Sahîh-i Müslim Hadis Kitabı
584-)
- Bana Muhammed b. Rafi’ rivâyet etti. ki): Bize Abdurrazzak b. Hemmam rivâyet etti. ki): Bize Ma'mer, Hemmâm b. Münebbih'den naklen haber verdi. Hemmam: «Bize Ebû Hüreyre'nin Muhammed Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem)’den rivâyet ettiği budur.» diyerek bir takım hadisler zikretmiş ez-cümle Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem): abdest alırsa her iki burun deliğine su çeksin; sonra sümkürsün.» buyurdular, demiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinsar Ve İsticmarı Tek Yapma Bâbı
585-)
- Bize Yahya bin Yahya rivâyet etti. ki: İbn Şihâb'dan dinlediğim, onun da Ebi İdris Elhavlâni'den, onun da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet ettiği şu hadisi Malik'e okudum. Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem): kim ab dest alırsa burnunu atsın; kim taşla taharetlenirse (taş adedini) tek yapsın.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinsar Ve İsticmarı Tek Yapma Bâbı
586-)
- Bize Sa'id b. Mansur rivâyet etti, ki): Bize Haspan b. İbrahim rivâyet etti. ki): Bize Yunus b. Yezid rivâyet etti. H: Harmeletü'bnü Yahya dahi rivâyet etti, ki): Bize Ibnû Vehb haber verdi. ki): Bana Yunus, İbn Şihâb'dan naklen haber verdi. İbn Şihâb: Bana Ebü İdris El Havlâni haber verdi ki, Ebû Hüreyre ile Ebû. Sa'id-i Hudrîyi Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem) Şöyle buyurmuş diyerek bu hadisin mislini rivâyet ederlerken dinlemiş dedi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinsar Ve İsticmarı Tek Yapma Bâbı
587-)
- Bana Bişr b. Hakem el-Abdi rivâyet etti. ki) ; Bize Abdülaziz yani ed-Deraverdi, İbn'l Hâddan, o da Muhammed b. İbrahim'den, o da İsâ b. Talha' dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): uykusundan uyandığı vakit hemen üç defa burnunu atsın; çünkü şeytan onun genizlerinde geceler.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinsar Ve İsticmarı Tek Yapma Bâbı
588-)
- Bize İshâk b. İbrahim ile Muhammed b. Rafi' rivâyet ettiler. İbn Rafî' dedi ki: Bize Abdurrezzak rivâyet etti. ki): Bize İbn Cüreyc haber verdi. ki): Bana Ebû'z-Zubeyr haber verdi ki Cabir b. Abdillâhi şöyle derken işitmiş: Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem): taşla taharetlenirse tek adetle taharetlensin.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinsar Ve İsticmarı Tek Yapma Bâbı
589-)
- Bize Harun b. Sa'id el-Eylî ile Ebû't-Tahir ve Ahmed b. İsa rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Abdullah b. Vehb, Mahremeti'bni Bükeyr den, o da babasından o da şeddad'in azatlısı Salim den naklen haber verdi. Salim Şöyle dedi: Sa'd b. Ebî Vakkas'ın vefat ettiği gün peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in zevcesi Âişe’nin yanına girdim. (Benimle birlikte) Abdurrahman b. Ebi Bekr de girdi ve onun yanında abdest aldı. Âişe: Ya Abdurrahman Abdesti tes tekmil al; çünkü ben Resulullâh (sallallahü aleyhi ve sellem)'i ateşten ökçelerin haline!..» buyururken işittim dedi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
590-)
- Bana Harmeletü'bnü Yahya da rivâyet etti (Dediki): Bize İbn Vehb rivâyet etti: (Dediki): Bana Hayve haber verdi ki): Bana Muhammed b. Abdurrahman haber verdi, ona da şeddad b. Hâd'ın azatlısı Ebû Abdillâh rivâyet etmiş ki; kendisi Âişe’nin yanına girmiş ve ondan naklen peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in; yukarıdaki gibi bir hadis söylediğini rivâyet etmiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
591-)
- Bana Muhammed b. Hatim ile Ebû Mamer-er-Rakaaşî de rivâyet ettiler. Dedilerki: Bize Ömer b. Yunus rivâyet etti. ki): Bize İkrimetü'bnü Ammâr rivâyet etti. ki): Bana Yahya b. Ebi Kesir rivâyet etti ki): Bana (yahut bize) Ebû Selemete-bni Abdirrahman rivâyet etti. ki): Bana Mehrî'nin azadlısı Salim rivâyet etti, Dediki; Abdurrahman b. Ebi Bekr ile ben Sa'dü'bnü Ebî Vakkas'ın cenazesine çıktık. Ve Âişe’nin evinin kapısı önünden geçtik. Salim peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen Âişe'den bu hadisin mislini dinlediğini söyledi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
592-)
- Bana Selemetü'bnü Şebîb rivâyet etti. ki): Bize Hasan b. A'yen rivâyet etti. ki): Bize Füleyh rivâyet etti. ki): Bana Nuaym b. Abdillâh Şeddâd b. Hâd'ın azadlısı Salim'den naklen rivâyet etti. Sâlim Âişe (radıyallahü anha)'nın yanındaydım» diyerek peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen ondan bu hadisin mislini dinlediğini söylemiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
593-)
- Bana Züheyr b. Harb da rivâyet etti. ki): Bize Cerir rivâyet etti. H. İshâk da rivâyet etti. ki): Bize Cerir Mansur'dan o da Hilâl b. Yesâf dan, O da Ebû Yahya dan, o da Abdullah b. Amr'dan naklen haber verdi. Şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile birlikte Mekke'den Medine'ye döndük. Nihayet yol üzerinde bir suya varınca: cemaat ikindi zamanı acele ederek çar çabuk abdest aldılar. Biz de onların yanına vardık. Ökçelerine su değmediği görünüyordu. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): ökçelerin ateşten başına gelene!.. Abdesti testekmil alın» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
594-)
- Bize bu hadisi Ebû Bekr b. Ebi Şeybe'de rivâyet etti. ki): Bize Vekî', Süfyân'dan rivâyet etti. H. İbn'l-Müsenna ile İbn Beşşâr da rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti. ki: Bize Şu'be rivâyet etti. Süfyân'la şu'be ikisi birden Mansur'dan bu isnadla rivâyet etmişler. Şu'benin hadisinde: «Abdesti testekmil alın» cümlesi yoktur. Onun hadisinde: «Ebû Yahya el-A'rac'dan...» kaydı vardır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
595-)
- Bize Şeyban b. Ferruh ile Ebû Kâmil -el câhderi hep birden Ebû Avâne'den rivâyet ettiler. Ebû Kâmil dedi ki: Bize Ebû Avâne Ebû Bişr'den, o da Yûsuf b. Mâhek'ten, o da Abdullah b. Amr'dan naklen rivâyet etti. Abdullah Şöyle dedi: Yola çıktığımız bir seferde Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bizden geri kaldı. Bize yetiştiği zaman ikindi namazının vakti gelmişti. Biz hemen ayaklarımızın üzerine mesh ederek acele abdest almağa başladık. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): ökçelerin ateşten başına gelene» diye nida buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
596-)
- Bize Abdurrahman b. Sellâm el-Cumahî rivâyet etti. ki): Bize Rabî' yani İbn Müslim Muhammed'den ki İbn Ziya’dır o da Ebû Hüreyreden naklen rivâyet etti ki Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ökçelerini yıkamamış bir adam görerek: ökçelerin ateşten başına gelene» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
597-)
- Bize Kuteybe ile Ebû Bekr b. Ebi Şeybe ve Ebû Küreyb rivâyet ettiler. Dedilerki: Bize Vekî', Şu'be'den o da Muhammed b. Ziyad'dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti ki; Ebû Hüreyre mataradan abdest alan bir cemaat görmüşde: testekmîl alın. Çünkü ben Ebû'l Kâsım (sallallahü aleyhi ve sellem): ökçelerin (urkub) ateşten başına gelene» buyururken işittim demiş. yahut mathara abdest alınan her nevi kabdır. Mithara okunduğu takdirde bu kelime ismi alet; mathara okunursa ismi mekân olur. Kâsım Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in künyesi dir. Urkûb'un cem'ıdır. Urkûb ökçenin, üzerindeki kaim sinirdir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
598-)
- Bana. Züheyr b. Harb rivâyet etti. ki): Bize Cerir, Süheyl'den, o da babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti. Şöyle dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):«Vay ökçelerin ateşten başına gelene!..» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Ayakları Tastamam Yıkamanın Vücübü Bâbı
599-)
- Bana Selemetü'bnü Şebîb rivâyet etti. ki): Bize Hasen b. Muhammed b. A'yen rivâyet etti. ki): Bize Mâ'kıl, Ebû'z-Zübeyr'den, o da Câbir'den naklen rivâyet etti. Cabir Şöyle dedi: Bana Ömer b. Hattab haber verdi ki; bir adam abdest almışda ayağının üzerinde (yıkanmadık) tırnak kadar bir yer bırakmış Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onu görerek: de abdestini güzel al» buyurmuşlar. Bunun üzerine o zat dönerek (tekrar abdest almış) ve namaz kılmış.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Yıkanacak Yerlerin Her Tarafını Kaplayarak Yıkamanın Vücubu Bâbı
600-)
- Bize Süveyd b. Said Malik b. Enes’ten rivâyet etti. H. Ebû't-Tâhir'de rivâyet etti. Bu lâfız onun’dur. ki): Bize Abdullah b. Vehb, Malik b. Enes'ten, o da Süheyl b. Ebi Salih'ten, o da babasın’dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): yahut mü'min bir kul abdest alır da yüzünü yıkarsa, gözleri ile baktığı her günah suyla yahut suyun son damlası ile yüzünden çıkar. Ellerini yıkadığı vakit ellerinin tuttuğu her günah su ile yahut suyun son damlası ile beraber ellerinden çıkar; ayaklarını yıkadığı vakit ayaklarının yürüyerek işlediği her günah su ile yahut suyun son damlasiyle birlikte çıkar. Nihayet o kul günahlardan temiz pâk olup çıkar” buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdest Suyu İle Birlikte Günahların Çıkması Bâbı
601-)
- Bize Muhammed b. Ma'mer b. Rıb'î el-Kaysî rivâyet etti. ki): Bize Ebû Hişâm el-Mahzûmî Abdulvahid'ten —ki; İbn Ziyad'dır— rivâyet etti ki): Bize Osman b. Hakim rivâyet etti, ki): Bize Muhammed b. Münkedir , Humran'dan, o da Osman b. Affan'dan naklen rivâyet etti. Osman Şöyle dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): kim abdest alır da onu tertemiz yaparsa; vücudundan günahları çıkar. Hattâ tırnaklarının altından bile» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdest Suyu İle Birlikte Günahların Çıkması Bâbı
602-)
- Bana Ebû Küreyb Muhammed b. Ala' ile Kâsım b. Zekeriyyâ b. Dinar ve Abd b. Humeyd rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Halid b. Mahled, Süleyman b. Bilâl'dan rivâyet etti. ki): Bana Umaratü'-bnü Gaziyyete'l-Ensarî , Nuaym b. Abdillah el-Mücmir'den rivâyet etti. Şöyle dedi: «Ebû "Hureyre'yi abdest alırken gördüm yüzünü yıkadı. Ve abdesti tertemiz aldı. Sonra sağ elini ta bazuya geçinceye kadar yıkadı. Sonra sol elini bazuya geçinceye kadar yıkadı. Sonra başına mesh etti. Sonra sağ ayağını tâ baldırlarına kadar yıkadı, sonra sol ayağını da baldırına geçinceye kadar yıkadı sonra: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in işte böyle abdest aldığını gördüm» dedi ve şunu söyledi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): abdesti yerli yerince aldığınızdan dolayı kıyâmet gününde alınlarınız sakar, bacaklarınız sekir (olarak) haşredileceksiniz. Binaenaleyh sizden kim yapabilirse sakar ve sekirliğini uzatsın!..» buyurdu.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
603-)
- Bana Harun b. Said el-Eyli'de rivâyet etti. ki): Bana İbn Vehb rivâyet etti. ki): Bana Amr b. Haris, Said b. Ebi Hilâl den o da Nuaym b. Abdillâh'tan naklen haber verdi ki Nuaym Ebû Hureyre'yi Abdest alırken görmüş yüzünü ve iki elini nerdeyse omuzlarına varacak kadar yıkamış Sonra ayaklarını ta baldırlarına kadar yıkamış. Sonra şunları söylemiş: Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): kıyâmet gününde abdest eserinden yüzleri sakar, ayakları sekir olarak gelecekler. Binaenaleyh sizden hanginiz sakarlığını uzatabilirse bunu hemen yapsın» buyururken işittim.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
604-)
- Bize Süveyd b. Sa'id ile İbn Ebi Ömer hep birden mervan el-Fezari'den rivâyet ettiler. İbn Ebi Ömer dediki bize Mervan Ebû Malik el-Eşca'ı Said b. Târik dan o da Ebû Hazımdan o da Ebû Hureyre den naklen rivâyet etti ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuşlaı: havzım Eyle ile Aden arasından daha uzundur. O kardan daha beyaz, sütle karışık baldan daha tatlıdır. Kabları yıldızların adedinden çoktur. Ben bir kimsenin kendi havuzundan başkalarının develerini kovduğu gibi insanları ondan kovacağım.» Ashab: Ya Resûlâllâh! O gün sen bizi tanıyabilecekmisin? demişler Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): «Evet, sizin (o gün) hiç bir ümmette bulunmayan bir simanız olacak. Benim yanıma abdest eserinden yüzleriniz ve ayaklarınız nur içinde geleceksiniz.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
605-)
- Bize Ebû Küreyb ile Vasıl b. Abdil A'lâ da rivâyet ettiler. Lâfız Vâsıl’ındır. Dediler ki bize İbn Fudayl, Ebû Malik-i Eşca'ı'den, o da Ebû Hâzim'den, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti. Ebû Hüreyre şöyle dedi; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Ümmetim havza, benim yanıma gelecek. Ben de tıpkı bir adamın kendi develerinden başkasının develerini kovduğu gibi insanları havuzumdan kovacağım.» buyurdular. Ashab: «Ya Nebiyyallah! Sen bizi taniyabilecekmisin?» dediler. «Evet, sizin başka hiç kimsede bulunmayan bir simanız olacak, benim yanıma abdest eserinden yüzleriniz ve ayaklarınız nurlu olarak geleceksiniz. Ama sizden bir taife benim yanıma gelmekten mutlaka men edilecek ve gelemeyecekler. Ben: Ya Rabbi! Bunlar benim ashabınıdandır, diyeceğim bana bir melek cevap verecek: «Onların senden sonra ne (bidat) ler çıkardıklarını biliyor musun? diyecek.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
606-)
- Bize Osman b. Ebi Şeybe dahi rivâyet etti. ki) Bize Ali b. Müshir, Sa'd b. Tarık'tan o da Rib'ı b. Hıraş'tan o da Huzeyfe'den naklen rivâyet etti. Huzeyfe şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): benim havzım Eyle ile Aden arasından daha uzundur. Nefsim yed’i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, ben bir takım insanları kişinin yabani develeri havuzundan kovduğu gibi ondan kovacağım.» buyurdu. Ashab: «Ya Resulallâh! Sen bizi tanıyabilecekmisin ki?» dediler Fahr-i Kainat (sallallahü aleyhi ve sellem): «Evet, siz benim yanıma abdest eserinden yüzleriniz ayaklarınız nur içinde geleceksiniz, bu hal sizden başka kimsede olmayacak.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
607-)
Bize Yahya b. Eyyûb ile Süreyc b. Yunus, Kuteybetü'bnü Said ve Ali b. Hucur toptan İsmail b. Ca'ferden rivâyet ettiler. İbn Eyub dedi ki bize İsmail rivâyet etti. ki): Bana Alâ' babasından o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Kabristana gelerek: size ey mü'minler diyarı! İnşaallah biz de size katılacağız, din kardeşlerimizi görmüş olmayı çok arzu ederdim.» buyurmuş Ashab: senin din kardeşlerin değilmiyiz Ya Resûlüllah» demişler Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): benim ashabınsınız, kardeşlerimizse henüz gelmeyenlerdir.» buyurmuşlar. Bunun üzerine ashab: Henüz (saha-i cihana) gelmeyenleri nasıl tanıyacaksın ya Resûlüllah?» demişler. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): dersin, bir adamın yağız ve doru at sürüsü içinde sakar ve sekir bir takım atları olsa, o adam atlarını tanımaz mı?» buyurmuş. Ashab: hay tanır Ya Resûlüllah» demişler. onlar da abdestten dolayı böyle sakar ve sekir gelecekler. Ben havuza onlardan önce varacağım. Dikkat edin ki, bir takım adamlar benim havuzumun başından kayıp develerin kovulduğu gibi kovulacaklar. Ben onlara Hey, beri gelin! diye nida edeceğim. Bunun üzerine bana onlar senden sonra hakikaten (dinde) tebdilât yaptılar, denilecek, ben de (öyleyse) uzak olsunlar! Uzak olsunlar! Diyeceğim.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
608-)
- Bize Kuteybetü'bnü Said rivâyet etti ki): Bize Abdülâziz yanî Derâverdi rivâyet etti H. İshak b. Mûsa el-Ensari de rivâyet etti. ki): Bize Ma'n rivâyet etti. ki) ; Bize Malik rivâyet etti. Bunlar hep birden Alâ' b. Abdirrahman'dan, o da babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etmişler ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kabristana çıkarak: size ey mü'minler diyarı: İnşallah biz de size katılacağız.» buyurmuş. Râvi hadisi İsmail b. Ca'fer hadisi gibi rivâyet etmiştir. Ancak Malik hadisi: havuzumdan bir takım kişiler behemahal kovulacaklardır.» şeklindedir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Abdeste Guere Ve Tahcili Uzatmanın Müstehab Olduğunu Beyan Bâbı.
609-)
- Bize Kuteybetü'hnü Said rivâyet etti. ki): Bize Halef yani İbn Halife, Ebû Mâlik el-Eşcaî'den o da Ebû Hazim'den naklen rivâyet etti. Ebû Hâzini Şöyle dedi. Ebû Hüreyre'nin arkasında idim. Namaz için abdest alıyordu. Elini ta koltuğuna kadar ulaştırarak yıkıyordu. Kendisine: Ya Eba Hüreyre bu abdest ne dedim o da (bana): Ya benî Ferrûhî Siz buradamısınız? Eğer sizin burada olduğunuzu bilsem böyle abdest almazdım. Ben Halilim (sallallahü aleyhi ve sellem)’i ; «Mü'minin nuru abdest suyunun ulaştığı yere kadar varır.» buyururken işittim dedi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Nur Abdest Suyunun Ulaştığı Yere Ulaşır, Hadis-i Bâbı
610-)
- Bize Yahya b. Eyyüb ile Kuteybe ve İbn Hucr toptan İsmail b. Ca'fer'den rivâyet ettiler, İbn Eyüb dedi ki: Bize İsmail rivâyet etti. ki): Bana Ala' babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Size Allah'ın günahları neyle imlıa ettiğini ve dereceleri neyle yükselttiğini göstereyim mi?» buyurmuş Ashab: «Hay hay ya Resûlüllah!» demişler. «Güçlüklere rağmen abdesti yerli yerince almak, mescidlere doğru adımı çok atmak ve namazdan sonra (diğer) namazı beklemektedir. İşte sizin ribatınız budur.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Zorluklara Rağmen Abdesti Yerli Yerince Almanın Fazileti Bâbı
611-)
- Bana İshâk b. Mûsâ el-Ensari rivâyet etti. ki): Bize ma'n rivâyet etti. ki: Bize Malik rivâyet etti. H. Muhammed b. el-Müsenna da rivâyet etti. ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti. ki): Bize Şu'b rivâyet etti. Bunlar ikisi birden Ala' b. Abdirrahman'dan bu isnadla rivâyet etmişler. (Yalnız) Şu'be'nin hadisinde ribatın zikri geçmemiştir. Malik'in hadisinde iki defa: sizin ribatınız budur, işte sizin ribatınız budur.» buyurulmuştur. "
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Zorluklara Rağmen Abdesti Yerli Yerince Almanın Fazileti Bâbı
612-)
- Bize Kuteybetü'bnü Said ile Amr en-Nâkıd ve Züheyr b. Harp rivâyet ettiler. Dediler ki; Bize Süfyan, Ebû'z-Zinad'dan, o da A'rac'dan, o da Ebû Hüreyre'den o da, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti. Şöyle buyurmuşlar: mü'minlere —Züheyr'in rivâyetinde ümmetime— meşakkat vermeseydim her namaz için misvak tutunmalarını onlara mutlaka emrederdim”.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
613-)
- Bize Ebû Küreyb Muhammed b. Alâi rivâyet etti ki): Bize İbn Bişr, Mis'ardan, o da Mikdam b. Şurayh dan o da babasından naklen rivâyet etti. Babası Şöyle dedi, Âişe'ye sordum «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) eve girdiği vakit ilk işe neden başlardı?» dedim. «Misvaktan» cevabını verdi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
614-)
- Bana Ebi Bekr b. Nâfi'el-Abdî de rivâyet etti. ki): Bize Abdurrahman, Süfyân'dan, o da Mikdam b. Şüreyh'dan, o da babasından, o da Âişe'den naklen rivâyet ettiki Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), evine girdiği zaman ilk işi misvak tutunmak olurmuş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
615-)
- Bize Yahya b. Habib el-Hârisî rivâyet etti. ki): Bize Hammad b. Zeyd Gaylân'dan —ki İbn Cerîr ma'velidir— O da Ebû Bürde'den, o da Ebû Mûsa'dan naklen rivâyet etti. Ebû Mûsa: «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanına girdim, Misvakinin bir ucu dilinin üzerinde idi» demiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
616-)
- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti. ki): Bize Hüşeym Husayn'dan. o da Ebû Vail'den, o da Huzeyfe'den naklen rivâyet etti. Huzeyfe: (sallallahü aleyhi ve sellem) teheccüd namazı kılmaya kalktığı zaman ağzını misvakla ovalardı» demiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
617-)
- Bize İshak b. İbrahim rivâyet etti. ki): Bize Cerir Mansur'dan naklen haber verdi. H. İbn Nümeyr'de rivâyet etti. ki) ; Bize babamla Ebû Muâviye A'meş'ten rivâyet ettiler. Mansurla A'meş'in ikiside Ebû vail'den, o da Huzeyfe'den naklen rivâyet etmişler. Huzeyfe: (sallallahü aleyhi ve sellem) geceleyin kalktığı vakit...» diyerek bu hadisin mislini rivâyet etmiş. (Yalnız) bu raviler: «Teheccüd namazı kılmak için» dememişler.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
618-)
- Bize Muhammed b. el-Müsenna ile İbn Beşşar rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Abdurrahman rivâyet etti. ki): Bize Süfyân, Mansur'dan, Husayn ile A'meş'de Ebû Vail'den, o da Huzeyfeden naklen rivâyet ettiler ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) geceleyin (namaza) kalktığı zaman ağzını misvakla ovalarmış.»
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
619-)
- Bize Abd b. Humeyd rivâyet etti. ki): Bize Ebû Nuaym rivâyet etti. ki): Bize İsmail b. Müslim rivâyet etti. ki): Bize Ebû'l Mütevekkil rivâyet etti. O’nada İbn Abbâs anlatmış. İbn Abbâs bir akşam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in evinde yatmış gecenin sonuna doğru Nebiyullah (sallallahü aleyhi ve sellem) kalkarak dışarı çıkmış ve gökyüzüne bir bakmış. Sonra Al-i îmran süresindeki şu âyeti okumuş: ki göklerle yerin yaradılışında gece ile gündüzün gelip geçişinde akıl sahipleri İçin alınacak ibretler vardır." Ta "Bizi cehennemin azabından koru." cümlesine kadar. Sonra eve dönerek misvaklanmiş ve abdest almış. Sonra kalkarak namaz kılmış. Ve yatmış, sonra tekrar kalkarak dışarı çıkmış ve almış ve semaya bakmış da bu âyeti yine okumuş, sonra dönerek misvaklanmış, abdest almış kalkıp namaz kılmıştır.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Misvak Bâbı
620-)
- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Amru'n Nâkıd ve Züheyr b. Harp toptan Süfyan'dan, rivâyet ettiler. Ebû Bekr dedi ki: Bize İbn Uyeyne, Zühri'den, o da Said b. el-Müseyyeb'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den naklen rivâyet etti: Şöyle buyurmuşlar: beştir; (yahut beş şey vardır ki, bunlar fıtrattandır): Sünnet olmak, kasıkları traş etmek, tırnak kesmek, koltuk altındaki kılları yolmak ve bıyıkları kısaltmak.»
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
621-)
- Bana Ebû't Tahir ile Harmeletü'bnü Yahya rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize İbn Vehb haber verdi. ki): Bana Yunus, İbn Şihab'dan, o da Said b. el-Müseyyeb'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen haber verdi ki şöyle buyurmuşlar: beştir: Sünnet olmak, kasıkları traş etmek, bıyıkları kısaltmak, tırnakları kesmek, koltuk altlarını yolmak.»
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
622-)
- Bize Yahya b. Yahya ile Kuteybetü'bnü Said ikisi birden Ca'ferden rivâyet ettiler. Yahya dedi ki bize Ca'fer b. Süleyman, Ebû İmran el-Cevni den, o da Enes b. Malikten naklen haber verdi. ki: Enes; Şunları söyledi. kısaltmak, tırnak kesmek, koltuk altlarını yolmak ve kasıkları tıraş etmek hususunda bunları kırk geceden fazla bırakmamamız bize müddet olarak tayin edildi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
623-)
- Bize Muhammed b. el-Müsenna rivâyet etti. ki): Bize Yahya yani İbn Said rivâyet etti. H. İbn Nümeyr de rivâyet etti. ki): Bize babam rivâyet etti. Her iki râvî Ubeydullah'tan, o da Nâfî'den o da İbn Ömer'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den naklen rivâyet etmişler. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): traş edin, sakalları uzatın.» buyurmuşlar.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
624-)
- Bize bu hadisi Kuteybetü'bnü Said ve Malik b. Enes'ten, o da Ebû Bekr b. Nafî'den, o da babasından, o da İbn Ömer'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti ki. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bıyıkların tıraş edilmesini sakalında uzatılmasını emir buyurmuş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
625-)
- Bize Sehl b. Osman rivâyet etti. ki): Bize Yezid b. Zürey', Ömer b. Muhammed’ den rivâyet etti. ki): Bize Nâfî', İbn Ömer'den naklen rivâyet etti. Dedi ki! Resûlüllah «Müşriklere muhalefet edin; bıyıkları kısaltın; sakalları uzatın.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
626-)
- Bana Ebû Bekr b. İshak rivâyet etti. ki): Bize İbn Ebi Meryem haber verdi. ki): Bize Muhammed b. Ca'fer haber verdi. ki): Bana Hurâka'nın azadlısı Alâ' b. Abdirrahman b. Ya'kub babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen haber verdi. Ebû Hüreyre şöyle dedi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Bıyıkları kesin, sakalları salın, Mecusilere muhalefet edin.» buyurdular.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
627-)
- Bize Kuteybetü'bnü Said ile Ebû Bekr b. Ebi Şeybe ve Züheyr b. Harb rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Vekî', Zekeriyya b. Ebi Zaide den, o da Mus'ab b. Şeybe'den , o da Talk b. Habîb'den , o da Abdullah b. Zübeyr'den, o da Âişe'den naklen rivâyet etti; Şöyle dedi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «On şey (vardır ki bunlar) fıtrattandır: Bıyığı kesmek, sakalı uzatmak, misvak tutunmak, buruna su çekmek, tırnak kesmek, parmak mafsallarını yıkamak, koltuk altını yolmak, kasıkları traş etmek ve suyla taharetlenmek.» buyurdular. ki: .«Mus'ab: Onuncuyu unuttum meğerki mazmaza ola dedi.» «Vekî' intikasu’l-ma' yanı istinca' dedi» ibaresini ziyade etmiştir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
628-)
- Bize bu hadisi Ebû Küreyb de rivâyet etti. ki): Bize İbn Ebi Zaide, babasından, o da Mus'ab b. Şeybe'den bu isnadda bu hadisin mislini haber verdi. Şu kadar varki o babasının; «onuncuyu unuttum» dediğini söylemiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: Fıtrat Hasletleri Bâbı
629-)
- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti. ki): Bize Ebû Muâviye ile Vekî', A'meşten rivâyet ettiler H. Yahya b. Yahya da rivâyet etti. Lâfız onundur. ki): Bize Ebû Muâviye, A'meşten, o da İbrahim'den, o da Abdurrahman b. Yezid’den, o da Selman'dan naklen haber verdi. Selmana: Peygamberiniz (sallallahü aleyhi ve sellem) size her şey'i hattâ kaza-i haceti bile öğretti (değil mi?) demişler. Selman: «Evet, gerçekten Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kıbleye karşı kaza-i hacet veya bevl etmekten, sağ elle taharetlenmekten, üçten az taşla taharetlenmekten, hayvan tezeği veya kemikle taharetlenmekten bizi men etti.» demiş.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinca Bâbı
630-)
- Bize Muhammed b. el-Müsenna rivâyet etti. ki): Bize Abdurrahman rivâyet etti. ki): Bize Süfyân, A'meşle Mansurdan, onlarda İbrahim'den, o da Abdurrahman b. Yezid'den, o da Selman dan rivâyet etti. Selman Şöyle dedi: «Bize Müşrikler (den biri): Görüyorum ki; sahibiniz size herşeyi öğretiyor. Hatta kaza-i haceti bile öğretiyor.» dedi. Selman şu cevabı vermiş: «Evet. Hakikaten o bizden birimizin sağ elle taharetlenmesini ve kıbleye karşı kaza-i hacet etmesini men etti. Hayvan tersi ve kemiklerle taharetlenmekten de men etti. Hem: biriniz üçten aşağı taşla taharetlenmesin.» buyurdu.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinca Bâbı
631-)
- Bize Züheyr b. Harb rivâyet etti. ki): Bize Ravh b. Ubade rivâyet etti. ki): Bize Zekeriyya b. İshâk rivâyet etti ki): bize Ebû'z-Zübeyr rivâyet etti, ki Cabiri: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi kemik veya hayvan tezeği ile taharetlenmekten men etti» derken işitmiştir.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinca Bâbı
632-)
- Bize Züheyr b. Harb ile İbn Nümeyr de rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Süfyan b. Uyeyne rivâyet etti. H. Yahya b. Yahya da rivâyet etti. Lâfız onundur. Dedi ki Süfyân b. Uyeyne'ye: Sen Zühriyi Ata' b. Yezid el-Leysiden, o da Ebû Eyyûb'dan o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen şu hadisi rivâyet ederken işitmişsin. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Helaya geldiğiniz zaman küçük veya büyük abdest bozarken kıbleyi karşınıza veya arkanıza almayın. Lâkin şarka veya garba dönün.» buyurmuşlar. Eyyûb: «Müteakiben Şama geldik (orada) kıbleye karşı yapılmış helalar bulduk. Artık onların içinde kıbleden dönüyor ve Allaha istiğfar ediyorduk demiş. (Öyle mi?) » dedim. Süfvan:— «Evet» cevabını verdi.
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinca Bâbı
633-)
- Bize Ahmed b. Hasen b. Hıraş da rivâyet etti. ki): Bize Ömer b. Abdilvahhab rivâyet etti. ki): Bize Yezid yani İbn Zürey' rivâyet etti!. ki): Bize Ravh Süheyl'den, o da Ka'kaa'dan o da, Ebû Salih'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti. Şöyle buyurmuşlar: biriniz hacetine oturduğu vakit kıbleyi karşısına veya arkasına almasın.»
Kaynak: Sahîh-i Müslim, Taharet
Konu: İstinca Bâbı