır" dedi. ezan 54; Müslim, mesâcid 290, 291; Tirmizî, salât 60, edeb 24, mevâkît 60; Nesaî, imame 3, 56, II, 43; kıble 16; İbn Mâce, ezan 55 ikâme 46; Ahmed b. Hanbel. HI, 48, 51, 84, 163, 475; IV, 118. 121. 122; V, 71, 272; Hâkim el-Müstedrek, I, 243.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
583-) İbn Muâz babası vasıtasıyla Şu'be'den bu (bir önceki) hadisi(n aynısını) rivâyet etmiştir. (Ancak Muâz el-Anberî) bu rivâyette (şöyle) demiştir: "İdaresi altındaki yerde bulunan kimseye her hangi bir kimse imam olamaz". Dâvûd dedi ki; Yahya el-Kattân da (Ebû'l-Velîd'in Şu'be'den) rivâyet ettiği gibi "Okumada en kıdemlileri (imam olur)" ziyadesiyle rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
584-) el-A'meş'in, İsmail b. Recâ'dan, onun da Evs b. Dam'ac'dan naklettiğine göre Evs b. Dam'ac şöyle demiştir: İbn Mes'ûd'u, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in (bir önceki) hadisini naklederken işittim. (Ancak A'meş bu rivâyetinde) " Eğer okuyuşta eşitseler sünneti en iyi bilenleri; eğer sünneti bilmede eşitseler; daha önce hicret edenleri (imam olur)" demiş; okumada en kıdemlileri" (sözünü) söylememiştir. Dâvûd buyurdu ki; Bu hadisi İsmail'den bir de Haccâc b. Ertât; Bir kimsenin yatağına izni olmadan oturma" şeklinde rivâyet etmiştir. imame 3; Tirmizî, mevâkît 60," İbn Mâce, ikâme 46.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
585-) .. Amr b. Selime dedi ki, Biz halkın Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i (ziyarete) gidip geldikleri (yol üzerinde bulunan) bir yerleşim bölgesinde idik. (İnsanlar ziyaretten) dönerlerken bize uğrarlar ve " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu." diye konuşuyorlardı. Ben zeki bir çocuktum. Bu sebeble Kur'ân-ı Kerim'den pekçok (âyetler) ezberledim. Babam (bir defa) kabilesinden bir heyet içerisinde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e elçi olarak gitmişti. (Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem) onlara namazı öğretip;" (Kur'ân-ı Kerimi)" en çok bileniniz size imam olsun" buyurdu. (İçlerinde) ezberinde en çok Kur'an-ı Kerim bulunan kimse olduğum için, Kur'ân-ı Kerimi en çok bilenleri ben idim. Beni öne geçirdiler, onlara üzerimde sarı küçük bir hırkam olduğu halde imamlık yapıyordum. Secdeye vardığım zaman hırka vücudumdan sıyrılıp kasılıyordu. Kadınlardan biri " İmamınızın avret mahallini bizden gizleyiniz" dedi ve bana Umman kumaşından bir gömlek satın alıverdiler, Müslümanlıktan sonra onun kadar hiç bir şeye sevinmiş değilim. Onlara yedi, yahut sekiz yaşında iken imamlık yapıyordum. " ezan 54; Tirmizî, sala 60; Nesâi, imame 3, 5, 11, 43; kıble 16; İbn Mace, ezan 5; ikâme 46; Ahmed b. Hanbel, III, 84, 51, 48, 163, 475; IV/118, 121; V, 71, 272.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
586-) Amr b. Seleme'den yine aynı hadis rivâyet edilmiş, (ancak o, bu rivâyette, ilâve olarak) şunları da söylemiştir: Ben yamalı veya yırtık bir elbise ile onlara imamlık yapıyordum. Secde ettiğim zaman makatım (elbisenin yırtığından dışarı) çıkıyordu. b. Hanbel, V, 286.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
587-) Amr b. Seleme babasından nakletmiştir. (Seleme, kavminden bir grubla beraber) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e elçi olarak, gitmiştir.(Memleketlerine) dönmek isteyince; Ya Resûlallah, bize kim imam olacak?" diye sormuşlar, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de; Kur'ân-ı Kerim en çok (ezberine) alanınız" diye cevap vermiştir. (Seleme) dedi ki: Omaat içeri girdiler.(Bundan sonra) Cirm kabilesinden içinde bulunduğum her cemaatte imam oldum ve b^s^nc kt'tdar da cenâze namazlarını kıldırdım. Ebû Dâvûd dedi ki: Bu hadisi bir de Yezîd b. Hârûn, Mis'ar b. Habibi’l-Cırmiy vasıtasıyla Amr b. Seleme’den nakletmiştir. (Bu rivâyette İbn Seleme) " Kavmim, Nebiyy-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)’e elçi olarak gitmişlerdi." Demiş (fakat) babasından söz etmemiştir. bk. Ahmed b. Hanbel, V, 29, 71.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
588-) Abdullah İbn Ömer (şöyle) demiştir: İlk muhacirler Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (Medine'ye) gelmeden önce Asba'da konaklamışlardı ve kendilerine Ebû Huzeyfe'nin hürriyetine kavuşturduğu Salim, Kur'ân-ı Kerim ençok ezberinde bulunan bir kişi olarak (onlara) imamlık ediyordu." (Râvi) el-Heysem (rivâyetine şunları da) ilâve etti: Onların içinde Ömer b. El-Hattâb ve Seleme b. Abdi’l-Esed de vardı. ezan 54; Ahmed b. Hanbel, V, 71

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
589-) Mâlik b. Hüveyris'ten (rivâyet edildiğine göre) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Mâlik'e veya arkadışına (şöyle) buyurmuştur: Namaz vakti gelince ezan okuyunuz ve sonra kamet ediniz, sonra yaşça büyük olanınız size imam olsun." Mesleme'nin (rivâyet ettiği) hadisinde (Mâlik b. Huveyris şöyle) demektedir: Biz o gün (ilimce) biri birinize yakındık,," (Müsedded) İsmail'in (rivâyet ettiği) hadisinde de Hâlid'in (şöyle) dediğini nakl ediyor: Ben Ebû Kılâbe'ye» Kur'ân kıraatinin tercih edilmesi) nerede (kaldı ya)? dedim. O da, "‘Onlar (Mâlik'le arkadaşı Kur'ân okumakta) biribirlerine yakındılar" diye cevab verdi." ezan 18, 35; Tirmizî, salât 37; Nesâî, ezan 7, 8, 29; imame 4; İbn Mâce, ikâme 46, Ahmed b. Hanbel, V, 53.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
590-) İbn Abbâs (radıyallahü anh) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın şöyle buyurduğunu haber vermiştir: En hayırlınız, size müezzinlik yapsın; Kur'an'ı en iyi okuyanınız da imam olsun." Mâce, ezan 5.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamlığa Kim Daha Lâyıktır
591-) Abdurrahman b. Hallâd el-Ensârî, Ummü-Veraka bint Nevfel’den rivâyet etmiştir: (sallallahü aleyhi ve sellem) Bedr savaşına çıkacağı zaman kendisine dedim ki: Ya Resûlallah seninle beraber savaşa çıkmama izin ver de hastaları tedavi edeyim. Belki yüce Allah (bu sayede) bana şehidlik nasib eder." Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem da şöyle) cevap verdi:" Evinde kal, muhakkak Allah (celle celâluhu) sana şehitliği nasib edecektir" b. Cerrah) der ki; Ona " şehide" denirdi. (el-Velîd) der ki: (Ümmü Veraka) Kur'ân okurdu, evinde özel müezzin bulundurmak için Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den izin istemiş, (Hazret-i peygamber) O'na izin vermişti. (Veki') der ki; Ümmü Veraka'ya ait bir köle ile câriye vardı. Ölümünden sonra onların hür olacaklarını ifâde etmişti. Bu köle ile câriye bir gece kalktılar, onu bir kadife ile boğup öldürdüler. Sonra da kaçıp gittiler. Hazret-i Ömer (radıyallahü anh) sabahleyin bunu duydu ve halka hitaben bir konuşma yaparak; Kim bunları bilir" veya " görürse, yakalayıp getirsin" dedi. Nihayet Ömer (radıyallahü anh) onların (asılmasını) emretti de asıldılar ve Medine'de ilk asılan kimseler oldular." sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların İmamlığı
592-) Bir evvelki (591 nolu) hadis birbaşka senedlede Ümmü Veraka bint Abdillah'dan rivâyet edilmiştir. (Veki'den gelen) Önceki rivâyet daha tamdır. b. Fazl) dedi ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ümmü Veraka’yı evinde ziyaret ederdi ve ona bir müezzin tayin edip, kendisinin de ev halkına imam olmasını emretmişti. Abdurrahman b. Hallâd " Ümm-ü Veraka'nın müezzinini yaşlı bir kimse olarak gördüm" dedi. Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kadınların İmamlığı
593-) Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh)'in rivâyet ettiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (şöyle) buyurmuştur: Üç kişi vardır ki, Allah(ü Teâla) onların namazlarını kabul etmez: Kendisini istemeyen bir topluluğa imamlık eden kimse, namazı sonra (yani vakti geçtikten sonra) kılan kimse, hürriyetine kavuşturduğu köleyi (tekrar) köle edinen kimse" mevâkît 149; İbn Mâce, ikâme 431.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kendini İstemeyen Topluluğa Kişinin İmam Olması
594-) Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: Salih olsun, fâcir olsun hatta büyük günah işlemiş de olsa her müslümanın arkasında farz namazı (cemaatle kılmak) vaciptir." Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. Ayrıca bk. ed-Dârakutnî, sünen, II, 56.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Salih Ve Fâcir Kişilerin İmamlığı
595-) Enes'den (radıyallahü anh) rivâyet edildiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) âmâ olduğu halde, İbn Ümmü Mektûm'u halka namaz kıldırmak üzere vekîl bırakmıştır. ezan 40.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Âmânın İmamlığı
596-) (Ukeyl oğullarının) hürriyete kavuşturduğu Ebû Atiyye dedi ki: Mâlik b. Huveyris, bizim şu mescidimize gelirdi. Biz O'na; Öne geç de namaz kıldır" deyince, bize (şöyle) cevap ver(ir)di: Sizden birini öne geçirin de namazı o kıldırsın. Ve ben de size niçin namaz kıldırmadığımı haber vereyim" dedi (ve şöyle devam etti): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i: kim bir topluluğu ziyaret ederse, onlara imam olmasın. Onlara kendilerinden biri imam olsun; derken işittim." salât 147; Ahmed b. Hanbel, III, 34, 36; V, 53.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Bir Topluluğu Ziyaret Edenin İmamlık Yapması
597-) Hemmâm (b. el-Hâris)'in rivâyetine göre, Huzeyfe (b. el-Yemân) (radıyallahü anh) Medâyin'de bir sedir üzerinde halka imam olmuştu. Ebû Mes'ûd, O'nu gömleğinden tutup çekti (ve oradan indirdi). Namazı kıldıktan sonra, (Ebû Mes'ud ona) " Sahabîlerin böyle yüksek yerde namaz kıldırmaktan nehyedildiklerini bilmiyor muydun?" dedi. O da " evet biliyorum. (Ama unutmuşum). Sen beni çekince hatırladım." (diye cevap verdi.) Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Îmamın Cemaatten Daha Yüksek Bir Yerde Durması
598-) Adiyy b. Sabit el-Ensârî, " biri bana dedi ki" diyerek şunları nakletmiştir: b. Yâsir, Medâyin'de iken kamet edildiği zaman, namaz kıldırmak üzere öne geçip yüksekçe bir yere durdu. Halk ise ondan daha aşağı bir seviyede (bulunuyordu). Huzeyfe, hemen ilerleyip onun ellerinden tutup çekti. O da o'na tabî oldu. Nihayet Huzeyfe o'nu (oradan aşağıya) indirdi. Ammâr namazını bitirince Huzeyfe O'na; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın; Bir kimse bir cemaata imam olduğu zaman cemaatin durduğu yerden daha yüksek bir yerde durmasın" buyurduğunu -veya bu manada bir söz söylediğini- duymadın mı? dedi. Ammâr da; tuttuğunda ben de sana zaten bunun için itaat ettim karşılığını verdi. Sitte'den sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Îmamın Cemaatten Daha Yüksek Bir Yerde Durması
599-) Câbir b. Abdullah'dan (rivâyet edildiğine göre) Mu'âz b. Cebel (radıyallahü anh) önce Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile yatsıyı kılar, sonra kavmine gelip bu namazı (bir de) onlara kıldırırdı. ezan 60; Müslim, salât 178; Ebû Dâvûd, salât 124; Tirmizî, cum'a 57; Nesâi, imame 41; Ahmed b. Hanbel, I, 450; III, 376, 377.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kıldığı Namazı Bir De Cemaate Kıldıran Kimse
600-) Câbir b. Abdillah (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Muâz (radıyallahü anh) namazı Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile kılar, sonra da döner kavmine imam olurdu." Bir önceki hadisin kaynakları.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Kıldığı Namazı Bir De Cemaate Kıldıran Kimse
601-) Enes b. Mâlik (radıyallahü anh) demiştir ki; Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ata binmişti. Attan düştü de sağ tarafı berelendi. Namazlardan birini oturarak kıldı. Biz de arkasında oturarak namazımızı kıldık. Namaz bitince; İmam ancak kendisine uyulmak içindir. O namazı ayakta kılınca, siz de ayakta kılınız. O rukû'a vardığı zaman siz de rukû'a varınız. O başım kaldırdı mı siz de kaldırınız. " Semiallahü limen-hamideh" deyince siz de " Rabbanâ ve leke'l-hamd" deyiniz. Namazı oturarak kıldığı zaman siz de hep beraber oturarak kılınız" buyurdu. salât 18; ezan 51, 74, 82, 128; taksîrü's-salât 17; sehv 9;Merzâ 12;Müslim, salâi 77, 82, 86; Tirmizî, salât 150; Nesâî, eimme 16, 38, 40; iftitâh 30; tatbik 22; İbn Mâce, ikâme 13, 144; Dârimî, salât 44, 71; Muvattâ, nida 56; cemaa 16, 17; Ahmed b. Hanbel, II, 230, 314, 341, 376, 411, 420, 438, 440, 459, 467, 475; III, 110, 154, 162, 200, 217, 300, 334; IV, 401, 405; VI, 51, 58, 68, 148, 194.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
602-) Câbir (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem) Medine'de bir ata bindi de at onu bir hurma kökünün üzerine düşürdü, (bu sebeble) bir ayağı çıktı. Biz kendisini ziyarete geldik, O'nu Hazret-i Âişe'nin odasında oturmuş namaz kılarken bulduk. Biz de arkasında ayakta o'na uyduk. Resûl-i Ekrem bize ses çıkarmadı. Başka bir defa ziyaretine gittiğimizde oturduğu yerden farz namazı kılmaktaydı. Biz de arkasında ayakta (farz namazı kılmakta) ona uyduk. Bu defa bize (oturmamızı) işaret buyurdu. Biz de oturduk. Namazı bitirince: İmam oturarak kıldığı zaman siz de oturarak kılın, o ayakta kılarsa, sîz de ayakta kılın, Acemlerin büyüklerine karşı davrandıklan gibi hareket etmeyin" buyurdu. Mâce, ikâme 144.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
603-) Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (şöyle) buyurmuştur; İmam ancak kendisine uyulmak için (imamlığa geçirilmiş) dir. Bu sebeple imam tekbir alınca siz de tekbir alınız. O tekbir alıncaya kadar (sakın) siz tekbir almayınız. O rukû'a varınca, siz de rükûa varınız. O rükû'a varıncaya kadar sakın siz rükû'a varmayınız. İmam " Allah kendine hamd edenin hamdini işitti (kabul etti)" dediği zaman, siz de " Ey Rabbimiz bütün hamd ve sena senin içindir" deyiniz. [(Ravi) Müslim (b. İbrahim) bu cümleyi şeklinde rivâyet etti.] Secde ettiği zaman, secde ediniz, o secde edinceye kadar (sakın) secde etmeyiniz. Ve o namazı ayakta kıldığı zaman siz de ayakta kılınız, oturarak kılarsa siz de hepberaber oturarak kılınız" Dâvûd buyurdu ki: cümlesini arkadaşlarımdan biri Süleyman (b. Harb)’den naklen bana bildirmiştir. salât 18; ezan 51, 74, 82, 128; taksîrü's-salât 17; sehv 9, merza 12; Müslim, salât 77, 82, 86; Tirmizî, salât 150; Nesaî, eimme 16, 38, 40; iftitah 30; tatbîk 22; İbn Mâce, ikâme 13, 144; Dârimî, salât 44, 71; Muvatta, nida 56; cemaa 16, 17; Ahmed b. Hanbel, 230, 314, 341, 376, 411, 420, 438, 440, 459, 467, 475.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
604-) Ebû Hureyre'den; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (şöyle) buyurmuştur: İmam ancak kendisine uyulmak için (imamlığa geçirilmiş)dir. (Ebû Halid) bu habere şu cümleyi ilâve etmiştir; (İmam) okuduğu zaman susunuz." Dâvûd, dedi ki;’Hmam okuduğu zaman susunuz" ilâvesi, (sağlam râvilerden) zobdedilmiş değildir. Bize göre (bu ilâve) Ebû Halid'e ait bir vehimdir." salât 63; Ebû Dâvûd, salât 178; Nesaî, iftitâh 30; İbn Mâce ikâme 13; Ahmed b. Hanbel, II, 376, 420; IV - 415.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
605-) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in eşi Âişe'den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) evinde oturarak namaz kılıyordu. Bir topluluk da arkasında ayakta namaza durdu. Onlara oturmalarım işaret etti. Namazı bitirince de (şöyle) buyurdu: İmam ancak kendisine uyulsun diye imam olmuştur. Rükû'a vardığı zaman, siz de rükûa varınız. Başını kaldırdığı zaman siz de (başınızı) kaldırınız. O oturarak kıldığında siz de oturarak kılınız" salât 18; ezan 51, 74, 82, 128; taksim's-salât 17; sehv 9; merzâ 12; Müslim, salât 77, 82, 86; Tirmizî, salât 150; Nesâî eimme 16, 33, 40; iftîtah 30, tatbik 22; İbn Mâce, ikâme 13; 144; Dârimî, salât 44, 71; Muvatta; nida 56; cemaat 16, 17, Ahmed b. Hanbel 11, 230, 314, 341, 376, 411, 420, 438, 440, 459, 467, 475; III, 110, 154, 162, 200, 217, 300, 334; IV, 401, 405; VI, 51, 58, 68, 148, 194.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
606-) Câbir (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: (sallallahü aleyhi ve sellem) hastalandı, biz de o, oturduğu halde arkasında namaza durduk. Ebû Bekr (radıyallahü anh) Resul-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'in tekbirini cemaate duyurmak için tekbir getiriyordu." Sonra bir evvelki hadisi aynen nakletti. salât 18; ezan 51, 74, 82, 128; taksini's-salat 17; sehv 9; merza 12; Müslim, salât 77, 82, 86; Tirmizi, salât 150; Nesâî, eimme 16, 38, 40; iftitâh 30; tatbik 22; İbn Mâce, ikame 13, 144; Dârimî, salât 44, 71; Muvatta, nida 56; cemaa 16, 17; Ahmed b. Hanbel, II, 230, 314, 341, 376, 411, 420, 438, 440, 459, 467, 475; III, 110, 154, 162, 200, 217, 300, 334; IV, 401, 405; VI, 51, 38, 68, 148, 194.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
607-) Üseyd b. Hudayr'dan; (rivâyet edildiğine göre); Kendisi kavmine imamlık edermiş. (Bir gün hastalanmış) ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onu ziyarete gelmiş. (O sırada kavmi) Resûl-i Ekrem'e; Ya Resûlallah imamımız hastalandı- (Ne yapacağız?) diye sormuşlar. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) de; O namazı oturarak kılarsa, siz de oturarak kılınız" buyurmuştur. Dâvûd der ki; Bu hadis muttasıl bir hadis değildir.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmamın Oturarak Namaz Kıldırması
608-) Enes b. Mâlik'den nakledilmiştir ki; (sallallahü aleyhi ve sellem)(bir defa) Ümmü Haram'a geldi. (Ev halkı) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a yağ ve hurma ikram ettiler. Hazret-i Peygamber de; Şunu (yağ) tulumuna, şunu (hurmayı) da kabına geri götürünüz. (Çünkü) ben oruçluyum" buyurdu. Sonra kalktı, bize iki rekât nafile namaz kıldırdı. Ümmü Süleym ile Ümmü Haram da arkamızda namaza durdular. dedi ki: Ben, Enes'in -sadece- " Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni sağına, sergi üzerine durdurdu" dediğim biliyorum (o kadar)" savm 61; Ahmed b. Hanbel, III, 108, 188, 348.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Birbirine İmam Olan İki Kişinin Namazda Nasıl Duracakları
609-) Enes (radıyallahü anh)'den (rivâyet edildiğine göre); Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i Enes'le onlardan bir kadına imam olmuş; Enes'i sağına kadını da onun arkasına durdurmuştur. imame 21; İbn Mâce, ikâme 44.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Birbirine İmam Olan İki Kişinin Namazda Nasıl Duracakları
610-) İbn Abbâs (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki; Teyzem Meymûne'nin evinde gecelemiştim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) geceleyin kalktı, su tulumunun ağzım çözüp abdest aldı, sonra da tulumun ağzım bağladı ve namaza durdu. Hemen ardından ben de kalkıp onun aldığı gibi abdest alarak gelip sol tarafına durdum. Beni sağ eliyle tutarak arkasından dolandırıp sağ yanına durdurdu ve namazı onunla beraber kıldım. salâtü'l-müsâfirîn 181, 187, 188,189; Buhârî, davet 9; Tirmizî, esribe 18; daavât 30; Nesâî, imame 22; Ahmed b. Hanbel, I, 284, 343, 352, 373.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Birbirine İmam Olan İki Kişinin Namazda Nasıl Duracakları
611-) Said b. Cübeyr'den nakledilmiştir ki: İbn Abbâs (önceki olayı anlatırken); Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) başımdan yahut saçımdan tuttu, beni sağına durdurdu" dedi.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Birbirine İmam Olan İki Kişinin Namazda Nasıl Duracakları
612-) Enes b. Mâlik'den nakledilmiştir ki: ninesi Müleyke, Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'i hazırladığı bir yemeğe çağırdı. Resûl-i Ekrem yemekten yedi ve sonra; kalkın size namaz kıldırayım" buyurdu. Enes dedi ki; uzun müddet kullanılmaktan kararmış bir hasınmız(ı sermek) için kalktım ve üzerine su serp(erek onu sil)dim. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) kalktı, ben ve bir yetim çocuk onun arkasında saf olduk, yaşlı kadın da bizim arkamıza durdu ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize iki rekât namaz kıldırdıktan sonra ayrılıp gitti. ezan 41, 161; salât 21; teheccüd 33; Müslim, mesâcid 266; Tirmizî, salât 59; Nesâî, mesâcid 43; imame 19; İbn Mâce, mesâcid 8; muvatta', sefer 31; Dârimî, salât 61; Ahmed b. Hanbel, III, 131, 145, 149, 164, 179, 184, 190, 226, 291.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Cemaat Üç Kişi Olduğu Zaman Nasıl Saf Tutarlar?
613-) Abdurrahmân b. el-Esved'in, babası Esved'den rivâyet ettiğine göre (Esved şöyle) demiştir: ve ben (Esved) Abdullah (b. Mes'ûd)'un huzuruna girmek için izin istedik. Kapısında uzun müddet oturduk. (Nihayet) cariyesi çıktı (ve dönüp Abdullah'dan) bizim (içeriye girmemiz) için izin istedi. O da girmemize müsaade etti (girdik). Sonra (Abdullah) kalktı ikimizin arasına durup namaz kıldı (ve şöyle) dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı işte böyle yaparken gördüm." mesâcid 26, 238, 239, 244; irnâre 62, 63; Tirmizî, fiten 72; Nesâî, imame 18; beya't 35, 36; Dârimî, salât 25; Ahmed b. Hanbel, 1,384, 409, 424, 428, 433, 456, 462; 11,95, III, 24, 28, 29, 92, 213, 321, 399, 445, 446; IV, 243, 267; V, 111, 169, 231, 314, 315, 329, 384; VI, 7, 295, 302, 305, 321, 395.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: Cemaat Üç Kişi Olduğu Zaman Nasıl Saf Tutarlar?
614-) Câbir b. Yezid b. El-Esved'in babası Yezîd'den naklettiğine göre (Yezîd şöyle) demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ın arkasında namaz kıldım. Selâmı verince (kıbleden sağma veya soluna) dönerdi." salât 112; Nesaî, imame 19.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmam Selâm Verdikten Sonra Sağına Veya Soluna Döner
615-) el-Berâ b. Âzib (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki; Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'in arkasında namaz kıldığımız zaman (namazın sonunda) yüzünü bize (doğru) dönmesi için sağ tarafında olmayı tercih ederdik. müsâfirîn 62; Nesaî, imame 34; İbn Mâce, ikâme 55.

Kaynak: Sünen-i Ebu Davud, Namaz Bölümü
Konu: İmam Selâm Verdikten Sonra Sağına Veya Soluna Döner