Sahîh-i Müslim Hadis Kitabı

22-) Fitne ve kavgaları yatıştırmak için acele koşmak müstehabdır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
23-) Hutbeye Allah'a hamdü sena ile başlamak ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e salâtü selâmdan sonra (emmâ ba'dü) demek müstehaptır. (radıyallahü anh) hadîsinden bunlardan mâda birçok faîde-ler istinbât edilmiştir. İbn Huzeyme ile İbn Cerîr bu bâbta birer büyük eser yazmışlardır. Biz bu kadarını nakil ile iktifa ettik.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Âzâd
Konu: Velanın Yalnız Âzad Edene Mahsus Olması Bâbı
23-) İki hutbe arasında hatîb oturduğu zamandır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
23-) Ebû Ümame hadîsini Taberânî rivâyet etmiştir. Hazret-i Ebû Ümame şöyle deditir: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana kim bey'at edecek diye sordu. Sevbân: Hepimiz bey'ad ettik ya Resûlüllah dedi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ama başkalarına el açıp hiç bir şey istemeyeceğinize bey'ad edeceksiniz. Buyurdu. Sevbân: Böyle bir kimseye verilecek olan nedir Yâ Resûlallah? diye sordu. Peygamber Efendimiz: (Cennettir.) buyurdular. Bunun üzerine ona Sevbân da bey'ad etti.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: İnsanlar İçin Dilenmenin Çirkinliği Bâbı
23-) İmâm Ahmed b. Hanbel'in rivâyet ettiği itbân b. Mâlik hadîsinde; «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kuşluk namazını evinde kıldı.» denilmişdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
23-) Sözü büyüklere havale etmek müstehabdır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
23-) Allah’ın kazasına râzî olmak.'

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
23-) Bize Amru'n-Nâkıd rivâyet etti. ki): Bize Süfyân b. Uyeyne, Hİşâm b. Huceyr'den, o da Tâvus'dan naklen rivâyet eyledi: Tavus şöyle dedi: Abbâs'a Alî (radıyallahü anh)'in hükümlerini hâvi bir kitap getirdiler. Ancak şu kadar yeri müstesna olmak üzere, İbn Abbâs onu hemen yok etti (Râvi Süfyan b. Uyeyne, istisna edilen yerin bir arşın olduğuna kolu ile işaret etmiştir):

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Zayıf Râvilerden Rivâyette Bulunmaktan Nehîy Ve Rivâyetleri Alırken İhtiyat Gösterilmesi Bâbı.
24-) Allah'a tevekkül etmek.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
24-) Bize Hasen b. Alî el-Hulvânî rivâyet etti. ki): Bize Yahya b. Âdem rivâyet etti. ki): Bize İbn İdris, A'meş'den o da Ebû İshâk'dan naklen rivâyet etti. Ebû İshâk Şöyle dedi: Alî (radıyallahü anh)'dan sonra bu şeyleri îcâd ettikleri vakit Alî'nin arkadaşlarından bir zât: belâlarını versin! Ne kadar muhteşem bir ilmi ifsâd ettiler!...» dedi

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Zayıf Râvilerden Rivâyette Bulunmaktan Nehîy Ve Rivâyetleri Alırken İhtiyat Gösterilmesi Bâbı.
24-) Hatîb minberden indiği zamandır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
24-) Adiyy-i Cüzâmi hadîsini Taberânî rivâyet etmiştir. Bu hadîste Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): demeti satmak suretiyle oslun iffetinizi muhafaza edin tebliğ ettim mi?» buyurmuşlardır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: İnsanlar İçin Dilenmenin Çirkinliği Bâbı
24-) Nimetler yenilendikçe şükründe yenilenmesi müstehabdır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
24-) Taberânî'nin «El-Kebîr» inde rivâyet ettiği İbn Sem'ân hadîsinde: Hazret-i İbn Sem'ân: (sallallahü aleyhi ve sellem)'i şöyle derken işittim: Allahü teâlâ: Ey Âdem oğlu! Bana, gündüzün başında kılacağın dört rek'ât namazdan geri kalma ki, günün sonunda ben de sana kâfî geleyim! buyurur.» demektedir. Hadîsin isnadı sahîhdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
25-) Kendini beğenmemek. Kendini medhetmemek de bunda dahildir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
25-) Bize Alî b. Haşrem rivâyet etti. ki): Bize Ebû Bekr yani İbn Ayyaş haber verdi. ki: Muğire'yi şunları söylerken işittim: (radıyallahü anh)'dan hadîs rivâyeti hususunda Abdullah b. Mes'ûd'un arkadaşlarından başka doğru söyleyen yoktu.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: Zayıf Râvilerden Rivâyette Bulunmaktan Nehîy Ve Rivâyetleri Alırken İhtiyat Gösterilmesi Bâbı.
25-) Firasi hadisini Ebû Dâvûd ile Nesâî rivâyet etmişlerdir. Firasi (radıyallahü anh) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e: birşey isteyeyim mi? diye sormuş Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Hayır, mutlaka istemen lazımsa sâlih kimselerden iste. buyurmuşlardır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: İnsanlar İçin Dilenmenin Çirkinliği Bâbı
25-) Cuma namazına ikaamet getirildiği zamandan başlar, İmâm mihrabdaki yerine duruncaya kadar devam eder.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
25-) İmâm Ahmed'in, Abdullah b. Amr'dan rivâyet ettiği bir hadîsde: (sallallahü aleyhi ve sellem), bir gece müfrezesi gönderdi. Bunlar ganimet alarak çabucak döndüler. Bunun üzerine halk onların gazaya gittikleri yerin yakınlığından, aldıkları ganimetin çokluğundan ve çabuk dönmelerinden söz etmeye başladılar. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): size daha yakın bir gaza yeri, daha çok ganimet ve daha çabuk dönüşü göstereyim mi? Her kim abdest alır da mescide kuşluk namazı kılmak için çıkarsa, o kimsenin gaza yeri, müfrezeninkinden daha yakın, ganimeti onlarınkînden daha çok; dönüşü de onlardan daha çabuk olur. Buyurdular.» deniliyor. hadîsi Taberânî dahi «El-Kebîr» inde rivâyet etmişdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
25-) Hadîs-i şerîf, Hazret-i Âişe'nin ve babası Ebû Bekr (sallallahü aleyhi ve sellem)’in faziletlerine delildir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
26-) Kin ve garezi terketmek.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
26-) Aynî, Aiz b. Amir hadisini kimin rivâyet ettiğini bildirmemiştir. Hazret-i Aiz'in beyânına göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)' bir adam gelmiş Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona birşeyler vermiş. Tam dönüp gitmek üzere ayağını kapının eşiğine bastığı zaman Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) dilenmekte neler olduğunu bilseniz hiç bir kimse başkasından birşey istemeye gitmezdi.» buyurmuşlar.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Zekât
Konu: İnsanlar İçin Dilenmenin Çirkinliği Bâbı
26-) Bize Hasen b. Rabî rivâyet etti. ki): Bize Hammâd b. Zeyd, Eyyûb'la Hişâm'den, onlar da Muhammed'din naklen rivâyet ettiler. bize; Fudayl, Hişâm'dan naklen rivâyet etti. ki: Bize de Mahled b. Hüseyin, Hişâm'dan, o da Muhammed b. Sîrîn'den naklen rivâyet etti. Muhammed Şöyle dedi: ki bu ilim dindir. Öyle ise dinînizi kimlerden aldığınıza dikkat edin!...»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
26-) Akraba, kötülük de yapsalar kendilerine yardımda bulunmak müstehabdır,

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
26-) Yine İmâm Ahmed'ile Taberânî'nin rivâyet ettikleri Âiz b. Amr hadîsinde: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) , bize kuşluk namazını kıldırdı.» deniliyor.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
26-) İkametden başlar, namaz tamam oluncaya kadar devam eder. Bu kavli Tirmizî ile İbn Mâce merfû' olarak rivâyet etmişlerdir. Mezkûr hadîsde ashâb-ı kirâm'm: «Bu saat ne zamandır ya Resûlüllah?» dedikleri. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in de: başlıyarak, namaz bitinceye kadar devam eder.» buyurduğu beyân edilmişdir. Hadisin isnadı kuvvetlidir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
27-) Bize Ebû Ca'fer Muhammed b. es-Sabbah rivâyet etti. ki: Bize îsmâîl b. Zekeriyya, Âsım el-Ahvel'den o da İbn Sîrin'den naklen rivâyet etti. İbn Şîrîn Şöyle dedi: isnadı sormazlardı . Fitne ortaya çıkınca: Bize râvilerinizin adlarını söyleyin, demeye başladılar. Şimdi ehl-i sünnete dikkat ediliyor ve onların hadîsleri kabul ediliyor; ehl-i bid'ata bakılıyor; onların hadîsleri kabul edilmiyor:

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
27-) îcâbet saati: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in cuma namazını kıldığı saatdir. Bu kavli İbn Asâkir sahih bir isnâdla İbn Şîrîn'den rivâyet etmişdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
27-) İbn Adiyy'in «El-Kâmil nâm eserinde rivâyet ettiği Ebû Bekre hadîsinde, Hazret-i Ebû Bekre: (sallallahü aleyhi ve sellem) , kuşluk namazını kılıyordu. Derken küçük bir çocuk olan Hasan geldi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) secde edince, onun sırtına bindi...» demektedir. Yalnız bu hadîsin râvîleri arasında Amr b. Ubeyd vardır ki, metrûkdur.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
27-) Kötülük yapan kimseyi affetmek müstehabdır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
27-) Hasedi terketmek.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
28-) Hadîs-i şerîf Ümmü'l-Mü'minin Zeyneb (radıyallahü anh)’in faziletine delildir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
28-) îcâbet saati: İkindi namazından başlıyarak, güneş batıncaya kadar devam eder.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
28-) Taberânî'nin «El-Kebîr» inde rivâyet ettiği Cübeyrü'bnü Mut'im hadîsinde, babasının Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'i kuşluk namazı kılarken gördüğü bildirilmektedir. Ancak bunun da râvîlerinden Yahye'l-Himmânî hakkında söz edilin işdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
28-) Gadablanmamak.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
28-) Bize İsbak b. İbrahim el-Hanzalî rivâyet etti. ki): Bize Îsâ —ki İbn Yünus'tur— haber verdi. ki): Bize Evzâî , Süleyman b. Mûsa'dan naklen rivâyet etti. Süleyman Şöyle dedi: Tâvus'a tesadüf ettim; ve: filân bana şöyle şöyle hadîs rivâyet etti; dedim. Tavus: o arkadaşın mu'temed ise ondan hadîs al» dedi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
29-) Hıyanet etmemek, Hile ve sû-i zannı terketmek bunda dahilidir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
29-) Müslim'in rivâyet ettiği Ümmü Habîbe hadisinde Hazret-i Ümmü Habibe: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): bir müslüman kul yoktur ki, her gün farzlardan mâda kendiliğinden oniki rek'ât namaz kılsın da Allah ona cennetde bir ev yapmasın! buyurdular.» demişdir. Iyâz'ın beyânına göre, ulemâdan Bazıları Ümmü Hânî hadîsinin, kuşluk namazını isbât etmediğini söylemişlerdir. Bunların iddiasına göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in, o gün kıldığı namaz, Mekke fethedildiği içindir. Hattâ bâzılarına göre Mekke'nin fethi ile uğraşırken kılamadığı namazlarını kaza etmişdir. Nevevî (631-676): «Bunların söyledikleri fâsiddir. Doğrusu bu hadîsle istidlalin sahîh olmasıdır. Ümmü Hânî'nin hadîsi ile Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in Mekke fethediîdiği gün sekiz rek'ât kuşluk namazı kıldığı, her iki rek'âtta bir selâm verdiği sübût bulmuşdur. Hadîsi Ebû Dâvûd «Sünen» inde bu lâfızla ve Buhârî'nin şartı üzere sahîh bir isnâdla rivâyet etmişdir.» diyor. zahirine bakılırsa, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yıkanması da, namaz kılması da Mekke'ye girdikden sonra Hazret-i Ümmü Hânî'nin evinde olmuşdur. Çünkü cümleler birbiri üzerine ta'kîb ve tertibe delâlet eden (lâ) ile atfolunmuşdur. hadîsin bir rivâyetinde Ümmü Hânî (radıyallahü anha)'nin, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gitiği ve onu yıkanırken bulduğu bildiriliyor. Hattâ Kâdi Iyâz: «Bu rivâyet daha sahîhdir.» demişdir. Fakat Aynî buna cevap vermiş ve: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bir defa Ebtah'daki evinde, bir defa da Ümmü Hânî'nin evinde, sekizer rek'ât namaz kılmış olmasına ve her ikisinde de yıkanmasına bir mâni' yokdur. Caizdir ki evvelâ Ebtah'a indikden sonra Ümmü Hânî'nin evine girerek yıkanmış ve namaz kılmış sonra oradan çıkarak Ebtab'daki kendi evine girmiş ve orada da yıkanarak namaz kılmış olsun. Böylece biri kuşluk, diğeri yâ Mekke'nin fethine şükür için yahut geceleyin kılamadığını hatırladığı namazı olmak üzere iki namaz kilmışdır...» diyor. Ümmü Hânî'nin Ali (radıyallahü anh) anne baba bir kardeşi olduğu hâlde, onun için annem oğlu demesi, hürmet ve akrabalığı bir batından geldiklerine işaret etmek sureti ile te'kîd içindir. Bu söz Harun (aleyhisselâm)'ın Hazret-i Mûsâ'ya: Annem oğlu! Benim sakalımı çekme!...» demesi kablîindendir. kadar serdedilen rivâyetlerden anlaşılacağı vecihle, kuşluk namazının kaç rek'ât olduğu ihtilaflıdır. Rivâyetlerin bâzılarından iki, diğer bâzılarından dört. bir takımlarından altı. daha başkalarından sekiz, on ve oniki rek'ât kılındığı anlaşılıyor. Yalnız on rek'ât kılındığı hadîslerde geçmemiş; İbn Mes'ûd (radıyallahü anh)'a mevkuf olarak rivâyet olunmuşdur. arasındaki bu ihtilâf, her râvînin gördüğünü veya duyduğunu rivâyet etmesinden doğmuş olsa gerektir. Meselâ râvînin biri yalnız iki rek'ât kıldığını görmüş; diğeri dört veya sekiz; öteki on iki rek'ât kıldığını görmüş ve herkes gördüğü veya işittiği mikdârı rivâyet etmişdir. Zeyd b. Eşlem'den rivâyet ettiği şu hadîs, bu ihtimâlin doğruluğunu te'yîd etmektedir. Zeyd (radiyallahüjanh) Şöyle dedidir: b. Amr'ı, Ebû Zerr'e: Bana tavsiyede bulun! derken işittim. Ebû Zerr: Sen bana, benim Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e sorduğum bir şey'i sordun. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): kim kuşluk namazını iki rek'ât olarak kılarsa gafillerden ma'dûd yazılmaz. Kim dört rek'ât kılarsa âbid'ler meyânmÖ yazılır. Kim altı rek'ât kılarsa, ogün kendisine günah lâhik olmaz; kim sekiz rek'ât kılarsa, kaanitler meyânına yazılır. Ve her kim oniki rek'ât kılarsa Allah, ona cennette bir ev bina eder! buyurdular, dedi.» Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir gün kuşluk namazının iki rek'ât kılınacağını, başka bir gün altı, daha başka bir gün sekiz rek'ât kılınacağını bildirmişdir. oniki rek'âtdan fazla kuşluk namazı kıhnabilirmi? Bu suâle Aynî şöyle cevap veriyor: «Gerçi mefhûm-u aded cumhûr-u ulemâ'ya göre hüccet değildir. Fakat kuşluk namazı hakkında oniki rek'âtdan fazla bir aded vârid olmamışdır. Bununla beraber fazlası hakkında hadîs vârid olmaması, ziyâde kılınmasının memnu olmasını istilzam etmez. İbrahim Nehaî'den rivâyet olunduğuna göre; Bir adam, Esved'e: Kuşluk namazını kaç rek'ât kılayım? diye sormuş; Esved: «Kaç istersen o kadar kıl!» cevâbını vermişdir. (224-310): Doğrusu, onu muayyen bir sayı ile kılmamakdır. demişdir.» bir cemâat, kuşluk namazının dört rek'ât kılınacağına kaail olmuşlardır. Hâkim: «Dürüst hadîs hafızlarından müteşekkil bir çok İmâmlarla bir arada bulundum. Onların bu adedi tercih ettiklerini, bu husûsdaki sahîh haberler mütevâtir olduğu için kuşluk namazını dört rek'ât kıldıklarını gördüm. Benim mezhebını de budur.» demişdir. rivâyetine göre Sa'dü'bnü Ebî Vakkaas ile Ebû Seleme (radıyallahü anhûma) kuşluk namazını, sekiz rek'ât kılarlarmış. İbrahim Nehaî ve Saîdü'bnü'l-Müseyyeb, dört rek'ât kılmayı ihtiyar ederler; Dahhâk ise iki rek'ât kılarmış. kuşluk namazını sekîz rek'ât kılmanın efdal; oniki rek'ât kılmanın ise ekser olduğunu söyleyerek efdal ile ekser arasında fark görmüşlerdir. Fakat buna îtirâz olunmuşdur. namazı, müstehabdır. Bazıları Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e vâcib olduğunu söylemişlerse de Hazret-i Âişe'nin: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'ı kuşluk namazı kılarken görmedim.» demesi bu iddiayı rededer. Bir takımları: «Kuşluk namazı Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in hasâisından idi.» demişlerse de bu söz dahi reddedilmişdir. Çünkü onu isbât edecek sahîh bir haber yokdur. kuşluk namazının devam üzere mi yoksa arasıra mı kılınacağında ihtilâf etmişlerdir. Zahire bakılırsa, devam üzere kılmak efdaldır. Çünkü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir hadîs-i sahîhde: teâlâ ındinde en makbul amel, az da olsa sahibinin devam üzere işlediği ameldir.» buyurmuşlardır. «El-Evsat» ında rivâyet ettiği Ebû Hüreyre hadîsinde, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in: «Gerçekten cennette duhâ (yânî kuşluk) denilen bir kapı vardır. Kıyâmet koptuğu vakit bir münâdî çıkarak: Kuşluk namazını devam üzere kılanlar nerede? Sizin kapınız, işte budur. Buyurun! Alah'ın rahmeti ile ondan girin! diyecekdir.» buyurduğu biîdirilmişdir. takım ulemâya göre ise, kuşluk namazını devam üzere kılmamak efdaldir. Bunlar, yukarıda sıraladığımız hadîsler meyânında geçen Ebû Saîd hadîsi ile istidlal ederler. Fakat kendilerine: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in kuşluk namazını bazen bırakması, ümmetine farz olur endîşesi iledir. Ümmet hakkında böyle bir endîşe yokdur. Binâenaleyh kuşluk namazını devam üzere kılmak efdaldir.» diye cevap verilmişdir. Hânî hadîsi ile istidlal eden bâzı ulemâ kuşluk namazının, hafif kılınması' müstehab olduğuna kaaildirler. Çünkü Hazret-i Ümmü Hânî: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i bunun kadar hafif bir namaz kılarken görmedim.» demişdir. Fakat bu zevatın kabilleri, reddedilmişdir. Çünkü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in hafife kılması, müslümanlann umuru ile meşgul bulunmasından dır. namazının vakti, güneş doğup, ziyası yayıldığı zaman girer. Nevevî (631-676), güneşin doğması ile girdiğini, rivâyet etmişse de müstehab olan, onu güneş yükselinceye kadar te'hîr etmekdir. Hânî hadîsi, şu hüküml dahi ihtiva eder:

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Yolcuların Namazı Ve ...
Konu: Duha Namazının Müstehab, En Azının İki En Mükenmelinin Sekiz; Ortasının Dört Yahut Altı Rekat Oluşu Ve Bu Namaza Devama Teşvik Bâbı
29-) Bâtıl amelde bulunan mutaassıp bir kimseye sitemde bulunmak caizdir,

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Tevbe
Konu: İfk Hadisi Ve Zina İsnadında Bulunan Kimsenin Tevbesinin Kabulu Hakkında Bir Bab
29-) Bize Abdullah b. Abdirrahman ed-Dârîmî rivâyet etti. ki): Mervân yânî ibn-i Muhammed ed-Dımeşkî haber verdi. ki): Bize Saîd b. Abdilâzîz , Süleyman b. Mûsa'dan naklen rivâyet eyledi. Süleyman Şöyle dedi: Tâvus'a dedim ki; Gerçekten filân bana şöyle şöyle hadîs rivâyet etti. Tâvûs: Eğer arkadaşın mu'temed ise ondan hadis al!» dedi,

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
29-) îcâbet saati: Cuma günü kılman ikindi namazındadır. Bu kavli Abdürrazzâk mürsel olarak Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den rivâyet etmişdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
30-) Dünyaya dalmamak. Mal ve ma'kam sevgisini terketmek bunda dahildir. fazilet veya rezalet nâmına burada zikredilmeyen bir kalp ameli bulunursa bilmeli ki bu ziyade zahire göredir. Hakikatte ziyâde sanılan o şey, zikredilen fasıllardan birine raci'dir. İyi düşünülünce anlaşılır. kısım: Dilin amellerine râci' olup yedi nevi'dir:

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Îmân
Konu: İman Şubelerinin Sayısını, Bunların En Üstün Ve En Aşağı Derecede Olanını; Utanmanın Faziletini Ve İmandan Olduğunu Beyam Bâbı
30-) Bize Nasr b. Alî el-Cehdamî rivâyet etti. ki): Bize Esmai, İbn Ebi'b-Zinâd'dan , o da babasından naklen rivâyet etti. Babası Şöyle dedi: Medine'de hepsi güvenilir yüz kişiye yetiştim ki, onlardan hadîs kabul edilmez; haklarında: «Hadîs ehli değildir.» denilirdi.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
30-) İkindi namazından başlar; ihtiyarî vaktin sonuna kadar devam eder. Bu kavli dahi İmâm Gazâlî «İhyâü’l-Ulûm» da rivâyet etmişdir.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
31-) İcabet saati: Mutlak sûretde ikindiden sonradır.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
31-) Bize Muhammed b. Ebî Ömer el-Mekkî rivâyet etti. Bize Süfyân rivâyet etti. H. Ebû Bekr b. Hallâd el-Bâhilî dahi rivâyet etti; bu lâfız onundur. ki: Süfyân b. Uyeyne'den dinledim; o da Mis'ar'dan işitmiş. Mis'ar Şöyle dedi: b. İbrâhîmi: râvîlerden başka hiç bir kimse Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den hadîs rivâyet edemez.» derken işittim.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
32-) Bana Mervli Muhammed b. Abdillah b. Kuhzaz da rivâyet etti. ki: Abdan b. Osman'ı şunu söylerken işittim. «Abdullah b. el-Mübarek'i İsnâd dîndendir. Eğer isnâd olmasa idi muhakkak her isteyen istediğini söylerdi; derken işittim,»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
32-) Güneşin sararması ile başlar; kavuşuncaya kadar devam eder.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab
33-) Muhammed b. Abdillâh dedi ki: Bana el-Abbâs b. Ebî Rizme anlattı. ki: Bizimle (hadîs nakleden) şu kavım arasında ayaklar yani isnâd vardır , derken işittim.»

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Mukaddime
Konu: İsnadın Dinden Olduğunu Beyan Bâbı
33-) Güneşin yarısı battıkdan tamamen kavuşuncaya kadardır. Bu kavli Taberânî «El-Evsat» da; Dârakutnî «El-ilel» de ve Beyhakî «Şuab» ile «Fedâilü'l-Evkaat» da Alî b. Hüseyin'den rivâyet etmişlerdir. ki: îcâbet saatinin vakti hususundaki kaviler pek çokdur. Bizim bâzılarını birleştirerek bir rakkam ile gösterdiğimiz kaviller de ayrı ayrı sayılmak şartı ile bu bâbda tam kırk kavil olduğu meydana çıkar. Maamâfîh mezkûr kavillerin bir çoklarını birleştirmek mümkündür. Tâberî: «Bu husûsda en sahih hadîs, Ebû Mûsâ hadîsi; en meşhur kavil de Abdullah b. Sellâm’ın kavlidir.» diyor. Mûsâ hadîsinin en sahîh hadîs olduğuna İmâm Müslim ile Beyhakî, İbn'l-Arabî ve daha bir çok hadîs ulemâsı kaaildirler. «Bu hadîs, hilaf yerinde nass'dır. Binâenaleyh başkasına bakılmaz.» demişdir. Ayni hadîs için «Sahih olan hattâ doğru olan hadîs budur.» demektedir. takımları Abdullah b. Seli âm'in kavlini tercih etmişlerdir. Hattâ Tirmizî, İmâm Ahmed b. Hanbel'in: «Hadîslerin ekserisi bu kavle uymaktadır.» dediğini rivâyet eder. Mûsâ hadîsi az aşağıda görülecekdir. Tirmizî, Enes ve Ebû Hüreyre (radıyallahü anhûma) hadîslerini rivâyet ettikden sonra bu bâbda Ebû Mûsâ, Ebû Zerr, Selmân, Abdullah b. Sellâm, Ebû Ümâme ve Sa'd b. Ubâde (radıyallahü anhûm)’den de hadîsler rivâyet edildiğini söylemişdir. bunlara Câbir, Alîyyü'bnü Ebî Tâlib, Ebû Saîd-i Hudrî, Fâtime binti Nebiyy (Aleyhimelâm) ve Meymûne binti Sa'd (radıyallahü anhûm) hazerâtının isimlerini de ilâve etmişdir. vecihle Ebû Mûsâ hadîsini Müslim rivâyet etmişdir. Abdullah b. Sellâm hadîsini: İbn Mâce ; Ebû Ümâme hadîsini: Yine İbn Mâce ; Sa'dü'bnü Ubâde hadîsini: İmam Ahmed ile Bezzâr; Câbir hadîsini: Ebû Dâvûd ile Nesâî; Alîyyü'bnü Ebî Tâlib hadîsini: Bezzâr; Ebû Saîd hadîsini: İmâm Ahmed b. Hanbel; Hazret-i Fâtıme (radıyallahü anha) hadîsini: Taberânî «El-Evsat» da; Meymûne binti Sa'd hadîsini: Yine Taberânî «El-Kebîr» inde rivâyet etmişlerdir. göre bu bâbda en sahîh hadîs: Ebû Hüreyre hadisidir. Hakikatte Ebû Hüreyre hadîsi ile Ebû Mûsâ hadîsi arasında ihtilâf ve tebâyün yokdur. İhtilâf Ebû Mûsâ hadîsi ile icabet saatinin ikindi-den sonra yahut ikindinin son saatinde olduğunu bildiren diğer hadîsler arasında mevcüddur. Bunların arasını bulmak için ya cemi' yahut tercih yoluna gidilir. İcabet saatinin yer değiştirdiği kabul edilmek sureti ile rivâyetlerin arasını bulmak mümkündür. Böyle denilmezse tercihe başvurulur. Şüphesiz ki icabet saatinin ikindiden sonra olduğunu gösteren hadîsler toem daha çok hem de muttasıl oldukları ciftetle daha ziyâde.

Kaynak: Sahîh-i Müslim, Cuma
Konu: Cuma Günündeki İcabet Saati Hakkında Bir Bab